Kültür-sanat, magazin-yaşam haberleri (13.07.2022)

Yeni dünya düzeni için çözüm önerileri “Dalgaları Aşmak” kitabında toplandıAkademisyen, gazeteci ve yazar Dr. Fatoş Karahasan, yayımlanır yayımlanmaz iş dünyasında büyük yankı uyandıran ve kısa zamanda beş baskı yapan, pandemi sürecini odağına aldığı Kırılma Noktası kitabından sonra, Dalgaları Aşmak. Yeni Dünya Düzeni için Bakış Açıları ve Çözüm Önerileri başlıklı kitabında bu kez pandemi sonrası yeni dünya düzenine odaklanıyor. Yeni dünya düzeni ve geleceği öngörmeye yardımcı olacak önemli ipuçları sunuyor.Pandemiyle birlikte değişen dünya ve yeni bir başlangıç için yol haritaları sunan, yer verdiği trend raporları, küresel analistlerin yorumlarıyla birlikte Türkiye’den şirket tepe yöneticileriyle krizin nasıl yönetildiğine dair söyleşilerde ortak başarı noktalarını sergileyerek, değerli bir arşiv oluşturan Kırılma Noktası’nın devamı niteliğindeki Dalgaları Aşmak, varoluşsal tehdit atmosferi sonrası çalkantı ve değişim sarsıntısı içindeki dünya ülkelerini ve Türkiye’yi gelecekte nelerin beklediğine dair ufuk açıcı, kapsamlı bir çalışma.Kitap, dönemi yorumlayarak yeni dünya düzenine ilişkin bir perspektif sunmaya yardımcı olan uluslararası ve yerel araştırma kuruluşlarının son araştırmalarının sonuçları, trend raporları ve küresel analistlerin yorumlarıyla bir çerçeve sunuyor. Çalışma, bu çerçevenin içerisinde 100’ü aşkın fikir önderinin kaleme aldığı gözlem ve yorumlarını, bakış açılarını bir araya getiriyor. Ağırlığını akademisyenlerin oluşturduğu, danışman, gazeteci, pazarlama, iletişim ve araştırma şirketleri yöneticileri, sanatçılar ve iş dünyasının temsilcileri paylaştıkları içgörülerle geleceğe ışık tutuyorlar.Keskin ve hızlı bir değişim sonrasında, “Ne oldu?”, “Ne değişti?”, “Bizi nasıl bir dünya bekliyor?”, “Nasıl bir dünyada yaşamak istiyoruz?”, “Neler yapılıyor ve neler yapılmalı?”, “Nasıl yapılmalı?” sorularına cevap arayan okurların cesaretini ve mücadele gücünü arttıracak bu kapsamlı çalışma, başvurulacak bir ilham kaynağı olarak Doğan Kitap, e-kitaplar arasında yerini aldı.Dalgaları Aşmak e-kitap olarak Doğan Yayınları, D&R ve Kobo iş birliğinde yayındaDoğan Yayınları tarafından EPUB formatında yayınlanan Dalgaları Aşmak e-kitabını dr.com.tr mağazasından satın almak, Kobo Books uygulamasını ücretsiz olarak indirmek ve D&R üyelik bilgilerinizle Kobo Books kütüphanenize giriş yaparak satın almış olduğunuz e-kitabı tablet, akıllı telefon veya masaüstü bilgisayarda okumak mümkün.

e-kitaba https://www.dr.com.tr/ekitap/dalgalar-asmak linki ya da dr.com.tr mağazasında “Dalgaları Aşmak” kitabını aratarak ulaşın.

Fatoş Karahasan’ın “Dalgaları Aşmak” kitabını seçip “Sepete ekle” butonuna tıklayın ve sepete gidip D&R üyelik girişinizi yaparak satın almayı gerçekleştirin.

Kobo Books uygulaması ya da web sitesi üzerinden kitabınızı okumak için;

Akıllı telefonunuza ya da tabletinize Kobo Books uygulamasını indirin. D&R üyelik bilgilerinizle giriş yapın ve kitabınıza erişin.ya da

Masaüstü Bilgisayarınızdan https://www.kobo.com/tr/tr web sitesine gidin, Hesabım alanına D&R üyelik bilgilerinizle giriş yaparak kitabınıza erişin.

Kobo Books Uygulaması ya da  https://www.kobo.com/tr/tr/p/howtoreadile  linki üzerinden talimatları takip ederek de e-kitabınızı satın alabilir ve okuyabilirsiniz

8 TEMMUZ’DA ÇANAKKALE KÖPRÜSÜ’NÜ 14 BİN 275 ARAÇ KULLANDI
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, bayram tatillerinde kilometrelerce kuyrukta, saatlerce süren feribot kuyruğu çilesinin Osmangazi ve 1915 Çanakkale Köprüsü ile sona erdiğini belirtti ve “4 Temmuz’da 43 bin 301 aracın kullandığı Osmangazi Köprüsü’nden, 8 Temmuz’da yani arife günü toplam 80 bin 624 araç geçişi ile rekor kırıldı. 1915 Çanakkale Köprüsü’nden de 8 Temmuz’da 14 bin 275 aracın köprüyü kullandığı belirlendi” dedi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Osmangazi Köprüsü ve 1915 Çanakkale Köprüsü ile ilgili yazılı açıklama yaptı. Türkiye’ye katma değer katan projeleri bir bir hayata geçirdiklerini aktaran Karaismaioğlu, bu projelerin arasında 1915 Çanakkale Köprüsü ve Osmangazi Köprülerinin yer aldığına işaret etti.
İstanbul-İzmir Otoyolu’nun 384 kilometre otoyol, 42 kilometre bağlantı yolu olmak üzere toplam 426 kilometrelik güzergahı kapsadığını ifade eden Karaismailoğlu, otoyol ile güzergahın 100 kilometre kısaldığı, 8,5 saat olan İstanbul-İzmir ulaşımının 3,5 saate indiğini belirtti. Karaismailoğlu, İstanbul-İzmir Otoyolu yapılmamış olsaydı yoğun günlerde seyahat süresinin 13 saate kadar çıkacağına işaret etti.
OSMANGAZİ KÖPRÜSÜ İLE KÖRFEZİ GEÇMEK 6 DAKİKA
Osmangazi Köprüsü’nün, İstanbul’u Ege’ye bağlayan İstanbul-İzmir Otoyolu’nun en önemli kesimini oluşturduğuna vurgu yapan Karaismailoğlu, köprünün 1 Temmuz 2016’da tamamlanarak hizmete açıldığını anımsattı. Karaismailoğlu, “Körfezi otomobil ile mevcut yolu kullanarak geçmek bir buçuk saati, feribot ile geçmek ise 45 ila 60 dakika sürüyordu. Yoğun günlerde bekle süresi saatleri buluyordu. Artık, Osmangazi Köprüsü’yle körfez 6 dakikada geçilebiliyor” dedi.
SAATLER SÜREN FERİBOT KUYRUĞU SONA ERDİ
Zamandan ciddi anlamda tasarruf elde edildiğine dikkati çeken Karaismailoğlu, “Özellikle tatil dönemlerinde saatler süren feribot sırası Osmangazi Köprüsü ile sona erdi. Osmangazi Köprüsü yapılmamış olsaydı artan araç sayısı ve artan trafik nedeni ile feribotlar hizmet veremeyecek seviyeye gelecekti. Vatandaşlarımız, kilometrelerce ve saatlerce beklemeye mahkum kalacaktı” ifadelerini kullandı.
4 Temmuz’da 43 bin 301 aracın kullandığı Osmangazi Köprüsü’nün garanti karşılama oranının yüzde 108 olduğunu bildiren Ulaştırma Bakanı Karaismailoğlu, “5 Temmuz’da 43 bin 492 araç geçişi ile garanti karşılama oranı yüzde 109, 6 Temmuz’da 49 bin 453 araç ile garanti karşılama oranı yüzde 124 olarak gerçekleşti. 7 Temmuz’da 64 bin 296 araç Osmangazi Köprüsü’nden geçiş yaptı. Garanti karşılama oranı da yüzde 161 seviyesine yükseldi. Arife günü, yani 8 Temmuz Cuma günü, araç hareketliliğinde ciddi oranlarda artış yaşandı. Toplam 80 bin 624 aracın köprüyü kullandığı belirlendi. Garanti karşılama oranı ise yüzde 202’lere çıktı. Son 6 ayda ortalama 46 bin araç Osmangazi Köprüsü’nü kullandı. Planlı yatırımlarımızla milletimize hak ettiği projeleri kazandırmaya devam ediyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
ARİFE GÜNÜ 14 BİN 275 ARAÇ ÇANAKKALE KÖPRÜSÜ’NÜ KULLANDI
Açıklamasında 1915 Çanakkale Köprüsü’ne de değinen Karaismailoğlu, “1915 Çanakkale Köprüsü; 101 kilometre uzunluğundaki Malkara-Çanakkale Otoyolu kapsamında, Gelibolu-Lapseki arasında Çanakkale Boğazı geçişini sağlıyor. 1915 Çanakkale Köprüsü, Marmara Otoyol Ringinin tamamlanmasını sağlayacak Kınalı-Tekirdağ-Çanakkale-Savaştepe Otoyolu’nun en önemli geçiş noktasını oluşturuyor. 1915 Çanakkale Köprüsü, Bakanlığımız tarafından hayata geçirilen en müstesna, prestij projelerinden biri oldu. ‘En’lerin, ‘ilk’lerin ve rekorların projesi olarak, ülkemizin simge yapılarından birine dönüştü. Çanakkale Boğazı’nda tarihte ilk kez kesintisiz karayolu bağlantısını sağlayan 1915 Çanakkale Köprüsü ile boğaz geçiş süresi de 6 dakikaya indi. Tatil dönemlerinde körfezdeki benzer görüntüleri Çanakkale’de de görüyorduk. Saatler süren feribot çilesi 1915 Çanakkale Köprüsü ile sona erdi. 4 Temmuz’da 7 bin 31 araç Çanakkale Köprüsü’nden geçiş yaparken, 8 Temmuz’da 14 bin 275 araç köprüyü kullandı. Ülkemize katma değer katan bu projemizde tıpkı Osmangazi Köprüsü’nde olduğu gibi garanti karşılama oranlarını yakalayacak” ifadelerini kullandı.

İsmail Gaspıralı’nın torunu Meral Gaspıralı İstanbul’da vefat etti

Türk dünyasının önde gelen mütefekkirlerinden Kırım Tatarı eğitimci, gazeteci-yazar, yayıncı İsmail Gaspıralı’nın torunu Meral Gaspıralı İstanbul’da vefat etti. Zincirlikuyu Mezarlığı camisinde kılınan namazın ardından Feriköy Mezarlığı’na defnedildi.

Kırımlı büyük Mütefekkir İsmail Gaspıralı’nın oğlu Mansur Cevdet Gaspıralı’nın kızı, Rıfat Gaspıralı, Şefika Gaspıralı, Ali Haydar Gaspıralı ve Nigar Gaspıralı’nın yeğeni Meral Gaspıralı İstanbul’da tedavi gördüğü hastanede vefat etti.

Meral Gaspıralı, Zincirlikuyu Mezarlığı camisinde öğle namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından Feriköy Mezarlığı’nda babası Mansur Cevdet Gaspıralı’nın mezarına defnedildi.

Cenaze namazına Kırım’da yaşayan akrabalarından amca kızı Gülnara Seitvanieva’nın yanı sıra komşuları ve anne tarafından akrabaları katıldı.

Meral Gaspıralı, iyi derecede İtalyanca, Fransızca ve İngilizce biliyordu. İtalyanca ve Fransızca dillerinde yazılmış birçok eserin çevirisini yaparak Türkçeye kazandırmıştı. Meral Gaspıralı 92 yaşındaydı. 1917 yılında babası Mansur Gaspıralı ve kardeşleri; Ali Haydar Gaspıralı, Nigar Gaspıralı ve Şefika Gaspıralı ile Kırım’dan İstanbul’a taşınmıştı.

Meral Gaspıralı’yı ara ara ziyaret ettiğini söyleyen Gülnara Seitvanieva, “Annemin annesi Rıfat Gaspıralı’nın kızı Zöre Mustafayeva’nın amca kızı olan Meral Hanımı 7 yıldır ara ara ziyaret ediyordum. Allah’ın rahmeti üzerine olsun. Başımız sağolsun. Kendisiyle geç de olsa tanıştık. Meral Hanım, iyi bir eğitim görmüş, mütevazi ve misafirperver bir hanfendiydi. Onlarca kitabın İtalyanca ve Fransızca’dan çevirisini yaparak Türkçeye kazandırmıştır. Hem Kırım Tatar halkı hem de Türk halkının başı sağolsun.”

Toyota Resim Yarışmasında Hayallerdeki Arabalar Kağıda Döküldü

Her zaman ve her alanda yaratıcılığa önem veren Toyota, bir gelenek haline getirdiği “Hayalimdeki Araba Resim Yarışması’nın” bu yılki sonuçlarını açıkladı. Bu yıl 10. kez düzenlenen yarışmaya ilgi her geçen sene artarken, tüm çocuklar da yaratıcılıklarını eğlenceli bir şekilde ortaya koyma fırsatı elde ettiler.

Binlerce katılımcının yer aldığı yarışma 4 ayrı kategori üzerinden değerlendirildi. Çocuklara otomobilleri sevdirme ve onların hayal dünyalarını geliştirme temasıyla düzenlenen yarışma, 7 yaş ve altı, 8-11 yaş arası, 12-15 yaş arası ve özel eğitim alan çocukların katılımıyla gerçekleşti. Yarışmaya Türkiye’nin birçok ilinden binlerce çocuk hayallerindeki arabayı çizerek katıldı.

Hayalimdeki Araba Resim Yarışması için gönderilen resimler, uzman jüri tarafından orijinallik ve yaratıcılık bakış açısıyla objektif olarak değerlendirildi. Katılım koşullarına uygun olan resimler Prof. Dr. Aydın Ayan Başkanlığı’nda, Prof. Dr. Evren Karayel Gökkaya, Prof. Dr. Teymür Rzayev, Doç. Dr. Burcu Ayan Ergen, Doç. Dr. Burcu Pehlivan, Dr. Öğretim Üyesi Gürbüz Doğan ve Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış A.Ş. Kurumsal İletişim ve Planlama Birim Yöneticisi Nergis Bekdemir’den oluşan jüri tarafından değerlendirildi. Yarışmada dereceye giren çocuklar birbirinden kıymetli hediyelere hak kazandı. Kazananlara, ödülleri Toyota tarafından takdim edilecek.

Yarışmanın kazananları açıklandı

Jürinin değerlendirmesinin ardından Toyota, “Hayalimdeki Araba Resim Yarışması” sonuçlarını da duyurdu. Dört kategoriye göre sıralama şu şekilde gerçekleşti:

Özel Eğitimliler Kategorisi:

Yiğit Uçar: “Renkli Arabalarım” konulu resim

Onur Kılıç: “Işık Arabası” konulu resim

Öznur Karabacak: “Uğurlu Arabam” konulu resim

Jüri Özel Ödülü: Melek Göncüoğlu: “İsimsiz” konulu resim

8 Yaş Altı Kategorisi:

Ali Anmar Altundağ: “İğne Tasarımlı Jet Araba” konulu resim

Hera Kahvecioğlu: “Minik Dünyamın Kocaman Arabası” konulu resim

Muhammed Fatih Kılıç: “Karavanım” konulu resim

Jüri Özel Ödülü: Muhammet Yağız Hınıs: “Hayvanlarla Bir Dolu Macera” konulu resim

8-11 Yaş Kategorisi:

Dilara Karabacak: “Yardımsever Toyota” konulu resim

Beren Örs: “Barışın Ve Sevginin Güvercin Arabası” konulu resim

Kerem Özberk: “Çekirdek” konulu resim

Jüri Özel Ödülü: Elanur DOĞAN: “Müzikli Araba” konulu resim

12-15 Yaş Kategorisi:

Begüm SARITAŞ: “Zihin Makinası” konulu resim

Elis YAZICI: “Mucize Tohumlar” konulu resim

Tuğba COŞKUN: “Deniz Kuşu” konulu resim

Jüri Özel Ödülü: Ayşe Rana UÇAR: “Hayat Kuşu” konulu resim

Jüri Özel Ödülü: Begüm SARITAŞ: “Doğasever Araçlar” konulu resim

Rahmi M. Koç Müzesi’nde eğlence ve keşif dolu bayram

İstanbul’un Haliç kıyısında eşsiz manzaraya sahip Rahmi M. Koç Müzesi, bayramda ziyaretçilerini bekliyor. Tarih ve kültürle dolu bir gün geçirmek isteyenler, klasik otomobillerden lokomotiflere, uçaklardan gemilere kadar müzenin geniş koleksiyonundaki objeler ile zamanda yolculuğa çıkacak, yeni ve farklı keşifler yapabilecek

Türkiye’nin ilk ve tek sanayi müzesi Rahmi M. Koç Müzesi, uzun bayram tatilini İstanbul’da geçireceklere tarih ve kültürle iç içe, eğlence dolu bir gün vadediyor. Haliç kıyısında, 1994 yılından bu yana sanayi, ulaşım ve iletişim tarihinin mirasını yaşatan Rahmi M. Koç Müzesi, arife günü ve Kurban Bayramı’nın birinci günü hariç dokuz günlük bayram tatili boyunca ziyaret edilebilecek.

14 binin üzerinde objeden oluşan geniş koleksiyonunda klasik otomobillerden lokomotiflere, uçaklardan gemi ve teknelere kadar farklı dönemlerden objeler ile tarihe ayna tutan müze, her yaş grubuna hitap ediyor. Ziyaretçilerine yeni ve farklı keşifler yapma fırsatı sunan Rahmi M. Koç Müzesi’nde bilimsel aletler, makineler, iletişim araçları da görülebilecek objeler arasında yer alıyor.

Müzedeki sergiler:

Dünya Bebekleri Sergisi

Dünya Bebekleri Sergisi, oyuncak sanayisinin en önemli kilometre taşı olan bebeklerin Antik Çağ’dan günümüze uzanan yolculuğuna ışık tutmaya devam ediyor. 18’inci yüzyılın ahşap bebeklerinden Anadolu’nun bez bebeklerine, Asya ve Afrika inanç bebeklerinden moda bebeklerine, hatta Uzakdoğu’nun ipek elbiseli festival bebeklerine kadar çok özel bir seçki müze ziyaretçilerini bekliyor. 2 bin 200 bebeğin yer aldığı sergi, Mustafa V. Koç/Lengerhane binasında gezilebiliyor.

Deniz ve Ötesi

Müzede görülebilecek sergilerden biri de İtalyan donanma ressamı Lorenzo Mariotti’nin “Deniz ve Ötesi” isimli kişisel sergisi… 33 yağlı boya eserden oluşan sergi, denize ait her şeyi günlük yaşamdan enstantaneler ile sunarak, sanatseverleri farklı bir bakış açısı yakalamaya davet ediyor. Mariotti’nin eserlerinde tarihi fırkateynler ve gemilerin yanı sıra bir tayfanın ellerine doladığı halattan açıktaki savaş gemisine bir kayıktan meraklı gözlerle bakan çocuklara kadar denize dair her şey yer buluyor. Mariotti’nin incelikle işlediği tablolara, İtalya’nın tarihi bölgelerindeki heykel ve yapılara denizi simgeleyen objelerin kattığı güzellik de günlük hayattan enstantaneler ile yansıyor.

Bir yanda Kısmet, bir yanda Uzaklar

Rahmi M. Koç Müzesi’nin ana bölümlerinden Hasköy Tersanesi’nde ise gerçek boyutta tekne ve yatlar, sandallar, gemi donatım objeleri, gemi makinelerinden oluşan değerli bir koleksiyon yer alıyor. Müze ziyaretçilerine Haliç manzarasına karşı dünyanın çevresini teknesiyle dolaşan ilk Türk denizcisi Sadun Boro’nun 1963 yapımı Kısmet’i, Osman ve Zuhal Atasoy’un 4 yıl, 10 ay, 6 gün süren dünya seyahatlerini yaptığı Uzaklar teknesi eşlik ediyor.

Haliç’te tekne turu, Fenerbahçe’de mola

Rahmi M. Koç Müzesi’nin en eğlenceli etkinlikleri arasında tekne ile Haliç turları geliyor. Eşsiz Altın Boynuz kıyılarında yaklaşık 40 dakikalık gezi yapılabiliyor. Haliç turları, balıkçı teknesi Kont Ostrorog ve İstanbul’da çalışır durumda bulunan son iki buharlı römorkör olan Liman 2 ve 1873 Hollanda yapımı Rosalie ile yapılıyor. Keyifli bir turun ardından kısa bir mola vermek isteyenler için Fenerbahçe Vapuru’nun aslına uygun yenilenen kafesinin yanı sıra ana sergileme bölümündeki Telve Kafe ve 1942 model Dodge kamyonun restorasyon sonrasında büfeye çevrilmesiyle açık alanda hizmet veren “Coca – Cola Büfesi” keyifli bir ortam sunuyor. Günümüzde artık sadece lunaparklarda yer alan atlıkarınca da Rahmi M. Koç Müzesi’nde çocukları bekliyor.

Ünlü rapçi hem tatil hem konser için Türkiye’ye geliyor

Dünyaca ünlü R&B şarkıcısı French Montana, 2020 yılında ertelediği konserini 17 Temmuz’da Masquerade Istanbul’da gerçekleştirecek. Ünlü rapçi konser sonrası Türkiye’de tatil yapmayı da planlıyor.

Henüz küçük bir çocukken ailesiyle birlikte göç ettiği ABD’de şöhreti bulan R&B müziğinin dev ismi French Montana, ertelemeli olarak ilk kez Türkiye’ye geliyor. Geçtiğimiz hafta çıkardığı Montega albümüyle listelerin ilk sırasında yer alan ünlü rapçi, yeni şarkılarını Masquerade Istanbul’da sevenlerine söyleyecek.

Hem tatil yapacak hem konser verecek

Post Malone ve Cardi B gibi rap dünyasının ünlü isimleri ile yaptığı düetler ve single albümleri ile birden fazla kez Grammy adayı olan French Montana, İstanbul’da konserin ardından bir süre daha kalacağı ve tatil planı yaptığı öğrenildi.

Konser biletleri tükenmek üzere

17 Temmuz Pazar günü Masquerade Club’ta gerçekleşecek konser ile ilgili açıklamada bulunan Masquerade Istanbul işletmecisi Arda Arman Perihan, “Dünyaca ünlü şarkıcı French Montana’yı Türkiye’ye getirmekten dolayı oldukça heyecanlıyız. Öğrendiğimiz kadarıyla kendisi de çok büyük mutluluk duyuyor. Konser sonrası tatil ve ilham için Türkiye’de kalmayı planlıyor. French Montana ilk kez 2020 yılında gelecekti fakat Covid-19 salgını yüzünden bu yıla ertelendi” dedi. Konser biletlerinin çoğunun satıldığı ve biletlerin tükenmek üzere olduğu belirtildi.

Özel hayatı ile de gündemde

Sosyal medya hesaplarını aktif kullanan French Montana, 30 milyonun üzerinde takipçiye sahip. Ünlü rapçi, yaptığı yatırımlar ve ünlü isimlerle arkadaşlıkları ile magazin gündeminde üst sıralarda yer alırken, bir dönem Khloe Kardashian ile yaşadığı ilişkiyle dikkat çekmişti.

PROF. DR. ÜSTÜN DÖKMEN’İN KENDİ HAYATINI ANLATTIĞI PALANDÖKEN,

HEM BİR AİLE ÖYKÜSÜ HEM DE PSİKOLOJİK ANALİZLERLE ÖRÜLÜ BİR TÜRKİYE ROMANI…

 Epsilon’un okurlarla buluşturduğu Palandöken, psikolojinin yanı sıra roman, şiir ve tiyatro dalında da çok sayıda esere imza atan, sayısız konuşmasıyla topluma seslenen Prof. Dr. Üstün Dökmen’in köklerine doğru bir yolculuk… Dökmen’in kendi aile öyküsünü kaleme aldığı Palandöken okurlara aynı zamanda, usta ismin psikolojik analizleriyle örülü bir Türkiye romanı da sunuyor.

 Heybetli, soylu, mağrur Palandöken’in eteklerinden, dirençli Erzurum’dan doğan bir hikâye… Büyük dede Karanfilli Hasan’dan doğma Ömer ile eşi Mahbube’nin 1900’lerde Erzurum’dan İstanbul’a taşınan yaşamı onlarca efsane ve merak uyandıran karakterler eşliğinde karşımıza çıkıyor. Yazarın anneannesi Zehra, Ömer ile Mahbube’nin kızıdır. Bir Ak Arap olan ve ilk gençliğine kadar Yıldız Sarayı’nda, haremde çalışan Vasfi ile evlenir Zehra. Vasfi ile Zehra’nın tek çocuğu Sabahat’ı da tanıyacağız… Ve Salih’i: Babası, daha o doğmadan Rus işgalinde şehit düşmüş, Erzurumlu Salih…

Palandöken, tüm bu isimlerin öykülerinden yola çıkarak, Türkiye’de psikoloji biliminin en büyük isimlerinden, hem yüz yüze hem de ekran ve yazdıkları aracılığıyla farklı kesimlere temas etmeyi başarmış olan Prof. Dr. Üstün Dökmen’in hayat hikâyesini ilmek ilmek işliyor. Okurlar Palandöken’de Dökmen’i önce kendi köklerinin peşinde bir yetişkin, meraklı, sevgi dolu bir çocuk, sonra tutkulu bir genç, bir sanat ve tarih sevdalısı, bir âşık, özgürlükçü bir baba, bir aydın, bir eğitimci ve topluma incelikle yaklaşan bir düşünür olarak daha yakından tanıyorlar.

Prof. Dr. Üstün Dökmen’in biyografik roman türündeki bu son eserinde aile, aşk, ilişkiler, toplumsal meselelere bakış, çocukluk çağı kaygıları, gençliğin belirsizlikleri, tarihin kuytularından anlatılar, kişiselden çıkıp toplumsal olana uzanan analizler iç içe geçiyor. Kitabın son sayfasında yer alan karekod ise Dökmen’in, farklı isimler tarafından bestelenen ve seslendirilen güftelerini dinleme imkânı sunuyor.

GENÇ ŞARKICI ALEYNA DALVEREN’İN DOĞUM GÜNÜ KUTLAMASINA ÜNLÜ AKINI!

Türkiye’nin yerli Britney Spears’ı olarak tanınan ünlü şarkıcı Aleyna Dalveren, yeni yaşına görkemli bir kutlama ile girdi. Hande Yener ve Serdar Ortaç’ın sahne aldığı organizasyona birçok ünlü isim de katıldı. Magazin basının yoğun ilgi gösterdiği davette Dalveren, Hande Yener ve Serdar Ortaç ile şarkı söyledi.

Son dönemde Yıldız Tilbe’nin “Yürü Anca Gidersin” şarkısına getirdiği kendine has yorumla adından başarıyla söz ettiren ünlü şarkıcı Aleyna Dalveren, yeni yaşına ünlü isimlerle birlikte girdi.

Ataşehir’de popüler bir kulüpte gerçekleşen doğum günü kutlamasında Dalveren’i sanatçı dostları yalnız bırakmadı. Pop müziğin usta isimleri Hande Yener’in sahne aldığı gecede Serdar Ortaç da konuk sanatçı olarak yer aldı.

ÜNLÜ İSİMLERLE ŞATAFATLI KUTLAMA

Hande Yener ve Serdar Ortaç’ın yanı sıra pek çok ünlü isim de davette yerini aldı. Ünlü şarkıcı, pastasını Hande Yener ve Serdar Ortaç ile birlikte kesti.

Yener ve Ortaç’ın şarkılarıyla eğlendirdiği anların ardından Serdar Ortaç ve Aleyna Dalveren, kameraların karşısına geçerek magazin basınının sorularını yanıtladı.

Dalveren, gerçekleşen görkemli organizasyonun ayrıntılarını sosyal medyadan takipçileri ile de paylaşarak, mutluluğuna onları da ortak etti.

EMILY HENRY’NİN ÖDÜLLÜ KİTABI TATİLDE TANIŞTIĞIMIZ İNSANLAR, YAZ TATİLİNİZİN EN KEYİFLİ EŞLİKÇİSİ OLACAK!

 New York Times Çoksatan Listesi’nin bir numarası Emily Henry’den kalplerinizi ısıtacak bir tatil romanı: Tatilde Tanıştığımız İnsanlar Epsilon logosuyla raflarda yerini aldı! Goodreads’te romantik kurgu kategorisinde en iyi kitap ödülünü alan Tatilde Tanıştığımız İnsanlar, insanın gerçek evini aramasına ve onu bulduğunda da iki kişilik muhteşem bir dünya yapmasına dair samimi, eğlenceli, yaz tatili tadında, unutulmaz bir aşk ve arkadaşlık hikâyesi…

 Poppy ve Alex, neredeyse hiçbir ortak noktası olmayan iki yakın arkadaş. Poppy çalıştığı derginin karşıladığı tatillerde dünyayı gezmekten, yeni insanlar tanımaktan büyük keyif alıyor, Alex ise evde oturup kitap okurken yeterince mutlu. Poppy ele avuca sığmaz bir gezi yazarı, Alex ise içedönük ve yardımsever bir öğretmen.

Ne kadar uyumsuz olsalar da on yıldır her yaz birlikte muhteşem tatillere gidiyorlar ve çok eğleniyorlar. Ancak iki yıl önce Hırvatistan tatilinde her şeyi berbat ettiklerinde arkadaşlıklarını sürdürmeleri neredeyse imkânsız oldu. O günden beri hiç konuşmadılar.

Şimdi önlerinde yepyeni bir tatil fırsatı var. Bu tatile çıkmayı başarırlarsa ikisi de hayatları boyunca kaçtıkları şeyle yüzleşecek: Aşkla!

Emily Henry’nin kaleme aldığı, Gizem Gül’ün Türkçe’ye çevirdiği Tatilde Tanıştığımız İnsanlar, Epsilon logosuyla raflarda ve internet satış sitelerinde!

Yazar - Davut Güleç

Gazeteci, televizyoncu, Uzman polis-adliye muhabiri, Spor yazarı, TEMA’cı, Kızılay’cı, Dağcı, Trekkingci, Alp disiplini kayak milli hakemi, Herkes İçin Spor Federasyonu Kayseri il temsilcisi, Erciyes Kar Kaplanları Spor Kulübü Basın sözcüsü, Kayseri Spor Adamları Derneği yönetim kurulu üyesi, Kent Güvenlik konseyi üyesi, Halkla İlişkiler Tanıtım, Adalet, Kamu Yönetimi mezunu ----- Davut Güleç Kimdir ? -----

İlginizi Çekebilir

KAPADOKYA’DA BİR İLK: ÜRGÜP AT FESTİVALİ BAŞLIYOR!

Nevşehir’in Ürgüp ilçesi, 15-17 Kasım tarihleri arasında bu yıl ilk defa düzenlenecek olan At Festivali, …