
Ekonomi-teknoloji, eğitim, spor haberleri, TUİK verileri
Toplam taşıt-km 348 milyar 115 milyon olarak hesaplandı
Türkiye’de 2023 yılında trafiğe kayıtlı toplam motorlu kara taşıtları sayısı bir önceki yıla göre %8,9 artarken toplam taşıt-km %4,9 artış gösterdi. Taşıt sayısı; motosikletlerde %22,6, özel amaçlı taşıtlarda %9,5, çekicilerde %8,8, otomobillerde %6,7, kamyonetlerde %4,9, minibüslerde %3,1, kamyonlarda %2,4, otobüslerde %1,1 artış gösterirken, taşıt-km motosikletlerde %22,2, özel amaçlı taşıtlarda %10,6, çekicilerde %6,5, otomobillerde %4,2, otobüslerde %4,1, kamyonetlerde %3,6, minibüslerde %1,5 ve kamyonlarda %0,9 arttı.
Otomobiller yılda ortalama 13 bin 564 kilometre yaptı
Taşıtların bir yılda yaptıkları ortalama kilometreler incelendiğinde; 2023 yılında sırasıyla çekicilerin 68 bin 785, otobüslerin 35 bin 808, minibüslerin 25 bin 268, kamyonların 23 bin 704, özel amaçlı taşıtların 19 bin 142, kamyonetlerin 15 bin 928, otomobillerin 13 bin 564 ve motosikletlerin 4 bin 554 kilometre yaptığı hesaplandı.
Otomobiller tarafından katedilen mesafenin %42,0’ını dizel yakıtlılar yaptı
Otomobiller tarafından 2023 yılında katedilen mesafe taşıtların yakıt türlerine göre incelendiğinde; toplam taşıt-km’nin %42,0’ı dizel, %30,8’i LPG’li, %25,1’i benzinli, %1,8’i hibrit ve %0,3’ü elektrikli otomobiller tarafından yapıldı.
En fazla mesafe 5-9 yaş grubu taşıtlar tarafından katedildi
Türkiye’de 2023 yılında katedilen toplam mesafe taşıtların yaş gruplarına göre incelendiğinde; en fazla yol %24,6’lık oranla taşıt filosunun %19,8’ini oluşturan 5-9 yaş grubu taşıtlar tarafından yapılırken, bunu sırasıyla %19,5 ile 10-14 yaş, %14,0 ile 2-4 yaş, %13,6 ile 15-19 yaş, %12,1 ile 25 yaş ve üzeri, %10,5 ile 0-1 yaş ve %5,7 ile 20-24 yaş grubu taşıtlar takip etti. Bu oran otomobillerde 5-9 yaş otomobiller için %25,7, 10-14 yaş için %18,3, 2-4 yaş için %14,7, 25 yaş ve üzeri için %14,5, 14-19 yaş için %11,1, 0-1 yaş için %9,3 ve 20-24 yaş için ise %6,4 oldu.
Neslişah Tavukçu: “Siber güvenlik artık stratejik bir zorunluluk”
Geçtiğimiz yıl, siber güvenlik harcamalarının dünya genelinde 180 milyar doları bulduğu, buna karşın siber saldırılar nedeniyle uğranan zararın ise yıllık 6 trilyon doları aştığı bildiriliyor. Özellikle finansal kuruluşlar ve büyük veri işleyen şirketler, siber suçluların birincil hedefi haline gelmiş durumda. Ancak bu tehditten yalnızca büyük şirketler etkilenmiyor; küçük ve orta ölçekli işletmeler de savunmasızlıkları nedeniyle siber saldırılara karşı büyük risk altında. Dijitalleşmenin hız kazanmasıyla her geçen gün daha fazla veri ve işlem çevrimiçi hale geliyor ve bu da güvenlik açıklarına fırsat tanıyor.
Siber güvenliğin önemine dikkat çeken Wixiw Yazılım ve Bilgi Güvenliği Teknoloji Şirketi Kurucusu Neslişah Tavukçu, şunları söyledi:
“Siber güvenlik yatırımları, yalnızca tehditlere karşı koruma sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda yasal uyumluluğun korunması ve iş sürekliliği açısından kritik bir rol oynuyor.” dedi.
Siber güvenliğe ayrılan bütçe artmaya devam edecek
Araştırmalar, şirketlerin 2024 yılı itibarıyla global çapta siber güvenlik yatırımlarına 180 milyar dolar ayırdığını ve bunun 2025 yılında ciddi oranda artacağını öngörüyor. Bu bütçelerin büyük kısmı, güvenlik yazılımları, altyapı güncellemeleri ve personel eğitimi gibi alanlara harcanıyor. Globaldeki ülkelerin yanı sıra, Türkiye’de de bu alana yapılan yatırımlar hızla artmakta, 2024 yılı itibarıyla Türk şirketlerinin siber güvenlik için ayırdığı bütçenin 2 milyar TL’yi geçtiği belirtiliyor.
Konuyu değerlendiren Wixiw Yazılım Kurucusu Neslişah Tavukçu, şunları kaydetti: “Dijitalleşme ve veri odaklı iş modellerinin artmasıyla birlikte siber güvenlik artık bir IT sorunu olmaktan çıkıp, stratejik bir zorunluluk oldu. Küçük ölçekli işletmeler ve KOBİ’ler de bu sürecin bir parçası olacak ve siber güvenlik altyapılarına daha fazla yatırım yapacaktır. Siber tehditlere karşı güçlü bir savunma sistemi oluşturmak, şirketlerin hem marka güvenini koruması hem de iş sürekliliği sağlanması için kritik bir ihtiyaçtır.” ifadelerini kullandı. Neslişah Tavukçu, siber saldırıların yalnızca mali kayıplara yol açmakla kalmayıp, şirket itibarını da ciddi şekilde olumsuz etkilediğini vurguladı.
Savunma Sanayinin Devleri Üretimde Bu İş Güvenliği Ekipmanları ile Korunuyor
Fliqa, 2017 yılında iş güvenliği ekipmanları geliştirmek üzere kuruluyor. Daha sonra yapışkanlı bantlar ve aşındırıcı ürünler üzerine de yatırımları devam ediyor. Şu anda başta savunma sanayine olmak üzere iş güvenliği ekipmanları ve yapışkanlı bantlar geliştiriyorlar. Daha önce ithal edilen ürünleri ülkemizde üretiyorlar. Projeler hakkında bilgi veren Fliqa Genel Müdürü Cem Bilge “Askeri alanda genellikle deniz ve kara araçlarında ürünlerimiz kullanılıyor” dedi.
“Dünyadaki önemli yapışkanlı bant üreticilerinden biri haline geleceğiz”
Yapışkanlı bantlar alanında 2022 yılından beri büyük yatırımlar gerçekleştirdiklerini söyleyen Cem Bilge, “2024 yılı tamamlandığında toplam 12 milyon Euroluk bir yatırımı tamamlamış olacağız. 2025 yılında ise planladığımız diğer ürünler için ek olarak yaklaşık 7 milyon Euroluk bir yatırım daha eklenecek ve toplam 19 milyon Euroluk bir yatırım yapmış olacağız. 2025 yılında tamamlanacak yatırım ile birlikte dünyadaki önemli yapışkanlı bant ve kişisel koruyucu donanım üreticilerinden biri haline geleceğiz. Başlattığımız ilk yatırımın önemli kısmı şu anda aktif olarak Ankara’daki tesisimizde çalışılmaktadır” dedi.
Birçok milli hücum botunda ve zırhlı araçlarda yapışkanlı bantlarımız kullanılıyor
İş güvenliği ekipmanlarının tüm üretim personeli tarafından kullanıldığını dile getiren Bilge, “Yani üretimin her noktasına ürünlerimiz mutlaka eldiveniyle, gözlüğüyle veya diğer ekipmanlarıyla bir şekilde dokunmaktadır. Yapışkanlı bant konusu ise oldukça geniş bir alana sahip. Paketlemeden tutun boya ya da parçaları birleştirme gibi konularda direkt kullanılan ekipmanlardır. Dolayısıyla hem araç üstünde hem de aracı imal ederken birçok yapışkanlı bandımız aktif olarak çalışmaktadır. Örneğin birçok milli hücum botunda ve zırhlı araçlarda yapışkanlı bantlarımız kullanılmaktadır” diye konuştu.
Türk Hava Yolları Teknik A.Ş. ile çalışıyorlar
Havacılık tarafıyla da ciddi çalışmalarda bulunduklarını ifade eden Bilge, şunları söyledi: “Türk Hava Yolları Teknik A.Ş. ile çalışmalar yürütmekteyiz. Özellikle uçakların ağır bakımları esnasında Ankara’da Türk Silahlı Kuvvetlerine bağlı tesislerde kullanılan iş güvenliği ekipmanlarımız ve yapışkanlı bantlarımız bulunmaktadır.”
12 ülkeye ihracat
Aynı zamanda SAHA İstanbul üyesi olan Fliqa’nın Genel Müdürü Cem Bilge, sözlerini şöyle noktaladı: “İhracata 2023 yılında başladık. O zamandan bu yana Azerbaycan, Mısır, Bulgaristan, Romanya, Yunanistan, Kıbrıs, Slovakya, Slovenya, Lübnan, Libya gibi ülkeler başta olmak üzere toplam 12 ülkeye ihracat yapmaktayız. Ankara’da 7 bin metrekare kapalı alanda üretim ve depolama faaliyetlerimizi sürdürmekteyiz. Yine Ankara’da 15 bin metrekare kapalı alanda bir fabrika ve lojistik alanı inşaatımız da devam etmektedir.”
KAGİDER GLOBAL, İLK TANITIM DAVETİNİ NEW YORK’TA YAPTI: TÜRK İŞ KADINLARI, KADIN GİRİŞİMCİLER, AKADEMİSYEN VE YAZARLAR KÜRESEL DAYANIŞMA İÇİN BULUŞTU!
Yurtdışında yaşayan Türk girişimci kadınların, üst düzey yöneticilerin, akademisyen ve yazarların küresel dayanışmasını güçlendirmek amacıyla hayata geçirilen KAGİDER Global, lansmanını ve ilk buluşmasını New York’taki tarihi Penn Club’da gerçekleştirdi. Üst düzey katılımcıların yoğun ilgi gösterdiği etkinliğe, KAGİDER Başkanı Esra Bezircioğlu liderlik etti. Yurtdışında yaşayan Türk girişimci kadınları, üst düzeylerde görevini icra eden kadın profesyonelleri, akademisyen ve yazarları bir araya getirecek KAGİDER Global platformu ile ilgili Esra Bezircioğlu, güçlü bir iletişim ve iş birliği ağı oluşturup bilgi ve tecrübe paylaşımını artırmayı, ihracatı desteklemeyi ve uluslararası yatırımların gelişimine katkı sağlamayı amaçladıklarını söyledi.
KAGİDER (Türkiye Kadın Girişimciler Derneği), uluslararası arenada Türk iş kadınlarını, girişimci kadınlarını, akademisyen ve yazarları desteklemek amacıyla KAGİDER Global platformunu hayata geçirdi. Küresel çapta bir dayanışma ağı oluşturmayı hedefleyen platformun ilk lansmanı, 14 Mart 2025 tarihinde New York’ta, tarihi Penn Club’da gerçekleşti. New York Başkonsolosluğu Ticari Ataşesi Filiz Köseyener ve Türkiye Cumhuriyeti New York Başkonsolosu Ahmet Yazal’ın eşi Zeynep Yazal ile Amerika’da yaşayan yaklaşık 90 üst düzey yöneticilerin, girişimci kadınların, akademisyenlerin ve yazarların katıldığı lansmana, KAGİDER Yönetim Kurulu Başkanı Esra Bezircioğlu liderlik etti. Katılımcılar, bu platform aracılığıyla küresel düzeyde daha geniş bir iş birliği ağı oluşturmanın yanı sıra, birbirlerinin deneyimlerinden faydalanarak ilham aldıklarını belirttiler. Lansmanın ardından katılımcılar, bir araya gelmekten duydukları memnuniyeti dile getirerek, gelecekteki iş birlikleri ve ortak projeler için heyecan duyduklarını ifade ettiler.
Toplantıda katılımcılara hitap eden Bezircioğlu, KAGİDER Global’in vizyonunu şu sözlerle dile getirdi: “KAGİDER Global, sınırları aşan bir dayanışma platformu olarak yurtdışında yaşayan Türk girişimci kadınların, üst düzey yöneticilerin, akademisyen ve yazarların birlikte güçlenmesini ve dünyayı dönüştürmesini sağlayacak. Amacımız, yalnızca ülkemizde değil, dünyanın dört bir yanında birbirini destekleyeceği ve sürdürülebilir iş modelleri geliştirebileceği bir ekosistem oluşturmak.”
Türk iş kadınlarının, uluslararası arenada bir araya gelerek deneyimlerini paylaşmaları, iş birliği yapmaları ve birbirlerini desteklemeleri amacıyla KAGİDER Global’i hayata geçirdiklerini vurgulayan Esra Bezircioğlu, katılımcılara gösterdikleri ilgi için teşekkür etti. Bezircioğlu, “Bu girişim, kadınların yalnızca kendi toplumlarında değil, dünya genelinde ekonomik ve toplumsal hayatta daha güçlü bir şekilde yer almalarını sağlamak için önemli bir adımdır” dedi.
KAGİDER Başkanı Esra Bezircioğlu, KAGİDER’in 22 yıldır kadın girişimcilerin ekonomik ve sosyal fırsatlardan eşit şekilde yararlanmasını teşvik etmek için çalıştığını vurguladı. KAGİDER Global’in de bu vizyon doğrultusunda, dünya çapında sürdürülebilir kalkınmayı destekleyen yenilikçi iş fikirlerini, ortak projeleri ve ilham veren başarı hikayelerini bir araya getirmeyi hedeflediğini belirtti.
Bezircioğlu ayrıca, fırsat eşitliğine yönelik farkındalığı artırmayı ve kadınların küresel ekonomideki rolünü güçlendirmeyi amaçladıklarını sözlerine ekledi.
GELECEK PROJELER İÇİN İŞ BİRLİKLERİ KONUŞULDU
New York’taki tarihi PENN Club’ın büyüleyici atmosferinde gerçekleşen ilk buluşmada iş kadınlarının yaratıcılığını, liderlik potansiyelini ve ekonomik katkısını küresel arenada artırmaya yönelik stratejiler ele alındı. KAGİDER Global’in bir sonraki toplantısı Nisan ayında Brüksel’de, Mayıs ayında ise Londra’da gerçekleşecek.
Dünya Yanarken: AURA İstanbul Araştırma Tabanlı Tasarım Sunumları SALT Galata’da
AURA İstanbul’un Güz 2024 Sertifika Programı kapsamında, yürütücülüğünü Aslıhan Demirtaş ve Bilge Bal’ın üstlendiği Araştırma Tabanlı Tasarım Stüdyosu’nda üretilen Dünya yanarken başlıklı araştırma ve tasarım sunumları, 20-22 Mart tarihleri arasında SALT Galata ev sahipliğinde sergileniyor.
İstanbul Mimarlık ve Şehircilik Araştırmaları Akademisi – AURA İstanbul’un, Güz 2024 Araştırma Tabanlı Tasarım Stüdyosu, Aslıhan Demirtaş ve Bilge Bal yürütücülüğünde dört ay süren bir çalışmanın ardından Dünya yanarken başlıklı araştırma ve tasarım sunumlarını izleyiciyle buluşturuyor. 20-22 Mart tarihlerinde SALT Galata’nın ev sahipliğinde gerçekleşecek sergi, gezegenin içinde bulunduğu krizler karşısında mimarlığın rolünü ve olasılıklarını yeniden düşünmeye çağırıyor.
Stüdyo katılımcıları, bu süreç içerisinde dünyayla ilişki kurma ve yapma biçimlerini yeniden sorguladı. Romantizm ve nihilizm arasında bir denge arayarak, İstanbul’un 1600 yıllık üretim mirasına tanıklık etti; Yedikule Bostanları ve Tarihi Kara Surları boyunca yürüyerek araştırma sürecine başladı. Alternatif mimarlık pratiklerini bakım ve onarım süreçleriyle ele alarak Hélène Frichot’nun “kirli” teorisinden ilham aldı ve mimarlığa dair eleştirel ve yaratıcı yaklaşımlar geliştirdi.
Petrol Ofisi Sosyal Lig’de birinci devre ödülleri sahiplerini buldu
Türkiye’nin ilk ve en popüler fantezi futbol ve menajerlik oyunu Petrol Ofisi Sosyal Lig’de 2024-2025 sezonunun birinci devre büyük ödülleri, Kia Türkiye Genel Müdürü Can Ağyel ve Rune Games Genel Müdürü Burçin Cafer’in de katıldığı törenle sahiplerini buldu. 4 milyonu aşkın oyuncunun yer aldığı heyecan dolu sezonda, kıyasıya rekabetin kazananları Kia Stonic ve Kia Picanto otomobillerinin sahibi oldu ve Sosyal Lig tarihine adlarını yazdırdı.
Petrol Ofisi Grubu’nun oyun teknolojileri alanındaki yatırımı Rune Games tarafından geliştirilen ve Türkiye Süper Ligi’ne özel en popüler fantezi futbol ve menajerlik oyunu olan Petrol Ofisi Sosyal Lig’in 2024-2025 sezonunun birinci devre büyük ödülleri, düzenlenen törenle sahiplerini buldu.
Büyük ilgi gören ödül törenine Kia Türkiye Genel Müdürü Can Ağyel ve Rune Games Genel Müdürü Burçin Cafer de katıldı. Birinci devreyi 2 bin 376 puanla zirvede tamamlayan Faruk Güleker, Kia Stonic kazanırken 2 bin 361 puanla genel klasman ikincisi olan İsmail Kabakcı ise Kia Picanto’nun sahibi oldu.
“Dünya standartlarında oyun deneyimi sunuyoruz”
Rune Games Genel Müdürü Burçin Cafer törende yaptığı konuşmada, “Sosyal Lig 2024–25 sezonu birinci devre ödül töreninde, değerli iş ortağımız Kia ve oyuncularımızla bir araya gelmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Kia ile yıllardır süregelen güçlü iş birliğimizin devam etmesi bizler için gurur verici. Kazanan oyuncularımızı tebrik ediyorum. Bu sezon, oyun geliştirme ve tüm bağlantılı süreçleri tamamen bünyemize aldığımız yeni yapımızla önemli bir dönüşüm gerçekleştirdik. Fikir aşamasından lansmana, yazılım geliştirmeden pazarlamaya kadar tüm adımları kendi ekibimizle yöneterek tedarikçilere bağımlılığımızı azalttık, üretim hızımızı artırdık ve sektörde önemli bir rekabet avantajı elde ettik. Özellikle spor ve strateji türlerinde uzmanlaşma hedefimiz doğrultusunda, oyuncu deneyimini merkeze alan yapay zekâ tabanlı çözümler geliştiriyoruz. Bu sayede her oyuncunun beklentilerine hızla yanıt verirken Sosyal Lig’in liderliğini koruyarak oyuncularımıza yenilikçi ve dünya standartlarında bir deneyim sunmaya devam edeceğiz.” dedi.
Mehmet Topal yeniden Petrolul Ploieşti’de
Teknik direktör Mehmet Topal, Romanya 1’inci Lig ekiplerinden Petrolul Ploieşti ile yeniden anlaştı.
Romanya 1’inci Lig ekiplerinden Petrolul Ploieşti’de ikinci Mehmet Topal dönemi başladı. Geçtiğimiz yıl haziran ayında takımın teknik direktörlük görevine getirilen ve bu süreçte hem ligde hem de kupada birçok başarı elde eden Mehmet Topal, yol ayrımı kararı almıştı. Transferler konusunda anlaşamadığı yönetimle ortak noktada buluşamayan Mehmet Topal, Play-Off’a yerleştirdiği takımdan istifa etmişti. Bu süreçte yerine gelen Adrian Mutu ise istediği başarıyı yakalayamadı. Mutu ile yolları ayırma kararı alan kulüp, taraftarın da çok sevdiği Mehmet Topal’ın kapısını yeniden çaldı. Yapılan görüşmelerin ardından iki taraf anlaşma sağladı. Yeniden Petrolul Ploieşti’nin başına geçen Topal’ın hedefi Play-Out’ta birinci olup Romanya ekibini Konferans Ligi’ne taşımak.
Petrolul Ploieşti’den yapılan açıklamada, “Teknik direktörlük kariyerine 2024 yılında Ploieşti’de başlayan 39 yaşındaki Topal, bir oyuncu olarak Türk futbolu için tarih yazdı. Türk milli takımının kaptanlığını yaptı ve Galatasaray, Fenerbahçe ve Başakşehir olmak üzere üç farklı takımla şampiyon oldu. Tekrar hoş geldin Mehmet Topal!” ifadeleri kullanıldı.
Fortinet, kritik altyapılara yönelik korumayı güçlendirmek için OT Güvenlik Platformunun kapsamını genişletiyor
Sektörün en kapsamlı Operasyonel Teknoloji Güvenlik Platformunda yapılan güncellemeler arasında gelişmiş görünürlük, segmentasyon ve güvenli bağlantı yer alıyor.
Ağ ve güvenliğin yakınsamasına öncülük eden küresel siber güvenlik lideri Fortinet, kritik altyapı ve endüstriyel tesislerin gelişen siber tehditlerden korunmasını daha da çok desteklemek için OT Güvenlik Platformu’nu geliştirdiğini duyurdu. Yeni geliştirmeler, geleneksel OT görünürlük çözümlerinin ötesine geçerek FortiGuard OT Güvenlik Hizmeti ile OT’ye özel daha derin tehdit görünürlüğü, zorlu ortamlarda segmentasyon ve 5G için genişletilmiş sağlamlaştırılmış çözümler ve otomatik tehdit müdahalesi ve mevzuata uygunluk takibi için yükseltilmiş bir OT SecOps portföyü içeriyor.
Fortinet Ürün ve Çözümlerden Sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı Nirav Shah, “Fortinet, 20 yılı aşkın süredir sektör lideri bir OT Güvenlik Platformu oluşturuyor ve OT güvenlik inovasyonunun ön saflarında yer almaya devam ediyor” diyerek şöyle devam etti: Kritik altyapıya ve enerji, ulaştırma ve imalat gibi sektörlere yönelik siber tehditler artmaya devam ediyor. Bu son geliştirmeler, kurumlara OT güvenlik duruşlarını iyileştirmek ve yasal gerekliliklere uymak için ihtiyaç duydukları araçları sağlıyor ve bunların hepsi tek bir birleşik platform üzerinden yönetiliyor.”
AHKİB BAŞKANI GÜRKAN TEKİN: HAZIR GİYİMDE REKABET GÜCÜMÜZÜ YENİDEN KAZANMALIYIZ
Akdeniz Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (AHKİB) Yönetim Kurulu Başkanı Gürkan Tekin, şubat ayında yüzde 9,3 düşüşle 1,35 milyar dolar ihracat gerçekleştiren hazır giyim ve konfeksiyon sektöründe yatırımların durma noktasına geldiğine dikkat çekti. Artan işçilik ve enerji maliyetlerine karşın döviz kurunun yeterince yükselmemesinin sektörü olumsuz etkilediğini vurgulayan Başkan Gürkan Tekin, birçok firmanın yatırımlarını başta Mısır olmak üzere Kuzey Afrika ülkelerine kaydırdığını ve bu sürecin halen devam ettiğini söyledi.
“Üretimi ülkemizde tutmak için destekler artırılmalı”
AHKİB Başkanı Gürkan Tekin, Türkiye’deki hazır giyim ve konfeksiyon üretiminin sürdürülebilir olması için otomasyon ve markalaşmaya yönelik teşviklerin artırılması gerektiğini ifade ederek, “Firmalarımızın yurtdışına kaymasını önlemek ve mümkünse giden yatırımları yeniden ülkemize çekmek öncelikli hedefimiz olmalı. Eğer devlet destekleri artırılırsa, kaliteli ürünlerimiz ve coğrafi konum avantajımız sayesinde sektörümüz yeniden güçlenebilir. Bugün dünyaca ünlü birçok İtalyan markası, Avrupa’nın üretim üssü olarak görülen Arnavutluk’ta yüksek katma değerli üretim yaptırıyor. Biz de benzer bir başarıyı yakalayabiliriz.” dedi.
“Taklit ürünler ve kayıt dışı satış büyük engel”
Uluslararası markalarla iş birliklerini geliştirmenin önündeki en büyük engellerden birinin kayıt dışı satışlar ve taklit ürünler olduğuna dikkat çeken Başkan Gürkan Tekin, “Özellikle çanta başta olmak üzere birçok konfeksiyon ürününde birebir taklitlerin bulunması, sektörümüzün uluslararası firmalar nezdinde güvenilirliğini sarsıyor. Uzun vadeli bir strateji ile küresel markaların güvenini kazanmamız gerekiyor.” diye konuştu.
“Katma değerli üretim ve markalaşma şart”
Sektörün geleceğinin katma değeri yüksek ürün üretmek ve güçlü markalar oluşturmak olduğunu belirten Başkan Gürkan Tekin, “Mevcut maliyetlerle standart ürünler üreterek dünya pazarlarında rekabet etme şansımız yok. Bu nedenle, katma değerli üretime, markalaşmaya ve otomasyona yönelik desteklerin artırılması kaçınılmaz bir gerekliliktir. Sektörümüzün sürdürülebilir büyümesi için stratejik adımların bir an önce atılması gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
“AHKİB’in şubat ayı ihracatı 31,9 milyon dolar”
AHKİB’in şubat ayı ihracatını da değerlendiren Başkan Gürkan Tekin, söz konusu dönemde 31,9 milyon dolar ihracata imza attıklarını açıkladı. Yılın ikinci ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 7 oranında artış sağladıklarını kaydeden Başkan Gürkan Tekin, en fazla ihracat yaptıkları ülkelerin Hollanda, İspanya ve Kosova olduğunu bildirdi.
Başkan Gürkan Tekin, bölge ihracatını ürün grupları ve ülkelere göre şöyle değerlendirdi: “Şubat ayında 3 bin 632 ton ürünü uluslararası pazarlarda değerlendirdik. En çok ihraç ettiğimiz ürün grupları listesinde ilk üç sırada yer alan bayan dış giyim, bay dış giyim ve diğer hazır eşyanın şubat ayı satışlarımızdaki toplam payı yüzde 80 düzeyinde ortaya çıktı. Bayan dış giyimde yüzde 14 artışla 15 milyon dolar, bay dış giyimde 7,1 milyon dolar, diğer hazır eşyada 3,2 milyon dolar ihracat gerçekleştirdik. Şubat ayı ihracatımızı ülkelere göre incelediğimizde en yüksek değerlere ulaştığımız pazarlar Hollanda, İspanya ve Kosova oldu. Hollanda’ya yüzde 5 artışla 10,5 milyon dolar, İspanya’ya yüzde 43 azalışla 2,2 milyon dolar, Kosova’da 90 kat artışla 2,2 milyon dolar ihracat gerçekleştirdik. Kosova’nın yanı sıra Kırgızistan, Kazakistan, Ukrayna ve Polonya pazarlarında ihracat hacminde anlamlı artışlar sağladık.”
Hitit’in Yeni Partner Havayolu: İtalyan SkyAlps
Hitit, havayolu rezervasyon sistemleri alanında Avrupa’nın en büyük ikinci teknoloji şirketi olarak kıtadaki büyümesini sürdürüyor. İtalya merkezli havayolu şirketi SkyAlps, operasyonlarını geliştirmek, iyileştirmek ve dijital dönüşümünü hayata geçirmek için Hitit’i tercih etti. 17 Ocak 2025’te gerçekleşen sistem geçişinin ardından, operasyonlarını Hitit teknolojisiyle sürdüren SkyAlps, bu sayede yolcu hizmet sistemleri süreçlerini daha verimli yönetecek ve tüm satış kanallarında yolcularına üstün bir seyahat deneyimi sunabilecek.
SkyAlps, Avrupa ve Afrika’nın en büyük ikinci havayolu rezervasyon sistemleri sağlayıcısı olan Hitit ile anlaşma yaparak operasyonlarına Hitit’in teknolojisiyle başladı. Merkezi, İtalya’nın Güney Tirol Özerk Bölgesi’ndeki Bolzano Havalimanı’nda bulunan SkyAlps, yenilenebilir enerji alanında uzmanlaşmış Fri-El Green Power şirketinin bir iştirakidir.
SkyAlps, 17 Mart itibarıyla rezervasyon, biletleme, check-in, uçuş operasyonları ve dinamik fiyatlandırma gibi kritik havayolu süreçlerinde Hitit’in bulut tabanlı çözümlerine geçiş yaptı. 8 uçaktan oluşan filosuyla, Avrupa’da 20’den fazla noktaya hizmet veren SkyAlps, verimliliği artırmak, operasyonel maliyetleri düşürmek ve yolcu deneyimini iyileştirmek için Hitit’in yenilikçi teknolojilerinden yararlanacak. Esnek ve ölçeklenebilir sistem, yalnızca gelecekteki büyümeyi desteklemekle kalmayıp, aynı zamanda diğer havayollarıyla stratejik iş birliklerine olanak sağlayarak yeni ortaklıkların ve genişletilmiş bağlantı ağının önünü açıyor.
Hitit Genel Müdürü Nevra Onursal Karaağaç, bu ortaklığın Hitit’in Avrupa’ya açılma stratejisindeki önemini vurgulayarak şunları söyledi: “SkyAlps, İtalya’daki ilk Partner havayolumuz olarak bizim için heyecan verici bir proje oldu. Avrupa’nın en büyük ikinci havacılık teknolojisi şirketi olarak bölgedeki istikrarlı büyümemiz, SkyAlps ile yaptığımız iş birliği sayesinde daha da güçlendi. Hitit’in çözümleriyle SkyAlps, dijitalleşme yolunda uzun zamandır beklenen adımı atmış oldu. Havayolu sektöründe dijitalleşme, yolcu hizmetlerinin iyileştirilmesi ve rekabet gücünün artırılması için kritik
öneme sahip. Bu vizyon doğrultusunda SkyAlps’in teknoloji ortağı olmaktan, operasyonel süreçlerini kolaylaştırmaktan ve yolcularına üstün bir seyahat deneyimi sunmalarına katkıda bulunmaktan mutluluk duyuyoruz.”
SkyAlps Başkanı Josef Gostner ise anlaşmayla ilgili görüşlerini şu şekilde paylaştı:
“Hitit ile iş ortaklığımız, SkyAlps’in vizyonu doğrultusunda önemli bir adımdır. Hitit’in gelişmiş, bulut tabanlı çözümlerini entegre ederek yalnızca operasyonlarımızı optimize etmekle kalmıyor, aynı zamanda yolcularımız ve ortaklarımız için genel seyahat deneyimini de geliştiriyoruz. Bu ortaklık, pazardaki konumumuzu güçlendirirken verimlilik, yenilikçilik ve sürdürülebilirlik konularındaki kararlılığımızı destekliyor.”
Türk gıda ürünleri Japonya’da tanıtıldı
Uzakdoğu’nun en büyük gıda fuarı olan Foodex Japan2025 Fuarı, 11-14 Mart 2025 tarihleri arasında Türk gıda ürünlerinin şovuna sahne oldu.
Ege İhracatçı Birlikleri, Türkiye’de gıda sektöründe başarılı 42 firmanın katılımıyla Foodex Fuarı’na 25. kez Türkiye Milli Katılım Organizasyonunu gerçekleştirirken, Japonya’nın 70 milyar dolarlık gıda ithalatından Türkiye’nin daha fazla pay alması için 42 Türk firmasının 150 Japon ithalatçı firmayla 500’ün üzerinde ikili görüşme yapmasına olanak sağladı.
Türk mutfağı Otsuma Kadın Üniversitesi müfredatına girecek
ABD pazarında Türk gıda ürünlerinin ihracatını ikiye katlayan Ticaret Bakanlığı destekli Turkish Tastes isimli TURQUALITY Projesi Japonya’da hayat bulacak. Türk mutfağı Japonya’da Otsuma Kadın Üniversitesi’nde ders olarak okutulacak.
Ege İhracatçı Birlikleri Yönetim Kurulu Başkanları, Foodex Japan Fuarı için gittikleri Japonya’dan heybelerinde yeni bir TURQUALITY Projesi’yle yurda döndü.
Ege İhracatçı Birlikleri’nin Türk gıda ürünlerinin Amerika Birleşik Devletleri’nde bilinirliğini ve tüketimini artırmak için 2019 yılında hayata geçirdiği ve Türk gıda ürünlerinin ABD’ye ihracatını 5 yılda 750 milyon dolardan 1,6 milyar dolara çıkaran Turkish Tastes isimli TURQUALITY Projesi, Türkiye’nin Japonya’ya 370 milyon dolar olan ihracatını 1 milyar dolara çıkarmak için Türk gıda ürünlerini Japonya’da tanıtacak.
Japonya’nın en büyük gıda fuarı Foodex Japan Fuarı’na 42 Türk gıda ihracatçısıyla çıkarma yapan Ege İhracatçı Birlikleri Başkanları, Otsuma Kadın Üniversitesi ziyaretinde Türk mutfağının Otsuma Kadın Üniversitesi müfredatına girmesi konusunda mutabakata vardı.
Motorlu Kara Taşıtları, Şubat 2025 Şubat ayında 136 bin 810 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı. Kayseri’de trafiğe kayıtlı araç sayısı Şubat ayı sonu itibarıyla 488 bin 642 oldu.
Şubat ayında trafiğe kaydı yapılan taşıtların %50,2’sini otomobil, %32,7’sini motosiklet, %9,2’sini kamyonet, %3,3’ünü traktör, %2,2’sini kamyon, %1,5’ini minibüs, %0,8’ini otobüs ve %0,1’ini özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.
Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre %17,5 azaldı
Şubat ayında trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre, motosiklette %61,9, otobüste %52,6, traktörde %47,2, özel amaçlı taşıtta %41,2, minibüste %16,8 artarken kamyonette %48,3, otomobilde %34,1 ve kamyonda %21,4 azaldı.
Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı geçen yılın aynı ayına göre %29,3 azaldı
Şubat ayında geçen yılın aynı ayına göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı otobüste %41,1, minibüste %29,2 artarken motosiklette %47,2, traktörde %38,1, kamyonette %31,1, özel amaçlı taşıtta %26,0, kamyonda %23,4 ve otomobilde %10,6 azaldı.
Trafiğe kayıtlı toplam taşıt sayısı Şubat ayı sonu itibarıyla 31 milyon 596 bin 522 oldu
Şubat ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı taşıtların %51,9’unu otomobil, %20,0’ını motosiklet, %15,0’ını kamyonet, %7,2’sini traktör, %3,2’sini kamyon, %1,7’sini minibüs, %0,7’sini otobüs ve %0,3’ünü özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.
Şubat ayında 762 bin 109 adet taşıtın devri yapıldı
Şubat ayında devri(1) yapılan taşıtların %68,3’ünü otomobil, %15,5’ini kamyonet, %8,0’ını motosiklet, %3,3’ünü traktör, %2,2’sini kamyon, %1,9’unu minibüs, %0,6’sını otobüs ve %0,2’sini özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.
Şubat ayında 68 bin 731 adet otomobilin trafiğe kaydı yapıldı
Şubat ayında trafiğe kaydı yapılan otomobillerin %10,4’ü Renault, %9,7’si Toyota, %7,6’sı Fiat, %7,3’ü Hyundai, %7,2’si Volkswagen, %4,9’u Peugeot, %4,3’ü Opel, %3,5’i Skoda, %3,5’i Ford, %3,3’ü Mercedes-Benz, %3,1’i Kia, %3,1’i Citroen, %2,9’u BMW, %2,9’u Chery, %2,8’i Nissan, %2,5’i BYD, %2,3’ü Audi, %1,9’u Dacia, %1,6’sı Honda, %1,4’ü Mini ve %13,9’u diğer(2) markalardan oluştu.
Ocak-Şubat döneminde 302 bin 544 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı
Ocak-Şubat döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı %25,7 azalarak 302 bin 544 adet olurken, trafikten kaydı silinen taşıt sayısı da %56,1 artarak 7 bin 108 adet oldu. Böylece Ocak-Şubat döneminde trafikteki toplam taşıt sayısında 295 bin 436 adet artış gerçekleşti.
Ocak-Şubat döneminde trafiğe kaydı yapılan otomobillerin %49,3’ü benzin yakıtlıdır
Ocak-Şubat döneminde trafiğe kaydı yapılan 173 bin 66 adet otomobilin %49,3’ü benzin, %26,1’i hibrit, %12,9’u elektrikli, %10,8’i dizel ve %0,9’u LPG yakıtlıdır. Şubat ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı 16 milyon 405 bin 235 adet otomobilin ise %33,9’u dizel, %31,6’sı LPG, %30,4’ü benzin, %2,7’si hibrit ve %1,3’ü elektriklidir. Yakıt türü bilinmeyen(3) otomobillerin oranı ise %0,2’dir.
Ocak-Şubat döneminde en fazla 1300 ve altı silindir hacimli otomobil kaydı yapıldı
Ocak-Şubat döneminde trafiğe kaydı yapılan 173 bin 66 adet otomobilin %32,6’sı 1300 ve altı, %24,2’si 1401-1500, %11,1’i 1501-1600, %10,8’i 1301-1400, %7,8’i 1601-2000, %0,6’sı 2001 ve üstü motor silindir hacmine sahiptir.
Ocak-Şubat döneminde kaydı yapılan otomobillerin 67 bin 122’si gri renklidir
Ocak-Şubat döneminde trafiğe kaydı yapılan 173 bin 66 adet otomobilin %38,8’i gri, %28,0’ı beyaz, %11,8’i mavi, %11,6’sı siyah, %4,2’si kırmızı, %4,0’ı yeşil, %0,5’i kahverengi, %0,5’i sarı, %0,3’ü turuncu ve %0,2’si diğer renklidir.
Çocuk Sağlığı ve Yoksunluğu, 2024
“Çocuk Sağlığı ve Yoksunluğu Modülü” adlı özel konulu çalışma, 2024 yılında Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması ile birlikte modül olarak uygulanmıştır. Avrupa Birliği ülkeleri ile aynı dönemde uygulanan bu modülün amacı, hanelerdeki 15 yaş ve altındaki tüm çocukların sağlık ve yoksunluk durumlarını tespit etmektir.
Çocukların %94,5’inin genel sağlık durumu “İyi veya çok iyi” durumda
Çocukların genel sağlık durumu incelendiğinde; %94,5’inin “İyi veya çok iyi”, %4,6’sının “Orta”, %0,9’unun ise “Kötü veya çok kötü” düzeyde olduğu beyan edildi. Sağlık durumu çocukların yaş gruplarına göre incelendiğinde 0-5 yaş grubundakilerin %95,1’inin, 6-11 yaş grubundakilerin %94,7’sinin, 12-15 yaş grubundakilerin ise %93,5’inin “İyi veya çok iyi” durumda olduğu tahmin edildi. En düşük yaş grubu olan 0-5 yaş grubu çocukların %0,7’sinin, 6-11 yaş grubu çocukların %0,9’unun, 12-15 yaş grubu çocukların ise %1,0’ının sağlık durumu “Kötü veya çok kötü” olarak tespit edildi.
Sağlık durumu “Kötü veya çok kötü” olan çocukların %53,7’sinin günlük faaliyeti çok sınırlandı
Sağlık durumu “Kötü veya çok kötü” olan çocukların %53,7’sinin en az son 6 aydır yaşanan bir sağlık problemi nedeniyle günlük faaliyetlerinin çok sınırlandığı, %40,9’unun faaliyetlerinin sınırlandığı, %5,4’ünün ise faaliyetlerinin sınırlanmadığı belirtildi.
Sağlık durumuna göre çocukların en az son 6 aydır yaşanan bir sağlık problemi nedeniyle faaliyetlerinde bir kısıtlama olma durumu (%), 2024
Hanehalklarının %9,2’sinde çocuklar maddi yetersizlik nedeniyle yeni giysilere sahip olamadı
Anket sonuçlarına göre; 15 yaş ve altı tüm çocukların yeni giysilere sahip olduğu hanehalkı oranı %88,6 iken maddi yetersizlik nedeniyle çocukları yeni giysilere sahip olmayan hanehalkı oranı %9,2, diğer nedenlerle sahip olmayan hanehalkı oranı ise %2,2 olarak gerçekleşti.
Hanehalkında yaşayan tüm 15 yaş ve altı çocukları günde en az bir kez taze meyve ve sebze tüketen hanehalkı oranı %86,7 iken maddi yetersizlik nedeniyle çocukları günde en az bir kez taze meyve ve sebze tüketemeyen hanehalkı oranı %10,0, diğer nedenlerle tüketemeyen hanehalkı oranı ise %3,3 olarak tahmin edildi.
Çocukları için evden uzakta bir haftalık tatil masrafını karşılayabilen hanehalkı oranı %51,2 iken maddi yetersizlik nedeniyle evden uzakta bir haftalık tatil masrafını karşılayamayan hanehalkı oranı %22,2, diğer nedenlerle karşılayamayan hanehalkı oranı ise %26,6 olarak gerçekleşti.
Ders çalışılabilecek uygun yeri olmayan çocukların ebeveynlerinin %80,8’i lise altı eğitimli
Anket sonuçlarına göre; 15 yaş ve altı tüm çocukların maddi yetersizlik nedeniyle evde ders çalışılabilecek veya ödev yapabilecek uygun yeri olmayan hanehalklarından %80,8’inin, evde oynayabilecek oyuncakları olmayan hanehalklarından %81,0’ının, yaşlarına uygun kitap olmayan hanehalklarından ise %81,1’inin, en yüksek eğitime sahip ebeveynin eğitimi lise altı düzeyde olduğu görüldü.
Hizmetlere Erişim ve Ayrımcılık, 2024
“Hizmetlere Erişim ve Ayrımcılık Modülü” adlı özel konulu çalışma, 2024 yılında Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması ile birlikte modül olarak uygulanmıştır. Avrupa Birliği ülkeleri ile aynı dönemde uygulanan bu modülün amacı, hanelerin evde bakım hizmetlerine erişimi, resmi çocuk bakım hizmetleri, ayrımcılık ve toplu taşım kullanımına ilişkin bilgileri tespit etmektir.
Hanehalklarının %7,8’i en az bir üyesi için evde bakım hizmetine ihtiyaç duydu
Hanelerin %7,8’i en az bir üyesinin uzun dönemli fiziksel veya zihinsel hastalık, sakatlık veya yaşlılık nedeniyle sağlık ve evde bakım hizmetlerine ihtiyaç duydu. Sağlık ve evde bakım hizmetlerine ihtiyaç duyan hanehalklarının %9,6’sı, bu fert/fertlerin bakımı için profesyonel sağlık ve bakım hizmeti veren kişilerden, hane tarafından ödenmese dahi (örn; devlet tarafından ödeniyorsa) evde ücret karşılığı bakım hizmetlerine erişebildi. Sağlık ve evde bakım hizmetlerine ihtiyaç duyan hanehalklarının %90,4’ü ise evde sağlık ve bakım hizmeti alamadı.
Çocukların %1,5’i zorunlu eğitim saatleri dışında profesyonel bakım hizmetine ihtiyaç duydu
Zorunlu eğitim faaliyeti dışında uzmanlaşmış bir kişi veya kurumdan alınan bakım hizmetine veya bu bakım hizmetinden faydalanıp daha fazlasını almaya ihtiyaç duyan 0-12 yaş arasındaki çocukların oranı %1,5 olarak tahmin edildi. Uzmanlaşmış bir kişi veya kurumdan alınan bakım hizmetine ihtiyaç duyan bu çocukların %74,7’si maddi yetersizlik, %21,4’ü hizmet alınacak yerin koşulları ile uyumsuzluğu, %3,9’unun ise diğer nedenlerle bakım hizmetine ulaşamadığı tespit edildi.
Toplu taşıma harcamaları hanelerin %5,3’üne çok yük getiriyor
Son 12 ay içerisinde toplu taşıma harcamalarının haneye getirdiği yük incelendiğinde; hanehalklarının %5,3’üne toplu taşıma harcamasının çok yük getirdiği, %46,7’sine ise biraz yük getirirken, %33,6’sına ise yük getirmediği görüldü. Hanehalklarının %14,4’ünün toplu taşıma harcaması olmadı.
Fertlerin %2,4’ü kamu kurumunda veya kamu hizmeti alırken ayrımcılığa uğradığını hissetti
Son 12 ay içerisinde 15 ve daha yukarı yaştaki fertlerden, herhangi bir kamu kurumunda veya kamu hizmeti alırken (yüz yüze, telefon veya e-posta) bir kez bile olsa ayrımcılık hissedenlerin oranı %2,4 oldu. Son beş yıl içerisinde konut kiralamaya veya satın almaya çalışırken ayrımcılığa uğradığını hissedenlerin oranı ise %1,1 olarak tahmin edildi. Son 12 ay içerisinde ebeveyn/veli veya öğrenci olarak bir eğitim kurumundan biri ile iletişim kurarken ayrımcılığa uğrayanların oranı %0,8, kamusal alanlarda (alışveriş merkezi, kafe, restoran vb.) veya eğlence/spor tesislerini kullanırken ayrımcılığa uğradığını hissedenlerin oranı ise %0,6 oldu.
adığını hissedenlerin oranı ise %0,6 oldu.