42 yıllık haber… ‘Diplomaside kadın günü’

İlhan KARAÇAY yazdı:
TAM 42 YILDIR ARŞİVLERDE DURAN BİR HABERİM, AYDINLIK GAZETESİNDE YAYINLANAN “DİPLOMASİDE KADIN GÜNÜ” BAŞLIKLI HABERİ BESLEDİ.

“Diplomaside Kadın Günü” başlıklı bir yorum yazan Şule Perinçek, 42 yıl önce yayınlamış olduğum, “Büyükelçimiz Filiz Dinçmen Hollanda’da günün kadını” haberinin kupürünü buldu ve kullandı.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 24 Haziran 2022’de, “Diplomaside Kadın Günü”nü kutlamaya karar vermişti.
Filiz Dinçmen’in 42 yıl önce Lahey’e büyükelçi olarak atanması çok gizli yürütülmüştü.
Arşivler, bir toplumun, kurumun veya bireyin geçmişteki faaliyetlerinin, kararlarının ve olaylarının belgelenmiş, saklanmış ve korunmuş kayıtlarıdır. Bu kayıtlar, yazılı belgelerden, fotoğraflara, haritalardan, ses ve video kayıtlarına kadar geniş bir yelpazeyi kapsar. Arşivlerin önemi, çeşitli alanlarda çok belirgindir ve aşağıda bu önemi açıklayan bazı ana noktaları açıklıyorum:
Arşivler, tarihin doğru bir şekilde anlaşılmasına ve belgelenmesine olanak tanır. Tarihçiler, araştırmacılar ve akademisyenler, geçmişte yaşanmış olayları ve bu olayların etkilerini anlamak için arşivleri kullanırlar. Örneğin, 42 yıl önceki bir gazete haberi, bugün o dönemin toplumsal, ekonomik veya politik durumunu anlamamıza yardımcı olabilir. (Bugünkü konumuza 42 yıl önceki bir haber destek verdi)
Arşivler, bir toplumun kültürel mirasını ve kimliğini korur. Dil, sanat, gelenekler ve görenekler gibi kültürel unsurlar, arşivler sayesinde gelecek nesillere aktarılır. Böylece bir toplumun kültürel kimliği zamanla yok olmaktan korunmuş olur.
Arşivler, hukuki ve idari işlemler için kritik öneme sahiptir. Mahkemelerde delil olarak kullanılabilecek belgeler, mülkiyet haklarıyla ilgili kayıtlar ve kurumların idari kararları, arşivler sayesinde korunur ve gerektiğinde erişilebilir olur. Bu, hukuki süreçlerin sağlıklı bir şekilde işlemesini sağlar.
Arşivler, eğitim ve bilgilendirme amacıyla kullanılır. Öğrenciler ve öğretmenler, ders materyali olarak arşiv belgelerinden yararlanabilir. Aynı zamanda, medya ve yayıncılık alanında çalışanlar, haber ve program içerikleri için arşivlerden bilgi toplarlar.
Kurumlar, arşivleri aracılığıyla kendi geçmişlerini ve gelişim süreçlerini takip ederler. Bu, kurumsal hafızanın korunmasını ve yeni nesil çalışanlara kurum kültürünün aktarılmasını sağlar. Ayrıca, geçmişte yapılan hatalardan ders çıkararak gelecekte daha bilinçli kararlar alınmasına yardımcı olur.
Arşivler, teknolojik ve bilimsel gelişmelerin izlenmesi ve belgelenmesi açısından da önemlidir. Bilim insanları, geçmiş araştırma ve deneylerin kayıtlarını inceleyerek yeni buluşlar ve ilerlemeler kaydedebilirler. Teknolojik inovasyonların tarihçesi, gelecekteki gelişmelere ışık tutar.
Arşivler, geçmişi koruma ve geleceği şekillendirme açısından vazgeçilmez kaynaklardır. Toplumlar ve bireyler için tarihsel bilinç ve kimlik duygusu yaratır, hukuki ve idari işlemler için gerekli belgeleri sağlar ve kültürel mirasın gelecek nesillere aktarılmasına olanak tanır. Dolayısıyla, arşivlerin korunması ve erişilebilir kılınması, bilgi ve bellek toplumu olma yolunda atılan önemli bir adımdır.
42 YIL ÖNCEKİ HABER
42 Yıl önce, yurt dışına tayin edilen ilk kadın büyükelçimiz Filiz Dinçmen olmuştu.
Filiz hanımın göreve başlamasından hemen sonra, kendileriyle bir röportaj yapmıştım.
Türkiye gibi bir ülkeden, bir kadının büyükelçi olarak atanmasını ilginç bulan yarı devlet televizyonu NOS de bu röportaja katılmak istemişti.
Gerçekleştirmiş olduğum o röportaj Hürriyet gazetesinde, “Bayan büyükelçimiz geniş ilgi görüyor. Filiz Dinçmen Hollanda’da günün kadını” başlığı ile yayınlanmıştı. NOS Televizyonunun yayınından sonra, Filiz Dinçmen Hollanda gündemine oturmuştu.
Benim arşivimde bile belki kaybolmuş olan bu haberin küpürünü Aydınlık gazetesinde görünce çok şaşırdım.
Sibel Koç Güven’in hazırlamış olduğu ÜRETİM sayfasında yer alan haberi Şule Perinçek kaleme almış.
Şule Perinçek’in haberi de aşağıdaki kupürde görüldüğü gibi yayınlanmış.
Diplomaside Kadın Günü
2022’de BM Genel Kurulunun 76. Oturumunda, 24 Haziran “Diplomaside Kadın Günü” olarak kutlanmaya karar verildi. Son dönemde özellikle Asya ülkelerinde kadın hakları “sürdürülebilir kalkınma” açısınan da önemli görülüyor.
Şule PerinçekŞULE PERİNÇEK
2022’de BM Genel Kurulunun 76. Oturumunda, 24 Haziran “Diplomaside Kadın Günü” olarak kutlanmaya karar verildi. Son dönemde özellikle Asya ülkelerinde kadın hakları “sürdürülebilir kalkınma” açısından da önemli görülüyor.
Üretime katkı açısından gökyüzünün ve yeryüzünün yarısı kadın emeği, kuşkusuz çok tayin edici. Türkiye’nin bu konudaki gerçek rakamlarına ulaşmak için elbette kayıt dışı rakamlarını da hesaba katmak gerekir. Özellikle tarım alanında ve KOBİ’lerde oranlar çok yüksek. Türkiye ekonomisinin belkemiğini bir anlamda her şart altında sağlam tuttukları da somut bir gerçek.
Diplomaside kadın günü – Resim : 1
İlk kadın Büyükelçimiz Filiz Dinçmen,1982 yılında atandı.
DİPLOMAT ANNELER
Gelelim devlet yönetimine. Karar verici konumlara.
Türk kadını Cumhuriyet’in kuruluşuna etkin olarak katıldı. Seçme-seçilme hakkı tartışılırken ilk “evini yöneten kadın, köyünü de yönetebilir” anlayışıyla başlandı. Çok kısa süre sonra gerisi geldi.
Kadınların çalışma yaşamına girmesinin önü bir tek yasalarla tanınan haklarla açılmıyor. O “hakları” kullanabilme ortam ve koşullarının da birlikte yaratılması gerekiyor. Eskiyi besleyen köklerin sökülüp atılması gerekiyor.
30 yıl önce Kuzey Kore Cumhuriyeti’ne ilk gittiğimde en özendiğim konulardan biri olmuştu. Özellikle diplomat ve hekim anneler için çocuklarınızı gece yatısına ya da birkaç günlüğüne bırakabileceğiniz kreş ve yuvalar vardı.
Pek imrenmiştim. Çalışma saatlerimin belli olmadığı bir işim, daha doğrusu birkaç işim vardı, üstelik çok uzun sürelerle babamızın cezaevi yıllarında “tek anne” olarak yaşadım. Derginin bağlanacağı geceler, uzun süren toplantılar, iş gezileri, Parti işleri de eklenince üzerine ayrıntılı plan program gerekirdi. Onu bırakın her iş çıkışı kaç kez nefes nefese İstanbul trafiği en kısa sürede nasıl aşılır hesapları yaparken bütün geometri, matematik, fizik bilgilerimi müthiş geliştirmiştim. Şaka yapmıyorum. Örneğin geometri, adım hesaplama da çok işime yarardı. Yine de en sona kalırım, kreşin kapısında biri bir elinde, biri öteki elinde iki çocuğumla bekleyen öğretmene ne diyeceğimi bilemezdim.
Bu yaşanmışlıkların da yararı olmadı diyemem. Daha sonra halden anlayan, eksiksiz Parti programları hazırlamamıza yaradı.
Şimdi işler biraz daha kolay.
CAM TAVANLAR
Kadınların biraz da toplumsal koşullar nedeniyle müzakereci yanları, ikna yetenekleri, sorun çözme becerileri doğal olarak çok gelişmiştir. Bağımsız bir ülkenin eşit vatandaşı olmanın değerini iyi bilirler. Sorumluluk duyguları yüksektir. Yenilikçi ve alan açıldığında cesurdur. Kalıpların kırılmasına ihtiyaçları, yaşamlarının her alanında kendini dayattığı için meslek yaşamlarında da çok kolaylıkla uygularlar. Her meslekte bu özellikler önemlidir ama diplomatlıkta başarının koşullarıdır. Analık, çocuk doğurmamış olsanız bile, bir ananın çocuğu olmanız nedeniyle sahip olduğunuz bilgi ve görgü, sizi anavatana başka türlü bağlar. Ne yapar eder başarırsınız.
Ama yine de büyükelçilikte görünmeyen bir cam tavan vardır.
Benim okul yıllarımda bir tek Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden Dış İşleri Bakanlığı’na girilirdi. İlk kadın büyükelçilerimizi öğrencilik yıllarımdan anımsıyorum. En tepe çok geç zorlanmıştı. Tıpkı kaymakamlık gibi… Şimdi bizde oran nedir, bilmiyorum. Ama 2023’te dünyada kadın büyükelçi oranı 20.54.
İLLE DE KADIN OLSUN KADIN DİPLOMATLARIMIZA HAKARETTİR
Kuşkusuz yalnızca kadınların belli konumlara gelmesiyle bitmiyor iş. Bunu yalnızca bir “cinsiyet” meselesine indirgemek de kadınlara hakaret olur. Kadınları siyasi ve toplumsal düşünceleriyle bir bütün içinde ele almalıdır. Bazı durumlarda bir kadın yerine erkeği yeğlemek de mümkün oluyor. “Amaaan iyi ki o değil…” diye tahtalara vurduğum çok olmuştur.
Eşitsizlik kadar, kadın olsun çamurdan olsun anlayışı bir o kadar yanlış ve kadına ve ülkeye zarar vericidir.
Büyükelçi yapmakta hiç zorlanmayacağımız, aşan taşan o kadar kadın diplomatımız var ki… Türkiye’mizin işi kolay.
SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMADA GÖREVLER
Sürdürülebilir kalkınmada uluslararası ilişkiler de çok önemli.
Diplomaside Kadın Günü şöyle anlaşılmalı aynı zamanda: Diplomaside kadınlar için neler yapılabilir? Ekonomik, ticari, kültürel, toplumsal, iş-yaşam dengesi ve eğitim alanında gelişmelerinin önünün açılması, bilgi ve deneyimlerin paylaşılması diplomatlarımızın görevleri arasında düşünülmelidir.
Diplomatlarımız bütün milletimizin temsilcileridir.
Onlardan görev beklemek hakkımızdır.
Daha çok gereksinimi olana daha çok vermek yalnızca eşitliği sağlar…
TÜRKİYE YİNE ÖRNEK OLSUN
Diplomat kadınlarımızın 24 Haziran gününü kutluyorum.
Olmayanlara, liyakat koşullarında tez zamanda büyükelçilikler diliyorum.
Cam tavanlar Türkiye’mize hiç yakışmıyor.
Kıralım gitsin!
Yükselen Asya Çağının eşiğindeyiz.
Türkiye yine örnek olsun.
Yakışır
*************
Filiz Dinçmen, 1982 yılında Hollanda Lahey Büyükelçisi görevine getirilerek, Türkiye’nin ilk kadın büyükelçisi oldu. Bugün bile Dışişleri’nde çiçeği burnunda bir meslek memuru olarak kariyerlerine başlayan genç kadınlara ilham veren, 1939 doğumlu Dinçmen, meslekte kadın olmak konusunda yöneltilen soruları şu sözlerle yanıtlıyor: ‘Bilakis, kadın olarak eğer yetenekleriniz erkek arkadaşlarınkiyle aynıysa daha da avantajlı olduğumuzu gördüm. Kadınlar daha uzlaşmacı, ikna edici ve etkili olabiliyorlar. Bunun faydasını gördüm.’
Son görevi Vatikan Büyükelçiliği’nde kendisine Türkiye’nin aydınlık yüzü şeklinde hitap edilen Dinçmen, meslek hayatı boyunca kadınların katkısı olmadan ülkemizin kalkınmasının tam olarak gerçekleşemeyeceğine yürekten inanmıştır.
Filiz Dinçmen için daha sonra çok şeyler yazıldı. Dışişleri’ndeki gizli atama çalışmaları ile ilgili olarak en ilginç haberi , Arşiv Balıkçısı olarak anılan Ateş Yalazan yazdı.
Ateş Yalazan – Arşiv BalıkçısıAteş YALAZAN (Arşiv Balıkçısı)
Hariciye’de cam tavanı kıran kadın
Bir kadın büyükelçinin Türkiye’yi temsil etmesi bugün için alışıldık bir durum. Ama çok yakın geçmişe kadar hiç de böyle değildi.
1982 yılına kadar Türkiye’nin hiç kadın büyükelçisi olmamıştı.
Filiz Dinçmen, bu alandaki ilk kadın olarak tarihe geçti.
29 Nisan 1982’de bu önemli haberi ilk olarak Hürriyet duyurmuştu.
Hariciye’de cam tavanı kıran kadın
“İlk kez bir kadın büyükelçi atadık” başlıklı haberi yazan Yavuz Gökmen, Dışişleri Bakanı İlter Türkmen’i havaalanında yakalamıştı. Dinçmen’in atanmasını sordu. Aldığı yanıt şöyleydi:
“Aman. Sakın bunu yazmayınız. Dışişleri’nde bu konu çok önemlidir. Agreman gelmeden açıklanırsa, atayacağımız ülke ürkebilir ve agreman vermeyebilir.”
Diplomaside, elçinin atanmasından önce o ülkeden alınacak onaya agreman deniliyordu.
Hariciye’de cam tavanı kıran kadın
29 NİSAN 1982
Türkmen, ilk kadın büyükelçiyi doğruluyor ama hangi ülkeye atandığının yazılmasını istemiyordu.
LAHEY’E ATANDI
Çok geçmeden agreman geldi ve Dinçmen, Türkiye’nin Lahey Büyükelçisi olarak Hollanda’da göreve başladı. Bu gerçekten de Dışişleri’nde bir devrimdi.
Sedat Ergin’in yıllar sonra, 2019’da Hürriyet Pazar için hazırladığı “Dışişleri’nde gelecek kadınların” başlıklı yazısında Dinçmen önemli bir kilometre taşı olarak anılıyordu.
Bu habere göre 2019’da Türkiye’nin yurtdışında görev yapan 37 kadın büyükelçisi vardı.
Dinçmen, büyükelçi olarak ilk atandığı yıllarda, kadın diplomat sayısının artacağının aklından dahi geçmediğini anlatıyordu:
“O günkü koşullarda bugünkü noktaya erişebileceğimiz düşünülemezdi. Kuşkusuz çok heyecan verici ve ilerisi için çok umut verici bir durum.”
Dinçmen, Hollanda’da önemli bir rüzgar estirdi. Kraliçe Beatrix ile görüştü.
Hariciye’de cam tavanı kıran kadın
23 EKİM 1982
Ardından Hollanda Televizyonu hemen bir röportaj yaptı Dinçmen ile. (İlhan Karaçay’ın aynı zamanda Hürriyet için yapmış olduğu bu röportaj, Dinçmen’i Hollanda gündemine oturtmuştu.)
Büyükelçi, Türklerin sorunlarıyla ilgili Kraliçe ile ortak çalışma yapmayı kararlaştırdıklarını anlattı.
İlk kadın büyükelçimiz çok başarılı bir dönem geçirdi Hollanda’da.
Lahey’deki görevinin ardından Avrupa Konseyi Daimi Delegesi ve Dışişleri Sözcülüğü görevlerini yapacak, ardından ilk kadın müsteşar yardımcısı unvanını da kazanacaktı.
Vatikan Büyükelçiliği ile kariyerini noktalayan Dinçmen, kadınlara karşı keskin bir önyargının bulunduğu Hariciye’de cam tavanı kıran ilk kadındı.

Yazar - Davut Güleç

Gazeteci, televizyoncu, Uzman polis-adliye muhabiri, Spor yazarı, TEMA’cı, Kızılay’cı, Dağcı, Trekkingci, Alp disiplini kayak milli hakemi, Herkes İçin Spor Federasyonu Kayseri il temsilcisi, Erciyes Kar Kaplanları Spor Kulübü Basın sözcüsü, Kayseri Spor Adamları Derneği yönetim kurulu üyesi, Kent Güvenlik konseyi üyesi, Halkla İlişkiler Tanıtım, Adalet, Kamu Yönetimi mezunu ----- Davut Güleç Kimdir ? -----

İlginizi Çekebilir

Kadir Özdamarlar’ıda kaybettik

Kayseri Lisesi Emekli öğretmenlerinden  araştırmacı-yazar arkadaşım Kadir Özdamarlar’ (76)ıda kaybettik. Yönlendirici yazıları, dikkat çeken araştırmalarından …