EKONOMİK KRİZDEN BARIŞ MEDENİYETİNE(KÖŞE YAZISI)

Mustafa TEMİZER  

Milli mücadele ile istiklal ve bağımsızlık başta olmak üzere büyük kazanımlar elde eden milletimiz ekonomik krizlerle yoksullaşmaya, ezilmeye mahkum edilmektedir. Yaşanan bütün olumsuzluklara rağmen tarihte olduğu gibi bugün de yeniden diriliş çağrısı yeni bir medeniyet kurma ümidi vardır.

Türk siyasi hayatında yapılan bir çağrı var. Bu çağrı Millet Partililerin yılmadan usanmadan yarım asrı aşkın zamandır yaptığı milli birlik, Muhteşem Türkiye, yeni bir medeniyet kurma çağrısıdır. İşte yapılan çağrının özeti:

Aziz vatandaşlarımız,                                                                                                                                                 Biz Millet Partililer, 1970 yılından bu yana milletin yanlış yönlendirilmesine, yanlış yönetilmesine, Milli Mücadele ile elde edilen kazanımların elimizden birer birer alınmasına karşı çıktık.  

“Milletim Uyan!” dedik. “Yeniden Milli Mücadele”nin şart olduğunu anlattık.  Her türlü gelişme ve başarının ancak milletin birliğinin sağlanmasıyla mümkün olacağına inanarak tüm partilere selendik. Politik oyunları bırakın Milli hedeflerde birleşin dedik. Milli birlik çağrılarımızı sürekli yineledik.

1973’de“Milli Partiler Arası İttifak” çağrısında bulunduk.                                                                                                1986’da” Tüm Partileri Milli Dayanışma ve İşbirliğine Çağırdık.”

1991 Yılında rahmetli Necmettin Erbakan ile rahmetli Alpaslan Türkeş’i bir araya getirdik. Seçim sonrası ittifakın genişleyerek devam edeceği sözünü aldık. Seçim sonrası ittifakın genişleyerek devam edeceği konusunda verilen sözleri ısrarla hatırlattık. Buna rağmen ittifak devam etmedi. Çünkü Millet Partisi ev sahibi değildi. Biz yılmadık usanmadık. Samimi birlik çalışmalarına devam ettik.

2007’de Birlik çağrısını bir kez daha yeniledik. “Milli Demokratik ve Çağdaş Partiler Daimi Konseyi Temel Mutabakatı”nı önerdik.

2015 Yılında tüm parti başkanlarının saygınlığını koruyacağı, ülke meselelerinde ortak kararların alınacağı başkanlar kurulu oluşturulmasına karar verdik. Vatan, millet, bayrak, barış diyen bütün partileri bu kurulda görev almaya çağırdık.  Kısır particilik zihniyetiyle kulak vermediler.         

Millet Partisi bir çağrı, bir tebliğ görevi yapmaktadır. Bize göre Türkiye’nin bütün dertlerinin devası bellidir. Adı da İslam’dır. Ehil insanlarla gerçekleştirilecek “İslam Rönesansı”dır (İslam’ın Yeniden Dirilişi)dir.

Aziz vatandaşlarımız!

Bizim ölçülerini ve kurallarını açıkça ortaya koyduğumuz birlik çağrılarına kulaklarını tıkayanlar; şahsi menfaat karşılığında kendilerine tabi olmamızı istediler. Millet partisi şahsi menfaat için değil, millet menfaati için birlikten yanadır. Biz “Türkiye’nin bütünlüğü, milletin birliği için canımızı veririz….”

Aziz Vatandaşlarımız!

Emperyalist ülkeler lobiler, holdingler, menfaat çevreleri yoluyla belli insanları seçip onlarla görüşüyor. Basın yayın ve bütün vasıtaları kullanarak bunları parlatıyor. Bu liderleri kurtarıcı olarak gösteriyor. Toplumda algılar oluşturuyor. Milletin inanç, ilke ve idealleri peşinden değil parlatılan bu liderlerin peşinden sürüklenmesini sağlıyor.

Toplumları parlattığı liderlerle kontrol altına alıyor. Ülkelerin gelişip kalkınmasını önlüyor. Ülkeyi kendilerine muhtaç hale getiriyor. Ülkeyi emperyalist politika ve projelerinin ortağı yaparak toplumları sömürüyor.

Aziz vatandaşlarımız,

Kurtarıcı olarak gösterilen liderlerle gelişip kalkınmanın mümkün olmadığını, kendi inanç ve ideallerimiz doğrultusunda temel ilkelere sımsıkı bağlanarak, bilimsel projelerle gelişip kalkınabileceğimizi anlamak zorundayız.

Ülkenin gelişip kalkınmasına engel olan, emperyalist ülkelerin projelerine ortak olup ülkeyi yabancıya muhtaç hale getiren liderler devri bitmeli. Gelişip kalkınmayı sağlayacak ilkeler, idealler, projeler devri başlamalı.

Varlığımız, Birliğimiz, Ekmeğimiz, Hürriyetimiz,

Güvenliğimiz, Geleceğimiz, Bayrağımız

Mukadesatımız Tehlikede! Uyanalım!   

Aziz vatandaşlarımız,                                                                                                                                         Bizim mücadelemiz; sıradan bir parti mücadelesi değil, medeniyet mücadelesdir.

Çocuklarımızın, torunlarımızın geleceğini tehlikeye atmamak, ülkede barış ve adaleti sağlamak, tüm dünyaya yeni bir “İSLAM BARIŞ MEDENİYETİ” sunmak için sizi Millet Partisi’nde toplanmaya davet ediyoruz.

Birlikten başka çıkar yol yoktur. Birlik davamızdan asla vazgeçmeyeceğiz.  Çağrımızın mutlaka anlaşılacağına, milletimizin yüzyıllar boyu devam edecek birliğinin sağlanacağına inanıyor.

Ülkenin yönetimi için faziletli ihtisaslı her şeyin ehli insanlar var. Sağlayacağımız birlikle, yönetimi bu insanlara bırakacağız. İşi ehline vereceğiz.  İslam Rönesansı’nı (İslam’ın Yeniden Dirilişini) yönetecek Muhteşem Türkiye’yi hep birlikte inşa edeceğiz. İşte projemiz:

İnsan hak ve hürriyetlerine dayalı HUKUK DEVLETİ

Millî iradenin önündeki engellerin kalktığı DEMOKRASİ

Din düşmanlığı gibi din istismarının da bittiği LAİKLİK

Fakirlik ve çaresizliğin tarihe gömüldüğü, herkesin sosyal adalet şemsiyesine alındığı KERİM DEVLET

Bilim, hikmet ve erdemle donatılan, sorun üretmeyen, çözüm üreten BİLGE DEVLET ve BİLİM TOPLUMU

Büyüyen, gelişen, zengin, mutlu, muktedir ve insanlığın yeni barış medeniyeti                    

İSLAM Rönesansı‘nı yöneten MUHTEŞEM TÜRKİYE

Aziz vatandaşlarımız,                                                                                                                                                    Sizi her zaman ADALET!                                                                                                                                              Her yerde ADALET!

Herkese ADALET için Millet Partisini tanımaya, ailecek değerlendirmeye, desteklemeye, görev ve sorumluluk almaya, “Muhteşem Türkiye” projesine yeni “Barış Medeniyeti” ne ortak olmaya davet ediyor saygı ve sevgilerimizi sunuyoruz.

Unutmayalım ”İştirak etmediğimiz, çilesine katlanmadığımız bir kurtuluş mümkün değildir.”

Milletimizin ve yöneticilerimizin uyanması basiretle hareket etmesi (Yanılmadan gerçekleri görebilmesi, gelecekle ilgili sezgi, uyanıklık, anlayış, kavrayış ve vizyon sahibi olması) dilek temenni ve duasıyla…