CHP Milletvekili iken, TBMM kürsüsü, TBMM Basın Toplantı Salonu ve CHP Genel Merkezinde yaptığı konuşmalar ve basın toplantılarında ‘ Mehmet Özhaseki ve 18 Belediye Yöneticisi ‘ hakkında zincirleme hakaret suçu işlediği suçlaması ve kararı ile Ankara 32. Asliye Ceza Mahkemesince 1 yıl 2 ay 17 gün nahis cezası ve HAGB kararı Anayasa mahkemesi’nden döndü. Mahkeme, sözlerin kürsü dokunulmazlığı, ifade özgürlüğü ve eleştiri kapsamında değerlendirilmesini, yargılamanın ise usüllere göre yapılmadığı kararı ile yeniden görülmesine karar verdi.
Mehmet Şevki Kulkuloğlu bu konuda şu açıklamayı yaptı.
“2016 yılından beri verilen hukuk mücadelesi ve dün Resmi Gazetede yayınlanan Anayasa Mahkemesi kararı ile gelen başarı! Av. Ömer Faruk Eminağaoğlu ‘na teşekkürlerimle… Kayseri Büyükşehir Belediyesi odaklı yolsuzluk iddiaları ile ilgili yaşanan siyasi ve hukuki süreçte TBMM kürsüsü, TBMM Basın Toplantı Salonu ve CHP Genel Merkezinde yaptığım konuşmalar ve basın toplantılarında ‘ Mehmet Özhaseki ve 18 Belediye Yöneticisi ‘ hakkında zincirleme hakaret suçu işlediğim suçlaması ve kararı ile Ankara 32. Asliye Ceza Mahkemesince milletvekilliğim bittikten sonra 2016 yılında 1 yıl 2 ay 17 gün hapis cezası ve HAGB ile cezalandırılmıştım. Avukatım Sn Ömer Faruk Eminağaoğlu’nun yılmaz kişiliği, mücadele gücü ve engin hukuk bilgisi ile konuyu Anayasa Mahkemesine taşımıştık.
6 yıl sonra da olsa Anayasa Mahkemesi aldığı ve örnek Karar hüviyetindeki kararı ile dün ‘ Yargılamanın yeniden yapılmasına, sözlerimin ifade özgürlüğü kapsamında kaldığını ve farklı değerlendirilemeyip aksi hüküm kurulamayacağına, yargılama usullerine uyulmadığına, lehime olan delillerin toplanmadığına ve usulüne uygun yargılama yapılmadığına, yargılamanın ifade özgürlüğü kapsamı, kürsü dokunulmazlığı kapsamında ele alınarak yeniden yapılmasına, müracaatımızın kabulüne’ karar vererek hukukun üstünlüğü ilkesinin gereğini yerine getirmiş, görevini yapan bir milletvekili olarak görevlerimden olan denetim hakkımı kullanırken yaptığım açıklamalarımı ve konuşmalarımı ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirmiştir.”