Dünya kadınlar günüymüş (Köşe yazısı)

Davut İzol

Yazar

Bütün dünyada olduğu gibi yarın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü bizim ülkemizde de dünya kadınlar günü kutlamasıyla ilgili başta liderler olmak üzere eşler ve sevgililer birer çiçekle liderler her zaman ki gibi klişe sözlerle başlayan mesajlar yayınlayacaklar.

İşte kadınlarımız bizim için kadınlar bu kadar önemli şu kadar önemli gibi sözler söyleyerek günü kutlayarak sözde kadınlarımızı onur e edecekler.

Ama o günün sonunda yine televizyonların haber kanallarında eşleri, sevgili yada nişanlısı tarafından öldürülen veya hastanelik edilen kadınların dramını gözyaşları içinde dinliyor olacağız. Herkes şaşkın ve üzgün! Liderler bu işin önüne geçememenin bu drama son verememenin üzüntüsünü yaşayarak, yahu biz daha sabah televizyonlara çıktık veya yazılı olarak mesaj yayınladık; bir daha kadınlarımız öldürülmeyecekler darp edilmeyecekler diye; şimdi günün sonu geldiğinde bu yaşadığımız durum ve duyduğumuz bu olayları nasıl topluma açıklayacağız diyerek hayıflanacaklar.

Peki her gün yüzlerce kadın baba evine sığınmak yerine, kadın sığınma evlerine sığınmayı daha güvenilir yerler olarak görüyorlar. Sebep belli babaların kahır dolu iğneleyici sözleri, erkek kardeşlerin canını alacak gibi bakmaları baba evine sığınan kadını huzursuz edeceği için en güvenilir yeri kadın sığınma evi olarak görüyor. Bu şartlar altında kadınlarımız nasıl 8 Mart Kadınlar Gününü kutlamak için heyecanla bizim ülkemizde beklesinler.

Adı üzerinde “Dünya” Kadınlar Günü! Peki, hangi ülkenin kadını için bu terimi rahatlıkla telaffuz edeceğiz? Afganistan da bir zamanlar Emperyalistlerin yarattığı, şimdi legal bir örgüt olarak emperyalistler tarafından görülmeyi hak gören Taliba’nın baskısı altında, kocalarının kendilerini kurtararak ülkeyi terk edecek kadar namussuz olan Afgan erkeğinin bırakıp kaçtığı savunmasız kadınlar mı yarının 8 Mart Dünya Kadınlar Günü olduğunu hatırlamasını veya kutlayacak olan kocalarının korkakça ülkeyi terk ederek gittiklerini mi düşünsünler.

Peki Irak’a demokrasiyi getireceğini söyleyerek Saddam yönetimine son veren Amerika’nın açgözlülük yaparak Irak’ı talan ettikten sonra tıpkı Afganistan ve Suriye de olduğu gibi, kadın ve çocukları bombaların hedefi haline getirdikten sonra o kadınları evsiz kocasız bıraktıktan sonra yarın acaba Amerika çıkıp Orta Doğuda dökülen kadın ve çocuklar olmak üzere herkesten yaptıklarından dolayı özür dileyecek mi? sanırım sizde az çok benim kadar merak ediyorsunuzdur.

Daha öncesinde Saddam’ın Halepçe’de kimyasal silah kullanarak orada yaşayan Kürtlerin yani Kürt kadınına yaptığı kimyasal zehirle, kadınlar ve çocuklar başta olmak üzere katledilen Halepçe de yaşayan gariban Kürt Kadınlarımı hatırlayacak yarının Kadınlara atfen kutlanması gereken 8 Mart Dünya Kadınlar günü olduğunu.

Ya halla Güneydoğuda bitmeyen terör eylemleri yüzünden yiten hayatların anneleri Kadınları Asker Anneleri, Terör örgütü tarafından kandırılarak dağa çıkarılan başta kız çocukları olmak üzere terör örgütünün asker katliamı için eğittiği belki ne uğruna askere saldırdığını bilmeyen genç Kadın ve erkeklerin bu uğurda ölen evlatların arkasında ağıt döken , Türk Kadını ve Kürt Kadınıyla birlikte dağlarda eğitilen Kürt kızlara Yarın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü olduğunu nasıl hatırlamalarını bekleyeceğiz ve kutlamalarını sağlayacağız.

Ya Suriye de başta Amerika olma üzere, Rusya ve onların destekleyen ülkelerin önce ülkenin başına bela ettiği İşit terör örgütünün katlettiği tecavüz ettiği ve kendilerine cariye yaptıkları kadınlar mı hatırlasınlar! Veya ülkesini vatanını terk etmek zorunda kalan, buna bağlı evini barkını bırakarak bilmedikleri tanımadıkları başka ülkelere sığınmak zorunda kalan kadınlar mı hatırlayacak! Yada teknelerle bir umut diyerek Avrupa’nın ülkelerine geçmek isterken umut avcıları tarafından denizin orta yerinde ölüme terk edilen veya nasıl teknelerle taşındıklarını önemsemeden, umuda yolculuk eden ve bu uğurda hayatlarını ve çocuklarının ölümüne tanıklık eden kadınlar mı yarının 8 Mart Dünya Kadınlar Günü olduğunu mu hatırlayacaklar.

Bir zamanların Diktatör devleti olan Rusya’nın sanki o günlere bir özlemi varmış gibi başlattığı adeta soy kırım yapmak istercesine başlattığı savaştan kaçan, sığınaklarda hayat mücadelesi veren veya açgözlülüğün hırsının kurbanı olan Putin’in zulmü yüzünden bombalı saldırılar sonucu hayatını kaybeden kadınların böyle bir özel günü hatırlamasını nasıl bekleriz.

Afrika da açlıktan ölen kadınların bir kuru ekmeğe muhtaçken nasıl bekleriz bu kadınların böyle bir günü hatırlamasını.

Sözlerime son verirken ülkeleri yöneten erkek liderlere buradan bir çağrı yapmak isterim.

Lütfen yarın canlı olarak tüm dünya kadınlarına şöyle seslenin;

“WE APPRECIATE YOU. WE HAVE BEEN VERY SHOOLED BECAUSE OF OUR AGGRESSION AND FEELINGS. WE HAVE SEEN SO MUCH A LIVABLE WORLD FOR YOU AND YOUR CHILDREN, WE APPRECIATE YOU.”

“BİZ SİZDEN ÖZÜR DİLERİZ. HIRS VE HEVESLERİMİZ YÜZÜNDEN ÇOK AÇ GÖZLÜ DAVRANDIK. SİZE VE ÇOCUKLARINIZA YAŞANIR BİR DÜNYAYI ÇOK GÖRDÜK SİZDEN ÖZÜR DİLERİZ.” DİYİN. 

BİR PARAGRAFTA 3 MARTTA KUTLANAN UNUTULMUŞ DIŞLANMIŞ HATIRLANMAYAN YAZARLARIMIZ İÇİN AÇMAK İSTİYORUM. KENDİLERİNİN DAHİ HATIRLADIKLARINI SANMADIĞIM 3 MART DÜNYA YAZARLAR GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN.