Demet Özdemir ve Oğuzhan Koç evlendi!
Demet Özdemir ve Oğuzhan Koç geçtiğimiz akşam Six Senses Hotel’de organizasyonunu Jovie Events ‘in yaptığı düğün töreniyle dünyevine girdi.
Nikahta Demet Özdemir’in nikah şahidi Çilek Kokusu, No309 ve Erkenci Kuş dizilerinin yapımcısı, Gold Film’in sahibi Faruk Turgut olurken, Oğuzhan Koç’un şahidi ise Acun Ilıcalı oldu. Demet Özdemir nikah sırasında Eda Güngör Museum of Fine Clothing tasarımı gelinlikle davetlilerin karşısına çıkarken, nikah sonrasında Nihan Peker’in tasarladığı ikinci gelinliği ile göz kamaştırdı. After party için ise Alexander Mc Queen defilesinin özel parçası olan elbiseyi Londra’da n sipariş ederek kendisine özel tasarlattı. Oğuzhan Koç ise Papillone’a tasarlattığı smokini giydi. Demet Özdemir ve Oğuzhan Koç’un stil danışmanlığını Rutkay Öziş üstlendiği düğünde Tarik Sezer Orkestrası, Berkay ve Ozan Doğulu sahne aldı.Sanat, cemiyet ve iş dünyasının birbirinden ünlü konuklarının katıldığı düğün sosyal medyada gündeminde uzun süre gündemde kaldı.
SAĞLIK TURİZMİNİN ÖNCÜ MARKASI VOILA , 1. SENESİNİ MURAT BOZ’UN SAHNE ALDIĞI MUHTEŞEM BİR DAVETLE KUTLADI !
Türkiye’nin sağlık turizmi alanındaki en güçlü markalarından Voila Klinik , 1. yaşını kurucuları Nazlı & Furkan Certel’in organize ettiği muhteşem bir partiyle kutladı.Marriott Hotel Asia’da düzenlenen davette iş, sanat ve sosyal yaşam dünyasından seçkin isimler bir araya geldi.
Girişimci Nazlı Certel ve eşi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Furkan Certel, yaptıkları açılış konuşmasında ‘ Bebeğimiz gibi büyüttüğümüz markamızın 1. yaşını kutluyor olmaktan ötürü çok mutluyuz. Ülkemizde sağlık turizmi her geçen gün büyümeye devam ediyor. Bizlerin de bunda önemli bir katkısı olması gurur verici.’ dedi.
Komedyen Doğu Demirkol’un konuklara eğlenceli anlar yaşatan renkli sahnesinin ardından ,ünlü sanatçı Murat Boz , muhteşem performansı ve birbirinden özel şarkıları ile izleyenleri kendisine hayran bıraktı.
Voila’ nın 1. yaş kutlamasının özel konukları arasında oyuncu Özge Yağız &Gökberk Demirci , Ceren Benderlioğlu ,Gülsim Ali, Nik Xhelilaj, Cihan Nacar , Zeynep Mansur, Wilma Elles gibi isimler vardı.
Kapanışta Nazlı Certel, Cihan Nacar imzalı elbisesi ile Doğuş Cakabor ‘un dj kabinine geçerek konuklara teşekkürlerini sundu.
ALEYNA TİLKİ BENİM GİBİ GENÇLERE BİR KAPI AÇTIM!
Müzik ve eğlence dünyasında trendleri belirleyen isimlerin başında gelen ünlü iletişimci Özgür Aras’ın Kral Pop Radyo ‘da her hafta Pazar günü saat 16.00 ‘da yayınlanan “Özür Aras’la Baş Başa”nın konuğu Aleyna Tilki oldu. Özgür Aras ile keyifli bir sohbet gerçekleştiren Aleyna Tilki çok özel açıklamalar yaptı.
BENİM GİBİ GENÇLERE BİR KAPI AÇTIM!
Aleyna Tilki, İngilizce olarak çıkardığı single çalışmaları ile dünyaya açılma hayalinin özellikle kendi yaşıtlarındaki yeteneklere ilham olacağını söyledi. Aleyna Tilki; “ İlk olduğum için çok mutluyum. Benim yaşıtımda ki yeteneklere bir kapı açmış gibi hissediyorum kendimi… Onlar için bu kapıyı zorlama devam edeceğim. Ülkemizin müziklerini bence bir gün tüm dünya duyacak ve bu bir adımdı. Bunu ilk olarak İngilizce yapmak istedim. Çünkü sesimi duyurmam daha kolay…Daha sonra kendi dilimizden, kendi ülkemizden çıkan yeteneklerinde tüm dünya tanıyacağından şüphem yok. ”dedi.
İNGİLİZCE ALBÜMÜM BENİ YANSITAN BİR ALBÜM OLDU!
Aleyna Tilki, programda İngilizce ve Türkçe albümlerininde müjdesini verdi. Aleyna Tilki; “ İngilizce albümüm bitti. Ama çıkış için Türkçe albümüme öncelik vereceğim. 2 ay içerisinde Türkçe albüm çıkacak. 4 ay içerisinde de yabancı albüm çıkacak. İkisi içinde çok heyecanlıyım. İkisinde tarzları farklı… Aslında İngilizce yaptığım albüm Aleyna’nın tarzı olsa ne olurdu sorusuna cevap olarak tam olarak bu olurdu. Tam olarak beni ifade ediyor. Rock var pop var pank var Anadolu’dan esintiler var. Türkçe albümümde de buraya özel albüm yapmak istedim.” dedi.
İNSANLARI GÖZLEMLEMEK BANA İLHAM VERİYOR!
Aleyla Tiki, programda şarkıları yazarken nelerden beslendiğinde şu sözleriyle anlattı; “Herkes gibi bende aşık olmak, ayrılmak ya da geçmişte yaşadığım aşk hikayeleri etkiliyor. Ama daha çok bencilce gelebilir ama kendi içimde yolculuk yapmayı çok seviyorum. Mesela kendime soruyorum. İnsanlar beni neden seviyor? İnsanlar sevebilme yeteneğine sahip mi ? Doğru yerden mi beni seviyorlar ? Ben doğru seviyormuyum ? İnsan ilişkilerine dair kendime çok soru sorar, kendi çocukluğuma inerim. İnsanların çocukluğuna, yaralarına inerim. Her şeyin nedenini düşür, sorularla içimde bir kocaman bir volkan patlatırım. O sorular dolar taşar, koyacak yer kalmaz cevaplarını da başka bir yere akıtamam, bir tek şarkılara akıtabilirim… O yüzden şarkılara anlatırım bende sorularımın cevaplarını… Bazen şarkıyı ben yazmam bazen şarkıyı gerçekten evren yazar, bana cevap diye. Böyle bir bağım var şarkı yapmakla. Bir de çocuklardan çok etkileniyorum şarkı yazarken. İnsanların çocukluk hikayelerinden etkileniyorum. Çünkü çok hüzünlü geliyor. İnsanları gözlemlemek bana çok ilham veriyor. “ dedi.
ÖZEL HAYATIMDA BİRİNİN ÇOK UZUN SÜRE KALMASINA DAYANAMIYORUM!
Aleyna Tilki, bugüne kadar yazdığın şarkıları birine mi yazdın soruna ise şu yanıtı verdi; “ Genelde şarkılarımı birine yazmıyorum. Genelde yalnız olmayı tercih eden bir insanım. Özel hayatımda birinin çok uzun süre kalmasına dayanamıyorum. Özellikle Amerika’ya taşındıktan sonra yalnızlığa çok alıştım. Ama bir bağ kurduğum zaman kişiye özel yazıyorum. Ama çok nadirdir. Genelde kendi dünyamda bir fanusun içinde tutup, kendimi o fanusun içinden sesleniyormuşum gibi yazıyorum şarkılarımı…
YALAN ŞARKISINI 3 FARKLI KARAKTER DİLİYLE YAZDIM!
Aleyna Tilki, müzik kariyerinde ki en özel şarkısının da “Yalan” isimli şarkısı olduğunu açıkladı. Aleyna Tilki; “Benim en karanlık yanlarımda yazmak istediğim, tam olarak içimden geçen bir duyguyu kalbimi açarak yazdığım şarkılardan birisiydi… Şarkının sözlerinin az olması eleştirildi ama bilseler aslında daha uzun vakit alıyor az yazmak… O zaman anlarlardı anlamını… Baştan sora 3 farklı karakter diliyle yazdım. Birisi baby Aleyna, sürekli çocukluğuna kaçan kız… bir tanesi Aleyna baba… böyle asarım keserim manyaklıklarımda vardır hani… Onu biraz yansıtan… Diğeride assolist Aleyna, sahnede ışıldamayı seven.. Yeri bende ayrıdır bu şarkının…
İSYANIM VAR! HAYATIMDA HİÇ ÇOCUK OLMADIM!
Aleyna Tilki, yapacağı albümlerinden bundan sonraki tarzının hep rap – rock ağırlıklı mı olup olmayacağı ile ilgili de merak edilenleri yanıtladı. Aleyla Tilki; “Şarkıyı yazan yerim bir olduğu sürece hangi tarzı yaptığımın bir önemi yok. Ben aynı yerden yazıyorum. Çok karakterli bir insanım zaten.. Lirik al olarak beni ifade ettiği sürece his olarak… Ben insanlardan alacaklıyım… Dünyadan da alacaklıyım bence… Çünkü hayatımda hiç çocuk olmadım. Gözümü açtığımdan itibaren yaptığım bu kariyere gerçekten hayatımı adadım. Biraz o yüzden psikolojik olarak alttan alttan o benim alacaklı gibi yürümelerim, iddialı tavırlarım… Eleştirileri görmezden gelmelerimi hak görüyorum kendime.. O yüzden isyanım var…
HALKIN BANA OLAN SEVGİSİNİ TEST ETTİM!
Aleyna Tilki, Özgür Aras’ın mutlumunsun? Sorusuna ise şu yanıtı verdi ; “ Çok mutlu çunku…. Bundan 1 yıl öncesine kadar çok mutsuzdum. Genellikle insanların istediği işleri yaptım ya da yanlışlıkla insanların hiç istemediği şeyler yapıyordum. Genellikle onlara kulak asıyordum. Onlar şu tarz söyle diyorlardı şu tarzı söylüyordum. Kendimi ifade edecek çok az şey yapıyordum. “Take It or Leave It” şarkısı ile bunu biraz aştım. Yaptığım müzikte muhteşem, çok seviyorum Pop müziği. Ama Aleyna Tilki o… Ama Aleyna’yı asıl yansıtan şey kural tanımamak gerekiyor, çok kulak asmamak gerekiyor ki o tarzı yapabilsin. Çünkü ben ilk okulda ayakkabı bile giymiyordum. İnsanlar mesela bana bakıp niye yerde çıplak yürüyorsun diyodu. Diyordum sokakla bir temasım var benim, ayakkabı giymeyeceğim. Doğanın bir parçası gibi yaşardım. Bir mekana gidiyorum biri beni çekecek diye yaşıtlarım gibi dans edemiyorum. Sokakta yürümek pek mümkün değil. Böyle hayatım kısıtlanınca kimsenin beni sevmediğini düşünmeye başladım. Sadece hayranlık var. Ama bir insan bir insanı seviyorsa o insan içinden geldiği bişeyi yaptığında da onu desteklemeli. Bende dedim ki haklın bana olan sevgisini test edeceğim Ramazan ayında “Take It or Leave It” şarkının klibini çektim. Şarkı çok sevildi ve sevgi testini geçtim.
Bisiklet Sergisi, Adalar Müzesi’nde Açılıyor
Adalar Müzesi “Bisiklet Sergisi”, “Bisiklet üzerinde 137 Yıl” temasıyla, 1 Eylül Perşembe günü Saat 16.00’da, Adalar Müzesi’nin Büyükada Aya Nikola ana binasında açılıyor. “Bisiklet Sergisi”, Adalar’ın yıllar içinde alamet-i farikasına dönüşmüş bisikletin tarihine, İstanbul’a ve özellikle de Adalarımız’a gelerek yaygınlaşmasına ışık tutuyor. Ünlü yazarlardan sporculara, tarihi kişiliklerden, yerel halka bisikletle büyüyen, ada yollarını bisikletle arşınlayan pek çok Adalı’nın, yolu Adalar’dan geçmişlerin bisikletleri, aksesuarları, sözlü tarih anlatıları ve hatıraları serginin belkemiğini oluşturuyor. Sergide yer alan yaklaşık 40 bisiklet arasında İnönü ailesinin, Mehmet Ali Aybar’ın, şair Zahrad’ın, ünlü bisiklet yarışçısı Garbis Bora’nın bisikletleri de var. Adalılar’ın anılarındaki bisiklet hikâyelerinin geçmişten bugüne nasıl geldiğini mercek altına alan sergi aynı zamanda bisikletin işlevselliğin ötesinde günümüze damgasını vuran ‘sürdürülebilirlik’ özelliğine de vurgu yapıyor, karbon ayak izi olmaksızın nasıl araçtan amaca dönüştüğünün altını çiziyor. Türkiye’nin belki de ilk kapsamlı bisiklet sergisini gezecek ziyaretçiler, bisikletin tarihini kendi bisiklet anılarıyla harmanlarken, dünyamızı sarsan iklim krizini aşmak için pedallara nasıl asılabileceğimizi de bir kez daha hatırlatmayı amaçlıyor. Altı ay açık kalacak serginin ana sponsoru Axa Sigorta. Accel Bisiklet-Carraro, Shimano gibi bisikletin önemli markalarının sponsorlukları yanı sıra, Müze Sergi İşleri, Jotun Boya, Decathlon da serginin destekçileri arasında. Adalar Müzesi, “Bisiklet Sergisi” Adalar’da Bisiklet Üzerinde 137 yıl Sergi küratörü: Aydan Çelik Editör: Melis Şeyhun Çalışlar Tasarım Ekibi: Deniz Koç Çeliker, Buket Kaya Ataseven Grafik Tasarım: Atölye Nor, Zehra Derya Koç Sergi Uygulama: Ali Erkurt Sözlü Tarih ve Videolar: Ayten Şele, Mehmet Ali Hancı4 gün… 30 Şarkıcı… Büyük Festival…İstanbul ‘un En Büyük Festivali !
Müzik ve eğlence sektöründe işler yapan Noah Entertainment Almanya, Belçika, Hollanda, Fransa, Amerika‘dan sonra Türkiye’de 3 – 4- 24 – 25 Eylül tarihlerinde İstanbul‘da Boğaz’ın da birbirinden ünlü 20 şarkıcının katılımı ile “Noah Festival”i gerçekleştiriyor.
‘Noah Festival ‘ Kadıköy Burun’da konumlandırılan şehrin yeni yaşam alanı Festival Park Kadıköy’de birbirinden ünlü 20 şarkıcının katılımı İstanbullara unutulmaz bir festival yaşatacak.
Aleyna Tilki, Anıl Piyanci, Batuflex, Burak Orhan, Burry Soprano, Canbay Wolker, Ceza, Çakal & Reckol, Derya Uluğ, İkilem, İlkay Sencan, İrem Derici, Mehmet Baştürk, Murda, Nihan Çelik, Olg-G, Olvi, Sakiler, Serdar Ortaç, Velet’in 3 – 4- 24 – 25 Eylül tarihlerinde İstanbul Kadıköy Festival Alanı’nda sahne alacağı Kral Pop Radyo’nun Medya Sponsoru olduğu “Noah Festival” eğlence hayatına da damga vuracak…
Metrobüs, metro, vapur ve dolmuş olmak üzere neredeyse tüm toplu taşıma hatlarının kesiştiği bir nokta olan şehrin yeni yaşam alanı Festival Park Kadıköy; 3 – 4- 24 – 25 Eylül tarihlerinde her şarkıcı için dev bir prodüksiyon ile özel tasarlanmış sahnesiyle birbirinden ünlü 20 şarkıcının katılımı ile bu yılın en iddialı festivali olacak. “Noah Festival”i biletleri satışa çıktığı an itibariyle yoğun ilgi ile karşılandı.
3 – 4- 24 – 25 Eylül İstanbul Kadıköy Festival Alanı “Noah Festival” Takvimi
3 EYLÜL CUMA
Burak Orhan
Derya Uluğ
İkilem
İrem Derici
Mehmet Baştürk
Nihan Çelik
Sakiler
Serdar Ortaç
4 EYLÜL PAZAR
Aleyna Tilki
Anıl Piyanci
Canbay Wolker
Murda
Old G
Velet
Zai
24 EYLÜL CUMARTESİ
Burak Orhan
Ece Mumay
Ece Seçkin
Ekin Uzunlar
Halil İ. Ceyhan
Irmak Arıcı
Mehmet Baştürk
Nihan Çelik
25 EYLÜL PAZAR
Batuflex
Burry Soprano
Cakal & Reckol
Ceza
İlkay Sencan
Old G
Olvi
“Gürsel Korat’la Kapadokya ve Edebiyat Üzerine” söyleşisi yapıldı
Türk edebiyatının usta isimlerinden Gürsel Korat, Kapadokya Araştırma Merkezi’mizin davetiyle, “Kapadokya Dörtlüsü” olarak bilinen roman serisinin geçtiği Kapadokya’nın ilham veren atmosferini solumak ve bu serinin son halkası üzerinde çalışmak için iki hafta süreyle Mustafapaşa’da çalışmalarına devam ediyor.
Üniversitemiz Enstitü Konakları bünyesindeki misafir evinde konaklayan Korat’la, Üniversitemiz Medrese Binası Ek Bina Avlusu’nda açık hava etkinliği “Gürsel Korat’la Kapadokya ve Edebiyat Üzerine” söyleşisi yapıldı. Kapadokya Dörtlemesi’nin oluşum sürecinde üslup olarak etkilendiği yazarlardan bahseden Korat, Kapadokya bölgesi konuşma dilinin eserlerine anlatım zenginliği kattığı, Kapadokya’nın kültürel dokusunu en iyi şekilde yansıtabilmek için konuşma dilini eserlerinde özenle ele almak için gösterdiği çaba ve yöntemleri anlattı. Bölgenin tarihi ve kültürel dokusunu örnekleyen eserler hakkında da bilgi veren Korat, soru-cevap bölümünde Kapadokya Dörtlemesi başta olmak üzere Uyku Ülkesi romanı hakkında sorulan soruları cevaplandırdı ve yazarlık anlayışı hakkında bilgi verdi.
Vokallerinde devler eşlik etti…Simge, İrem Derici ve Yonca Evcimen’den destek!
Burak Orhan, “Bi Şeyler”, “Kelepçe”, “Neyin Var?” adını verdiği şarkılarının ardından sözü Sezen Aksu müziği Sezen Aksu, Kıvanç K ‘YA düzenlenmesi Kıvanç Alper Atakan imzalı yıllar önce Türk Popunun efsanesi Yonca Evcimik’in söylediği “Günaha Davet”i müzikseverlerle buluşturuyor.
Burak Orhan, ünlü iletişimci Özgür Aras‘ın prodüktörlüğünü yaptığı Noah Music Entertainment etiketiyle müzikseverlerle yeni şarkısı “Günaha Davet”i müzikseverlerle buluşturacağı için hayli heyecanlı olduğunu ustası Yonca Evcimik’in seslendirdiği şarkısının sorumluluğunu üstünde taşıdığını belirtti.
Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü’nü okurken, oyunculuk yapmaya ve şan dersleri almaya başlayan sonrasında Los Angeles’ta oyunculuk eğitimleri alan Burak Orhan, Kadir Has Üniversitesi’nde Sinema ve Televizyon yüksek lisansı yaptı. Eğitim hayatının ardından şan ve dans derslerine devam eden Burak Orhan mezun olduktan sonra müzik çalışmalarına ağırlık vererek çıkardığı “Bi Şeyler”, “Kelepçe”, “Neyin Var?” adını verdiği şarkılarını yayınladı. Profesyonel müzik hayatına emin adımlarla ilerleyen Burak Orhan , yeni şarkısı “Günaha Davet”in vokallerinde müzik dünyasının dev isimleri Simge, İrem Derici ve Yonca Evcimik’den destek gördü.
Ahmet Kekeç Kütüphanesi’ne yoğun ilgi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılışı yapılan, Eyüpsultan Belediye Başkanı Deniz Köken’in göreve geldiği günden itibaren 41 ayda Eyüpsultan’a kazandırdığı 41 eser arasında bulunan Ahmet Kekeç Kütüphanesi gençlerin ilgi odağı olmaya devam ediyor.
Eyüpsultan Merkez Mahallesi Feshane Caddesi’nde bulunan, vatandaşlara kitap okuma alışkanlığı kazandırmak, gençleri ve çocukları okumaya teşvik etmek amacıyla açılan Eyüpsultan Belediyesi Ahmet Kekeç Kütüphanesi’nde 10 bin kitap bulunuyor.
Araştırma merkezi, kitap kafesi, ders çalışma alanları ve toplantı salonları ile vatandaşlara sakin ve huzurlu bir ortamda kitap okuma ve araştırma yapma imkanı sunan Ahmet Kekeç Kütüphanesi, 181 metre karelik alana, 120 kişilik oturma kapasitesine sahip.
Bilgiye erişim ihtiyacı olan herkes için tam bir yaşam alanı sunan kütüphane zengin kitap koleksiyonu, güncel elektronik kaynaklar, seçkin süreli yayınlar, nezih çalışma alanları ile anaokulundan üniversiteye, ev hanımından öğretmene Eyüpsultan’da yaşayan her yaştan vatandaşa hitap ediyor.
ABIGAIL DEAN’İN ÇOKSATANLAR LİSTESİNİ ALT ÜST EDEN PSİKOLOJİK GERİLİM ROMANI KIZ A, EPSİLON LOGOSUYLA TÜRKİYE’DE!
Abigail Dean’den edebiyat dünyasında adeta bir kasırga yaratan çarpıcı bir çıkış romanı: 30’dan fazla dile çevrilen, dizi hakları satılan ve çoksatanlar listesini alt üst eden Kız A, Epsilon’dan çıktı! Tacizci ebeveynlerinden ve onların “korku evi”nden kaçan kardeşlerin hikâyesini anlatan Kız A, yıkıcı bir geçmişin yarattığı dehşetin izini sürüyor. Kız A, güçlü duygular uyandıran, uzun süre akıldan çıkmayacak sansasyonel, kışkırtıcı ve sürükleyici bir psikolojik gerilim…
The Independent gazetesinin “yılın en iyi gerilim romanı” olarak gösterdiği, Abigail Dean’in ilk romanı Kız A, Epsilon logosu ve Mehmet Gürsel’in çevirisiyle Türkiye’deki okurlarla buluşuyor. Bir kaçış hikâyesi olarak başlayan roman, okuru tamamen saran psikolojik bir gerilime dönüşüyor. Çocukluğun kanayan yaraları yeniden açılıyor, geçmiş ve şimdi birleşiyor, sadakat ve ihanet sorgulanıyor ve bir ailenin dramı gözler önüne seriliyor.
“Beni tanımıyorsunuz ama yüzümü görmüşsünüzdür. Önceki fotoğraflarda belimize kadar hatlarımızı minik piksellerle anlaşılmaz hâle getirdiler; saçlarımız bile ifşa edilemeyecek kadar farklıydı. Fakat hikâyenin bıkkınlık vermesi ve bizi koruyanların da usanmasıyla birlikte internetin rutubetli köşelerinde bizi bulmak kolaylaştı.”
Ben Alexandra Gracie ama beni Kız A olarak bilirler. Kardeşlerimle birlikte Korku Evi’nde büyüdüm. Ve on beş yaşındayken kaçmayı başardım. Yeni bir hayatın beni beklediğini düşünüyordum. Şimdi ise bir şey beni o eve geri çağırıyor.
Türkiye’deki okurların heyecanla beklediği Abigail Dean’in imzalı Kız A, Epsilon logosuyla raflarda ve internet satış sitelerinde!
*Özgür Sanat Dergimizin, yeni sayısı çıktı. Bir sonraki sayımızın dosya konusu, “Göç ve Göç Edebiyatı” olarak belirlenmiştir. Son eser gönderim tarihi, 15 Eylül 2022’dir. Eserlerinizi bekliyoruz.
*Mustafa Dilki
*KİTAP MI YAZDINIZ ?
*https://lnkd.in/dhiJKFTC
ZorbaTVdergi, entelektüel bilginin kaynağı olarak 1.yaşını tamamladı.
Güncel siyasi, dini ve ticari tartışmaların uzağında Yaşama Dair Ne Varsa ilkesiyle geleceğe izdüşümler yapıyor. Kanalı ve dergiyi yukarıdaki linklerden takip ederek destek olmanızı diliyoruz, aziz dostumuz Kerim Özbeklerin desteğiyle. Sevginin. sanatın. Düşüncenin ve yazınınş aydınlığında buluşalım.(25 Temmuz Pazartesi*21.53) ÜMİT YAŞAR GÖZÜM Zorba Tv Dergi Genel Yönetmeni*POLİTİKACI-GAZETECİ VE YAZARLARIMIZ BU GÜNLERDE NELER SÖYLEDİLER ? NELER YAZDILAR ?+
*110.000 caminin hocasına meydan okuyorum, ne kadar müftü varsa meydan okuyorum. Diyanet’in tamamına meydan okuyorum, Ne kadar Kur’an Kursu hocası varsa meydan okuyorum. Kur’an da içki içmenin cezası yok, Kur’an da namaz kılmamanın cezası yok, Kur’an da başını örtmemenin cezası yok. Recep İhsan Eliaçık (Yazar ve İlahiyatçı)
*Ormanlarmızı ve orman köylümüzü, ranta kurban eden bu iktidardan kurtulacağız.(Neslihan Hancıoğlu-CHP Parti Meclisi Üyesi ve Samsun Milletvekili)
*Osmanlı şairi Nef’i;“Tanrı Türklere, irfan çeşmesini yasaklamıştır. “ diye aşağılayıp şarap içiyordu.(İsmet Orhan)
*Adana Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Osman Yarbaş’ın eroin işleri ile uğraşan bir şebekenin başı olduğu ve Adana’da ki 20 polisle bu işi yürüttüğü ortaya çıktı, savcı açığa alındı.(Sabah Gazetesi)
*Kızlı erkekli sınıflarda ders gören çocukların ahlakının bozulacağını iddia eden tarikatçı yobazlar, birbirlerinin seks kasetlerini yayınlamak için sıraya girmişler.(Nimet Özden)