Kayseri Baro başkanı avukat Cavit Dursun, covid 19 bahane edilerek mesleki etkinlik ve seçimlerin ertelenmesine ‘tuzda kokarsa’ diyerek sert tepki gösterdi. ‘Korona bahane, iptaller ve önlemler şahane’ diyen dursun ‘ Biz her zaman ve her yerde, her şeye hazırız. Çünkü biz vicdanız ve biz avukatız’ dedi, şunları söyledi.
Yaşadığımız her gün, bizi daha da şaşırtmaya !!! devam ediyorlar.2017 yılı referandumundan beridir, bırakınız Anayasal Devlet ya da Hukuk Devleti olmayı, artık kanun devleti bile olamıyoruz. Subjektif bakış açısı, kişisel hesaplar, kişilere özel düzenlemeler, keyfilik ve belirsizlik her yerde…Korona virüs salgını da, çok iyi bir mazeret ve kılıf oldu.Ney işlerine geliyorsa ya da gelmiyorsa, kılıf hazır.Salgın var.!Bilim kurulunun tavsiyesiyle ! başlayan süreç hemen işliyor.Toplantı ve yürüyüş hakkını mı engellemek istiyorsun.?Kolayı var.Kılıf hazır. Korona.!Baroların seçimlerinin muhtemel sonuçları, birilerinin işlerine gelmeyecek mi ?Salgın döneminde karga tulumba çıkardıkları, akla, mantığa, hukuka, anayasaya ve her şeye aykırı olan, kişisel makam temelli düzenlemeler içeren kanuna bile aykırı olarak, muhtemel seçim sonuçları Aralık ayındaki seçimde işlerine gelmiyormu?
İstediğiniz, Aralık’ta seçilemeyecek mi?1 hafta da 8-9 tane kurulacağını zannettikleri çoklu baromsu yapılar, halen kurulamadı mı?Kurulduğu söylenen çoklu baronun belgelerinde sıkıntı mı var? Kolayı var. Baro genel kurullarını ve dolayısıyla seçimleri ertele. Kılıf hazır. KORONA var. Salgın var. Salgın süresince alınan önlemleri hep birlikte gördük. Oteller kapalı. Ama konaklama vergisini durdurduk.Uçaklar uçmuyor. Ama KDV ‘de indirim yaptık.Konut kredisinde artış yaptık.Tatil yörelerimiz koronasız.Ve daha neler neler…Şimdi de, Baroların genel kurulları-seçimleri iptal ; Ama siyasi partilerin kongreleri devam…Korona virüs, siyasi partilerin kongrelerinde bulaşmayacağına dair yazılı taahhüt verdi herhalde…Bir müddetten beridir, Anayasa Mahkemesini hedef alan kişileri hepimiz gördük. Sebebini ve içeriğini de gayet iyi biliyoruz.Dün, Anayasa Mahkemesinin kendi varlık sebebine rağmen, oyçokluğuyla verdiği malum red kararından sonra ;
bu gün de, baro genel kurul ve seçimlerinin ertelenmesine yönelik hukuksuz ve haksız idari kararların verileceğini biliyorduk ve çok önceden beridir, muhtemel konuları Başkanlar grubunda konuşuyorduk.Bundan sonraki süreçte de, menfaat ve çıkarlarına göre, farklı ihtimallerde bile neler yaşanacağını da, neler yapabileceklerini de çok çok iyi biliyoruz. Ne yaparsanız yapın, İstediğiniz olmayacak.Bu ülkenin hakka, hukuka, adalet ve vicdana inanmış, hukukun üstünlüğü ve hukuk devleti ilkesini şiar edinmiş, Cumhuriyetin kurucu değerlerine ve ilkelerine bağlı hukukçuları olarak,Biz her zaman ve her yerde, herşeye hazırız.Çünkü Biz vicdanız ve biz avukatız diyoruz.
TUZ DA KOKARSA…
İktidarın, siyasetin ve popülizmin ; Yargı Kurumlarına ve Bağımsızlığına, Kararlara, Savunmaya, Barolara ve Avukatlık Mesleğinin saygınlığına yönelik hukuksuz saldırıları hız kesmeden devam ediyor.
Yazık…Ülkeye, Millete, Kurumlara ve Vicdana çok yazık…Sözde yargı mensuplarının kişisel menfaat, makam ve subjektif beklentiyle karışık suskunluğu ile, bu saldırılara ortak olmaları ise, “Ormanı kesen balta, sapı içinden misali” daha da acı…Bindiğiniz son dalı da kesiyorsunuz haberiniz yok…Tuz da Kokarsa…
Avukat Cavit Dursun daha sonra bu bilgilendirmeyi paylaştı.
Değerli Meslektaşlarım, uzunca bir süreden beridir ülkedeki keyfilik, haksızlık ve hukuksuzluk süreçleri hepinizin malumudur. En son olarak Çoklu Baro ve seçim sistemleri sürecini hep birlikte gördük. 7249 sayılı yasanın iptali için açılan davada, mahkemeye yönelik sistematik saldırılar nedeniyle, tam da Perşembe günü, mahkemeye oyçokluğuyla red kararı verdirtilmişti. Cuma günü ise, yine tam bir hukuksuzluk, kanunsuzluk, keyfilik ve haksızlıkla, sadece Baro Seçimlerinin iptali için, saat saat aşama aşama, her ilde farklı şekillerde ve farklı bir süreç yaşandı. Yaşananlar, yaşadıklarımız, yaptıklarımız ve yapacaklarımız, bundan sonraki hukuki süreçler ile muhtemel ihtimali gelişmeler, aşamalı ve kronolojik olarak aşağıdaki şekildedir. Şöyleki;
Öncelikle bilinmelidir ki Kayseri Barosu Başkanlığı, Yargı erkinin Savunma kurumu olan, ciddi ve saygın bir hukuk kurumudur. Baro yönetmek ciddiyet, sabır, bilgi ve tecrübe istemektedir. Sosyal medya üzerinden, kişisel hırs, şahsi husumet vb. Subjektif ve Menfi duygu ve düşüncelerle yapılan iddia ve taleplerle, Barolar yönetilemez ve yönetilmemektedir.
Baro Başkanlığı adına yapılacak hukuki ve fiili işlemler ile her türlü yönetimsel fiillerin, titizlikle, dikkatli ve aşamalı olarak yürütülmesi gerekmektedir.
Cuma günü sabahtan itibaren, seçimlerin ertelenmesine yönelik iç işleri bakanlığı genelgesi dikkatle incelemiş ve takip edilmiş, diğer Barolardaki hususlar görüşülmüş ve izlenmiştir. Genelge içeriği ve zamanlamasından ( AYM kararından 1 gün sora, ilk genel kurul tarihinden 1 gün önce) büyük bir planın önemli aşamalarından sadece birisi olduğu görülmüştür. Genelgenin ilgili tüm mevzuata aykırı olduğu tartışmasız bir gerçektir. Bir müddetten beridir olduğu gibi, yine KORONA virüs bahane edilerek, sözde bilim kurulunun tavsiyesi ve Sağlık bakanlığı kararı kelimelerinin, art arda sıralandığı görülmüştür.
Cuma günü, Konunun öğleye doğru il hıfzıssıhha kurullarına doğru kaydığı gözlemlenmiştir. Zira bu işin genelge ile olamayacağını, onlar da gayet iyi bilmektedirler. Ancak konunun bu aşaması da gayet ilginç bir seyir izlemiştir. Salgın olan ya da olmayan iller, on milyonluk iller ile 20.000 kisilik iller, 40 avukatlık baro ya da 49.000 avukatlık baro ayırımı bile olmadan, her yerde aynı kararlar verilmiştir. Hıfzıssıhha kurullarının da, Baro seçimleriyle bir ilgisinin olamayacağı açıktır. Zira bu konudaki usuli yetki bile il-ilçe seçim kurullarına aittir.
Cuma günü, öğleden sonra ise işin içine Yüksek Seçim Kurulu girmiş olup, YSK sebebi bizce bilinen hususlara istinaden, Siyasi parti kongrelerinin yapılacağına, Baro Seçimlerinin ise hıfzıssıhha kararları ile yapılamayacağına dair, oldukça ilginç bir karar daha vermiştir.
Büyük kısım baroların genel kurul ve seçimleri, sadece il hıfzıssıhha kurul kararının, valilikler ve emniyetçe barolara bildirilmesi engeline takılmıştır. Bu barolarımız, YD talepli iptal davası açmışlar ya da açacaklardır.
Iptal davası açan çok az sayıdaki barolarımızın açtığı bir kaç davada ; idari mahkemeleri saat 18 ‘den sonra ilk tensip ara karar tutanağı bile düzenlemiş olup, YD nın görüşülmesi için, davalı idarenin ilk savunması alınıp belgelerin gelmesine, bunun için de 30 !!! GÜNLÜK !!! SÜRE belirlenmesine bile karar verilmiştir.
Kayseri Barosu olarak biz de ise, Ilçe Seçim Kurulu karar vermiş olup, bu karar takriben 18.30 gibi Baro Başkanlığımıza tebliğ edilmiştir.
Baro kalemine ilçelerden ve şehir dışından geleceğini beyan eden, şehir dışına çıkıp çıkmayacağı hususunda katılım ve mazeret soran, ilk kez genel kurul ve seçime katılacaklar ile sağlık, bakım vb. hususlardan dolayı bilgi talep eden meslektaşların çokluğu nedeniyle, Baromuzda teamül hale gelen 2. toplantıda çoğunluk sağlanması ve ertesi gün seçim yapılması geleneği nedeniyle, 2. genel kurul-seçim günü olan 10-11 Ekim gününe ilişkin tüm hazırlıklar, seçimde aday olan meslektaşlarla da bu konuda Perşembe günü yapılan toplantı da görüşülüp ayrıntılı bilgilendirme yapıldığından ; saat 18.38 itibariyle, tüm meslektaşlara ilçe seçim kurulu yazısı gereğince, seçimin yapılamayacağına dair kısa mesaj çekilmiştir.
Bu aşamadan sonra ise, akşam ve gece boyunca Seçim mevzuatı, itiraz, idare hukuku, 1136 sayılı kanun, 7249 sayılı kanun, Korona virüs tedbirleri kanunu, IYUK ve tüm mevzuat incelenmeye başlanmış, ıstişare edilmis, ve görüşmeler yapılmıştır.
Acil ve ivedi kararlar verilerek, hızlı ve doğru işlemler yapılması büyük önem arz etmektedir. Sürecin belirsizliği, kaos ve keyfilik ile ilgili mevzuat ve fiili oluş nazara alınarak, İlçe Seçim Kurulu yazısı içeriğine istinaden, GENEL KURUL SÜRECİMİZİN NORMAL SEYRİNDE DEVAMINA dair karar verilmiştir. Zira tüm bu süreç yaşanmasa dahi, zaten 03.10.2020 Cumartesi günü zaten ilk genel kurul gününde yeterli çoğunluk sağlanamadığından dolayı TUTANAK tutulup, GENEL KURULUN 10 EKİM 2020 gününde yapılmasına dair tutanak ve üst yazı hazırlanıp, Ilçe Seçim kuruluna gönderilecekti. Bu husus aynen yerine getirilmiş olup, GENEL KURUL ve SEÇİM SÜRECİ aynen sürdürülmektedir. Tutanak tutulup, üst yazı ekinde ilçe seçim kuruluna gönderilmiştir. Cumartesi sabah 09.00′ da salona gidilmiş, saat 11.30 ‘a kadar beklenmiş, saat 12.00 ‘de ise tutanak hazırlanarak imzalanmış ve gönderilmiştir.
Ilçe Seçim Kurulunun seçimin yapılamayacağına ilişkin kararına karşı da, ITIRAZ DILEKÇESI YAZILARAK, saat 14.00 sıralarında ilçe seçim kuruluna gönderilmiştir.
Saat 14.30 gibi, Ilçe Seçim Kurulunun 2. yazısı Baro Başkanlığımıza tebliğ edilmiştir. Ilk yazıya göre oldukça ayrıntılı olan bu yazı da, iç işleri bakanlığı genelgesi, il hıfzıssıhha kurul kararı ve YSK kararı ilgi tutularak, 3-4 ve 10-11 Ekim tarihlerindeki 1. Ve 2. Genel Kurul ile 1. Ve 2. Seçim günlerinde, GENEL KURUL ve SECİM yapılamayacağına dair karar verildiği görülmüştür.
Bu 2. Yazıya karşı, Baro Başkanlığımızca oldukça ayrıntılı ve gerekçeli Itiraz dilekcemiz yazılmış ve İlçe Seçim Kurulu Başkanlığına takriben 16.00 sıralarında gönderilmiştir.
Cumartesi-( bugun) günü saat 16.30 sularında, 1. Karara yaptığımız itirazın reddine dair ilçe seçim kurulu kararı, Baro Başkanlığımıza tebliğ edilmiştir.
Bu karara karşı, il seçim kuruluna itiraz dilekçesi hazırlanmıştır. 2. Karara yönelik itirazımızla ilgili herhangi bir karar Başkanlığımıza gelmemiş olup, inceleme ve değerlendirme aşamasındadır.
İl hıfzıssıhha kararına karşı da, YD talepli iptal davası hazırlanmış olup, Pazartesi günü açılacaktır.
Baromuzun genel kurul ve seçim süreci, şu anda aynen sürmekte olup, itiraz ve karar içeriklerine göre önümüzdeki hafta durum netlik kazandığında, tüm meslektaşlarımıza tebliğ verilen yapılacaktır.
Alınan duyumlara göre, önümüzdeki günlerde, sadece seçim süreci ya da hem seçim süreci- hem de başkaca hususları kapsar mahiyette ya da başkaca bir formülü içerir, Meclise bir kanun teklifi sunulabileceği, bu konuda 3 ayrı teklifin hazır olduğu, ancak bu konunun, bu işle ilgili bir takım menfi kişiler, gruplar ve kurumlar arasında ihtilafa neden olduğu da söylenmektedir.
Yaşanan hukuksuzlukları yapanlara tek bir laf dahi edilmeden, daha ilk gün ve fiilen ilk saatlerde, çeşitli mecralarda Baro Başkanlığının bir şey yapmadığının yazılması ibret vericidir. Böylesi günler birlik ve beraberlik günüdür. Tehlikenin farkına varılmalı, hırs ve husumetler bir tarafa bırakılabilmeli, yardım teklif etmeleri bir yana, en azindan bilgi sahibi olunmadan fikir sahibi olunmamalıdır. Seçim için değil, nereden açık bulup saldırabilelim için değil, hukuk, demokrasi ve meslek için hareket edilmeldir.
Yaklaşık 1,5 gündür süreci takip etmek, kararlar, itirazlar, dilekçeler ve uygulamalar hariç, siz bu yazı için bile 2 saat harcanmıştır. Bu konuyla ilgili olarak, iyiniyetle arayıp bilgi ve yardım eden tek bir meslektaşıma da, özellikle saygı ve sevgilerimi sunuyorum. Tüm süreci birlikte takip ettiğimiz kurullar üyelerimize de çok teşekkür ederim.
Yaz-a-madığım daha pek çok konu var. Hakkınızı helal edin.
NOT: Konuyla ilgili tüm belge, karar, itiraz ve dilekçeler, Baro internet sitesinde Pazartesi günü yayınlanacaktır.
