Eğitim, magazin-yaşam, ekonomi-teknoloji haberleri, TUİK verileri (14.12.2023)

KÜN, COP28 Dünya İklim Zirvesine Katıldı

Kapadokya Üniversitesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Küresel Sürdürülebilir Turizm Konseyi (GSTC), turizm sektörünün temsilcileri ve Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) Dubai’de gerçekleşen COP28’de sürdürülebilir turizm odaklı bir panel düzenleyerek Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı’nda öne çıktı.

Panelin moderatörlüğünü üstlenen KÜN Rektörü Prof. Dr. Hasan Ali Karasar, Türkiye Sürdürülebilir Turizm Programının son bir yılda geldiği noktayı değerlendirerek programın turizm tesislerinin standartlarını yükseltmeyi, sürdürülebilir ve sorumlu turizmi teşvik etmeyi amaçladığını ve bu sayede küresel iklim değişikliğinin olumsuz etkilerini azaltarak destinasyonların kalkınma ve istihdamına katkı sağlayacağını ifade etti. GSTC Başkan Yardımcısı CB Ramkumar, Türkiye’nin sürdürülebilir turizmdeki dünya liderliğini öne çıkararak, programın sonucunda sertifikalandırılan tesis sayıları açısından ülkemizin açık ara birinci olduğuna işaret ederken, TGA Genel Müdür Vekili Dr. Elif Balcı Fisunoğlu, Türkiye’nin ulusal sürdürülebilir turizm programının temellerinin 2018’de atıldığını ve Paris Anlaşması’nın ardından sürecin hızla ilerlediğini paylaştı. Fisunoğlu, 2023 itibarıyla Türkiye’de 1 milyondan fazla yatağın sertifikalandığını söyledi. TGA Yönetim Kurulu Üyesi Kaan Kaşif Kavaloğlu, Türkiye’nin hedefinin 2030’a kadar konaklama altyapısının tamamında sertifikasyona ulaşmak olduğunu ve uluslararası sürdürülebilir turizm standartlarını benimseyerek Türkiye’nin dünya çapındaki liderlik rolünü devam ettireceğini açıkladı. TÜROFED Başkanı Erkan Yağcı ise, sürdürülebilirlik sertifikalı otellere olan talebin arttığını ve programın ekonomik faydalarının sektör çapında görülmeye başlandığını belirtti.

Çocuklar gündüz saatlerinin yüzde 20’den fazlasını yollarda geçiriyor

Findmykids’in yaptığı araştırmaya göre dünyada çocuklar her gün ortalama 12,3 kilometre yol gidiyor. Türkiye’deki çocuklar ise günde ortalama 3,6 kilometre yürürken, günün en aktif saatlerinin yüzde 20,3’ünü yollarda geçiriyorlar. Findmykids Ülke Müdürü Neşen Yücel, sundukları cep telefonu uygulamasını kullanan ebeveynlerin, çocuklarının gittiği yolu harita üzerinde görerek tehlikeli bölgelerden uzak durmalarını sağlayabileceklerini belirtiyor.

 Konum takip uygulaması Findmykids, dünyada ve Türkiye’deki çocukların her gün ev dışında ortalama ne kadar yol gittiğini ölçtü. Findmykids’in dünyada 5,8 milyon ve Türkiye’de 250 bine yakın aktif kullanıcısının geçtiğimiz Ekim ayı içerisinde 07:00 ile 19:00 arasındaki 12 saatlik verilerini anonim olarak değerlendirdiği araştırmaya göre, çocuklar günlerinin hiç de azımsanmayacak bir bölümünü evden okula gidip gelirken yolda geçiriyorlar.

Findmykids verilerine göre dünyadaki çocuklar her gün ortalama 12,3 kilometre yol gidiyor. Bunun 2,8 kilometresini yürüyerek, 9,5 kilometresini ise bir taşıtla kat ediyorlar. Araştırmaya göre dünyanın günde en çok yürüyen çocukları Azerbaycan’da. Findmykids araştırması Azerbaycan’daki çocukların günde ortalama 4,8 kilometre, Kırgızistan’dakilerin 4,3 kilometre, Hindistan’dakilerin 3,8 kilometre ve Türkiye’deki çocukların ise günde ortalama 3,6 kilometre yürüdüğünü ortaya koyuyor. Almanya ve Rusya’nın ortalaması 2,6 kilometre, İngiltere’nin ortalaması 2,2 kilometre ve çocukların en az yürüdüğü ülke olan ABD’nin ortalaması ise 1,6 kilometreyle Türkiye’nin yarısından az.

Findmykids Ülke Müdürü Neşen Yücel, “170 ülkeyi kapsayan araştırmamızda, dünyadaki ve Türkiye’deki çocukların en aktif oldukları sabah 07:00 ile akşam 19:00 arasındaki hareketlerini ölçümledik. Geçtiğimiz Ekim ayı içindeki her günü araştırmamıza dahil ettik. Çocuklar bazı günlerde tabii ki daha aktif olabiliyorlar ancak dünya ortalamasına göre sözünü ettiğimiz bu zaman diliminin yüzde 5’ini yürüyerek, yüzde 12’sini ise bir vasıtayla seyahat ederek geçiriyorlar. Yani günün en aktif saatlerinin toplamda yüzde 17’sini yolda harcıyorlar ve bu oran süre olarak toplamda yaklaşık iki saate karşılık geliyor. Okul yolunun uzunluğunu merak edenler için de hemen belirtelim, evle okul arasındaki mesafenin dünya ortalaması 5,8 kilometre ve evden okula ya da okulda eve giderken geçirilen sürenin ortalaması ise 24 dakika,” dedi.

Türkiye’de çocukların evleri ile okulları arasındaki ortalama mesafenin 6 kilometre kadar olduğunu belirten Neşen Yücel, “Tabii ülkemizde olduğu gibi diğer tüm ülkelerde de bazı çocuklar çok daha fazla, kimileri ise daha az yol gidiyor evle okul arasında. Bu konuda dünya sıralaması dikkat çekici. Suudi Arabistan 14,4 kilometre ortalamayla dünyada ilk sırada yer alıyor. Tayland, Malezya ve Güney Afrika 12 kilometre civarındaki ortalamalarıyla bu ülkeyi takip ediyor. ABD’nin ortalaması 10 kilometre iken, Belçika, Kanada ve Fransa 8 kilometre civarındaki ortalamalarla listede yer alıyor,” dedi.

Neşen Yücel, Türkiye’deki çocukların günlük hareket yapısına ilişkin olarak çeşitli ayrıntılara da değindi: “Türkiye’deki çocuklar dünyada en çok yürüyenler arasında yer alıyor. Bir kıyaslama yapacak olursak ülkemizdeki çocuklar aktif saatlerinin yüzde 6,5’ini yürüyerek geçirirken Rusya’da bu oran yüzde 5,5, Almanya’da yüzde 5,1, İngiltere’de yüzde 5 ve ABD’de yalnızca yüzde 3,7 gibi bir oran. Yine aynı açıdan baktığımızda ülkemizdeki çocuklar günün 13,8’ini bir araçta seyahat ederek geçirdikleri için aktif saatlerinin yüzde 20,3’ü yollarda geçiyor diyebiliriz. Bu hiç de azımsanmayacak bir zaman dilimi. Bu noktada anne babaların çocuklarını yolda geçirilen zamanı en doğru şekilde değerlendirmeye, örneğin serviste oyun oynamak ya da video izlemek yerine kitap okumaya teşvik etmeleri yerinde olacaktır. Ebeveynler Findmykids uygulaması aracılığıyla çocuklarının cep telefonlarında hangi uygulamayı ne kadar süreyle kullandıklarını kolayca inceleyebilir ve gerekli yönlendirmeleri yapabilirler.”

Neşen Yücel, okula yürüyerek gidip gelen çocukların kimi zaman daha kısa olduğu için farkında olmadan tehlikeli bir yol seçebildiklerine de işaret ederek anne babaları uyardı: “Findmykids uygulamasını kullanan ebeveynler çocuklarının gittiği yolu telefonlarındaki harita üzerinde kolayca görebilir ve tehlikeli bölgelerden uzak durmasını sağlayabilirler. Örneğin, eğer çocuğun araç trafiğinin çok yoğun ve hızlı aktığı tehlikeli bir yoldan gittiğini görürlerse, onu hemen uyarabilecekleri gibi çok daha güvenli bir rotaya da çabucak yönlendirebilirler.”

Evyap’ın, Ahmet Fikret Evyap adına Tuzla’da yaptıracağı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin temeli atıldı

Geçtiğimiz yıl vefat eden Evyap’ın ikinci kuşak temsilcisi Ahmet Fikret Evyap adına İstanbul Tuzla’da yaptırılacak Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Atölyeleri ve Spor Salonu’nun temeli atıldı.

İstanbul Valisi Davut Gül ile Evyap İcra Kurulu Başkanı Mehmed Evyap arasında imzalanan protokol kapsamında, Tuzla Yayla Mahallesinde yaptırılacak okul, 32 derslikli olacak. Okulun yaklaşık 350 milyon liraya mal olması öngörülüyor.

 Türkiye’nin lider kişisel temizlik ve bakım şirketi Evyap, fabrikasının da bulunduğu Tuzla’ya 32 derslikli bir mesleki ve teknik lise inşa edecek. Geçtiğimiz yıl vefat eden Evyap’ın ikinci kuşak temsilcisi Ahmet Fikret Evyap adına yaptırılacak lise, tamamlandığında Milli Eğitim Bakanlığı’na devredilecek. Yenilikçi vizyonuyla Evyap’ı global bir ihracatçıya dönüştüren Fikret Evyap’ın adının verileceği okul, yaklaşık 17 bin metrekare üzerine inşa edilecek. Toplam 32 derslikli okul binası, üç adet atölye binası, kapalı spor salonu ile açık spor alanlarından oluşacak ve yaklaşık olarak 15 bin metrekare kapalı alanda hizmet verecek.

Okulun temel atma törenine İstanbul Valisi Davut Gül, Tuzla Kaymakamı Ümit Hüseyin Güney, Tuzla İlçe Milli Eğitim Müdürü Metin Çangır, Evyap Yönetim Kurulu Başkanı Fethi Evyap, Evyap İcra Kurulu Başkanı Mehmed Evyap, Evyap İcra Kurulu Üyesi Ömer Evyap, merhum A. Fikret Evyap’ın eşi Semra Evyap, kızları Ayşe Evyap Kadakal ve Zeynep Evyap Kutsoy başta olmak üzere Evyap çalışanları ve öğrenciler katıldı.

İstanbul Valisi Davut Gül: İstanbul’un önemli bir ihtiyacını karşılayacak

Temel atma töreninde konuşan İstanbul Valisi Davut Gül, şu anda İstanbul’un en çok ihtiyacı olan şeyin meslek liseleri olduğunu belirtti. Gül, “Bu proje usulen yapılmış bir proje değil. Öncelikle teklif aileden geldi. Bu bizim için çok kıymetli. Meslek lisesi mezunu insana ihtiyacımız var. Meslek lisesi mezunlarının piyasada daha kolay iş bulduğunu görüyoruz. Lisemizi yaparken ihtiyacı olan atölyeleri ve spor salonunu planlamaları da çok kıymetli. Tuzla’nın ve İstanbul’un önemli bir ihtiyacını inşallah kapatmış olacak” şeklinde konuştu.

“Okulumuzun açılışını da inşallah Evyap ailesi ile birlikte yapacağız” diyen Vali Gül, “İnanıyorum ki, burada okuyan öğrencilerimiz arasından yeni Fikret Evyap’lar çıkacak ve onlar da ileride her biri kendi çapında bir Evyap olduğunda dönüp okul yaptıracaklar” dedi.

Mesleğine aşık, vizyoner ve tutumluluğu ile öne çıkan bir iş insanı

Evyap İcra Kurulu Başkanı Mehmed Evyap ise, sözlerine babası Ahmet Fikret Evyap’ın vizyonerliği, çalışkanlığı ve tutumluluğuna değinerek başladı. “Sevgili babamı başkalarından ayıran üç özelliğini sıralayacağım” diyen Evyap, şöyle devam etti:

“Fikret Bey övünmeyi sevmezdi, o nedenle ne kadar okul yaptırdığına hiç değinmeyeceğim. Kendisini özel kılan şeylerden bahsetmek istiyorum. Onu tanıdığım herkesten ayıran en önemli özelliği, mesleğine aşık bir insan olmasıydı. Daha çocukluk yıllarında babasının sabun atölyesinden sabun, babaannemizin mutfağından tencere kaçırıp bahçede sabun yapmaya çalışırmış. Son yıllarında sağlığı nedeniyle evden çıkamadığında, seyahate giden herkesten sabun getirmesini isterdi. Getirdiğimizde de çocuklar gibi sevinirdi. Bir diğer özelliği, gelecekle ilgili öngörülerinde müthiş isabetli olmasıydı yani vizyonerdi. Ve müthiş tasarruf sahibi bir insandı. Bana 35 yaşım için yazdığı mektubu, yağ fiyatlarını not aldığı kağıdın arkasına yazacak kadar tutumluydu. Ama asla cimri değildi. Şu anda Erzurum’da da Mehmet Rıfat Evyap Fen Lisesi’nin inşaatı devam ediyor. İnşallah bu okullardan mezun olan arkadaşlarımız da Mehmet Rıfat Bey, Fikret Bey gibi vatana millete hayırlı insanlar olacak.”

ShipEntegra’danKadın Girişimcilere Müjdeli Haber E-İhracatta Yüzde 50 İndirim Fırsatı!

ShipEntegrave Mastercard ile Eşsiz Kampanya Kadın Girişimcileri Bekliyor

E-ihracatsektörünün önde gelen markalarından olan ShipEntegra, Mastercard ilegerçekleştirdiği kampanya ile kadın girişimcilere büyük bir fırsat sunuyor.Etsy platformunda faaliyet gösteren birçok yetenekli kadın girişimcinin elemeği ürünlerini dünya genelinde müşterilere ulaştırma konusundaki özveriliçalışmalarını takdir eden ShipEntegra, kadın girişimcilere yüzde 50 indirimfırsatı tanıyor. Bu özel kampanya ile toplamda 100 dolar değerinde indirimkazanılabiliyor. 6 Kasım -31 Aralık 2023tarihleri arasında koşullara uygun gönderilen paketler için geçerli olacakkampanya, yoğun alışveriş döneminde daha fazla rekabet edebilmenin kapılarınıaralıyor.

El yapımı ürünler, el sanatları, antikaeşyalar, benzersiz takılar, giyim ve ev dekorasyonu gibi özel ve kişiselleştirilmişürünlerin satışı konusunda ünlenen Etsy, yüzde 70’e varan kadın girişimcisayısı ile öne çıkıyor.

E-ihracat sektörüne kazandırdığı ilkler ilesektörün önünü açan ShipEntegra, Mastercard ile gerçekleştirdiği kampanya ilekadın girişimcilere desteğini sürdürüyor. Kadın girişimcilerin el emeğiniürünlerinin dünya genelinde gördüğü ilgiye destek olan ShipEntegra, lojistiktesağladığı yüzde 50 indirim fırsatıyla rekabetin dozunu artırıyor. 6 Kasım-31Aralık tarihleri arasında geçerli olacak kampanyada; ShipEntegra paneliniüzerinden Etsy’de bulunan mağazanın entegrasyonunu tamamlamış ve entegrasyonuyapılan mağazadan gönderim yapılması gerekiyor.

BAKAN KACIR DUYURDU: İLK TÜK UZAY YOLCUSU ALPER GEZER AVCI, 9 OCAK 2024’TE UZAYA GİDECEK

 ALPER GEZER AVCI’NIN GÖREV ARMASI DA BELLİ OLDU

 Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Uluslararası Uzay İstasyonu’nda (ISS) görev yapacak ilk Tük Uzay Yolcusu Alper Gezer Avcı’nın 9 Ocak 2024’te uzaya gideceğini açıkladı.

 Türkiye’nin insanlı ilk uzay misyonunun gerçekleşeceği tarih belli oldu. Misyon 9 Ocak 2024’te gerçekleşecek. İlk Türk astronot Alper Gezeravcı, misyonda İspanyol, İtalyan ve İsveçli astronotlarla birlikte görev alacak.

 GÖREV ARMASINDA 100.YIL VE TÜRK DEVLETLERİ VURGUSU

 Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, sosyal medyada yaptığı paylaşımda, Alper Gezer Avcı’nın misyonda kullanılacak armayı tanıttığı videoya yer verdi.

 Sekiz köşeli Selçuklu yıldızının bulunduğu armada ay-yıldızlı Türk Bayrağı,16 Türk devletini temsil eden yıldızlar, Cumhuriyetin 100. yılına ithafen 100 sayısı ve dünya üzerinde turkuaz renkli Türkiye haritası bulunuyor.

 Videoda; Alper Gezer Avcı, görev armasının detaylarını anlattı.

 13 FARKLI DENEY YAPACAK

 Türkiye’nin İnsanlı İlk Uzay Misyonu kapsamında Alper Gezeravcı, Ocak ayındaki fırlatmanın ardından Uluslararası Uzay İstasyonu’nda 14 gün kalacak, 13 farklı bilimsel deneye imza atacak.

 Sanayi ve Teknoloji Bakanı Kacır, biyoloji, tıp, malzeme bilimi ve genetik gibi alanlarda gerçekleşecek deneylerden birinin Muş Bilim ve Sanat Merkezindeki öğrenciler tarafından hazırlandığını duyurmuştu.

Sosyal Zincir deprem bölgesindeki üreticileri İhaleye Hazırlık ve Teklif Verme konusunda eğitiyorDeprem bölgesindeki üretici ve küçük işletmeleri satış olanaklarını artırmak üzere, kurumların satın alma birimleriyle buluşturan Sosyal Zincir; yerli üreticiyi tedarik zincirine dahil olabilmesi konusunda da desteklemeye devam ediyor. Bu doğrultuda deprem bölgesindeki üretici ve küçük işletmecilere “İhaleye Hazırlık ve Teklif Verme 101” eğitimi verildi.Ülkemizde yaşanan depremden etkilenen grupların satın alma faaliyetleri yoluyla desteklenmesine katkıda bulunurken, farklı sektörlerin ihtiyacı olan ürün ve hizmetleri üreten yerel üreticileri tedarik zincirine dahil etmeyi amaçlayan ve I4D (Innovation for Development) tarafından hayata geçirilen Sosyal Zincir; deprem bölgesinde yer alan üreticilere yönelik eğitimler vermeye başladı.Deprem bölgesindeki üreticileri ve küçük-orta ölçekli işletmeleri; üretim, planlama, fiyatlama ve pazar tespiti konularında destekleyecek olan “İhaleye Hazırlık ve Teklif Verme 101” başlıklı eğitime gıda ve hediyelik eşya önde olmak üzere farklı sektörlerden 100’e yakın yerel üretici katıldı.Murad Tiryakioğlu tarafından verilen 3 saatlik eğitim kapsamında “Kurumsal İhtiyaç Analizi”, “Sorumlu Üretim, Planlama ve Fiyatlama”, “Pazar Tespiti ve Kamuyu Alıcı Olarak Konumlandırmak”, “Kamu İhale Kanunu Kimden Yana?” gibi konu başlıkları detaylı olarak ele alındı.Deprem bölgesinin nerdeyse tamamından katılım gösteren üreticilerin bundan sonraki adımda satın alma süreçlerine daha bilinçli bir şekilde hazırlanmaları ve uzun vadede tedarik zincirinde kalıcı bir şekilde yer almaları bekleniyor.

Gıda ve tarım, teknoloji ve etki ekseninde değerlendirildi Foodback tarafından dördüncüsü bu yıl düzenlenen Gıdada Etki Konferansı (GEK), Impact Hub İstanbul ve çevrimiçi platformlarda eş zamanlı gerçekleşti. Gıda ve tarımın teknoloji ve etki ekseninde değerlendirildiği etkinlikte, bu alanda etki yaratan isimler bir araya geldi.  Avrupa İnovasyon ve Teknoloji Enstitüsü (EIT Food) Türkiye Hub’ı olan Foodback’in geliştirdiği, gıda ve tarım alanında sosyal, çevresel ve teknolojik sorunların inovasyon ve girişimcilik boyutlarında ele alınarak uzun vadeli etki yaratılması amaçlanan Gıdada Etki Konferansı, Impact Hub İstanbul ve çevrimiçi platformlarda eş zamanlı olarak gerçekleşti. Konferansta; gıda ve tarım alanındaki etki yatırımları, trendler, tedarik zincirleri ve atık, alternatif proteinler, gıda ve tarım girişimleri ve globalleşme fırsatları, kent, tarım ve sürdürülebilirlik konuları Mustafa Dinçer, Olcay Silahlı, Emin Ali Sipahi, Sabiha Apaydın, Samim Saner, Can Atacık, Mehmet Memecan, Semra İnce, Ömer Hantal, Aslı Işıldar, Elvira Domingo, Sanem Yalçıntaş, Pınar Erdil, Arda Örçen, Yasemin Özen Gürelli, Arda Berkay Çağın, Semi Hakim ve Selin Erkök eşliğinde konuşuldu. Konferansta, firmalar tarafından piyasaya sürülen gıda ürünlerinde sürdürülebilirlik ve sağlığın en önemli trendler arasında yer aldığı konuşuldu. Bu durumun tüketicideki yansımasının ise fiyatla ilişkili olduğuna, tüketicinin fiyat farkı olduğu durumda daha düşük fiyatlı ürünü tercih ederken fiyat eşitliği durumunda sürdürülebilirlik iddiası olan ürüne yöneldiğine değinildi. Et tüketiminin azaltılması ve protein alternatiflerinin artırılmasının gıdanın geleceğinin önemli konularından olduğu belirtildi. Son yıllarda gıda tüketimine ilişkin tüketici algısının “temiz etiket” yönünde şekillendiği, örneğin tüketicilerin ekmeğin içindekiler etiketinde yalnızca un, su ve maya görmek istediğinden bahsedildi. Gıda sektöründe öne çıkan diğer trendler arasında ise fonksiyonel gıdalar, besin takviyeleri ve kişiselleştirilmiş beslenme yer alıyor. Tarımsal üretime yönelik olarak ise covid, savaş gibi krizlerin küresel olarak tarımsal üretime ilişkin kaygıyı artırdığından bahsedildi. Türkiye’de tarımsal üreticileri arasında makine kullanımının yaygınlaştığına fakat akıllı teknolojilerin kullanımının henüz büyük ölçüde yaygınlaşmadığına değinildi. Öte yandan, özellikle iklim krizinin etkilerinin üreticileri akıllı teknolojileri kullanmaya zorladığı belirtildi. Türkiye’deki tarım teknolojileri girişimlerinin en çok dikey tarım, akıllı sulama sistemleri ve uzaktan algılama sistemleri alanında çalıştıldığından söz edildi. “Tarımsal verimlilik ve yeterli beslenme koşullarımız tehdit altında”Konferansta yaptığı konuşmada önemli bilgiler paylaşan Foodback Kurucu Ortağı Tuğçe Ergün Cireli: “Gıdamızı üretmek için dünyadaki suyun yüzde 77’sini kullanıyoruz. Besinlerimiz hızlıca değişiyor ve sağlığımızı etkiliyor. İklim kriziyle artan sıcaklıklar sebebiyle tarımsal verimlilik ve yeterli beslenme koşullarımız tehdit altında. Dördüncü senesine girdiğimiz Gıdada Etki Konferansı’nda, gıda krizinde sürdürülebilir bir etkinin sağlanması için tüm sektörlerin bir araya gelmesini yineliyoruz ve konferansı tüm sektörleri bir araya getirmek için bir araç olarak görüyoruz” dedi.

Sürükleyici deneyimler için çoklu projeksiyonu basitleştiren ilk Panasonic medya işlemcisi

Yeni medya işlemcisi serisinin ilk üyesi, çoklu projeksiyon ile sürükleyici deneyimlerin oluşturulma sürecini kökten dönüştürmeyi vaat ediyor ve içeriği zahmetsizce hayata geçiriyor.

Kıta genelinde hızla büyüyen sürükleyici deneyimlerle Panasonic Connect Europe, 2024’te verimli çoklu projeksiyon için tasarlanmış yeni Medya İşlemcisi serisinin ilkini piyasaya süreceğini duyurdu. Turne ve sabit kurulumla sürükleyici deneyimler için ideal olan ürün, Panasonic’in önde gelen projektörlerini kullanarak Konum Tabanlı Eğlence endüstrisi için yüksek kaliteli içerik sunarken iş akışlarını basitleştirecek.Normalde sürükleyici deneyimler için bilişim gücü, özel sunucu odalarına kurulur, büyük yer kaplar ve çok fazla kablolama ve güç gerektirir. Yeni Medya İşlemcisi, her projektörün yakınında kendi GPU’suna sahip olduğu hücresel sistemde yerel olarak dağıtılan bilişim gücüyle yeni, esnek ve verimli bir yaklaşım sağlıyor. Böylece kablolama ortadan kalkıyor ve sinyal kaybına karşı esneklik elde ediliyor.Medya İşlemcisi, bir medya sunucusunun bilişim gücünü kompakt ve uygun maliyetli bir medya oynatıcının esnekliği ile birleştirerek, içeriğin düz ve kavisli ekran gibi herhangi bir yüzeye yansıtılmasını sağlıyor ve gelecekteki sürümlerde izlenecek kubbeli ve 3D nesneler için gerekli imkanları da barındırıyor. Yeni Medya İşlemcisi iki formatta sunulacak. Medya sunucu odasının dışında ve projektörlere daha yakın bir yerde uygun bir konum için kompakt bir donanım kutusu ve Panasonic SDM donanımlı projektörlere doğrudan entegrasyon için bir Intel Akıllı Ekran Modülü (SDM) sürümü, sistemleri basitleştiriyor. Her iki sürüm de 30 Ocak – 2 Şubat tarihleri arasında Barselona’da düzenlenecek ISE 2024’te özel bir önizleme için sunulacak.Panasonic Connect Europe Görsel Sistem Çözümleri Avrupa Pazarlama Müdürü Hartmut Kulessa, konuyla ilgili şunları söylüyor: “Eğlence endüstrisi için hizleyiciler için mümkün olan en iyi sürükleyici deneyimi en az telaşla sunmak çok önemli. Yeni Medya İşlemcimiz, bu sektördeki tüm deneyimimizden yararlanıyor ve geleneksel medya işlemcileriyle kıyasla taşınması, kurulması ve çalıştırılması daha kolay ve aynı zamanda birden fazla projektör kullanırken çok önemli görüntü kalitesini sunmayı kolaylaştırıyor.”Yeni Medya İşlemcisi ile ilgili her şey, kaliteden ödün vermeden operatörlerin hayatlarını kolaylaştırmak için tasarlandı. Turistik yerler için nakliye alanını azaltıyor, özel işlevselliği ile kurulum ve kurulum süresini hızlandırıyor, yetenekli mühendislere olan ihtiyacı en aza indiriyor ve kullanıcıların herhangi bir soru veya sorun olması durumunda tek bir üreticiyle ilgilenmesini sağlıyor. Sabit kurulumlar için sunucu odası ve kapsamlı kablolama ihtiyacını ortadan kaldırarak maliyetleri düşürme seçeneği de sunuyor. Ayrıca arka oda altyapısını kaldırıyor ve görsel ögeler için daha fazla alan sağlıyor.Hartmut, “Vizyonumuz, Konum Tabanlı Eğlence endüstrisi için AV sistemlerini ve iş akışlarını basitleştirmeye devam etmek” diye ekliyor. “İlerledikçe, kullanıcıların yalnızca ihtiyaç duyduklarını güncelleme esnekliğine sahip olmalarını sağlarken sistem için yeni işlevler geliştireceğiz. Bu sayede kullanılabilirliği daha da artıracak ve çözümden elde edilen yatırım getirisini en üst düzeye çıkaracağız.”Kutu tipi Panasonic Medya İşlemcisinin 2024’ün 2. çeyreğinde, SDM versiyonunun ise 2024’ün 4. çeyreğinde piyasaya sürülmesi planlanıyor.

Girişimcilik ve İş Demografisi, 2022 Girişimlerin 2022 yılında doğum oranı %16,1 oldu
Girişimlerin 2021 yılındaki doğum oranı %16,0 ve bu girişimlerin istihdamdaki payı %5,6 iken, 2022 yılında doğum oranı %16,1’e yükselirken, istihdam payı ise %5,5’e düştü.
Doğan girişimler incelendiğinde, 2022 yılında en yüksek payı %35,5 ile toptan ve perakende ticaret; motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin onarımı sektörü aldı.  Bu sektörü sırasıyla, %14,9 ile ulaştırma ve depolama ve %12,1 ile imalat sektörleri takip etti.
İllere göre 2022 doğan girişimlerden en yüksek payı %26,8 ile İstanbul aldı
İstanbul’u sırasıyla %7,4 ile Ankara ve %6,2 ile İzmir takip etti.
Girişimlerin 2020 yılında ölüm oranı %9,6 oldu
Girişimlerin 2019 yılındaki ölüm oranı %12,1 iken 2020 yılında %9,6’ya düştü. Ölen girişimlerin istihdamdaki payı ise 2019 yılında %4,3 iken 2020 yılında  %3,6 olarak gerçekleşti.
Ölen girişimler incelendiğinde, 2020 yılında en yüksek payı %33,9 ile toptan ve perakende ticaret; motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin onarımı sektörü aldı. Bu sektörü sırasıyla, %12,5 ile konaklama ve yiyecek hizmeti faaliyetleri ile %11,8 ile ulaştırma ve depolama sektörleri takip etti.
İllere göre 2020 yılında ölen girişimlerden en yüksek payı %27,3 ile İstanbul aldı
İstanbul’u sırasıyla %7,5 ile Ankara ve %6,6 ile İzmir takip etti.
Girişimlerden 2021 yılında doğanların %75,3’ü 2022 yılında hayatta kaldı
Girişimlerin 2020 yılında bir yıllık hayatta kalma oranı %84,1, iki yıllık hayatta kalma oranı %68,2 olarak gerçekleşti.
İstihdama göre hızlı büyüyen girişimler oranı 2022 yılında %13,8 oldu
Aynı yıl için ceylan girişimler oranı ise %2,4 oldu. Ciroya göre hızlı büyüyen girişimler oranı 2022 yılında %20,7, ceylan girişimler oranı ise %2,9 oldu.
İstihdama göre hızlı büyüyen girişimlerin 2022 yılında %31,8’i imalat, %20,3’u toptan ve perakende ticaret; motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin onarımı ve %14,0’ı ise inşaat sektöründe faaliyet gösterdi.
Ciroya göre hızlı büyüyen girişimlerin 2022 yılında %32,3’ü imalat, %27,6’sı toptan ve perakende ticaret; motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin onarımı ve %8,0’ı ise inşaat sektöründe faaliyet gösterdi.
İstihdama göre ceylan girişimlerin 2022 yılında %27,5’i imalat, %14,4’ü inşaat ve %13,0’ı ise toptan ve perakende ticaret; motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin onarımı sektöründe faaliyet gösterdi.
Ciroya göre ceylan girişimlerin 2022 yılında %26,9’u imalat, %15,7’si toptan ve perakende ticaret; motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin onarımı ve %11,1’i inşaat sektöründe faaliyet gösterdi.
İmalat sanayinde 2022 yılında doğan girişimlerin %59,7’si düşük teknoloji ürünleri üretti
İmalat sanayinde 2022 yılında doğan girişimlerin %27,5’i orta düşük, %11,8’i orta yüksek, %0,9’u ise yüksek teknoloji düzeyine sahip ürünleri üreten girişimler oldu.
Kuruluş yılı 2016 ve sonrası olan girişimlerin 2022 yılındaki ciro payı %22,2 oldu
En yüksek ikinci ciro payına ise %16,1 ile 2011-2015 yılları arasında kurulan girişimler sahip oldu.
Kuruluş yılı 2016 ve sonrası olan girişimlerin 2022 yılındaki istihdam payı %31,5 oldu
Girişimlerden 2011-2015 yılları arasında kurulanlar ise %16,5’lik istihdam payına sahip oldu.
Kuruluş yılı 2016 ve sonrası olan girişimlerin 2022 yılındaki ihracat payı %16,8 oldu
Girişimlerden 1990 ve öncesindeki yıllarda kurulanlar ise %17,8’lik ihracat payı ile en yüksek orana sahip oldu.
Kuruluş yılı 2016 ve sonrası olan girişimlerin 2022 yılındaki ithalat payı %11,0 oldu
Girişimlerden 1990 ve öncesinde kurulanlar ise %34,7’lik ithalat payı ile en yüksek orana sahip oldu.
Kümes Hayvancılığı Üretimi, Ekim 2023
Tavuk eti üretimi 204 bin 65 ton, tavuk yumurtası üretimi 1,83 milyar adet olarak gerçekleşti
Ekim ayında bir önceki yılın aynı ayına göre, tavuk yumurtası üretimi %3,8 arttı, kesilen tavuk sayısı %0,7 arttı, tavuk eti üretimi %1,4 arttı, hindi eti üretimi %3,5 arttı. Ocak-Ekim döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre, tavuk yumurtası üretimi %4,0 arttı, kesilen tavuk sayısı %6,8 azaldı, tavuk eti üretimi %4,4 azaldı, hindi eti üretimi %13,0 azaldı.
Süt ve Süt Ürünleri Üretimi, Ekim 2023  Ticari süt işletmelerince 819 bin 386 ton inek sütü toplandı
Ticari süt işletmeleri tarafından toplanan inek sütü miktarı, Ekim ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %8,2 arttı, Ocak-Ekim döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre %3,6 arttı.
Ekim ayında bir önceki yılın aynı ayına göre, inek peyniri üretimi %11,0 arttı, ayran üretimi %8,2 arttı, yoğurt üretimi %5,8 arttı, içme sütü üretimi %12,7 arttı, tereyağı üretimi %6,3 azaldı. Ocak-Ekim döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre, inek peyniri üretimi %9,4 arttı, ayran üretimi %7,2 arttı, yoğurt üretimi %3,7 arttı, içme sütü üretimi %0,5 azaldı, tereyağı üretimi %11,0 azaldı.
Bir önceki ay 786 bin 165 ton olan ticari süt işletmelerince toplanan inek sütü miktarı Ekim ayında %4,2 oranında artarak 819 bin 386 ton oldu.

Yazar - Davut Güleç

Gazeteci, televizyoncu, Uzman polis-adliye muhabiri, Spor yazarı, TEMA’cı, Kızılay’cı, Dağcı, Trekkingci, Alp disiplini kayak milli hakemi, Herkes İçin Spor Federasyonu Kayseri il temsilcisi, Erciyes Kar Kaplanları Spor Kulübü Basın sözcüsü, Kayseri Spor Adamları Derneği yönetim kurulu üyesi, Kent Güvenlik konseyi üyesi, Halkla İlişkiler Tanıtım, Adalet, Kamu Yönetimi mezunu ----- Davut Güleç Kimdir ? -----

İlginizi Çekebilir

ERÜ Tıp Fakültesi’nde Emeklilik Töreni, Altun, Kayseri Lisesi Öğrencileri ile Buluştu, Üniversite Fm’e Canlı Yayın Konuğu Oldu,

Rektör Prof. Dr. Altun, Kayseri Lisesi Öğrencileri ile Buluştu  Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Rektörü Prof. Dr. …