Ekonomi-teknoloji haberleri ( 22.07.2023)

OYDER “Ticaret Bakanlığı’nın Fiyat Denetimleriyle”İlgili Açıklama Yaptı
Otomotiv Yetkili Satıcıları Derneği (OYDER), Ticaret Bakanlığı’nın yılın ilk 6 ayında 81 il genelinde 648 yetkili otomotiv satıcısına yönelik olarak gerçekleştirdiği fiyat denetimleri ile ilgili olarak bir açıklama yaptı.
OYDER Başkanı Dr. K. Altuğ Erciş, Türkiye genelinde yetkili satıcıların yüzde 50’sini oluşturan 648 otomotiv bayisinde yapılan denetimler sonucunda çeşitli nedenlerle yüzde 2’ye denk gelen minimal düzeyde yetkili satıcıya idari para cezasının uygulandığını belirterek şu açıklamada bulundu;
“Geçtiğimiz ay Ticaret Bakanımız Prof. Dr. Ömer Bolat ile yaptığımız geniş katılımlı toplantıda otomotiv piyasasındaki fiyat dengesizliğinin yetkili satıcılardan değil, günlük kazanç peşindeki otomotiv al-satçılığı yapanlardan kaynaklandığını ifade etmiştik. Bu yaklaşımımızın doğru olduğu görüldü ve ispatlandı. Yapılan denetimler sonucu usulsüzlük tespit edilen yetkili satıcı adedinin minimal bir seviyede olması da bu yaklaşımımızı destekledi.  Çok büyük bir oranda asıl meslekleri otomotiv satıcılığı olan bu kişilerin asla bu tür usulsüzlüğe yönelmeyeceğini biliyoruz. Kamuoyunda yetkili satıcılara yönelik oluşan olumsuz algının da yapılan denetimlerden alınan sonuçlarla önüne geçilmiş oldu. Sektördeki fiyat dengesizliğini yaratan faktörlerin başında, işleri otomotiv ticareti olmayan kişilerin yaptığı spekülatif işlemler olduğu görüşümüzü de tekrarlıyoruz. Sadece günlük kazanç peşinde olanların denetlenmesi ve engellenmesi istikrarlı bir piyasa yapısına ulaşmak için en önemli konuların başında olacaktır. Böylelikle haksız kazancın önünü açacak ve fiyatları yukarıya çekecek günlük alım satımların engellenmesiyle piyasa regülasyona kavuşacaktır.”

TUKAŞ FORTUNE 500 LİSTESİNDE  318. SIRAYA YÜKSELDİ

İş dünyasının en prestijli dergilerinden Fortune’nin 16 yıldır gerçekleştirdiği ve Türkiye’nin en büyük 500 şirketinin listelendiği Fortune 500 Türkiye 2022 sıralamasındaTUKAŞ 318. sıraya yükselerek büyük bir başarıya imza attı.
Gıda sektöründe öncü olmak ve pazar lideri olmak adına, Türkiye ve dünya çapında birçok noktada, her öğünde sofralarımızda olmayı amaçlayan Türkiye’nin önde gelen gıda markası Tukaş, bir önceki yıl 483. sırada yer aldığı Fortune 500 Türkiye listesinde, bu yıl 4 milyar lirayı bulan net satış rakamıyla 165 sıra birden yükselerek 318. sırada kendine yer buldu ve büyüme ivmesini sürdürdü.

İzmir-Torbalı, Balıkesir-Manyas, Manisa-Akhisar ve Niğde-Bor’da olmak üzere dört fabrikada faaliyet gösteren Tukaş’ın Fortune 500 Türkiye listesinde kategorilere göre yer aldığı sıralamalar ise şu şekilde belirlendi;

Aktif toplama göre 248. ,satışları en çok artıran sıralamasında 35., Endüstriyel Gıda Üreticileri arasında 19., İhracatta 257., VÖK (Vergi Öncesi Kar) Sıralamasında 16., Özkaynak Sıralamasında 163. ve 2021 listesine göre 2022’de Yükselen 10 Şirket içerisinde 10. sırada yerini alarak başarısını ortaya koydu.

Tukaş, nitelikli ekibi ve iş ortaklarının gücü ile, tüketicinin beğenisine uygun yüksek kaliteli, sağlıklı, inovatif, çevre dostu ve kolay erişilebilir gıda ürünleri üreterek sofraları zenginleştirmeye ve başarılarına başarı katmaya devam edecek.

MAKİNA İMALAT SÜREÇLERİNDE RULMAN SEÇİMİ

Silkar Endaş, güç aktarım ürünleri konusunda sunduğu çözümlerle makina imalat sektörünün üretim süreçlerini kolaylaştırıyor.

Makina imalat süreçlerinde her parçanın üretimi için ayrı ürün seçilmesi gerekiyor. Güç aktarım ürünlerinin seçiminde de süreç aynı şekilde ilerliyor. Üretim süreçlerinde doğru ürün seçimi, montaj uygulamaları ve ayar yöntemleri büyük önem taşıyor.

Makina imalat sektörü için üretim hattına giren parça sayısının fazla olmasından kaynaklı satın alma süreçleri karmaşık hale geliyor. Karar alma kriterleri öncelik sıralamasına göre; fiyat, ürün kalitesi ve marka bilinirliği olsa da, bu sektör için makina kullanıcılarının, yani müşterilerin ‘memnuniyet derecesi’ en önemli belirleyici oluyor.

Bu durum imalatta kullanılan ürünlerin seçiminin önemini daha da arttırıyor. Önemli olan nokta satılan makinaların sorunsuz çalışması ile birlikte maliyetleri düşürmek.

GÜÇ AKTARIM ÜRÜN SEÇİMİ İÇİN KRİTERLER

Silkar Endaş, 60 yıllık tecrübesiyle makina imalatçılarının rulman seçiminde, montaj safhasında, kayış, kasnak, kaplin ayar cihazı kullanımlarında yanlarında olarak üretim süreçlerini kolaylaştırıyor.

Aynı zamanda Endaş Akademi eğitimleri ile güç aktarım ürünlerinin doğru kullanılması ve bakımlarının doğru yapılması ile ilgili fabrikaları bilgilendiriyor.

Siz de Silkar Endaş uzmanlığından faydalanmak için iletişime geçebilirsiniz; SilkarEndas.com

Yeni Nesil Škoda Superb Sıra Dışı Tasarım ve Özelliklerle Kasım Ayında Tanıtılacak
Škoda, dördüncü nesil Superb modelini Kasım ayında tanıtmaya hazırlanıyor. Klasik ilk modelin tanıtılmasından bu yana 90 yıl geçmesinin ardından yeni nesil Superb, önceki nesil gibi segmentinde ses getirmeye hazırlanıyor. Yeni Superb çarpıcı tasarımı ve geniş kabini, gelişmiş teknolojilerle bir araya getirecek.
Yeni Superb, globalde 150-265 PS arasında güçlere sahip üç benzinli, iki dizel ve bir plug-in hibrit motor seçenekleriyle sunulacak. İlk kez mild hibrit bir motorla donatılacak Superb modelinde, plug-in hibrit versiyon 100 kilometrenin üzerinde sıfır emisyonlu menzili sağlayacak.
Škoda’nın en ileri teknolojileri yeni nesil Superb ile geliyor
Dördüncü nesil Superb, yenilikçi bir model olarak öncülük yapmaya devam edecek. Bugüne kadar konfor seviyesiyle dikkat çeken önceki nesilden daha da geniş bir yaşam alanı sunacak olan yeni Superb, 10 hava yastığı ve birçok asistan sistemiyle her zamankinden daha yüksek güvenlik seviyesiyle tercih edilebilecek. Yüksek verimlilik ve performans sağlayan motorlarla donatılacak olan Superb’de, tüm modeller DSG otomatik şanzıman ile sunulacak. Aynı zamanda yeni nesilde önemli değişimlerden biri, vites kolunun direksiyon kolonuna taşınması olacak. Bu sayede orta konsol alanında yer açılmasıyla daha fazla konfor ve saklama alanı elde ediliyor.
Ayrıca Škoda’yı her zaman farklı kılan pratik ve akılcı çözümler de yeni Superb modelinde daha da artırılarak 28 adede çıktı. Bunlar arasında arka orta kol dayama bölümüne entegre edilen tablet tutucu, yolculuk sırasında akıllı telefon, dergi gibi nesneleri güvenli bir şekilde yerleştirmenizi sağlayan ön koltuk arkası çift saklama alanları ve Combi versiyonunda elektrikli olarak kontrol edilebilen bagaj örtüsü gibi çözümler sunuluyor.
Tasarımı ile büyülemeye devam edecek
Yeni Superb, markanın güncellenmiş tasarım dilini kullanarak sahne alacak. Sedan ve Combi versiyonlarıyla sunulacak olan yeni Superb, önde ve arkada daha dinamik ışıklandırma tasarımıyla dikkat çekecek. Arka ışıklandırma grubu daha ince hale getirildi ve yeni kristal unsurlarla birleştirildi. Full LED
Matrix farların altıgen modülleri ise, Crystallinium adı verilen renkli bir kristal elementle tamamlandı.
Yeni Superb’in iç tasarımı da yenilenirken, müşteri odaklı yaklaşım da dikkat çekiyor. Kabinde kullanıcı deneyimi her açıdan geliştirildi. Kullanım kolaylığı sağlayan manuel kontroller ve dokunmatik ekranlı dijital kontroller, daha keyifli bir yolculuk deneyimi getirecek. 12.9 inç’e kadar tercih edilebilen yeni bilgi-eğlence sistemi, keskin grafikleri ve sezgisel kullanımıyla fark yaratacak.
Aks aralığı korunan Yeni Škoda Superb, önceki nesle göre daha uzun ve yüksek olarak tasarlandı. Bu sayede tüm yolcular için baş mesafesi artarken bagaj hacmi de sedan için 645 litre, Combi için 690 litre oldu.
Her nesilde başarısını artırdı
Škoda Superb, her nesilde başarısını ve popülerliğini artırdı. İlk modern nesil 2001-2008 yılları arasında sunuldu ve 137 bin adetlik satışa ulaştı. İkinci nesil Superb 2008-2015 yılları arasında üretildi. İlk kez Combi versiyonu da bu nesilde sunulan Superb, 618 bin adetlik satış başarısına ulaştı. 2015 yılından bu yana üretilen üçüncü nesil ise, toplam Superb satışlarını 1 milyon bandının üzerine taşıdı. Mayıs 2023 verilerine göre üçüncü nesil Superb satışları 805 bin adedi aştı. Dünya çapında tüm modern Superb nesillerinin toplası ise 1 milyon 560 bin adet oldu.
Kasım ayında tanıtılacak yeni nesil, modelin iddiasını daha ileriye taşımayı amaçlıyor. Yeni Superb, Slovakya’da Bratislava fabrikasında üretilecek
SwissQprint yeni Kudu modeli ve cam baskı seçeneği ile iki EDP Ödülü’ne birden layık görüldü

10 renk kanalına sahip ilk swissQprint baskı makinesi Kudu ve cam yüzeylere baskıyı hiç olmadığı kadar kolay ve kaliteli hale getiren cam opsiyonu, 2 EDP Ödülü kazandı.

Türk baskı ve reklamcılık endüstrisinde Pigment Reklam tarafından temsil edilen UV baskı teknolojileri uzmanı swissQprint, geliştirdiği çözümlerle hem küresel pazarda büyük beğeni kazanıyor hem de endüstrinin saygın ödüllerini elde ediyor. Baskı ve reklamcılık endüstrisinin buluşma noktası FESPA Global Print Expo 2023 fuarı sırasında dağıtılan prestijli EDP Ödülleri’nin ikisi bu yıl da swissQprint ürünlerine verildi.

Avrupa Dijital Basın Birliği (EDP- European Digital Press Association) tarafından verilen prestijli ödüllerde birçok önemli teknik kriter göz önünde tutuluyor. Her yıl yenilikleriyle bu ödüllere ulaşan swissQprint, birçok yeni özellik barındıran Kudu flatbed baskı makinesi ve cam baskı opsiyonu ile iki adet EDP Ödülü’ne layık görüldü.

Kudu çok yönlülüğü ve gücü ile öne çıkıyor

swissQprint’in en yeni flatbed UV baskı makinesi Kudu, EDP Ödülleri’nde ‘250m2/saat hızından büyük flatbed/hibrit baskı makinesi’ kategorisinde birinci oldu. Jürinin kararında; “Baskı makinesi, yeni uygulamalar ve baskı malzemeleri tarafından yönlendirilen çok yönlülüğün kritik olduğu, çok olgun bir pazara hitap ediyor” ifadeleri yer aldı.

Serbestçe yapılandırılabilen 10 renk kanalına sahip tek swissQprint modeli olan Kudu, kendi kategorisinde pazarın en gelişmiş geniş format baskı makinesi olarak kabul ediliyor. Makinede ayrıca beyaz için otomatik bir besleme ve bakım sistemi de bulunuyor. Kudu, 30 adet yüksek çözünürlüklü baskı kafası ile, baskı servisi sağlayıcılarına farklı uygulamalar için renk paletlerini özgürce oluşturma fırsatı sunuyor. Buna ek olarak saatte 304 m2’ye kadar baskı hızları ile çok üstün bir performansa imza atıyor.

3.2×2 m baskı genişliği ile 1350 dpi maksimum çözünürlük sunan Kudu, rulodan ruloya opsiyonu, çift rulo opsiyonu ile uygulama alanını genişletiyor. Droptix özelliği ile 3D efektli baskılar üretebilen Kudu, LED kürleme teknolojisiyle ısıya hassas malzemelere baskıyı mümkün kılıyor.

Cam Opsiyonu EDP Ödülü ile değerini kanıtladı

Çok yönlü ve gelişmiş UV baskı çözümleri geliştiren swissQprint, baskı profesyonellerinin farklı uygulamalara dönük talepleri için farklı opsiyonlar ile baskı makinelerini güçlendirmeyi sürdürüyor. Son yıllarda cam baskı katma değeri yüksek işler için tercih edilmeye başlandı. Bu konuda başarısını pazarda da gösteren swissQprint cam seçeneği, EDP Ödüllerinde Endüstriyel Çözümler kategorisinde Cam/Seramik Üretimi başlığında ödüle değer görüldü.

Baskı servisi sağlayıcılarının uygulama alanını genişleten cam seçeneği swissQprint’in Nyala, Impala ve Oryx flatbed baskı makinelerinde bulunuyor. EDP jürisi ödüle değer gördüğü çözüm için şu değerlendirmede bulundu; “Önceden kesilmiş cam paneller için swissQprint’in tam sayfa baskı seçeneği, yeni iş fırsatlarının kapılarını aralıyor. Bu çözüm, mevcut yatırımları korurken yeni uygulamalara olanak sağlıyor” dedi. Birden fazla üretim için doğru kayıt ve kullanıcıyı baskı yatağını temizlemekten kurtaran koruyucu kağıt, bu özelliği gerçek bir kullanıcı dostu çözüme dönüştürüyor.

Cam opsiyonunda her biri basılacak formatlara göre ayarlanmış, kademesiz olarak kullanılabilen beş yatay durdurucuya sahip döner bir hizalama kenarı bulunuyor. Hava geçiren koruyucu kağıt, boyayı tutarken vakumun işini yapmasını mümkün kılıyor. Vakum tablasını temizlemek yerine, her işten sonra kağıdın ilerletilmesi yeterli oluyor. Dolayısıyla her baskı sonrasında makine temiz ve bir sonraki iş için hazır durumda bulunuyor. Mekanik olarak hizalama mekanizması ve koruyucu kağıt özelliklerinin yanı sıra, swissQprint cam baskı için optimize edilmiş bir boya seti de sunuyor. Böylece baskı profesyonelleri eksiksiz bir cam baskı sistemine sahip oluyor.

Tandem fonksiyonu ile iş verimliliğini ikiye katlayan swissQprint makinelerine, cam seçeneği sonradan da takılabiliyor. Uzun süre kesintisiz çalışma ve yeni uygulamalar için esneklik, swissQprint teknolojilerinin temel özellikleri arasında öne çıkıyor.

Pigment Reklam’ın çözümleri hakkında daha fazla bilgi almak ve bağlantı kurmak için web sitemizi ziyaret edebilirsiniz; www.pigmentreklam.com.tr

MELEKSU FERİBOTU İSTANBUL – AVŞA SEFERLERİNE BAŞLADI

Gözde tatil bölgesi AVŞA Adası için başlatılan İDO feribot seferleri ile ulaşım çok daha rahat  ve konforlu hale geldi.

İstanbul ve Avşa Adası arasında günlük seferler yapacak olan Meleksu feribotu, 10 Eylül’e kadar hizmet vermek üzere seferlerine başladı. 176 araç ve 700 yaya yolcu kapasitesi ile Meleksu, her gün düzenlenecek olan bir gidiş, bir dönüş seferleri ile vatandaşlarımıza hizmet verecek.

Bu keyifli yolculuk fırsatı için biletler, ido.com.tr üzerinden satışa sunuldu. İstanbul – Avşa Adası arasındaki bu konforlu ve hızlı yolculuğu kaçırmak istemeyen vatandaşlar seferlere yoğun ilgi gösterdi.

Yenikapı’dan Avşa Adası’na hareketle haftanın her günü gerçekleştirilecek seferler 10 Eylül’e kadar devam edecek.

Otomobil için 898 TL, yaya yolcu için 498 TL olarak belirlenen fiyatlar tek yön seferler için geçerli.

Güvenli ve konforlu bir seyahat deneyimi ve daha fazla bilgi için ido.com.tr adresini ziyaret edebilirsiniz.

“Zeytinyağı ihracatında 20 cent fon en kısa zamanda kaldırılmalı”

 

Türk zeytinyağı sektörü, 2022/2023 sezonunda elindeki 500 bin tonun üzerindeki zeytinyağını katma değere dönüştürmek için ihracata ağırlık vermişken, dökme ve varilli ihracata getirilen 20 cent fonla karşı karşıya kaldı.

 

19 Temmuz 2023 tarihli Resmi Gazete’de yer alan 7391 Sayılı Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonu Hakkında Kararda Değişiklik Yapılmasına Dair Cumhurbaşkanı Kararı ile zeytinyağı ihracatına fon kesintisi getirildi.

Karar ile dökme ve varilli zeytinyağı ihracatında, kg başına 20 cent Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonu kesintisi yapılacağı bildirildi.

Hem ihracata, hem de iç piyasaya yetecek zeytinyağımız var

Türkiye’nin elindeki zeytinyağı varlığının hem iç piyasaya hem de ihracata yetecek seviyede olduğunun altını çizen Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği (EZZİB) Yönetim Kurulu, fon kararına karşı çıkarken, zeytinyağı sektöründe serbest piyasa ekonomisi şartlarının devam etmesi gerektiğini savundu.

EZZİB Yönetim Kurulu, ihracatçıların maliyetlerini yüzde 6 artıracak fon kararının yanlış olduğunun altını çizdi ve bir an önce kaldırılmasını istedi.

EZZİB Yönetim Kurulu yaptığı yazılı açıklamada; “Türkiye 2022/23 sezonuna 50 bin ton zeytinyağı stoğuyla girdi. Rekoltemizde 421 bin ton olarak hesaplandı. Afrin’den gelen 30 bin ton zeytinyağı dikkate alındığında 501 bin ton bir zeytinyağı varlığımız oluştu. 190 bin ton iç tüketim, 150 bin ton ihracatımız olacağını öngördüğümüzde, yeni sezona 160 bin ton stokla gireceğiz. Türkiye’nin zeytinyağı arzında panik olmasını gerektirecek bir durum söz konusu değil” tespitinde bulunuldu.

Türkiye’de marketlerde sofralık zeytin ve zeytinyağı arzında bir sıkıntı yaşanmadığına yer verilen açıklamada, butik zeytinyağı fiyatlarının sektörde genel fiyatlarmış gibi değerlendirilmesinin yanlış olduğunun altı çizildi.

Zeytinyağı fiyatlarında da artışlar olduğu dillendirilirken, “Türk zeytinyağı ihracatçıları olarak, 2022-23 sezonunun 8 aylık döneminde 124 bin 791 ton ihracat gerçekleştirdik. İhracatın aylık seyrinde zaten düşüş yaşanıyor. Sezon sonunda ihracatımız 150 bin ton seviyesinde kalacaktır. Önümüzdeki sezonda fiyatlar geri gelmeye başlarsa bugün zeytinyağı ihracatına getirdiğimiz fon nedeniyle pişmanlık yaşarız” denildi.

Zeytinyağı rekolteleri çok düşük olmayacak

EZZİB Yönetim Kurulu, 2023/24 sezonunda dünya genelinde zeytinyağı rekoltesinde düşüşler olacağı yönündeki tespitlerin çok gerçekçi olmadığını ifade ederek görüşlerini şöyle sürdürdü; “İspanya’da 1 milyon tonun üzerinde rekolte beklentisi var. İtalya 450 bin ton, Tunus 250-300 bin ton, Portekiz 200 bin ton, Suriye 200 bin, Yunanistan 150-200 bin ton rekolte öngörüyor. İspanya yeni sezona 350 bin ton stokla girecek. Dünya genelinde de bu fiyat artışları nedeniyle 1 milyon ton tüketim düşüşü gündeme gelebilir. Günümüzdeki fiyatlar üreticinin ürününün katma değerli olarak değerlenmesi için fırsatlar sunuyor. Bu ortamda ihracata fon getirmek yanlış bir karar, ihracatın önünü kesmek mantıklı değil”

Küçük kalibreli zeytinlerin yüzde 3-5’i zeytinyağına gitti

Son zamanlarda sosyal medyada görülen “Sofralık zeytinler sıkılıp zeytinyağına dönüştürülüyor” tarzındaki haberlere de yanıt veren EZZİB Yönetim Kurulu, “Düşük kalibreli sofralık zeytinlerin yüzde 3-5’i geçmeyen bir miktar, zeytinyağı fiyatlarındaki artış nedeniyle sıkıma gitti. Ancak ülke stoklarındaki sofralık zeytin rekoltemiz hem iç piyasa için hem de ihracat için yeterlidir” diye görüş belirtti.

Türkiye’de iğneden ipliğe her şeyin fiyatının arttığının altını çizen EZZİB Yönetim Kurulu, “Zeytinyağı fiyatları gerçek enflasyon kadar arttı. Zeytinyağımızda hak ettiğinden fazla ölçüde fiyat artışı olmamıştır. İhracat uzun vadeli kontratlarla yürüyen bir süreç. Bu fonu ithalatçılara yansıtmamız mümkün değil, tampon bir dönem olmalı ya da mevcut sözleşmelere yansıtılmamalı” diye çağrıda bulundu.

Afrin zeytinyağı iç piyasada fiyatları regüle etsin

“Türk zeytinyağı sektörü büyük stokla yeni sezona girmemeli” diyen EZZİB Yönetim Kurulu, iç piyasadaki fiyatların daha stabil bir seyir izlemesi içinde Afrin’den Tarım Kredi Kooperatifi tarafından getirilen zeytinyağının iç piyasaya sunulmasını önerdi.

Ayçiçeği zeytinyağının muadili değil

“Tahıl koridoru kapanınca bitkisel yağ sorunu yaşanacak” yaklaşımıyla zeytinyağı ihracatına fon getirildiği tespitleriyle ilgili de görüşünü paylaşan EZZİB Yönetim Kurulu, “Ayçiçeği ile zeytinyağı arasında bir ilişki yok. Ayçiçeği ile zeytinyağı birbirinin muadili değil. Zeytinyağı meyve suyu, diğer yağlarla fiyatı kıyaslanmamalı” değerlendirmesinde bulundu.

Maden sektörü Z kuşağına 4 fırsat birden sunuyor

Maden sektörü; maden, jeoloji, jeofizik ve cevher hazırlama mühendisliklerini seçen başarılı gençlere asgari ücret tutarında burs veriyor

Bu yıl üniversite sınavına giren 3 milyonun üzerinde genç sınav sonuçlarının açıklanmasıyla birlikte tercih sürecine girdi

“Cevherimiz Sensin” diyerek başarılı gençleri maden, jeoloji, jeofizik ve cevher hazırlama mühendisliklerinden birini tercih etmeye davet eden Maden sektörü gençlere asgari ücret tutarında burs ve iş garantisi teklif ediyor.

Z kuşağının üniversitedeki tercihlerinin maden sektörünün ihtiyaç duyduğu mühendislikler olmasını istediklerini belirten Ege Maden İhracatçıları Birliği Başkanı İbrahim Alimoğlu, gençlerin 4 mühendislikten birini tercih etmeleri durumunda madencilik sektörü olarak başarılı bir kariyer vaat ettiklerini dile getirdi.

Ticaret Bakanlığı’nın onayıyla, Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK), Türkiye İhracatçılar Meclisi Maden Sektör Kurulu bünyesindeki ihracatçı birliklerinin omuz verdiği burs programında madencilik sektörü “Cevherimizin Sensin” sloganıyla gençleri maden, jeoloji, jeofizik ve cevher hazırlama mühendisliklerini tercih etmeye çağırıyor.

Hedef, madencilik sektöründe katma değeri artırmak 

2022 yılında 6,5 milyar dolar ihracata imza attıklarını, toplamda Türkiye’ye 60 milyar dolarlık bir katma değer kazandırdıklarını anlatan Ege Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Alimoğlu, “Cevherimiz Sensin” isimli projede; İstanbul Maden İhracatçıları Birliği, Batı Akdeniz İhracatçılar Birliği ve Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği ile güç birliğine gittiklerini, başarılı gençlerin madencilik sektöründe kilit konumdaki 4 mühendislikten birini tercih etmesi durumunda madencilik sektörünün Türk ekonomisine sağladığı katma değerin ve ihracatın katlanarak artacağına inandıklarının altını çizdi.

Hayatın her alanında madenlerin yoğun bir şekilde kullanıldığını aktaran Alimoğlu, “Yeraltı zenginliklerimizi sürdürülebilir şekilde insanlığa kazandırma çalışmalarımızda gençlerimiz mezun olduktan sonra hemen istihdam edilerek, üretim tesislerinde çalışarak saha deneyimini kazanıp sektörümüzü daha da ileri taşıyacaklar. Gençler, yeni bir madencilik anlayışıyla AR-GE çalışmalarıyla madencilik sektörümüzü kalkındıracaklar. Fabrikalarımızda, ya da kendi açacakları fabrikalarda ve işletmelerde Türk madencilik sektörünün çıtasını yükseltmelerini umut ediyoruz. Genç mühendisler, sektörümüzün 15 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşma yolculuğunu hızlandıracaklar” diyerek sözlerini noktaladı.

Bursu kimler alabilecek?

Bursa hak kazanma kriterleri ve tutarları aşağıdaki gibidir;

1.         İlk 65 binde yer alan ve İstanbul ile Ankara’da bulunan üniversitelerin ilgili bölümlerine yerleşen adaylardan;

➢ İlk 50 binde yerleşen adaylara net asgari ücret tutarı kadar (2023-2024 Eğitim ve Öğretim yılı için 11.402,32 TL);

➢ 50.001 – 65.000 arasında yerleşen adaylara net asgari ücret tutarının 1/2’si kadar (2023-2024 Eğitim ve Öğretim yılı için 5.701,16 TL)

2.         İlk 250 binde yer alan ve İstanbul ile Ankara haricindeki illerde bulunan üniversitelerin ilgili bölümlerine yerleşen adaylardan;

➢ İlk 100 binde yerleşen adaylara net asgari ücret tutarı kadar (2023-2024 Eğitim ve Öğretim yılı için 11.402,32 TL);

➢ 100.001 – 150.000 arasında yerleşen adaylara net asgari ücret tutarının 2/3’ü kadar (2023-2024 Eğitim ve Öğretim yılı için 7.601,54 TL)

➢ 150.001 – 250.000 arasında yerleşen adaylara net asgari ücret tutarının 1/3’ü kadar (2023-2024 Eğitim ve Öğretim yılı için 3.800,77 TL) bursa hak kazanacaklar.

“Cevherimiz Sensin” isimli burs programı ile ilgili detaylı bilgiye www.cevherimizsensin.com isimli web sitesinden ve Instagram/hayatimizmaden, Twitter: EMİB/Ege Maden İhracatçıları Birliği ve Linkedin: EMİB/Ege Maden İhracatçıları Birliği sosyal medya hesaplarından ulaşılabilir.

“İçimizde çürük yumurtalar varsa ayıklansın”

Türkiye’den Tayvan’a ihraç edilen yumurtalarda kanserojen nitrofuranslar isimli antibiyotiğe rastlanmasıyla ilgili konuşan Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği Başkanı Bedri Girit, “Yumurta ihracatı öncesinde Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından çok ciddi kontroller yapılıyor. Bu antibiyotiğin satışı 20 yılı aşkın bir süredir yasak. Sektör olarak bu antibiyotiğin nereden bulunduğunun araştırılmasını talep ediyoruz. Tarım ve Orman Bakanlığı ve sektörümüzdeki teknik arkadaşlar konuyu araştırıyorlar. Konu anlaşılınca kamuoyuna tüm şeffaflığıyla açıklama yapacağız. İlk kez böyle bir durumla karşı karşıyayız. Konunun takipçisiyiz. Yanlış yapanların en ağır şekilde cezalandırılması taraftarıyız. İçimizde çürük yumurtalar varsa ayıklansın” dedi.

Türk yumurta sektörünün modern tesislerde üretim yaptığının altını çizen Girit sözlerini şöyle sürdürdü; “Dünya’nın en güçlü oyuncularından biriyiz, ihracatta dünyada ilk üç ülke arasındayız. Türk yumurta sektörü olarak, 2023 yılının ilk yarısında Avrupa Birliği ülkeleri ve Amerika Birleşik Devletleri’nin aralarında 51 ülkeye 195 milyon 350 bin dolarlık ihracat yaptık. Tayvan 2023 yılında ilk kez ihracat yaptığımız bir ülke. Tayvan’a ihraç edilen yumurtaların bir partisinde Türkiye’de 20 yıldır yasak olan nitrofuranslar antibiyotik grubuna rastlanmasının şaşkınlığını yaşıyoruz. Bu istisnai durumun Türkiye’nin yumurta ihracatındaki başarısını gölgelememesi gerektiğine inanıyoruz.”

Türkiye, 2023 yılının ocak – haziran döneminde 41 ülkeye 195 milyon 350 bin dolarlık yumurta ihraç etti. Yumurta ihracatı 2022 yılının ilk yarısına göre yüzde 9 artış gösterirken en fazla ihracat yapılan ülke 48 milyon dolarla Birleşik Arap Emirlikleri oldu. Irak, Türkiye’den 40 milyon dolarlık yumurta talep ederken, Katar 16,3 milyon dolarlık yumurta ithalatıyla üçüncü sırada yer aldı. Türk yumurta ihracatçıları, Rusya Federasyonu’na 12,8 milyon dolarlık ihracat yaparken, 2023 yılında ilk kez yumurta ihraç ettiğimiz Tayvan ise; 8,1 milyon dolarlık tutarla listeye beşinci sıradan giriş yaptı.

Suudi Arabistan’ın süt ürünleri, kırmızı et ve bal ihtiyacını Türkiye karşılayacak

Türkiye ile Suudi Arabistan arasındaki siyasi ilişkilerdeki olumlu seyir, ekonomik alanda da meyvelerini vermeye başladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Suudi Arabistan ziyaretinin hemen ardından ilk somut adım hayvansal mamuller sektöründe geldi. Suudi Arabistan Türkiye’den süt ürünleri, kırmızı et ve bal ithalatının yolunu açtı.

14-25 Kasım 2022 tarihleri arasında Suudi Arabistan Gıda ve İlaç İdaresi (SFDA)’ni temsilen Türkiye’yi ziyaret eden heyet, süt ürünleri sektöründe 5, koyun etinde 4, işlenmiş koyun eti sektöründe 3, sığır eti sektöründe 6 ve bal sektöründe 2 toplamda 18 firmaya Suudi Arabistan’a ihracat vizesi verdi.

Türkiye ile Suudi Arabistan arasında siyasi ilişkilerin yolunda gittiği 2020 yılı öncesinde Suudi Arabistan’a 100 milyon dolara varan su ürünleri ve hayvansal mamuller ihracatı yaptıklarını aktaran Türkiye Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçı Birlikleri Sektör Kurulu Başkanı Sinan Kızıltan, iki ülke arasındaki siyasi yakınlaşmanın sonrasında Suudi Arabistan’a önce 100 milyon dolarlık ihracat hacmine ulaşmayı, sonrasında geçmeyi hedeflediklerini dile getirdi.

Türk su ürünleri ve hayvansal mamuller sektörünün 2022 yılında ihracatta 4 milyar doları aştığı bilgisini veren Kızıltan, “Türkiye hayvansal mamuller üretiminde güçlü bir ülke, Suudi Arabistan ise alım gücü yüksek gıda ithalatçısı bir ülke. Suudi Arabistan’ın protein ihtiyacını Türk ihracatçıları karşılayacak” diye konuştu.

Türkiye ile Suudi Arabistan arasındaki siyasi yakınlaşma 2023 yılının ilk yarısında ihracat rakamlarına da yansıdı. Türkiye, 2022 yılının ilk yarısında Suudi Arabistan’a 131 milyon dolarlık ihracat yapmışken, 2023 yılının ocak – haziran döneminde yüzde 747,5’lik artışla 1 milyar 113 milyon dolara ulaştı.

Yazar - Davut Güleç

Gazeteci, televizyoncu, Uzman polis-adliye muhabiri, Spor yazarı, TEMA’cı, Kızılay’cı, Dağcı, Trekkingci, Alp disiplini kayak milli hakemi, Herkes İçin Spor Federasyonu Kayseri il temsilcisi, Erciyes Kar Kaplanları Spor Kulübü Basın sözcüsü, Kayseri Spor Adamları Derneği yönetim kurulu üyesi, Kent Güvenlik konseyi üyesi, Halkla İlişkiler Tanıtım, Adalet, Kamu Yönetimi mezunu ----- Davut Güleç Kimdir ? -----

İlginizi Çekebilir

Ekonomi-teknoloji, spor, eğitim, magazin-yaşam haberleri, TUİK verileri

Araştırma-Geliştirme Faaliyetleri Araştırması, 2023 Araştırma-Geliştirme (Ar-Ge) harcaması 2023 yılında 377 milyar 542 milyon TL’ye yükseldi …