İçişleri-AdaletMagazin-YaşamMedya-Basın Dünyası

Gazeteci Fikret Ünsal ve KPO eski Müdürü Mustafa Yalçın’ı kaybettik

TGC: Sivas Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Fikret Ünsal’ı kaybettik

Sivas Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sürekli Basın Kartı sahibi Fikret Ünsal vefat etti.

 Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu, Fikret Ünsal’ın vefatının ardından bir başsağlığı mesajı yayınladı. Mesajda şu görüşler yer aldı:“Uzun bir süre gazetecilik mesleğine hizmet veren Sivas Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Fikret Ünsal’ı kaybettik. Ailesinin, dostlarının ve meslektaşlarının acısını paylaşıyor, başsağlığı ve sabır diliyoruz.”

Fikret Ünsal’ın cenazesi öğle namazının ardından Kangal Merkez Camisi’nden kaldırılarak Kangal Mezarlığı’nda toprağa verildi. İyi bir dost ve arkadaş olan Fikret Ünsal ile Sivas’ta yapılan  gazeteciler meslek eğitimi sırasında epey espriler yapmıştık.  Basın kartı komisyon üyelerine bile ‘Verin artık şu Davut’umun kartını üzmeyin yiğidimi’ demişti. Allah’tan rahmet, yakınlarına, sevenlerine başsağlığı ve sabırlar dilerim.

Kayseri Polis Okulu eski Müdürü Mustafa Yalçın’ı da kaybettik

Adı değişen Kayseri Polis Okulunun eski müdürlerinden olan, iyi bir spor adamı ve insan Mustafa Yalçın’ı da kaybettik. Adana’da yaşayan Mustafa Yalçın’ın ölümüne oldukça üzüldüm. Kayseri’de görev yaptığı dönemde karşılıklı ziyaretlerimiz sohbetlerimiz olurdu. Emeklilikte bile beni unutmamıştı. Mustafa Yalçın’a Allah’tan rahmet yakınlarına ve sevenlerine başsağlığı ve sabırlar dilerim.

Mustafa Yalçın’ın ölümünden sonra oğlu İlkbey Yasin Yalçın şu paylaşımı yaptı.

Değerli Büyüklerim, Akrabalarım, Baba Dostlarım;  11.11.2021 günü babam Mustafa YALÇIN’ın vefatı sebebiyle arayan, soran, güzel dilekler dualar gönderen herkese sonsuz şükranlarımı sunuyorum.  İnanması gerçekten çok güç; düzenli sporunu yapan, yediklerine sağlığına dikkat eden ailesinin ya da yakınlarının bir ihtiyacına daima koşabilmek için vücudunu dinç tutmaya çalışan koca yürekli babamızı çınarımızı kaybettik. Allah’ın takdiri olarak karşılayıp tevekkül içinde dualarımızı ettik.
Acımız çok büyük ama gördüm ki bizim acımız kadar sizlerinde acısı büyük, acımı sizlerle bu satırları yazarak bir daha paylaşmak istedim; Bu dünyaya bir Mustafa YALÇIN geldi gitti; yiğit, mert, sevilen, sayılan, abi olarak görülen, baba olarak görülen, kardeş olarak görülen bir Mustafa YALÇIN geldi gitti, babam benim hem arkadaşımdı, hem sırdaşımdı, hem babamdı, bana polisliği de öğreten babamdı, babalığı da öğreten babamdı, insanlığı da öğreten babamdı, vefayı da öğreten babamdı, alçakgönüllü olmayı da öğreten babamdı, tüm çevresine karşı her zaman çok naif ve düşünceli davrandı, dostlarının arkadaşlarının ne bayramlarını, ne cumalarını, ne anneler gününü, ne kadınlar gününü, ne öğretmenler gününü hiçbir özel günlerini atlamadan kutlardı, her zaman paylaşımcı, her zaman dürüst, her zaman karşılıksız severek davrandı. Ailesine karşı da her zaman derin bir sevgi ile bağlıydı, tanımadığım halde beni taziye için arayanlarla telefonda uzun uzun ağlaştığımız oldu;
Sizlerle birkaç telefon konuşmamı paylaşmak istiyorum; babamın vefat ettiği günden itibaren heralde yüzlerce telefon görüşmesi yapmışımdır, beni arayan herkes babamla ilgili o kadar güzel şeyler söylediler ki çok gururlandım, o bizim de abimizdi, o bizim de babamızdı, o bizim de kardeşimizdi, o bizim de evimizin direğiydi, Emniyet Teşkilarının Efsane Polislerindendi, Boks Camiasının Efsane Boksörlerindendi diye çok şeyler duydum, tarif edemeyeceğim bir gurura kapıldım ama baba nasihatı olarak kibire kapılmadım. Beni arayan bir baba dostu abim; “ne desem boş evlat Mustafa Yalçın anlatılmaz, yaşanır” dedi.
Evet gerçekten de bu doğruydu. Babamı ne yapsam ne etsem, anlatmaya ne kalem dayanır ne sayfalar. Ama bunu bana arayan sizler tekrar tekrar gösterdiniz. Türkiye’nin çesitli yerlerinde mevlüt okutturduklarını anlatanlar oldu hepinizden Allah razı olsun. Her cuma her bayram bizi arardı, hiçbir özel günümüzü atlamazdı, memleketten kendi topladığı portakalları, mandalinaları keyifle eşine dostuna dağırdı diye ne kadar vefalı olduğunu anlatanlar oldu. Polis Okulu Müdürlüğünden arayan öğrencileri eski mesai arkadaşları, bizi her zaman kendi öz evladı gibi gördü, bize ana baba hasreti çektirmeden baba gibi davrandı, diye eskileri anlatanlar oldu.
“Adana’ da doğdu müdürümüz oldu helal olsun sana Mustafa YALÇIN” diye tezahürat yaptığımızda onunda bizimde gözlerimiz dolardı diye anlatan öğrencileri oldu. Ne mutlu bize ki böyle bir babanın ailesiyiz, Ne mutlu bize ki sizler gibi baba doslarına sahibiz,  Yıllarını Emniyet Teşkilatına ve Boks Camiasına veren polisliğin ve sporun aşığı canım babamın ani gidişinde sizlerin duası, sevgisi, saygısı, babama verilen değer bana Mustafa YALÇIN’ın oğlu olmanında sorumluluklar verdiğini bir kez daha hissettirdi. Babamın telefonu ve Facebook hesabı daima bende ve açık kalacaktır. Ara sıra hesabından sizlerle olan eski anılarını paylaşarak anısını yaşatmaya çalışacağım,  Tekrar tekrar hepinize teşekkür ederim. Allah sizlerin yokluğunu göstermesin, Dularını eksik etmeyen herkesten Allah razı olsun. Hepinize hayırlı cumalar ve sağlıklı mutlu huzurlu günler dilerim. Sevgi ve Saygılarımla.

Davut Güleç

Gazeteci, televizyoncu, Uzman polis-adliye muhabiri, Spor yazarı, TEMA’cı, Kızılay’cı, Dağcı, Trekkingci, Alp disiplini kayak milli hakemi, Herkes İçin Spor Federasyonu Kayseri il temsilcisi, Erciyes Kar Kaplanları Spor Kulübü Basın sözcüsü, Kayseri Spor Adamları Derneği yönetim kurulu üyesi, Kent Güvenlik konseyi üyesi, Halkla İlişkiler Tanıtım, Adalet, Kamu Yönetimi mezunu ----- Davut Güleç Kimdir ? -----

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu