Sanayi-Teknoloji

Ekonomi-teknoloji haberleri, TUİK verileri

Yumurtaya getirilen 1,5 dolar fon aceleyle alınmış ihracatı durduracak bir karar

Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği Başkanı Bedri Girit, yumurta ihracatındaki 50 centlik kesintinin 1,5 dolara yükseltilmesini aceleyle alınmış ve yumurta ihracatına büyük zarar verecek bir karar olarak nitelendirdi

Ankara’nın yumurta ihracatına getirdiği 50 cent kesintiyi “Ramazan ayına özel” diye kendileriyle paylaştığını ve Ramazan ayı bitimiyle kaldırılacağı beklentisi içinde olduklarını vurgulayan Girit, “Yumurtaya 50 cent fon gelmeden önce haftalık 160-200 TIR yumurta ihraç ediyorduk. 50 cent kesinti sonrasında 20-30 TIR’a düşmüştük, yumurta ortalama ihraç fiyatını yüzde 80 artıran bir kesintiyle ihracat olanaksız. Sadece taahhütlerini yerine getirmeye çalışacak ihracatçılarımız zararına ihracat yapmayı göze alırlarsa 5 TIR ihracat yapılabilir. İhracata fon, vergi, yasak kararları getirilirken getirisine, götürüsüne bakılarak karar verilmeli. Türkiye’de kişi başı yumurta tüketimi yıllık 220 adet, aya vurduğunuzda 18 yumurta yapar. Bir aylığına 18 yumurtayı pahalı yemek mi, ihracatı kesintiye uğratmak mı doğru karar. Bunu kamuoyunun takdirine bırakıyoruz” diye konuştu.

Yumurta ihracatına 50 cent fon gelmesi sonrasında yumurta fiyatlarında bir düşüş olmadığına dikkati çeken Girit şöyle devam etti; “Yumurta fiyatları Ramazan ayının son haftasında talebe bağlı olarak artar. Bunu geçen yıllara baktığınızda görebilirsiniz. Ramazan Bayramı sonrasında da yumurta fiyatları düşüşe geçer. Ayrıca hava sıcaklıklarının artışa geçtiği bir dönemden geçiyoruz. Kışın tavuklar haftada 1-2 yumurta verirken, havalar ısınınca haftada 4-5 yumurta vermeye başlıyor, ürün bollaştığı için yumurta fiyatları da düşüşe geçiyor. Yumurta ihracatına 1,5 dolar kesinti getirilmese de fiyatlar düşecekti. Bu fon ihracatımızın durmasına neden olacak. Bir hafta sabretseydik hem iç piyasada fiyatlar düşecekti hem de ihracat yolunda gidecekti.”

BUILD4U, ISK-SODEX’in DESTEĞİ İLE SEKTÖRE AÇIYOR.

Deutsche Messe AG’nin Türkiye ofisi Hannover Messe Sodeks Fuarcılık ve ANFAŞ iş birliğiyle, 4 – 6 Aralık’ta Antalya’da gerçekleştirilecek \’Bina Teknolojileri ve Malzemeleri Fuarı\’ –  Build4U, geleceğin akıllı ve sürdürülebilir şehirlerini inşa etmek için enerji verimli bina teknolojileri, yenilikçi malzemeler, yeşil binalar, net zero, karbon nötr tasarımlar ve ileri mühendislik çözümlerine bir yenisini daha ekliyor.

 

Global iklimlendirme sektörünün tüm dinamiklerinin yer aldığı Avrasya Bölgesinin lider İklimlendirme Fuarı ISK-SODEX’in ana destekçiliğinde Build4U, 2025 yılındaki ilk edisyonunda yeni nesil HVAC-R teknolojilerine de ev sahipliği yapacak.

 

ISKAV ile birlikte DOSİDER, ISKID, İZODER, TTMD, POMSAD, SOSİAD, ESSİAD, MTMD ve KBSD destekleyen vakıf ve derneklerin katkılarıyla, bina teknolojileri ve iklimlendirme çözümlerini tek çatı altında sunacak olan Build4U, ISK-SODEX ‘in desteğiyle Antalya’nın \’Akıllı Şehir\’ vizyonuna uygun sürdürülebilir ve inovasyon odaklı vizyonunu bir adım daha öteye taşımayı hedefliyor.

BAYRAM TRAFİĞİ AUS’TAN TAKİP EDİLECEK

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Ramazan Bayramı tatilinde karayolu trafiğinin Akıllı Ulaşım Sistemleri ile anlık olarak yakından takip edileceğini bildirdi. Bakan Uraloğlu, trafiğin yoğun olduğu bölgelerde Turuncu Ekiplerin 7/24 esasına göre çalışmaya devam edeceğini belirtti.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Karayollarında alınan Ramazan Bayram’ı tedbirlerine ilişkin açıklamada bulundu. Bakan Uraloğlu, bayram tatilinde yaşanması muhtemel trafik yoğunluğu nedeniyle ulusal karayolu ağında tüm önlemlerin alındığının altını çizdi.

Vatandaşların huzur içinde seyahat etmeleri için bütün tedbirleri aldıklarını dile getiren Bakan Uraloğlu, sözlerine şu şekilde devam etti:

“En yoğun seyahatin gerçekleştiği karayollarında Turuncu Ekiplerimiz 7-24 esasına göre çalışmaya devam edecek. Ülke genelinde 18 bölge müdürlüğümüz, 123 şube şefliğimiz, 15 tünel bakım işletme şefliği, 25 otoyol bakım işletme şefliği ve 16 yap-işlet-devret bakım işletme şefliğinde kesintisiz olarak denetimlerimizi sürdürüyoruz.” dedi.

Karayolları Genel Müdürlüğü Akıllı Ulaşım Sistemleri (AUS) Merkezinde, her bayram tatilinde olduğu gibi anlık izleme ve takiplerin yapılacağını kaydeden Uraloğlu, “Karayolu ağının pek çok önemli noktasında bulunan sensör, kamera ve sistemlerden toplanan sinyal ve veriler AUS merkezimiz üzerinden koordine ediliyor.” şeklinde konuştu.

Ramazan Bayramı tatili süresince yol yapım, bakım ve onarım çalışmasına ara verilebilecek.

Yol yapım, bakım ve onarım çalışmalarının devam ettiği, değişik nedenlerle yolun fiziki standardının düşük olduğu kesimlerde trafik işaretlemelerinin yapıldığını belirten Uraloğlu, daha önce yapılan işaretlemelerin ise gözden geçirildiğini söyledi.  Uraloğlu, Ramazan Bayramı tatili süresince yol yapım, bakım ve onarım çalışması yapılan kesimlerde zorunlu olmadıkça çalışmalara ara vereceklerinin de altını çizdi.

Trafik İşaretleri ve Levhalarının Kontrolü Yapıldı

Karayolu ağının kontrol edilerek trafik işaret levhalarında, oto korkuluklarında, sinyalizasyon sistemleri ve kenar dikmelerindeki eksiklerin tamamlandığını vurgulayan Bakan Uraloğlu, sözlerine şu şekilde devam etti:

“Kirlenen levhaların ve görünürlüğü azalan trafik işaretlerinin görünür olmasını sağladık. Aşırı yağış nedeniyle oluşabilecek sel sularının taşıt yolundan aştığı sınırlı ve istisnai durumlarda, taşıt yolu kenarına su seviyesinin üzerinde olacak şekilde sık aralıklarla onarım yaklaşım levhaları yerleştirildi. Değişik nedenlerle taşıt yolundaki daralmalarda ise, heyelan nedeniyle trafiğe elverişli olmayan kısımlarda onarım yaklaşım levhaları kullanılarak trafik yönlendirilecek.”

“Trafik Güvenliği Hepimizin Sorumluluğu”

Bayram tatilinde vatandaşların huzur içinde seyahat etmelerini sağlamak ve trafik kazalarının önüne geçmek amacıyla alınan önlemlerin yanı sıra sürücülerin de dikkatli olması gerektiğini söyleyen Bakan Uraloğlu, “Trafik güvenliğini sağlamak hepimizin sorumluluğu. Hız sınırlarına uymak, emniyet kemeri takmak ve sürüş esnasında cep telefonu kullanmamak sizlerin, sevdiklerinizin ve trafikteki diğer insanların güvenliği için hayatidir.” dedi.

Uraloğlu, sürücülerin yol yapım, bakım ve onarımının yapıldığı yol kesimlerindeki uyarı levha ve işaret ile işaretçilere uymalarının ve belirtilen hız limitini aşmamalarının büyük önem taşıdığını vurguladı. Uraloğlu, tatil gidiş ve dönüşlerinde sürücülerin aynı gün ve saatte yola çıkmalarının belli güzergahlarda yol kapasitesinin üzerinde trafik yoğunluğu oluşturduğunun altını çizerek, “Ayrıca vatandaşlarımız ülke genelinde yol durumundaki anlık değişiklikleri Karayolları Genel Müdürlüğü resmi web sitesindeki ‘Yol Durumu’ bölümünden takip edebilirler.” şeklinde konuştu.

İl Seviyesinde Beşeri Kalkınma Endeksi, 2018-2022..Kayseri’de Beşeri kalkınma endeksi 2022 yılında 0,848 oldu.

Bir ülkenin iktisadi kalkınma sürecinde, fiziki sermaye kadar beşeri sermaye yeterliliği de ehemmiyet arz etmektedir. Beşeri kalkınma endeksi de, bu minvalde, ülkelerin beşeri sermaye yeterliliklerinin tespit edilebilmesi maksadı ile Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) tarafından hesaplanmaktadır. Endeks; yaşam beklentisi, eğitim ve gelir olmak üzere üç alt bileşenden oluşmaktadır.Beşeri kalkınma endeksi, 0 ile 1 arasında bir değer almakta olup, endeksin 0,8 ve üzerinde olması “çok yüksek beşeri kalkınma” seviyesini, 0,7 ile 0,8 arasında olması “yüksek beşeri kalkınma” seviyesini, 0,55’in altında olması ise ilgili ülkenin “düşük beşeri kalkınma” seviyesinde yer aldığını göstermektedir.Ülkemize ait beşeri kalkınma endeks değerleri, günümüze kadar UNDP tarafından ülke düzeyinde üretilmekteydi. Ortalama eğitim süresi ve muhtemel eğitim süresi göstergelerinin ilk kez 2023 yılında Kurumumuz tarafından yayımlanması sayesinde, beşeri kalkınma endeksi ülkemiz tarafından üretilebilir hale gelmiştir. Söz konusu endeks milli politikalara da yön verebilmesi amacıyla ilk kez bu haber bülteni ile ülke seviyesinin yanı sıra il seviyesinde de resmi istatistik olarak yayımlanmaktadır.
Beşeri kalkınma endeksi 2022 yılında 0,854 oldu
Beşeri kalkınma endeksi, 2018 yılında 0,844 iken 2022 yılında 2018’e göre %1,1 artarak 0,854 oldu. Bu değere göre Türkiye, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı tarafından belirlenen sınırlara göre “Çok Yüksek Gelişmişlik” seviyesindeki ülkeler grubunda yer aldı. Bu endeksin alt bileşenleri olan yaşam beklentisi endeksi 2022 yılında 2018’e göre %2,2 azalarak 0,882 olurken, eğitim endeksi ve gelir endeksi sırasıyla %3,0 ve %2,6 artışla 0,807 ve 0,875 oldu.
Beşeri kalkınma endeksinin en yüksek olduğu il Ankara oldu
2022 yılında il düzeyinde en yüksek beşeri kalkınma endeksine sahip il, 0,891 ile Ankara oldu. Bu ili, 0,886 ile İstanbul ve Kocaeli, 0,870 ile İzmir ve 0,867 ile Muğla izledi. Beşeri kalkınma endeksi en düşük olan il 0,748 ile Ağrı olurken, bu ili Şanlıurfa, Van, Muş ve Bitlis izledi.
Beşeri kalkınma endeksinin son 5 yılda en çok arttığı il %4,1 ile Kilis oldu
Beşeri kalkınma endeksinin 2018-2022 yılları arasında en çok artış gösterdiği ilk beş il sırasıyla %4,1 ile Kilis, %4,0 ile Şırnak, %3,9 ile Çankırı ve Hakkâri ve %3,8 ile Ağrı oldu. Aynı dönemde, beşeri kalkınma endeksinin düşüş gösterdiği iller sırasıyla %0,2 ile Trabzon, %0,1 ile Ordu, %0,03 ile Rize ve %0,02 ile Karabük oldu.

KOP, TÜRKİYE’NİN YÜNÜNE SAHİP ÇIKIYOR

2024 yılında gerçekleştirilen Ulusal ve Yün Nanoteknoloji Çalıştayının sonuçlarına yönelik adımlar atılmaya devam ediyor. Konya Ovası Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı’nın bölgesel Kalkınma Faaliyetlerinin bir parçası olan hayvancılık alt yapısının geliştirilmesi faaliyetleri, yapağının kalitesinin artırılmasına yönelik faaliyetlerle uygulamaya geçiriliyor.

Yapağı Yönlü Merinos Irkı Elit Sürü Oluşturma Projesi

Yapağı üretiminin endüstriye kazandırılması ve katma değerli ürün üretiminin sağlanması amacıyla Türkiye’de ulusal çapta ilk defa Konya’da düzenlenen Ulusal Yün ve Nanoteknoloji Çalıştayının sonuçlarını olgunlaştıracak adımlar atılmaya başlandı.

KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı ve Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü iş birliği ile, yapağı kalitesinin arttırılmasına yönelik alt yapı ihtiyaçlarını giderecek iki projenin protokolü KOP BKİ Başkanı Dr. Murat Karakoyunlu ve Enstitü Müdür Vekili İlker Topal arasında imzalandı.

İmza töreninde konuşan KOP BKİ Başkanı Dr. Murat Karakoyunlu, Türkiye’nin küçükbaş hayvan kültürünün kadimden geldiğini; etinden, sütünden ve yününden yararlanılan bu hayvanların yün/yapağı potansiyelinin ise eskisi kadar değerlendirilemediğine dikkat çekti. Başkan Karakoyunlu “Her ne kadar gelişen teknolojik imkanlar ve yeni tüketim alışkanlıkları yapağının bir potansiyel olarak değerlendirilmesini zorlaştırıyor olsa da aslında yapağı, çok katma değerli bir ürün. Bu gerçeği ulusal ve uluslararası paydaşları toplayarak gerçekleştirdiğimiz Ulusal Yün ve Nanoteknoloji çalıştayı sonrası çok daha net bir biçimde görme fırsatı bulduk” dedi. “Önümüzdeki dönemde çalıştayın sonuçlarını kamuoyu ile paylaşmayı düşündüklerini ifade eden Başkan Karakoyunlu, “bu kapsamda Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü (TAGEM), Bandırma Koyunculuk Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü ve Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birlikleri ve Bahri Dağdaş Uluslararası Araştırma Enstitüsü ile görüşmelerimiz devam ediyor. Görüşmeler neticesinde sağlanan iş birliğinin ardından Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü merkezinin küçükbaş hayvancılık alanındaki güçlü alt yapısına sağlayacağımız katkılarla projenin çok yönlü olarak geliştirilmesini sağlayacağız” dedi. Yapağının en önemli kısımlarından birinin de sahada kırkılan yapağının da değerlendirilmesi olduğunu ifade eden Karakoyunlu, “2024 ve 2025 yıllarında Sanayi ve Teknoloji Bakanımız sayın Mehmet Fatih KACIR’ın OLUR’ları ile uygulamaya koyduğumuz projelerle birlikte yapağı potansiyelini değerlendirecek entegre bir modeli uygulamaya başladık. Bu faaliyetlerden biri de enstitüye sağladığımız alt yapı desteği ve merinos cinsi koyunların yapağı kalitesinin parametrik analizini sağlayacak iki adet cihaz desteğidir. Proje yün ve tekstil sektöründe yüksek kaliteyi hedeflerken diğer projelerle birlikte yünün kozmetik ve ilaç sektörü gibi alanlarda da değerlendirilmesini sağlayarak üreticilerin gelir kaynaklarını çeşitlendirmeye, Türkiye’nin yün ihracatının artmasına ve küresel pazarda rekabet gücünün yükselmesine katkıda bulunmak istediklerini” ifade etti.

2026 yılı projelerinde hayvancılık alanında da tarıma dayalı sanayinin ön plana çıkarılacağını ifade eden Karakoyunlu, çağrı programına başvuruların devam ettiğini, bu alandaki yatırımları ve kamunun potansiyel artırıcı çalışmalarını desteklediklerini ifade etti.

Hizmet, Perakende Ticaret ve İnşaat Güven Endeksleri, Mart 2025
Güven endeksi hizmet sektöründe %0,2 arttı, perakende ticaret sektöründe %2,5 azaldı, inşaat sektöründe %0,5 azaldı
Mevsim etkilerinden arındırılmış güven endeksi Mart ayında bir önceki aya göre; hizmet sektöründe %0,2 oranında artarak 114,4 değerini, perakende ticaret sektöründe %2,5 oranında azalarak 113,4 değerini ve inşaat sektöründe %0,5 oranında azalarak 88,9 değerini aldı.

Türkiye’de işe alım piyasasında hareketlilik bekleniyor
ManpowerGroup’un İstihdama Genel Bakış Araştırması’na göre, Türkiye’deki işverenler önümüzdeki çeyrek için 20 puanlık Net İstihdam Görünümü (NEO) ile aktif işe alım beklentisini taşırken küresel çapta Türkiye, istihdam beklentileri açısından sıralamada üst yarıda yer aldı.
ManpowerGroup, 2025 yılının ikinci çeyreğine ilişkin işe alım beklentilerini ölçmek için 41 ülkede 39 bin 449 işverenle İstihdama Genel Bakış araştırmasını gerçekleştirdi. Araştırma politika, ticaret, uluslararası iş birliği ve regülasyonlarda önemli değişikliklerin ufukta göründüğü ve küresel belirsizliğin yüksek seyrettiği bir dönemde gerçekleştirildi. ABD, büyük ticaret ortaklarına yönelik ek gümrük tarifeleri uygularken ülkelerin birbirlerine daha fazla karşılık verme ihtimalleri de yükseldi. Birçok ülke, kendine yeterliliklerini artırmaya odaklanan içe dönük politikalara yönelerek önceliklerini değiştirdi. Yapay zekânın hızla gelişmesiyle birlikte, regülasyonlar ve rekabetçilik arasındaki denge üzerine tartışmalar yoğunlaştı. Şirketler, belirsizlik karşısında farklı tepkiler verdi. Kimileri, bu değişimlerin büyümeyi teşvik edeceğine inanırken diğerleri daha temkinli yaklaşıyor veya değişime ayak uydurma baskısı hissediyor.
Bu ortamda, küresel istihdam görünümü istikrarlı kaldı ve mevsimsellikten arındırılmış Net İstihdam Görünümü (NEO) üst üste üçüncü çeyrekte 25 seviyesinde sabit kaldı, geçen yılın aynı dönemine göre ise 3 puan arttı. Bu veriler, işverenlerin önümüzdeki çeyrekte işe alım seviyelerini koruduğunu ve küresel iş gücü piyasasının dayanıklılığını sürdürdüğünü gösteriyor.
Bu dönemde, ABD Başkanı Donald Trump’ın göreve gelmesiyle birlikte beklenmedik değişimlerin yarattığı dalgalanmalar nedeniyle Kuzey Amerika ve ABD dikkatleri üzerine çekti. ABD’nin öncülüğündeki Kuzey Amerika, 34 puanlık Net İstihdam Görünümü (NEO) ile en yüksek istihdam beklentisine sahip bölge oldu. Buna karşılık, EMEA bölgesindeki durgun ekonomik görünüm, geçen çeyreğe kıyasla hafif bir iyileşme görülmesine rağmen işe alım beklentilerini düşük seviyede tuttu (20). Asya-Pasifik’te ise istihdam beklentileri (30) Hindistan ve Çin’in öncülüğünde iyimser bir tablo çizdi.
Türkiye’deki işverenler önümüzdeki çeyrek için aktif iş piyasası bekliyor
Öte yandan önümüzdeki çeyrek için Türkiye’deki şirketler 20 puanlık Net İstihdam Görünümü (NEO) ile aktif işe alım beklentileri taşıyor. Türkiye’deki istihdam görünümü, geçen çeyreğe göre 5 puan ve 2024’ün ikinci çeyreğine kıyasla 8 puan güçlendi. Küresel çapta Türkiye, istihdam beklentileri açısından bu verilerle sıralamada üst yarıda yer aldı. İstihdam beklentilerindeki artışı da dikkat çeken Türkiye, küresel ortalama artışının 5 puan üzerinde bir yükseliş kaydederek işverenlerin işe alım beklentilerinde çeyrek bazda en fazla artışı gösteren ülke oldu.
Sonuçlarla ilgili değerlendirmede bulunan ManpowerGroup Türkiye Genel Müdürü Feyza Narlı, “Sıkı para politikaları enflasyonu düşürmeyi başarsa da bu durum ekonomik büyümenin yavaşlamasına neden oldu. Ancak son dönemde bazı olumlu gelişmeler var. Merkez bankası faiz oranlarını düşürerek yabancı yatırımları teşvik ediyor ve Türkiye’de istihdam görünümü iyileşmeye devam ediyor.” dedi.
En güçlü ve en zayıf sektörler
Türkiye’nin en rekabetçi sektörü, 30 puanlık istihdam görünümüyle taşımacılık, lojistik ve otomotiv sektörü oldu. Sektör, geçen çeyreğe göre 4 puan, 2024’ün ikinci çeyreğine kıyasla 24 puanlık bir artış gösterdi. Küresel sıralamada Türkiye, bu sektörde onuncu sırada yer alırken sektörün küresel ortalamasının 7 puan üzerine çıktı. Geçen çeyreğe kıyasla en büyük büyümeyi kaydeden sektör ise endüstriyel ürünler ve malzemeler sektörü oldu. Bu sektördeki Net İstihdam Görünümü (NEO) 9 puan artarak 24 puana yükseldi ve bu, sektörün son 13 yılda kaydettiği en yüksek istihdam beklentisi oldu. Sektörlerin NEO puanları şu şekilde:

Taşımacılık ve Lojistik & Otomotiv (30)

Bilgi Teknolojileri (29)

Enerji ve Kamu Hizmetleri (27)

Endüstriyel Ürünler ve Malzemeler (24)

Finans ve Gayrimenkul (17)

Tüketim Ürünleri ve Hizmetleri (16)

Sağlık ve Yaşam Bilimleri (12)

İletişim Hizmetleri (7)

Diğer (12)

En güçlü ve en zayıf bölgeler
Türkiye’deki işverenler, 2025’in ikinci çeyreğinde 7 bölgede de istihdam seviyelerinde artış bekliyor. Türkiye’nin en rekabetçi bölgesi, 25 puanlık Net İstihdam Görünümü (NEO) ile Karadeniz Bölgesi oldu. Bu bölge, geçen çeyreğe kıyasla 8 puan, 2024’ün ikinci çeyreğine kıyasla 10 puanlık bir artış göstererek en büyük yükselişi kaydetti. Bölgelerin NEO puanları:

Karadeniz (25)

İç Anadolu (23)

Güneydoğu Anadolu (23)

Marmara (19)

Ege (18)

Akdeniz (17)

Doğu Anadolu (3)

Organizasyon büyüklüklerine göre
2025’in ikinci çeyreğinde, organizasyon büyüklüklerine göre tüm şirketler istihdam seviyelerini artırmayı planlıyor. Türkiye’de, 1000-4999 çalışanı bulunan çok büyük işletmeler, 30 puanlık Net İstihdam Görünümü (NEO) ile en iyimser grup olarak öne çıkıyor. Bu işletmeler, geçen çeyreğe ve geçen yılın aynı dönemine kıyasla istihdam beklentilerinde 20 puanlık bir artış göstererek en belirgin büyümeyi kaydetti. Hatta Türkiye, bu çok büyük işletmelerdeki çeyreklik artış açısından dünya genelinde beşinci sırada yer alıyor. Organizasyon büyüklüklerine göre NEO puanları şu şekilde:

1,000-4,999 (30)

5,000+ (26)

50-249 (25)

250-999 (24)

10-49 (12)

10’dan az (11)

TP Petrol Dağıtım A.Ş. Adının Haksız İlişkilendirilmesine Dair Bilgilendirme

Kamuoyunun Dikkatine

Son günlerde basında, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik soruşturmalar süreci ile ilgili yapılan açıklamalar ve bu açıklamalarda yer alan bazı firma isimleriyle ilgili olarak, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi amacıyla aşağıdaki açıklama yapılması zaruri olmuştur.

TP Petrol Dağıtım A.Ş. olarak, bizimle hiçbir bağlantısı bulunmayan adı benzer olan ve boykot çağrısına dahil edilen “Türkpetrol” firmasıyla hiçbir ilişkimiz bulunmamaktadır. İlgili marka faaliyet de göstermemektedir.

Şirketimiz 2016 yılında gerçekleştirilen özelleştirme kapsamında Zülfikarlar Holding bünyesinde faaliyet göstermektedir. Türkiye’nin önde gelen ve köklü enerji kuruluşlarından biri olarak, yalnızca kendi kurumsal kimliği ve faaliyet alanlarıyla tanınmaktadır. TP Petrol Dağıtım A.Ş., her zaman olduğu gibi faaliyetlerini yasal çerçeveler içinde, şeffaf ve etik kurallar doğrultusunda sürdürmektedir.

Bu açıklama, şirketimizin adıyla yapılan herhangi bir yanlış ilişkilendirilmenin önüne geçilmesi amacıyla yapılmaktadır. Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi ve olası karışıklıkların önlenmesi için, konuya ilişkin doğru bilgilere sahip olunması önemlidir.

KALE YANGIN KAPILARI: ÜSTÜN GÜVENLİK VE DAYANIKLILIK

Yangın kapıları, binalarda yangın anında can ve mal güvenliğini sağlamak amacıyla tasarlanmış özel kapılardır. Yangının yayılmasını engelleyerek tahliye süreçlerini güvenli hale getiren bu kapılar, yangına dayanıklı malzemelerle üretilmeli ve belirli güvenlik standartlarını karşılamalıdır. Kale Kilit, yangın kapılarında sunduğu yüksek güvenlik standartları ve dayanıklılığıyla, yangın güvenliği konusunda öncü bir rol üstleniyor.

Yangın kapıları, yangının kontrol altına alınmasında kritik bir role sahiptir. Bu kapılar:

Yangının Yayılmasını Önler: Alevlerin ve dumanın binanın diğer bölümlerine geçmesini engelleyerek yangının kontrol altına alınmasını kolaylaştırır.

Güvenli Tahliye Sağlar: Bina sakinlerinin güvenli ve hızlı bir şekilde tahliye edilmesini mümkün kılar.

Maddi Kayıpları Azaltır: Yangının etkisini sınırlandırarak bina içinde oluşabilecek hasarı minimize eder.

Yangın kapısı seçimi, güvenlik açısından büyük önem taşır. Seçim yaparken şu kriterlere dikkat edilmelidir:

Sertifikasyon: Yangın kapısının uluslararası standartlara (CE, EN, UL) uygun olarak test edilmiş ve sertifikalandırılmış olması gereklidir.

Yangına Dayanıklılık Süresi: Kapının belirli bir süre boyunca yangına karşı dayanıklılık sağlaması kritik bir faktördür.

Malzeme Kalitesi: Yangına dayanıklı bileşenler kullanılarak üretilmiş olması, güvenlik seviyesini artırır.

Montaj ve Konumlandırma: Kapının stratejik noktalara yerleştirilmesi ve doğru şekilde monte edilmesi tahliye süreci açısından büyük önem taşır.

Yangın dayanım sınıfında yer alan I ve E değerleri kapı seçiminde dikkat edilmesi gereken en önemli unsurladır. Bu değerlerin neyi ifade ettiği ise şu şekilde açıklanabilir;

E DEĞERİ: Bütünlüğü ifade etmektedir. Kapının deney sırasında herhangi bir yerinden alev çıkması sonucu belirlenen değerdir.

I DEĞERİ : Yalıtımı ifade etmektedir. Deney sırasında alev almayan tarafta, kanat ve kasa üzerine konumlandırılmış termokuplların ölçtüğü sıcaklığa göre belirlenmektedir.

Kale yangın kapıları EI120 ve E120, EI90 ve E120, EI60 ve E120, EI60 ve E90, EI45 ve E60 olmak üzere çok çeşitli dayanımlara sahiptir. Örneğin EI60 şeklinde sınıflandırılan bir kapı yangın testinde 60 dakika boyunca bütünlüğünü ve yalıtımını korumuş anlamındadır.

Yangın kapılarında dikkat edilmesi gereken bir diğer husus ise kapı kanat içerisinde kullanılan dolgu malzemesidir. Bu malzeme genel olarak taş yünü olarak tercih edilir. Ancak kullanılan taş yününün yoğunluğu kapının yangına dayanımını arttırmaktadır. Genel olarak 60 m/kg yoğunluğunda kapılar üretilirken, Kale yangın kapıları 150 m/kg yoğunlukta taş yünü ile üretilmektedir.

EGİAD, Geleceğin Liderlerini Buluşturdu

Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD), iş dünyasında iz bırakmak, fark yaratmak ve geleceğin başarılı liderleri arasında yer almak isteyen üyelerine yön vermek amacıyla önemli bir etkinliğe imza attı. Toplum, Sanat ve Spor Komisyonu’nun organizasyonuyla gerçekleşen “Genç İş İnsanı ve Liderlik” semineri, EGİAD Dernek Merkezi’nde yoğun katılımla düzenlendi. Seminerde, Üst Düzey Yönetici Koçu Naci Demiral, başarılı bir liderin sahip olması gereken beceriler ve değer temelli liderlik anlayışı üzerine çarpıcı bilgiler paylaştı. Değer temelli liderliğin şirketler ve toplumlar üzerindeki etkisini anlatan Demiral, aynı zamanda “Değer’Lider” adlı kitabını da tanıttı. EGİAD 18. Dönem projelerinden biri olarak hayata geçirilen EGİAD Kitap Kulübü’nün ilk kitabı olarak belirlenen “Değer’Lider”, iş hayatında sadece başarıya değil, aynı zamanda sürdürülebilir bir etkiye ulaşmanın yollarını sunarak dikkat çekiyor.

Liderlik Anlayışı Değişiyor

Seminerin açılış konuşmasını yapan EGİAD Başkanı Kaan Özhelvacı, liderliğin tarihsel süreçte sürekli bir değişim ve gelişim gösterdiğine vurgu yaparak, günümüzde başarılı bir liderin sahip olması gereken becerilerin çok daha kritik hale geldiğini belirtti. “Geleceğin liderleri yalnızca bugünü yönetenler değil, aynı zamanda yarını inşa edenlerdir. Başarılı olmak sadece finansal kazanç sağlamak değil, ilham vermek ve değer yaratmaktır.” dedi.

Liderlik anlayışının insan odaklı bir yöne evrildiğini belirten Özhelvacı, “Günümüz liderleri, yönettikleri kişilerin değerlerini anlamalı, onlara gereken önemi vermeli ve ortak bir vizyon etrafında kenetlenmelidir. Geleneksel yönetim modelleri yerini, insan odaklı modern yönetim stratejilerine bırakıyor.” ifadelerini kullandı.

Liderlik ve Değerler

Seminerde etik değerlerin liderlik anlayışındaki önemine de dikkat çekildi. Özhelvacı, “Dürüstlük tartışılamaz bir ilkedir. Liderlik, doğru olanı savunmayı, etik uygulamalara öncelik vermeyi gerektirir. Aynı zamanda liderlik, kısa vadeli kazanca değil, uzun vadeli toplumsal faydaya odaklanmayı gerektirir.” diyerek sorumluluk sahibi liderlerin topluma hizmet etmesi gerektiğini belirtti.

Bunun yanı sıra, Atatürk’ün liderlik anlayışının da bir ilham kaynağı olduğuna değinen Özhelvacı, “Atatürk, liderliğini akıl ve bilimin yanı sıra adalet, özgürlük ve eşitlik gibi evrensel değerlere dayandırmıştır. Onun liderlik anlayışı, sadece geçmişi değil, geleceği de aydınlatan bir mirastır,” dedi.

EGİAD Kitap Kulübü ile Liderlik Okulu Misyonu

EGİAD olarak 18. dönemde üyelerin kişisel gelişimlerine katkı sağlamaya odaklandıklarını belirten Özhelvacı, “EGİAD Kitap Kulübü’nü başlatarak, üyelerimizin liderlik vasıflarını geliştirecek kaynaklara ulaşmasını amaçlıyoruz. Gelecekte üyelerimizden ‘EGİAD sayesinde bu niteliklere sahip oldum’ sözlerini duymak en büyük hedefimiz.” dedi.

EGİAD, geleceğin liderlerini yetiştirmek, iş dünyasına ilham vermek ve etik değerlerle güçlendirilmiş bir liderlik anlayışını yaygınlaştırmak amacıyla düzenlediği bu gibi etkinliklerle, Sürdürülebilir Toplumsal ve Ekonomik Kalkınmayı desteklemeyi hedeflemekte.

Tüketici Güven Endeksi, Mart 2025 Tüketici güven endeksi 85,9 oldu
Türkiye İstatistik Kurumu ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası işbirliği ile yürütülen tüketici eğilim anketi sonuçlarından hesaplanan tüketici güven endeksi, Şubat ayında 82,1 iken Mart ayında %4,6 oranında artarak 85,9 oldu.

Kolaysoft Teknoloji’den eczacılara büyük destek

Eczacılara özel dijital çözümler sunan Kolaysoft Teknoloji, düzenlediği EczacıPOS kampanyası ile eczacılara büyük bir fırsat sunuyor.

Kolaysoft’un sponsorluğunda gerçekleşen kampanya kapsamında, “EczacıPOS ücretsiz, aylık ödeme yok, görülmemiş düşük komisyon oranları” fırsatı bulunuyor. Eczanelerin dijital dönüşümünü desteklemek ve mali süreçlerini verimli bir hale getirmek için hayata geçirilen kampanyanın, kısa bir süre geçerli olacağı ifade edildi.

Eczacılar için sunulan kampanya hakkında bilgiler veren Kolaysoft Teknoloji EczacıPOS Direktörü Derya Gökkaya, şunları söyledi:

“Kolaysoft olarak, eczacılarımızın iş süreçlerini kolaylaştırmak için çalışıyoruz. EczacıPOS kampanyamız sayesinde, eczacılarımız herhangi bir ek maliyet olmadan tam entegre olabileceklerdir.” dedi.

Dış Ticaret Endeksleri, Ocak 2025  İhracat birim değer endeksi aynı kaldı
İhracat birim değer endeksi Ocak ayında bir önceki yılın aynı ayına göre aynı kaldı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre gıda, içecek ve tütünde %5,5 arttı, ham maddelerde (yakıt hariç) %0,2 arttı, yakıtlarda %5,1 azaldı, imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) %1,0 azaldı.
İhracat miktar endeksi %5,8 arttı
İhracat miktar endeksi Ocak ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %5,8 arttı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre gıda, içecek ve tütünde %9,4 azaldı, ham maddelerde (yakıt hariç) %5,0 azaldı, yakıtlarda aynı kaldı, imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) %8,2 arttı.
İthalat birim değer endeksi %1,1 azaldı
İthalat birim değer endeksi Ocak ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %1,1 azaldı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre, gıda, içecek ve tütünde %6,8 arttı, yakıtlarda aynı kaldı, ham maddelerde (yakıt hariç) %1,4 azaldı, imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) %5,0 azaldı.
İthalat miktar endeksi %10,8 arttı
İthalat miktar endeksi Ocak ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %10,8 arttı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre, gıda, içecek ve tütünde %21,0 arttı, ham maddelerde (yakıt hariç) %3,3 arttı, yakıtlarda %2,0 azaldı, imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) %17,4 arttı. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış ihracat miktar endeksi %1,9 arttı
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ihracat miktar endeksi; 2025 Aralık ayında 155,2 iken 2025 Ocak ayında %1,9 oranında artarak 158,2 oldu. Takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ise ihracat miktar endeksi; 2024 yılı Ocak ayında 132,7 iken 2025 yılı Ocak ayında %5,8 oranında artarak 140,4 oldu.
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış ithalat miktar endeksi %0,8 arttı
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ithalat miktar endeksi; 2025 Aralık ayında 127,6 iken 2025 Ocak ayında %0,8 oranında artarak 128,7 oldu. Takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ise ithalat miktar endeksi; 2024 yılı Ocak ayında 109,0 iken 2025 yılı Ocak ayında %10,8 oranında artarak 120,9 oldu.
Dış ticaret haddi 2025 yılı Ocak ayında 87,9 olarak gerçekleşti
İhracat birim değer endeksinin ithalat birim değer endeksine bölünmesiyle hesaplanan ve 2024 yılı Ocak ayında 86,9 olarak elde edilmiş olan dış ticaret haddi, 1,0 puan artarak, 2025 yılı Ocak ayında 87,9 oldu.

2025 Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri’nde, kazananlar 10 Nisan’da açıklanacak

2025 Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri’nin kazananları, 10 Nisan’da Sabancı Center’da düzenlenecek ödül ve anma töreninde açıklanacak. Sabancı Üniversitesi Onursal Başkanı Sakıp Sabancı vefatının 21. yılında, vasiyeti üzerine hayata geçirilen Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri ile anılacak.

Sabancı Üniversitesi Onursal Başkanı Sakıp Sabancı’nın vasiyeti üzerine hayata geçirilen Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri, 20. yılında sahiplerini buluyor. Bu yıl “Dönüşen dünya düzeninde değerleri yeniden tasarlamak: Neler korunmalı, neler yeniden değerlendirilmeli ve tanımlanmalı?” temasıyla düzenlenen programın kazananları 10 Nisan’da Sabancı Center’da düzenlenecek törende açıklanacak. 10 Nisan 2004 tarihinde aramızdan ayrılan Sakıp Sabancı, vefatının 21. yılında Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri ile anılacak.

Sabancı Üniversitesi Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi ve İstanbul Politikalar Merkezi liderliğinde yürütülen Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri, sosyal bilimler alanında Türkiye’deki ilk uluslararası ödül programı. Programa bugüne kadar dünyanın 40 ülkesinden 600’den fazla başvuru geldi. 2025 programında; bireyleri, toplumları ve kurumları şekillendiren değerleri eleştirel şekilde inceleyen ve bunların 21. yüzyılda nasıl yol göstereceği ve gelecek nesilleri bilgilendirmek için nasıl korunabileceği, uyarlanabileceği veya yeniden düşünülebileceği konusunda fikirler sunan çalışmalar değerlendirildi.

10 Nisan 2025 tarihinde saat 18.00’de başlayacak Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri ve Anma Töreni Sabancı Üniversitesi Youtube kanalından canlı olarak takip edilebilecek.

TBV’nin 30’uncu yılında Olağan Genel Kurul Toplantısı gerçekleşti
Kurulduğu günden bugüne, kendisiyle benzer düşünen nitelikli ve saygın paydaşlarla, bu toprakların imzasını tüm dünyaya atmak üzere faaliyet gösteren Türkiye Bilişim Vakfı’nın (TBV) Olağan Genel Kurulu Toplantısı, 17 Mart 2025 tarihinde gerçekleşti.
Türkiye Bilişim Vakfı’nın (TBV) Olağan Genel Kurulu Toplantısı, TBV Genel Sekreteri Çağdaş Ergin’in konuşmasıyla başladı ve vakfın faaliyetleri detaylı olarak ele alındı. TBV’nin önemli çalışma alanlarından biri olan eğitim faaliyetleri, toplantının ana gündem maddelerinden biri olarak öne çıktı. Afet bölgesinde gerçekleştirilecek eğitim programlarına dair bilgilendirme yapılan toplantıda, bu projelerinin, toplumda farkındalık yaratmayı ve toplumsal kalkınmaya katkı sağlamayı amaçladığı vurgulandı.
16. eTR Ödülleri’nin 20 yılı aşkın faaliyetlerine de değinilen toplantıda ayrıca, Mesleki Yeterlilik Kurumu’ndan “Sınav ve Belgelendirme Merkezi” onayı alan TBV’nin yürüttüğü projelere yer verildi. Bu projelerin, dijital dönüşüm sürecinde mesleki eğitimin güçlendirilmesine yönelik kritik adımlar olduğu ifade edildi.
TBV, Maxis ve Türkiye Girişimcilik Vakfı iş birliğiyle hayata geçirilen Founder One Yeni Nesil Etki Yatırımı Fonu da toplantıda ele alınan başlıca konular arasında yer aldı. Bu fonun, dijital dönüşüm ve teknoloji alanındaki öncü girişimleri desteklemeyi hedeflediği belirtildi.
Bunun yanı sıra Dijital Türkiye Platformu, Başlangıç Noktası, Blockchain Türkiye ve Türkiye’nin Yapay Zeka Platformu AITR gibi önemli platformlar hakkında da bilgilendirme yapıldı.
TBV’nin 30 yıllık geçmişine de değinilen toplantıda, vakfın 1995 yılından bu yana Türkiye’nin bilişim ve teknoloji alanındaki gelişimine önemli katkılar sunduğu, birçok önemli projeye imza attığı ve Türkiye’nin dijital dönüşüm sürecinde öncü bir rol oynadığı vurgulandı.
2025 yılının sonuna doğru TBV’nin 30’uncu yıl kutlamaları kapsamında özel etkinliklerin düzenleneceği duyurularak, bu etkinliklerin, vakfın çalışmalarını daha geniş kitlelere ulaştırarak bilişim ekosistemindeki etkisini artırmayı amaçladığı ifade edildi.
Bu genel kurulda aynı zamanda 2025-2027 yılları arasında görev yapacak yeni yönetim kurulu üyeleri de belirlendi
Türkiye’nin en saygın şirketlerinin temsilcilerinden, akademisyenler ve TBV platform yöneticilerinden oluşan 33 kişilik vakıf yönetim kurulu, TBV’nin 30. yılında bilgi toplumuna dönüşüm vizyonunu güçlendirmek ve dijital geleceğe yön vermek amacıyla birlikte çalışacak.
Yeni dönem yönetim ve denetim kurulu seçimlerinin ardından, TBV Başkanı Faruk Eczacıbaşı, vakfın 30. yılına özel olarak yaptığı konuşmada, Türkiye Bilişim Vakfı’nın kuruluşundan bu yana geçen süreci değerlendirerek, teknoloji ve dijital dönüşümün toplumsal etkilerine vurgu yaptı. TBV’nin 30 yıl önce, internetin gelişinin bireysel, kurumsal ve toplumsal davranışları değiştireceği öngörüsüyle yola çıktığını hatırlatan Eczacıbaşı, geçen sürede dünyada büyük kırılımlar yaşandığını ve vakfın da bu dönüşüm sürecinde önemli bir aktör olarak yer aldığını belirtti.
Konuşmasında, son 30 yılda sosyal medya, tedarik zincirlerindeki büyük değişimler, akıllı telefonlar, nesnelerin interneti, kripto paralar ve yapay zekâ gibi gelişmelerin küresel sistemleri yeniden şekillendirdiğini belirten Eczacıbaşı, özellikle yapay zekânın kırılımlar yaratan en büyük teknolojik devrimlerden biri olduğunu vurgularken, Türkiye Bilişim Vakfı’nın bu dönüşüm sürecinde bir yol haritası çizmek adına iki yıl önce Manifesto’yu yayımladığını hatırlatarak, vakfın hedefinin yalnızca değişimi takip etmek değil, aynı zamanda bu değişime yön vermek olduğunu söyledi.
30 yıl içinde vakfın birçok projeye imza attığını, birçok gence ulaştığını ve toplumsal dönüşüme katkı sunduğunu ifade eden Eczacıbaşı, TBV’nin gelecekte de yeni nesillere kapı açacağını, özellikle gençlerin inovasyon ve dönüşüm süreçlerinde aktif rol almasını teşvik edeceklerini dile getirdi. Vakfın 30. yılını kutlamaya hazırlandığını ve bu süreçte daha fazla genci sürece dahil etmek istediklerini belirterek, TBV’nin, Türkiye’nin küresel ölçekte söz sahibi olabileceği projeler üretmeye devam edeceğini söyledi.

TÜBİSAD Plus’ın yeni bölümünde Hitit yer aldı
TÜBİSAD’ın yüksek teknoloji dünyasının nabzını tuttuğu YouTube serisi TÜBİSAD Plus’ın yeni bölümü yayınlandı.
Serinin 61’inci bölümünde Fineksus CEO’su Ahmet Vefik Dinçer ve Hitit CEO’su Nevra Onursal Karaağaç, şirketin yolculuğunu konuştu.
TÜBİSAD Plus’ın 61’ini bölümünde Hitit CEO’su Nevra Onursal Karaağaç, Fineksus CEO’su Ahmet Vefik Dinçer’in sorularını yanıtladı. Hitit’in 30 yıl önce iki kadın girişimci tarafından kurulan ve havacılık ve seyahat sektörlerinde teknoloji çözümleri sunan öncü bir Türk firması olduğunu anlatan Hitit CEO’su Nevra Onursal Karaağaç, şirketin bugün kendi alanında Avrupa ve Afrika’da ikinci, dünya genelinde ise üçüncü sırada yer aldığını, havayolu ve seyahat endüstrilerinde yer alan firmalar için uçtan uca çözümler sunarak küresel ölçekte hizmet verdiğini söyledi.
İhracatlarının çok güçlü olduğunu vurgulayan Nevra Onursal Karaağaç, yine de asıl değerin sadece ihracatla sınırlı olmadığını, yurt dışından alınabilecek hizmetlerin Türkiye’den sağlanmasıyla ülke içinde de önemli bir katma değer yaratıldığını ifade ederek şunları söyledi: “Bu durumu çarpan etkisiyle değerlendirmek gerekir. Rakamlarımıza baktığımızda gelirlerimizin yüzde 80’e yakın bir oranı döviz cinsinden. Buna karşılık giderlerimiz büyük oranda TL bazında. TL ve döviz bazında birebir eşit olmasa da, genel olarak yakın oranlar. Yani ülkeye döviz giriyor, aynı zamanda döviz çıkışı da engellenmiş oluyor. Bu anlamda da çok değerli olduğunu düşünüyorum.”

Hilux GR SPORT Avrupa Lansmanıyla Kapadokya’da Tanıtıldı: Toyota’nın Efsanesi Daha Güçlü ve Daha Sportif 

Toyota, motor sporlarından ilham alan modeli Hilux GR SPORT’un Avrupa lansmanını, Kapadokya’nın eşsiz manzarası ve zorlu arazilerinde gerçekleştirdi. 20 ülkeden 140’ın üzerinde basın mensubunun katıldığı lansmanla birlikte Toyota Hilux GR SPORT, yüksek arazi performansı ve sürüş kalitesiyle büyük beğeni topladı. Hilux ürün gamının en üzerinde yer alacak Hilux GR SPORT, Mayıs ayından itibaren Türkiye’de de satışa sunulacak.

55 yılı aşkın bir geçmişe sahip olan Hilux, ilk nesilden bu yana tüm dünyada 27 milyonun üzerinde satış adedine ulaştı ve en popüler pick-up modellerinden biri haline geldi. Uzun yıllardan bu yana 180’den fazla ülkede kullanıcıların favorisi olmaya devam eden Hilux, Türkiye’de de segmentinde en önemli modellerden biri olarak öne çıkıyor. Bununla birlikte ODMD verilerine göre Hilux, son 20 yılda toplam 62 bin adetle Türkiye’de en çok satan pick-up unvanına sahip olmasıyla da büyük bir başarı elde etti.

İzocam, HYPE programı ile geleceğe değer katıyor!

İzocam, genç yetenekleri keşfederek kariyer yolculuklarında yanlarında olmak amacıyla hayata geçirdiği HYPE programını 3 Mart itibariyle başlattı. Üniversite son sınıf öğrencileri ile yeni mezunların yanı sıra iş hayatında 0-5 yıl deneyimli gençlere yönelik olarak hazırlanan programa başvurular Mart ayı sonuna kadar devam edecek.

Türkiye yalıtım sektörüne 60 yıldır liderlik eden İzocam, genç yetenekleri keşfederek kariyer yolculuklarında desteklemek amacıyla hayata geçirdiği HYPE programını 3 Mart itibariyle başlattı. Üniversite son sınıf öğrencileri, yeni mezunlar ve iş hayatında 0-5 yıl deneyimli gençlerin geleceğine değer katmak hedefiyle hazırlanan programa başvuruların Mart ayı sonuna kadar devam edeceği açıklandı.

“Bugünlere Yalıtım, Yarınlara Yatırım” anlayışı doğrultusunda geleceğe değer katmayı amaçlayan İzocam; deneyimi, bilgi birikimi ve güçlü kurumsal kültürü ile İzocam’a katkı sağlayacak yeni yetenekleri yetiştirmek için kararlı adımlar atmaya devam ediyor. Genç yetenekleri keşfetmeyi, onların gelişimlerine katkı sağlamayı ve kariyer yolculuklarında yanlarında olmayı en büyük öncelikleri arasında gören şirket, bu kapsamda geliştirdiği HYPE programını hayata geçirdi. 24 aylık bir kariyer hızlandırma programı olan HYPE, gençlere gerçek deneyimler kazandırarak profesyonel yolculuklarında hızla ilerlemelerine olanak tanıyor. Genç yeteneklere projelerde aktif rol alma, liderlerden mentorluk alma ve uluslararası bir ağın parçası olma gibi fırsatlar sunan programın kapanış etkinliğinin ise yurt dışında, gençlere global bir perspektif kazandıracak özel bir organizasyonla gerçekleşeceği açıklandı.

İzocam’dan yapılan açıklamada, HYPE programının sadece genç yetenekler için değil, İzocam için de değerli bir deneyim olduğu vurgulandı. İzocam’ın, geleceğimizi şekillendirecek yeni yetenekleri yetiştirirken aynı zamanda kurum kültürünü güçlendiren bu proje ile bilgi birikimini paylaşarak sürdürülebilir bir başarı inşa ettiği belirtildi. Genç yeteneklerin gelişim süreçlerinde rol almanın, deneyimlerini onlara aktarmanın ve İzocam ailesinin bir parçası haline gelmelerini sağlamanın, İzocam için ilham verici bir yolculuk olduğu ifade edildi. Açıklamada, İzocam’ın 2025 yılı için belirlediği ”Biz Geleceğiz” mottosu ile de yıllardır sürdürdüğü liderlik, güvenilirlik, çevreye duyarlılık, yenilikçilik ve sürdürülebilirlik stratejisiyle geleceğe yön vermeye devam edeceği vurgulandı.

HYPE programını Speed Connect etkinliği ile YTÜ’lü gençlere tanıttı

Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ), ev sahipliğinde 100sClub’ın düzenlediği Speed Connect etkinliğine katılan İzocam, 12 Mart günü gerçekleşen etkinlikte üniversite öğrencisi ve mezun olan (son 5 yıl içinde) öğrencilerle bir araya gelerek HYPE programını gençlerle paylaştı. YTÜ tarafından yapılmış yetenek kriterleri doğrultusunda seçilen 100 öğrenci ile 11 farklı kurumsal şirketi bir araya getiren organizasyonda, mesleki olarak öğrencilerin beklentilerini, geleceğe dair hedeflerini dinleyen İzocam İnsan Kaynakları yöneticileri, gençlerin profesyonel iş hayatına kazandırılması kapsamında soruları yanıtlayarak deneyimlerini aktardı.

Davut Güleç

Gazeteci, televizyoncu, Uzman polis-adliye muhabiri, Spor yazarı, TEMA’cı, Kızılay’cı, Dağcı, Trekkingci, Alp disiplini kayak milli hakemi, Herkes İçin Spor Federasyonu Kayseri il temsilcisi, Erciyes Kar Kaplanları Spor Kulübü Basın sözcüsü, Kayseri Spor Adamları Derneği yönetim kurulu üyesi, Kent Güvenlik konseyi üyesi, Halkla İlişkiler Tanıtım, Adalet, Kamu Yönetimi mezunu ----- Davut Güleç Kimdir ? -----

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Gizliliğe genel bakış

Bu web sitesi, size mümkün olan en iyi kullanıcı deneyimini sunabilmek için çerezleri kullanır. Çerez bilgileri tarayıcınızda saklanır ve web sitemize döndüğünüzde sizi tanımak ve ekibimizin web sitesinin hangi bölümlerini en ilginç ve yararlı bulduğunuzu anlamasına yardımcı olmak gibi işlevleri yerine getirir.