Makine maliyetlerini yüzde 45 azaltan uygulama
Elektrikli el aletleri, bağlantı sistemleri ve diğer teknolojiler dahil olmak üzere inşaat sektörü için yenilikçi çözümler sunan Hilti, şantiyelerde verimliliği ve güvenliği artırmak için tasarlanmış geniş ürün yelpazesinin yanı sıra maliyetleri azaltan servisleriyle de öne çıkıyor. Bunların başında gelen Hilti El Aleti Parkı Yönetimi ile inşaat profesyonelleri el aletlerini 3 yıl boyunca masraf yok hizmeti kapsamında ücretsiz tamir ettirebiliyor, geçici kiralama ve ikame makine hizmetlerinden faydalanabiliyor ve geriye dönük olarak el aletlerinin masraf yok sürelerini uzatabiliyor. Bu sayede Hilti, inşaat profesyonelleri için el aletleri maliyetlerini düşürmeye ve kontrol etmeye yardımcı oluyor.
İnşaat şirketleri, eksik ekipmanların izini sürmek için ayda ortalama 100 saat harcarken, düzenli olarak satın alınan el aletleri ve sarf malzemelerinin satın alma maliyeti de hızla artıyor. İnşaat sektöründe faaliyet gösteren profesyonellerin ekipmanlarını yönetmek ve el aleti parkını optimize etmek içinse devreye Hilti’nin dijital çözümleri giriyor. Hilti El Aleti Parkı Yönetimi’nin karmaşık şantiye süreçlerini daha kolay hale getirdiğini söyleyen Hilti Türkiye Pazarlama Direktörü Mehmetcan Tufan, bu sistemin makine maliyetlerini yaklaşık yüzde 45 oranında azaltırken kârlılığı da artırdığını belirtti.
Tüm süreç şeffaf bir zeminde en verimli haliyle ilerliyor
El aletlerinin ilk satın alma maliyetinin sadece görünen kısım olduğuna dikkat çeken Mehmetcan Tufan; “Satın alma maliyetlerinin arkasında tamir masrafları, yönetim maliyetleri, yedek el aletleri, tamir gecikmeleri, ikame el aletleri, kayıp el aleti maliyetleri de bulunuyor. İşin tüm bu gizli harcamaları hem süreçlerin aksamasına hem de bütçenin giderek artmasına yol açıyor. Ekipmanı takip etmek, gereksiz araç ve sarf malzemeleri satın almak için zaman harcamak, dünya çapında her yıl yüzlerce saate ve binlerce dolara varan israfa neden oluyor. Bu noktada Hilti olarak inşaat profesyonellerine sunduğumuz El Aleti Parkı Yönetimi, ihtiyaca göre satın alma maliyetlerini optimize etme fırsatı sunuyor. Esneklik, verimlilik ve şeffaflık üzerine kurgulanan bu sistemde, inşaat profesyonelleri tüm el aleti parkını kontrol altına alarak süreçlerini kendi belirlediği sınırlar çerçevesinde yürütebiliyor. Bu noktada el aleti parkını kendi ihtiyaçlarına göre optimize edebildiği için de esnek davranabiliyor, verimliliğini artırmak için en son teknolojilerden yararlanabiliyor. Ayrıca tüm el aleti ve ekipmanlarını tek bir tuşla yönetebiliyor. Böylece tüm süreç şeffaf bir zeminde en verimli haliyle ilerliyor” dedi.
Tamir masrafından kiralamaya kadar birçok avantaj sunuyor
El Aleti Parkı Yönetimi sayesinde müşterilerinin şantiyedeki el aleti optimizasyonunu sağlamanın yanı sıra kısa dönem el aleti kiralama hizmeti de verdiklerinin altını çizen Mehmetcan Tufan; “El Aleti Parkı Yönetimi kullanıcılara birçok avantaj sunuyor. Bunlardan bir tanesi; müşterilerimiz, ürünlerin tüm kullanım süresi boyunca hızlı ve kaliteli tamir hizmetinden yararlanabiliyor. Sunduğumuz bir diğer avantaj ise kiralama imkânı. Bu hizmetimiz sayesinde gereksiz harcamalar rafa kalkıyor. Hilti el aletlerini ihtiyaçlarına göre kiralayan müşterilerimiz, nadiren kullanılan el aletlerine büyük yatırım yapma masrafından kurtuluyor. En önemlisi de gereğinden fazla el aleti stoğu yapmak zorunda kalmıyor. Tüm bunlara ek olarak müşterilerimiz, geriye dönük masraf yok uzatma hizmetlerinden de faydalanabiliyor. İki yaşından küçük Hilti el aletlerini El Aleti Parkı Yönetimi’ne ekleyerek aynı hizmetlerden yararlanabiliyor” şeklinde konuştu.
Allianz, Kayseri’de %53’ü sigortasız olan KOBİ’leri Fayda Ekosistemi ile güçlendirecek
Kayseri’de KOBİ’lerin sigortalılık oranının yüzde 47’de kaldığını açıklayan Öktem Örkün, yeni geliştirdikleri Fayda Ekosistemi ile KOBİ’leri ekonomik, iklimsel, operasyonel ve siber güvenlik risklerine karşı güçlendirmeyi hedeflediklerini vurguladı. KOBİ’lerin Allianz’ın güçlü fayda ekosisteminden yararlanabilecekleri uygulamada; teminatlara ek olarak eğitim ve danışmanlık hizmetleri, ücretsiz ya da indirimli çözümler ve avantajlar yer alıyor.
Allianz Türkiye Elementer Ticari Sigortalar Genel Müdür Yardımcısı Öktem Örkün, yeni geliştirdikleri KOBİ Fayda Ekosistemi ile ilgili olarak Kayseri özelinde açıklamalarda bulundu.
Kayseri’de sigortalı iş yeri oranı yüzde 47
Kayseri’deki KOBİ’lerde sigortalılık oranının hala yeterli düzeyde olmadığına dikkat çeken Örkün, “Kayseri’de toplam sigortalı iş yeri oranı yüzde 47. Maalesef bazı işletmeler, iş yeri sigortasını bir masraf kalemi olarak görebiliyor. Oysaki sigorta, işletmelerin olası risklerinde telafisi yıllarca sürecek iş kayıplarının önüne geçilmesini mümkün kılıyor. Yaşanabilecek kayıpları en aza indirerek işletmelerin ekonomik sürdürülebilirliğini sağlıyor. Bu nedenle, yaşanması muhtemel kayıplara karşı makine, elektronik cihaz, emtia gibi varlıklarını koruyarak, başladığı noktaya geri dönmek istemeyen iş yeri sahiplerinin, sigortalarını her yıl düzenli olarak yaptırmalarında fayda var” dedi.
KOBİ’ler ekonomik, iklimsel, operasyonel ve siber güvenlik riskleriyle karşı karşıya
Örkün açıklamasını şöyle sürdürdü: “Türkiye ekonomisine ve istihdamına önemli katkılar sağlayan KOBİ’lerin, ekonomik, iklimsel, operasyonel ve siber güvenlik risklerinin arttığı günümüzde, sigorta ürünlerine olan ihtiyaçları hızla artıyor. KOBİ’lerin başarılı olabilmesinin yolu; muhtemel risklerin yönetimi ile günümüzün teknolojik ve ekonomik ihtiyaçlarına uyum sağlayabilmekten geçiyor. Ekonomik sürdürülebilirliğini sağlamaya odaklanan KOBİ’lerin farklılaşan tüm bu ihtiyaçlarına, yeni KOBİ Fayda Ekosistemi hizmetimizle yanıt veriyoruz. Ekonominin lokomotifi olan KOBİ’lerin gelişimleri için en önemli gereksinimlerinin desteklenmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu nedenle Allianz Türkiye olarak, iş yeri sigortası ürünlerimizin sunduğu teminatların ötesinde, kapsamlı ek faydalar sağlayan yeni bir ekosistem geliştirdik.”
KOBİ’ler Allianz’ın güçlü fayda ekosisteminden yararlanabilecek
Allianz Türkiye’nin KOBİ’lere sunduğu ‘Güvenli İşyerim Sigortası’nı tercih eden işyerleri temel sürdürülebilirlik eğitimlerine katılma ve anlaşmalı şirket üzerinden %50 indirimli alarm sistemi satın alma fırsatı yakalarken ‘İşyerim Sigortası’nı tercih edenler ise bundan böyle; ‘risk ve güvenlik faydaları’, ‘operasyonel faydalar’, ‘pazarlama faydaları’ ve ‘sürdürülebilirlik’ olmak üzere kapsamlı ek avantajlara hak kazanacak
- Risk ve güvenlik hizmetleri ile işverenler, anlaşmalı şirket üzerinden yüzde 50 indirimli alarm sistemi satın alabiliyor. Ayrıca siber saldırıda durum analizi bilgilendirme hattı, hukuki danışmanlık, yılda bir kez ücretsiz siber güvenlik eğitimi, yılda bir defa geçerli bir yıl ücretsiz koruma yazılım lisansı gibi imkanlar da sunuluyor.
- Sürdürülebilirlik hizmeti temel sürdürülebilirlik, yeşil mutabakat ve diğer regülasyonlara uyum gibi konularda webinar serisi içeriyor.
- Operasyonel faydalar kapsamında ücretsiz e-belge çözümleri, online muhasebe programı, e-ödeme sistemleri entegrasyonu gibi pek çok hizmet için yüzde 20 indirim sağlanıyor.
- Pazarlama faydaları ile işyerleri dijital pazarlama eğitimi ve danışmanlığı, liderlik akademisi eğitimleri, web sitesi ve logo tasarımının yanı sıra İngilizce-Türkçe çeviri hizmeti gibi çeşitli hizmetlere erişebiliyor.
KOBİ’ler risklere karşı ihtiyaçlarına en uygun teminatları seçebiliyor
Allianz Türkiye’nin KOBİ’lere sunduğu iki farklı sigorta paketinden biri olan ‘Güvenli İşyerim Sigortası’ ürünü, işyerlerindeki demirbaş, muhteviyat ve binayı yangın, sel, su baskını, hırsızlık ve terör gibi birçok riske karşı güvence altına alıyor. ‘İşyerim Sigortası’ ürününde ise yine işyerleri ve isteğe bağlı olarak işyerindeki muhteviyat; yangın, hırsızlık, deprem, sel ve su baskınlarının yarı sıra, iş durması ve kira kaybına kadar pek çok riske karşı güvence altına alınabiliyor. Farklı paket seçeneklerinden yararlanılarak teminat kapsamı genişletilebiliyor.
Moneytolia ile Fintech Dünyasında Paranın Yeni Hali Başlıyor
Yenilikçi Fintech şirketi Moneytolia, elektronik para ve ödeme hizmetleri dünyasında yerini aldı. ‘Paranın yeni hali’ sloganıyla faaliyete başlayan Moneytolia, düşük maliyetli, hızlı ve kullanımı kolay ürünleri ile kullanıcılarına ayrıcalıklı bir deneyim yaşatmayı hedefliyor.
Türkiye’nin yenilikçi Fintech şirketi Moneytolia, elektronik para ve ödeme hizmetleri sektöründeki yerini aldı. Rekabeti artıracak hizmetler geliştirmeyi planlayan Moneytolia, kullanıcılarını global dünyaya entegre edecek ürünlerle buluşturarak ayrıcalıklı bir deneyim yaşatmayı hedefliyor.
Düşük maliyetli, kolay erişilebilir ve hızlı
Moneytolia’nın ürün ve hizmetleri düşük maliyetli, hızlı ve kolay erişilebilir. Kullanıcılar Moneytolia hesabını birkaç dakikada ve ücretsiz olarak oluşturabiliyor. Hem bireysel kullanıcılar hem de kurumsal iş ortakları için yenilikçi hizmetler geliştiren Moneytolia’da bireysel kullanıcılar için yurt içine ve yurt dışına para transferi, fatura, kredi kartı borcu ödemesi, bağış, oyun ve dijital kod satın alma, fiziki ve sanal Moneytolia Kart ürünleri var.
Bireysel satıcılar, büyük ve küçük ölçekli işletmeler için de teknolojik ürünler geliştiren Moneytolia, kurumsal iş ortaklarına Fiziki ve Sanal POS, Checkout ile ödeme, kurumsal cüzdan ve Kurumsal Moneytolia Kart hizmetleri gibi ödeme çözümleri sunuyor.
“Farkımızı ortaya koyacağız”
Moneyolia CEO’su Rabia Aktaş, elektronik para ve ödeme hizmetleri sektöründe ses getirecek bir Fintech markası yarattıklarını belirterek “Moneytolia’da global iş birliklerimiz, inovatif bakış açımız ve nitelikli insan kaynağımız var. Sahip olduğumuz güçle, sektörde farkımızı ortaya koyacağız. Bu bakış açısıyla hali hazırda var olan ürünleri iyileştirirken, eksikliği hissedilen hizmetleri kullanıcılarımızla buluşturarak rekabeti bir üst boyuta taşıyacağız” dedi.
“Kullanıcı deneyimi global seviyede olacak”
Moneytolia’nın teknolojik ürün ve hizmetleri ile kullanıcı deneyimini global seviyeye taşıyacaklarını belirten Rabia Aktaş açıklamalarına şöyle devam etti:
“Geliştirdiğimiz ve üzerinde çalıştığımız her bir üründe kullanıcı deneyimini gözetiyoruz. Kullanıcılarımızın ihtiyaçları ötesinde, hayatlarını kolaylaştıracak ve global dünyaya entegre olacakları ürünler geliştiriyoruz. Bizim avantajımız, yurt dışında da bir ekibimizin olması. Bu sayede kullanıcılarımızı global dünyaya adapte olacak ürünlerimizle hızlı bir şekilde tanıştırabileceğiz” dedi.
İSTİHDAMA 5 MİLYON KİŞİ, MİLLİ GELİRE 180 MİLYAR DOLAR KATKI SAĞLAYACAK
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, “Türkiye son 20 yılda denizcilik alanında çağ atladı. Denizcilik sektörümüzün 2022 yılındaki cirosu yaklaşık 531 milyar 238 milyon. Ülkemizin denizlerde sahip olduğu bu zengin potansiyeli en iyi şekilde değerlendirerek, dünya denizciliğinde hak ettiği yeri alması hedefimizdir” dedi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, İstanbul’da Deniz Ticaret Odası Meclis Toplantısı’na katıldı. Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu üyeleri ve sektör temsilcileriyle bir araya gelen Uraloğu, birlikte olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, konuşmasında denizcilik alanındaki gelişmelere değindi. Türkiye’nin üç tarafı denizlerle çevrili ve dünyanın gıpta ile baktığı bir coğrafyada olduğunu hatırlatan Uraloğlu, “28 ilimizin denize kıyısı var. Sınırlarının yüzde 70’inden fazlası denizlerle çevrili ve üç kıtanın geçiş yolunda bulunan ülkemiz, tartışmasız bir deniz ülkesi ve denizleri de onun mavi vatanıdır. Bunun için denizcilik sektörümüzün gelişmesi açısından imkânlarımız çok büyük” diye konuştu.
TÜRKİYE SON 20 YILDA DENİZCİLİK ALANINDA ÇAĞ ATLADI
Bakan Uraloğlu, Türkiye’nin denizlerde sahip olduğu zengin potansiyelinin en iyi şekilde değerlendirilerek, dünya denizciliğinde hak ettiği yeri almasının hedefleri olduğunu söyledi. Uraloğlu bu konuda şunları kaydetti:
“Sizlerin de bildiği gibi Türkiye son 20 yılda denizcilik alanında çağ atladı. Bu noktada sizlerle ülkemizdeki denizcilik faaliyetleri ile ilgili bazı rakamları paylaşmak istiyorum. Denizcilik sektörümüzün 2022 yılındaki cirosu yaklaşık 531 milyar 238 milyon. Türk sahipli gemi sayımız toplam bin 765 olup bunun bin 352 adeti yabancı bayraklıdır. Limanlarımızda elleçlenen yük miktarı 543 milyon tona ulaşmıştır. Pandemi nedeniyle düşen kurvaziyer turizmi yeniden canlanmıştır. 2023 yılı ilk 6 ayı itibariyle 2022 yılına göre yolcu sayısı yaklaşık 2 kat artarak 483 bine, gemi sayısı da yüzde 30 artarak 420’ye ulaşmıştır. Türk Sahipli Deniz Ticareti Filo büyüklüğümüzü 2002’den bugüne, yaklaşık 4,4 kat artırarak 39,1 milyon dedveyt tona yükselttik ve 2023 yılında dünya sıralamasında 14’üncü sırada yer aldık. Ülkemiz dış ticaretin yüzde 85’inin yürütüldüğü limanlarımız, ekonomimiz açısından büyük öneme sahiptir. 2000 yılında 149 olan liman tesisi sayımız, 2022 yılında yüzde 46 artarak 217’ye ulaşmıştır. 2002 yılında 37 olan tersane sayımız bugün 84’e çıkmıştır. Kıyı şeridimizde bulunan tersanelerimize ilave olarak; 749 tekne imal tesisi, 192 adet çekek yeri ve 23 adet gemi geri dönüşüm tesisleri gemi sanayi sektörünün vazgeçilmez işletmeleridir.”
TAHIL KORİDORU İLE 32,8 MİLYON TON TAHIL TAŞIDIK
Bakan Uraloğlu, geçen ağustos ayında Cumhurbaşkanımız önderliğinde başlatılan denizyolu tahıl koridoru ile 293 Türk sahipli olmak üzere toplam 1004 geminin Ukrayna Limanlarından 32,8 milyon ton tahıl taşıdığını söyledi.
Denizcilik alanında Türkiye’nin dünyanın önde gelen yat imalatçısı ülkelerinden biri olduğunu kaydeden Uraloğlu, “Mega yat sipariş defterinde yer alan proje adedi bakımından, ülkemiz yat imalatında dünyada üçüncü sırada yer almaktadır. Bakanlığımızca tersanelerin kira süreleri, 2065 yılına kadar, 49 yıl daha uzatılarak yatırım yapılabilmesi sağlandı. Kira bedelleri sıfırlanarak yerine hasılattan pay alınması ve tersane alanlarının teminat olarak gösterilebilmesi ile sektörün ticari hareket kabiliyeti artırıldı.” diye konuştu
bedelleri sıfırlanarak yerine hasılattan pay alınması ve tersane alanlarının teminat olarak gösterilebilmesi ile sektörün ticari hareket kabiliyeti artırıldı.” diye konuştu.
ÖNCELİĞİMİZ YERLİ VE MİLLİ ÜRETİM
Uraloğlu, ‘Türkiye Yüzyılı’ vizyonu kapsamında sektörde yerli ve milli üretimin öncelikli politikaları arasında yer aldığını söyledi. Bu bağlamda, gemi imalatındaki yerlilik oranını %20 seviyelerinden, %50 seviyelerine ulaştığını belirten Uraloğlu, “Hedefimiz bu oranı çok daha üst seviyelere yükseltmektir” dedi.
Uraloğlu bu konuda şunları kaydetti;
“Son yıllarda ilgi duyulan hibrit ve otonom gemilerdeki gelişmeleri yakından takip ediyoruz. İnanıyorum ki ülkemiz otonom/hibrit gemilerin inşasında da lider ülkeler arasında yer alacaktır. Mavi Vatanımızın en önemli ve stratejik bölgesi olan Türk Boğazlarında kılavuzluk, römorkörcülük, gemi trafik hizmetleri, seyir yardımcıları hizmetleri ile kurtarma hizmetlerini dünya standartlarında, en üst seviyede yapıyoruz. Ülkemizin yerlileşme ve millileşme uygulamalarına uygun olarak Boğazlarda kullanılan sistemleri millileştirdik. Mavi vatanımızdaki hak ve menfaatlerimiz kapsamında Doğu Akdeniz’de etkinliğimizin artırılması amacıyla KKTC’de kurulacak olan Doğu Akdeniz Gemi Trafik Hizmetleri Sistemi Projesi’ne ilişkin çalışmalarımız devam ediyor. Projenin tamamlanmasının ardından hem ülkemizin hem de KKTC’nin mavi vatandaki hakimiyetini önemli ölçüde artıracağız. Dünya denizciliğinde çok önemli bir role sahip olduğumuzu göz önüne alarak mavi vatanımızda seyir, can, mal, deniz ve çevre emniyetinin sağlanmasına önem veriyoruz. Kurduğumuz sistemlerle denizlerimizi 7/24 izliyoruz. Bakanlığımız bünyesinde yer alan yılın 365 günü 7/24 hizmet veren Ana Arama ve Kurtarma Koordinasyon Merkezi’miz (AAKKM) sadece Türk Arama Kurtarma Bölgesi içinde değil dünyanın her noktasında Türk denizciliğine ve Türk havacılığına hizmet veriyor. Merkezimiz, komşu ve diğer ülkelerin Kurtarma Koordinasyon Merkezlerinin de anlık irtibat kurabildiği Ülkemizdeki tek merkezdir.”
“YEŞİL LİMAN” SERTİFİKA PROGRAMIYLA 20 LİMANIMIZI SERTİFİKALANDIRDIK
Uraloğlu, çevreye daha duyarlı liman tesislerini Türkiye kazandırıldığını, yürütülen Yeşil Liman Sertifika Programıyla 20 liman tesisinin sertifikalandırıldığını belirtti. Uraloğlu yapılan mevzuat çalışmaları ve yeni düzenlemelerle sektörün önünün açıldığını belirterek, şöyle konuştu;
Haziran 2022’de yürürlüğe koyduğumuz “Hurdaya Ayrılan Türk Bayraklı Gemilerin Yerlerine Yeni Gemi İnşa Edilmesinin Teşvikine Dair Yönetmelik” uyarınca teşvik mekanizmamızda sektör lehine bazı değişiklikler yaptık.
Bu kapsamda; yıllık 10 gemiye, fosil yakıt kullananlara 1,5 katına kadar, çevre dostu enerji kaynakları kullananlara 2,5 katına kadar, çevre dostu enerji kaynağının kullanımına dönüşüm için yüzde 25’ine kadar teşvik verilecektir.
Pek tabi ki bunlar dışında gerçekleştirdiğimiz ve süreci devam etmekte olan birçok düzenlememiz ve projemiz var. Bu desteklerden sektörümüze yararlanmaya ve Türk denizciliğine yatırım yapmaya davet ediyoruz. Kabotaj hattında çalışan gemilerimizin kullandıkları akaryakıt üzerinden alınan özel tüketim vergisine (ÖTV) son verdik.”
2022 YILINDAKİ CİRO YAKLAŞIK 531 MİLYAR 238 MİLYON
Bakan Uraloğlu, “Denizcilik sektörümüze 2053 yılına kadar 21,6 milyar dolar yatırım gerçekleştireceğiz. Bunun karşılığı 180 milyar dolar milli gelirimize katkı sunacağız. Üretime etkisi 320 milyar doları aşacak. 30 yıl boyunca istihdama katkısı ise 5 milyon kişi olacaktır.” dedi.
Uraloğlu, ayrıca Türk deniz ticareti filosunun büyümesi için Bakanlık olarak her türlü kolaylığı sağlamaya devam edeceklerini kaydederek, şöyle konuştu:
“Dünya ticaretinin yüzde 90’nını üstlenen deniz taşımacılığı, dünya ekonomisinin belkemiğidir. Deniz ticareti, Havayolu, karayolu ve demiryolu taşımacılığına göre çok daha ekonomiktir. Deniz taşımacılığı, düşük maliyet ve verimli olmasından dolayı, sürdürülebilir bir ekonomik gelişim ve refah için mutlaka gereklidir. Bu nedenle bu sektörü geleceğe taşıyacak stratejileri çok iyi belirlememiz gerekir. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ülkemizin dünya deniz ticaretinden aldığı payı artırmak ve denizciliğin her alanında “Lider Denizci Ülkeler” arasında hak ettiği yere ulaşması amacıyla sektörümüzle birlikte gerekli adımları atacağız. İnanıyorum ki, birlikte yapacağımız çalışmalarla Türkiye denizcilik alanındaki ağırlığını gelecekte daha fazla hissettirecek ve rekabet gücünü yükselterek denizcilik sektöründe dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olacaktır.”