Ekonomi-teknoloji haberleri, TUİK verileri (03.05.2023)

Petrol Ofisi, İstanbul Karbon Zirvesi’nde “Düşük Karbon Kahramanı” seçildi! Petrol Ofisi Grubu, İstanbul Teknik Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen 8. İstanbul Karbon Zirvesi’nde, Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) tarafından “Düşük Karbon Kahramanı” ödülüne layık görüldü. “İklim Dirençli Sanayi, Güçlü Türkiye” başlığında konusunun ilk ve tek etkinliği olan 8. İstanbul Karbon Zirvesi, İstanbul Teknik Üniversitesi’nde gerçekleşti. İklim Direnci İçin İklim Finansmanı, Karbon Yönetimi ve Enerji, Karbon Yönetimi ve Endüstri oturumlarında lider kuruluşların üst yöneticilerinin katılımı ile gerçekleşen zirvede, Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) sera gazı salımlarını azaltıp karbon ayak izini düşürerek ülkemizin iklim krizine karşı direnç kazanmasına etki eden sosyal ve teknik uygulama başarıları için kuruluşları da ödüllendirdi. Kuruluşların sosyal ve yönetişimsel göstergelerine yansıyan sera gazı azaltımı başarılarının değerlendirildiği “Düşük Karbon Kahramanı” ödül töreninde Türkiye’nin enerji altyapı grubu Petrol Ofisi de Maxima motor yağı ürünlerinin yeni ambalajı ile sürdürülebilir üretim ve tüketime yaptığı katkı nedeniyle ödüle layık görüldü. Petrol Ofisi’nin net – sıfır karbon emisyonu stratejisi doğrultusunda Petrol Ofisi Teknoloji Merkezi’nde (POTEM) geliştirdiği yeni motor yağı teknolojisi Adaptech, her koşula yüzde 100 uyum sağlayarak motoru korurken bu teknolojinin kullanıldığı Maxima ürünlerinin yeni ambalajı da enerji ve sera gazı kazanımı sağlayarak sürdürülebilirliğe katkıda bulunuyor. Aldıkları ödül hakkında açıklamada bulunan Petrol Ofisi Grubu Madeni Yağlar Direktörü Sezgin Gürsu, “Bugünden Yarına Hazır vizyonumuz doğrultusunda teknolojiyi merkezimize alan, tüketicinin değişen ve gelişen taleplerine odaklanan ürün yelpazesi geliştirmeye önem veriyoruz. Teknoloji merkezimiz POTEM’de sürdürülebilirlik odağında yaptığımız geliştirmelerde ürünlerimizin çevreye etkisini dikkate alıyoruz. Bu kapsamda Maxima motor yağlarımızı Adaptech teknolojisi ile yenilerken uzman endüstriyel tasarım ekibimiz tarafından özel olarak geliştirilen yeni Maxima ambalajında da yüzde 25 oranında plastik geri dönüşüm malzeme kullandık. Bu sayede bu ürünlerimizin üretiminde önemli miktarda petrol, enerji, atık depolama ve sera gazı kazanımı elde ediyoruz. Ambalajımızın çevreye olumlu etkisini tescil eden böylesi önemli bir ödülün sahibi olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Maxima motor yağlarımızı kullananlar sadece her türlü yol ve iklim koşuluna, farklı sürüş stillerine yüzde 100 adapte olan bir ürün kullanmakla kalmayacak aynı zamanda çevre dostu ambalajı sayesinde iyileştirilmiş bir kullanım deneyimi yaşarken çevrenin sürdürülebilirliğini de destek olacak.” dedi.

Yaş Meyve Sebzecilerin Kanada çıkarması

Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (UYMSİB), Türk yaş meyve sebze sektöründe ihracatı artırmaya yönelik çalışmalarını hız kesmeden sürdürüyor. Mevcut pazarlara yönelik çalışmaların yanı sıra hedef pazarlara da ağırlık veren UYMSİB, bu kez Kanada’ya Sektörel Ticaret Heyeti düzenledi. Toronto’da 24-29 Nisan tarihleri arasında gerçekleştirilen CPMA Show Fuarı ile eş zamanlı gerçekleştirilen heyete Türkiye’den 10 firma katıldı.

UYMSİB Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Senih Yazgan öncülündeki Kanada Sektörel Ticaret Heyetine katılan firma temsilcileri Kanadalı alıcılarla ikili iş görüşmeleri yaptılar. T.C. Toronto Başkonsolosu Sinem Mingan ve Ticaret Ataşesi Ahmet Karışman da ikili iş görüşmelerini ziyaret ederek, firma temsilcilerine Kanada pazarı hakkında bilgi verdiler. Heyete katılan firma temsilcileri İkili iş görüşmelerinin yanı sıra perakende merkezini ve bazı tesisleri gezerek Kanada pazarı hakkında bilgi edindiler.

Pandemi sürecinde dünyada gıdaya olan talebin arttığını belirten UYMSİB Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Senih Yazgan, Birçok ülkede üretimin azalmasına karşın, Türk yaş meyve sebze sektörü bu süreçte fazla üretim kaybı yaşamadan ayakta kalmayı başardı. Dünyada artan talebin büyük bir kısmı ülkemize yöneldi ve sonuçta ihracatımız arttı. Normalleşmeyle birlikte pandemi sürecinde elde ettiğimiz kazanımları korumamız için çok çalışmamız lazım. Mevcut pazarlardaki payımızı korumanın yanı sıra, yeni pazarlara da ulaşmalıyız” dedi.

AB ülkeleri, Rusya, Uzakdoğu yanı sıra Kanada pazarına da önem verdiklerini kaydeden Yazgan, “Bu amaçla 24-29 Nisan tarihleri arasında Toronto’da düzenlenen CPMA Show Fuarı ile eş zamanlı Sektörel Ticaret Heyeti düzenledik. Birliğimiz öncülüğünde heyete katılan firma temsilcilerimiz, hem fuardaki gelişmeleri yakından takip etme hem de Kanadalı firmalarla birebir görüşme şansı yakaladılar” diye konuştu.

Türkiye’nin Kanada’ya yaş meyve sebze ihracatının her yıl istikrarlı bir şekilde artış gösterdiğine değinen Senih Yazgan sözlerini şöyle sürdürdü:

“Özellikle bölgemizde yetişen Bursa Siyahı İnciri’nin Kanada pazarında ihracatını artırmak, bununla birlikte denizyolu taşımacılığına uygun olan; ayva, armut ve narenciye ürünlerimizin bu pazarda yerini alması başlıca hedefimizdir.”

Gelir Dağılımı İstatistikleri, 2022

Toplam gelir içerisinde en yüksek payı, %46,2 ile bir önceki yıla göre 0,9 puan azalan maaş ve ücret geliri aldı. İkinci sırayı %21,0 ile önceki yıla göre 3,5 puan artan müteşebbis geliri alırken üçüncü sırayı %20,2 ile önceki yıla göre 3,7 puanlık azalış gösteren sosyal transfer geliri oluşturdu.

Tarım gelirinin müteşebbis geliri içindeki payı %19,8 olurken, emekli ve dul-yetim aylıklarının sosyal transferler içindeki payı ise %89,8 olarak gerçekleşti.

En yüksek yıllık ortalama esas iş geliri 87 bin 451 TL ile yükseköğretim mezunlarının oldu

Yıllık ortalama esas iş gelirleri sırasıyla yükseköğretim mezunlarında 87 bin 451 TL, lise ve dengi okul mezunlarında 62 bin 835 TL, lise altı eğitimlilerde 46 bin 916 TL, bir okul bitirmeyenlerde 34 bin 755 TL ve okur-yazar olmayan fertlerde 25 bin 406 TL olarak hesaplandı. Geçen yıla göre yıllık ortalama esas iş gelirinde en yüksek artış %34,1 ile bir okul bitirmeyen, en düşük artış ise %28,1 ile okur-yazar olmayan fertlerde oldu.

Yıllık ortalama esas iş gelirinde en yüksek artış %41,3 ile tarım sektöründe oldu

Esas iş gelirleri sektörel ayrımda incelendiğinde; en yüksek yıllık ortalama gelirin 66 bin 072 TL ile hizmet sektöründe, en düşük yıllık ortalama gelirin ise 46 bin 106 TL ile tarım sektöründe olduğu görüldü. Bir önceki yıla göre; yıllık ortalama esas iş gelirinde en yüksek artış %41,3 ile tarım sektöründe gözlenirken, bunu %35,5 ile inşaat sektörü izledi. Diğer taraftan sanayi sektöründe %32,1, hizmet sektöründe ise %29,1 artış gözlendi.

En yüksek yıllık ortalama esas iş geliri 220 bin 482 TL ile işverenlerin oldu

Yıllık ortalama esas iş gelirleri sırasıyla işverenlerde 220 bin 482 TL, kendi hesabına çalışanlarda 58 bin 697 TL, ücretli maaşlılarda 56 bin 899 TL ve yevmiyelilerde 25 bin 632 TL olarak hesaplandı. Geçen yıla göre en yüksek artış %61,8 ile işverenlerde, en düşük artış ise %21,5 ile ücretli maaşlılarda oldu.
En düşük gelir TRB2 (Van, Muş, Bitlis, Hakkari) bölgesinde gerçekleşti

Son yapılan araştırma sonuçlarına göre, Türkiye’de yıllık ortalama eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert geliri 2022 yılında 48 bin 642 TL iken, İBBS 2. Düzey bölgeleri itibarıyla en yüksek olduğu bölge 69 bin 904 TL ile TR10 (İstanbul) bölgesi oldu. Bu bölgeyi, 59 bin 798 TL ile TR51 (Ankara) bölgesi ve 59 bin 272 TL ile TR31 (İzmir) bölgesi izledi. En düşük yıllık ortalama eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert geliri ise 23 bin 063 TL ile TRB2 (Van, Muş, Bitlis, Hakkari) bölgesinde gerçekleşti.

Gelir eşitsizliği en az TRB1 ve TR81 bölgelerinde oldu

Son yapılan araştırma sonuçlarına göre P80/P20 oranı Türkiye’de 7,9 iken, bu değerin en düşük olduğu İBBS 2. Düzey bölgeleri 4,5 ile TRB1 (Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli) ve TR81 (Zonguldak, Karabük, Bartın) olurken bu bölgeleri 4,9 ile TR42 (Kocaeli, Sakarya, Düzce, Bolu, Yalova) bölgesi izledi.
P80/P20 oranının en yüksek olduğu İBBS 2. Düzey bölgeleri ise 8,1 ile TR10 (İstanbul), 7,9 ile TRA2 (Ağrı, Kars, Iğdır, Ardahan) ve 7,4 ile TR52 (Konya, Karaman) oldu.

Bir önceki yıla göre son %10’luk grupta olanların %70,5’i aynı gelir grubunda kaldı

Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırmasının panel bir çalışma olması nedeni ile ilk defa bu yıl yıllar itibarıyla geçiş istatistikleri üretildi.
Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert gelirine göre sıralı %10’luk gelir grupları itibarıyla fertlerin bir önceki yıla göre yüzdelik geçişleri incelendiğinde; bir önceki yılda birinci %10’luk grupta olan fertlerin 2022 yılında %55,4’ünün, son %10’luk grupta olan fertlerin ise %70,5’inin gelir grubu değişmedi. Ayrıca 2021 yılında birinci %10’luk grupta olan fertlerin %23,7’sinin 2022 yılında gelir grubu birden fazla yükseldi. Son %10’luk grupta olan fertlerin ise %8,3’ünün gelir grubu birden fazla düştü.

Bir önceki yılda işsiz olan fertlerin %45,4’ü 2022 yılında çalışmaya başladı

Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması panel veriden elde edilen sonuçlara göre 2021 yılında işsiz olan fertlerin %45,4’ü 2022 yılında çalışmaya başladı. Faaliyet durumu 2021 yılında çalışan olarak belirlenen fertlerin 2022 yılında %90,5’i çalışma hayatına devam etti. Bir önceki yıl işgücüne dahil olmayan fertlerin ise %11,4’ü işgücüne katıldı.

Masdaf, Four Essentials 2023’te Mekanik Tesisat ve İnşaat Sektörlerinin Profesyonelleri ile Buluştu

Pompa sektörünün lider markası Masdaf, “mekanik tesisat ve inşaat sektörünün dört bileşeni olan; yatırımcı, tasarımcı, yüklenici ve tedarikçileri bir araya getiren Four Essentials 2023’e katıldı.

2 Mayıs’ta Çırağan Palace Kempinski’de gerçekleştirilen etkinliğin sponsorları arasında yer alan Masdaf, standında ağırladığı sektör profesyonelleri ile; yenilikçi ve sürdürülebilir akışkan teknolojilerinin iklim kriziyle mücadelede ki rolü hakkında önemli bilgiler paylaştı.

Yarım asra yaklaşan köklü geçmişiyle Türkiye pompa sektörüne öncülük eden Masdaf, mekanik tesisat ve inşaat sektörünün dört bileşeni olan; yatırımcı, tasarımcı, yüklenici ve tedarikçileri bir araya getiren Four Essentials 2023’e katıldı.

Deko Group tarafından 2 Mayıs’ta Çırağan Palace Kempinski’de düzenlenen ve ana teması “Mekanik Tesisat; Sürdürülebilirlik, Tasarruf ve Deprem Gerçeği” olan mühendislik toplantısının moderatörlüğünü ise M. Serdar Kuzuloğlu üstlendi.

Etkinliğin sponsorları arasında yer alan Masdaf, standında ağırladığı sektör profesyonelleri ile; yenilikçi ve sürdürülebilir akışkan teknolojilerinin iklim kriziyle mücadelede ki rolü hakkında önemli bilgiler paylaştı.

Four Essentials 2023’e ilişkin değerlendirmelerde bulunan Masdaf Satış ve Pazarlama Direktörü Barış Geren, “Masdaf olarak, sektördeki öncü ve lider pozisyonumuz gereği sektörümüze değer katacağına inandığımız, odağında sürdürülebilirlik olan projeleri değerlendirip, çeşitli sponsorluklarla desteklemeye özen gösteriyoruz. Bu yıl dördüncüsü düzenlenen Four Essentials’da bunlardan bir tanesi. Etkinlik süresince mekanik tesisat ve inşaat sektörünün değerli profesyonellerini standımızda ağırlamaktan ve sürdürülebilir akışkan teknolojilerimiz hakkında bilgiler paylaşmaktan memnuniyet duyduk, tüm katılımcılara teşekkür ederiz” dedi.

Enplus’ın yepyeni kahve konseptli mağazası Ankara’da açıldı

Beyaz eşya, elektrikli ve küçük ev aletleri sektörlerinde dünyanın lider birçok markasının Türkiye distribütörlüğünü üstlenen multi brand mağaza zinciri Enplus, 2023 yılındaki yatırımlarına son hızıyla devam ediyor. Son olarak Ankara’daki mağaza zincirine bir yenisini daha ekleyerek dördüncü mağazasını yepyeni bir konseptle açan Enplus, Coffee Expert ile başkentlilerin beklentilerini karşılamaya hazırlanıyor. Ankara’nın en prestijli lokasyonlarından biri olan AnkaMall AVM’de konumlanan Enplus Coffee Expert, markanın ilk kahve konseptli mağazası olarak kahve deneyimini bir üst noktaya taşıyacak.

Türkiye’nin 81 iline hizmet veren multi brand mağaza zinciri Enplus, sektöre değer katan atılımlarına devam ediyor. Yeni bir yatırım hamlesine imza atarak AnkaMall AVM’de sadece kahve konseptiyle açılan Coffee Expert ile Enplus, güçlü olduğu bu kulvardaki farkını ortaya koymayı hedefliyor. Başkentteki dördüncü mağazası ile fiziksel erişim alanlarını genişletmeyi amaçladıklarını ifade eden Enplus Yönetim Kurulu Üyesi ve COO’su Murat Hatipoğlu, açılan bu mağazanın, büyüme hedefleri kapsamında hızlarına ivme kazandıracaklarını vurguladı.

Yepyeni bir mağaza konseptini başkentlilerle buluşturuyor

Farklı bir konseptte müşterilerinin karşılarına çıktıkları için heyecanlı olduklarını belirten Murat Hatipoğlu; “Uzmanlık alanımız olan kahve sektöründe önemli bir noktada konumlanıyoruz. Gerek kendi kahve çekirdeği markamız olan Hola Sol gerekse kahve ekipmanlarımızla bu alandaki faaliyetlerimize hız kesmeden devam ediyor ve gerçek kahve tutkunlarının beklentilerini en iyi şekilde karşılamak için çalışıyoruz. Enplus olarak bu alandaki başarımızı bir adım öteye taşımak istedik ve Türkiye’nin en kozmopolit şehirlerinden biri olan Ankara’da yepyeni bir konseptle kahve mağazası açmaya karar verdik. Ankara, online alışveriş konusunda yüksek bir müşteri potansiyeline sahip olduğumuz ve tüketici profili olarak bize çok uygun bir şehirdi. Bu potansiyeli en iyi şekilde değerlendirmek ve buradaki fiziksel etki alanımızı güçlendirmek için Enplus Coffee Expert mağazamızı açtık. Sadece kahve üzerine kurgulanan bu konsept mağazamız AnkaMall AVM’de 50 m2 bir alan üzerinde yer alıyor. Ankara’nın en prestijli lokasyonlarından birinde binlerce insanın yıllardır buluşma noktası olan bu AVM’de ulaşım imkanları da oldukça kolay. Bu noktada Enplus olarak özel olarak tasarladığımız mağazamızda tüm kahve tutkunlarının üstün bir kahve deneyimi yaşayacaklarına inanıyoruz.” şeklinde konuştu.

Maliyetler döviz kuru artışını geçti ihracat geriledi

Döviz kurlarındaki artışın maliyetlerdeki yükselişin gerisinde kalması, dünya genelinde resesyonla birleşince nisan ayında ihracat rakamlarının hem Türkiye genelinde hem de Ege Bölgesi’nde eksiye düşmesine yol açtı.

Ege İhracatçı Birlikleri nisan ayında 1 milyar 378 milyon dolarlık ihracat performansı ortaya koydu. Egeli ihracatçılar, 2022 yılı nisan ayında gerçekleştirdikleri 1 milyar 747 milyon dolarlık ihracatın yüzde 21 gerisinde kaldı.

Nisan ayında Türkiye’nin ihracatı, yüzde 17’lik gerilemeyle 19,3 milyar dolara indi. Ege İhracatçı Birlikleri’nin 2023 yılı ocak-nisan dönemindeki ihracatı yüzde 2’lik düşüşle 6 milyar 45 milyon dolar olurken, son 1 yıllık ihracatı yüzde 3’lük artışla 18 milyar 129 milyon dolar olarak kayıtlara geçti.

Tarım ihracatı artışını sürdürdü

Ege Bölgesi’nden yapılan tarım ürünleri ihracatı yüzde 4,5’lik artışla 505,8 milyon dolardan, 528,9 milyon dolara yükseldi. EİB’den yapılan tarım ürünleri ihracatı ocak-nisan döneminde yüzde 20’lik artışla 2 milyar 405 milyon dolara, son 1 yıllık dönemde yüzde 16,4’lük ilerlemeyle 6 milyar 112 milyon dolardan 7 milyar 118 milyon dolara çıktı.

Sanayi sektörlerinin ihracatı yüzde 32’lik düşüşle 1 milyar 124 milyon dolardan, 764 milyon dolara inerken, madencilik sektörünün kan kaybı yüzde 28 oldu. Madencilik sektörü 84,5 milyon dolar dövizi Türkiye’ye kazandırdı.

Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği 177,5 milyon dolarlık ihracat performansıyla zirvedeki yerini korumasına karşın ihracatındaki yüzde 34’lük düşüşe engel olamadı.

Ege İhracatçı Birlikleri çatısı altındaki 3 ihracatçı birliği nisan ayında ihracatını artırmayı başarırken, her ay ihracat rekorları kıran Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği, yüzde 290’lık ihracat artışıyla 65,8 milyon dolarlık döviz getirisiyle nisan ayında rekorlarına yeni bir halka ekledi.

İhracatı 135 milyon dolardan, 118 milyon dolara gerileyen Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği ikinciliğini korurken, Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği 115 milyon dolarlık ihracat performasıyla zirvede üçüncü basamağın sahibi oldu.

Nisan ayında, Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği 90 mliyon dolarlık ihracat yaparken, Ege Maden İhracatçıları Birliği 84,5 milyon dolarlık performans ortaya koydu.

Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği ihracatını yüzde 21’lik artışla 56 milyon dolardan 67,4 milyon dolara taşırken, 2022 yılı nisan ayında 81,3 milyon dolarlık ihracat yapan Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği 2023 yılı nisan ayında 65 milyon dolar ihracat seviyesinde kaldı. Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği, EİB’nin nisan ayı ihracatına 64 milyon dolarlık katkı sağladı.

Tütün ihracatı yüzde 16 arttı

Türkiye’nin geleneksel ihraç ürünlerinden tütünde ihracat artışı nisan ayında da devam etti. 2022 yılı nisan ayında 48,5 milyon dolar olan tütün ve tütün mamulleri ihracatı 2023 yılı nisan ayında 56,3 milyon dolara çıktı.

Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği 32 milyon dolarlık ihracat başarısı gösterirken, Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği 12,6 milyon dolarlık ihracatla nisan ayını geride bıraktı.

Eskinazi; “Mevcudu korumakta zorlaştı”

2023 yılına “İhracat rakamlarında mevcudu korumak” hedefiyle girdiklerini dile getiren Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, 4 aylık periyotta mevcudu koruma çabalarının sonuçsuz kaldığını, ihracatçılar olarak kötüye gidişi yaklaşık 1 yıldır dillendirdiklerini ancak olumlu bir yaklaşım göremediklerini savundu.

İhracatçılar olarak minimum 3 aylık sipariş takvimleriyle çalıştıklarının altını çizen Eskinazi, “2022 yılının ikinci çeyreğinden itibaren siparişlerdeki seyre göre uyarılarda bulunuyoruz. Maliyet artışlarımızla kur artışı 1 yıldır uyumsuz. İhracatçılar ayakta kalabilmek, istihdamı koruyabilmek için sermayelerinin azalması pahasına bir çaba içerisindeler. İhracatçılarımız para kazanmadıkları gibi cepten para kaybediyorlar. İhracatçılarımızın finansmana erişimindeki sorunlar çözülmez, döviz kurlarında yüzde 7’lere varan alım-satım makası kapanmaz, döviz kurlarında enflasyonla uyumlu bir artış olmadığı takdirde ihracattaki düşüş devam edecek. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın kararları ihracatçıyı korkutuyor. Firmalarımız ihracattan soğur hale geldi. İhracatçılarımız fiyat tutturamadıkları için bazı siparişleri alamıyorlar ve bu siparişler rakiplerimize kayıyor. Ulusal ölçekte alınabilecek tedbirler alınmadığı gibi, Avrupa ve ABD gibi küresel pazarlarda devam eden parasal sıkılaşma polikitaları talebin nazlı olmasına yol açıyor. Dünya genelinde enerji fiyatlarındaki düşüş Türkiye’deki tarifelere tam olarak yansıtılmadı. Enerji fiyatlarında yüzde 50 düşüş olursa, döviz kurlarında enflasyonla uyumlu artış sağlanırsa, kredi muslukları açılırsa, TCMB kaynaklı krediler bir an evvel zaman kaybedilmeden ihracatçılara verilirse ihracatımız 2023 yılının ikinci yarısında toparlanma sürecine girecektir. Bu sayede mevcudu korumamız mümkün olacaktır” diye konuştu.

Ege Bölgesi’nin ihracatı 2 milyar 62 milyon dolar

Nisan ayında Ege Bölgesi’nin ihracatı 2 milyar 62 milyon dolar olarak kayıtlara geçti. Ege Bölgesi 2022 yılı nisan ayında 2 milyar 734 milyon dolar ihracata imza atmıştı. Ege Bölgesi’nin ihracatındaki erime yüzde 24,5’e ulaştı. Ege Bölgesi’nde 9 ilinde ihracatı düşüş yaşadı.

İzmir, nisan ayında 1 milyar 62 milyon dolarlık performans ortaya koyarken, İzmir’i 405,8 milyon dolarlık ihracatla Manisa izledi. Denizli 310 milyon dolarlık dövizi ülkemize kazandırırken, Muğla 71,5 milyon dolar, Balıkesir 71,4 milyon dolarlık ihracatı hanelerine yazdırdılar.

Aydın 65 milyon dolarlık ihracat seviyesini görürken, Kütayla 30,7 milyon dolar ihracat yaptı. Afyon’un ihracatı 23 milyon dolar olurken, Uşak 21,6 milyon dolar ihracat geliri elde etti.

Hilti’den inşaat sektöründe devrim yaratacak yeni teknoloji

İnşaat teknolojilerinin inovasyon öncüsü Hilti, tarihinin en büyük lansmanını NURON ile gerçekleştirdi. “Tüm işler için tek platform” mottosuyla geliştirilen ve bugüne kadar herhangi bir akülü makinede görülmemiş performansla çalışan NURON, vidalama makinelerinden kırıcılara kadar 70’ten fazla el aletini çalıştırma kapasitesi ile öne çıkıyor. Nesnelerin internetini kullanarak aynı akü platformunda makineleri birbirleriyle konuşturan NURON, şantiyelerdeki kablo kalabalığını da ortadan kaldırarak iş sağlığı ve güvenliği konusunda inşaat profesyonellerine her zamankinden daha fazla destek oluyor. NURON ile Hilti’nin yeni nesil 22V akülü aletleri, kırma ve kesmeden delme ve sabitlemeye kadar her alanda daha fazla performans, güvenlik ve kullanıcı konforu sağlıyor.

Geleceği referans alan yaklaşımı ve çalışmalarıyla inşaat teknolojileri pazarına öncülük eden Hilti, daha fazla güç ve esneklik sağlayan yeni 22 volt akülü platformu NURON’u piyasaya sundu. El aleti parkı üzerinde daha fazla görünürlük sunarak şantiyelerde neler olup bittiğini daha iyi anlama imkânı tanıyan NURON, inşaat sahaları için bir devrim niteliği taşıyor. Hilti’nin Ar-Ge ve mühendislik gücüyle geliştirilen NURON teknolojisi ile inşaat profesyonelleri uygulamada akülü makineler kullanabiliyor, makine parkını optimize ederek yatırım maliyetlerini düşürebiliyor ve sahadaki üretkenliklerini yükseltebiliyor.

İnşaat profesyonelleri için tamamen bağlantılı bir ekosistem

Tüm akülü el aletleri için tek bir platform sunan NURON sistemi, inşaat profesyonellerine yönelik bağlantılı tek bir ekosistem oluşturuyor. Yüksek performansıyla da dikkat çeken NURON, kablosuz güç çıtasını yükseltiyor ve yeni nesil akülü el aletleri ile uygulamalar için çok çeşitli avantajı bir arada sunuyor. En önemlisi de şantiyedeki kazaları azaltmaya yardımcı olabilecek yeni iş sağlığı ve güvenliği özellikleriyle fark yaratıyor. Toz kontrol sistemleri ve açılı taşlama makinesinin geri tepme riskini azaltmaya yardımcı olan yerleşik teknolojileriyle NURON, inşaat sahalarında maksimum güvenlik ve konfor sağlıyor.

El aletleri takımını modernize ederek şantiyelere esneklik getiriyor

Birden fazla konumda farklı güç kaynaklarını ve kablosuz pil sistemlerini yönetmek, maliyetli olduğu gibi zaman kaybına da yol açabiliyor. Hilti imzalı NURON ise vidalama makinelerinden kırıcılara kadar tüm el aletlerini tek bir kablosuz platformda çalıştırabilme imkânı sunmasının yanı sıra diğer güç kaynaklarıyla çalışan araçlara olan bağımlılığı da azaltıyor. Böylece iş sahasında daha az aküye ve şarj cihazına ihtiyaç oluyor. NURON’u ON!Track ekipman yönetim sistemi ile eşleştirmek ise boştaki ekipmanı belirlemeye ve ihtiyaç duyulan yere götürmeye yardımcı oluyor.

Şantiyelerde hız ve rahatlık hiç bu kadar teknolojik olmamıştı

Kablolu veya gazlı 36V’tan daha fazla güç sağlayabilen 22V NURON platformunda, kullanıcılar aletleri için daha fazla çalışma süresi elde ediyor. NURON, tamamen yeniden tasarlanmış pil-alet arayüzü sayesinde eşdeğer 18V ve 20V platformların iki katına kadar güç sunuyor. Üstelik testereyle çelik boruları kesmek veya kırıcı delicilerle betonu kırmak gibi en zorlu uygulamalar için iki adet 22V pil birleştirilebiliyor. Alçıpan vidalarını çakmak veya darbeli vidalama makineleriyle seri metal sabitlemeler yapmak gibi daha hafif uygulamalar içinse iyileştirilmiş alet ergonomisi sunuyor. Böylece inşaat profesyonelleri şantiyelerde daha hızlı ve daha rahat çalışabiliyor. Üstelik yerleşik pil tanımlama özelliği, pil sağlığı konusunda kullanıcıları uyarırken, veriye dayalı hizmetler alet yönetimini basitleştirmeye yardımcı oluyor.

“NEİN (Hayır) demeyi öğrendiğimiz gün kuru üzümümüz para edecek”

Türkiye’nin üretim ve ihracatında dünya lideri olduğu çekirdeksiz kuru üzümde 2022/23 sezonunun üçte ikilik dilimi geride kaldı. Türkiye’nin kuru üzüm ihracatı 2021/22 sezonunun aynı dönemine göre yatay bir seyirle 171 bin ton olurken, döviz getirisi yüzde 6’lık kayıpla 290 milyon dolar oldu. 

Manisa-İzmir-Denizli üçgeninde 1 milyon 100 bin dekar alanda Sultani Çekirdeksiz Üzüm yetiştiriciliği yapıldığını dile getiren Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mehmet Ali Işık, Türk üzüm sektörünün hayır demeyi öğrendiği gün kuru üzümün katma değerli ihracatının yolunun açılacağını söyledi. Işık, “Almanlar gibi NEİN (hayır) demeyi öğrendiğimiz gün çekirdeksiz kuru üzümümüz değerine kavuşacak” şeklinde konuştu.

Elbirliğiyle Türk üzümünü değerinde ihraç edebiliriz

Türkiye’nin ürettiği çekirdeksiz kuru üzümün dünyanın en kaliteli üzümü olduğunu savunan Işık, dünyaya Türk üzümünü pazarlarken fiyat indirmek yerine kaliteyi öne çıkaran bir pazarlamanın önemine vurgu yaptı. Fiyat düşürme yoluna gidildiğinde kaliteden ödün verildiğini, bu durumda bir firmanın değil, bir ülkenin imajının olumsuz etkilendiğini dillendiren Işık şöyle devam etti; “Türk üzümümüzü gerçek değerine elbirliğiyle ulaştırmamız gerekiyor. Bu sayede toplam kaliteyi de yukarı taşımış olacağız. Bunun için tüm ihracatçılarımızdan çaba bekliyoruz.”

 Türkiye’nin ortalama 450-500 milyon dolar döviz geliri elde ettiği çekirdeksiz kuru üzümün kaderinin tayin edildiği Kuru Üzümü Kurulu Toplantısı, çekirdeksiz kuru üzüm üretimimin başkenti Manisa’da yapıldı. 

 Kuru Üzüm Kurulu’nda konuşan EKMİB Başkanı Mehmet Ali Işık, son 1 yıllık dönemde çekirdeksiz kuru üzümde kaliteyi artırmak, ihraç pazarlarındaki en büyük sorun olan bazı üretim bölgelerindeki çoklu pestisit tespit edilmesi sorunlarının çözümü için yoğun bir mesai harcadıklarını, sezona 280 bin ton ihracat hedefiyle girdikleri ancak bazı bölgelerde üretim döneminde, bazı bölgelerde ise hasat döneminde gerçekleşen yağışlar ve dünya ekonomisindeki resesyon nedeniyle hedeflerin gerisinde kaldıklarını vurguladı. 

 Fiyat rekabeti yerine ürün kalitesini artıracak adımların atılması gereğinin altını çizen Başkan Işık, “Kurutma alanlarını iyileştirebilirsek kalite daha da artacak ve yabancı madde bulaşıklığının önüne geçebiliriz. Sofralıkla kurutmalığı ayıramazsak gıda güvenliği sorunundan kurtulamayacağız. Yaş üzüm diye yola çıkıp kurutmalığa geçen ürünlerde sorunlar çok daha fazla oluyor. Üzümde de kayısıdaki gibi pilot bölgeler oluşturabiliriz. Kaliteli ürün üretmenin yanında pazarlamamızı da doğru yapmamız gerekiyor. Almanlar nein (hayır) diyebildikleri için ürünlerini daha katma değerli ihraç ediyorlar. Biz de hayır diyebildiğimiz gün kazanacağız” tespitinde bulundu. 

 Yeni URGE Projesi başlatacağız

 Kuru meyve ihracatçılarının kümelenerek rekabetçiliklerini artırdıkları URGE Projesini geçtiğimiz dönemde hayata geçirdiklerini hatırlatan Başkan Işık, sözlerini şöyle sürdürdü; “URGE Projemizde yalın üretim teknikleriyle ilgili eğitim aldık. Firmada yalın üretim teknikleriyle kalitede artış gözlemledik, firma kültürü oluştu. Bu yıl tekrar URGE ilanına çıktık. Kümelenme önemli. İşletmelerimizin aynı dili konuşabilmesi için düşünce olarak da değişmemiz gerek. Pazar çalışmaları için devlet destek veriyor. Bu devlet desteklerinden faydalanmamız gerekiyor. TURQUALİTY ve URGE Projeleriyle daha başarılı pazarlama yapacağız.”

 “Bağcılık Araştırma Enstitüsüyle daha yoğun işbirliği yapacağız”

 Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mehmet Ali Işık ve Başkan Yardımcısı Şemsettin Özgür, Manisa’da Kuru Üzüm Kurulu Toplantısı öncesinde Manisa Tarım ve Orman İl Müdürü Metin Öztürk ve Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsü Müdürü Akay Ünal’ı ziyaret ettiler.

 Bağcılık Araştırma Enstitüsü’nü sektöre yön veren bir kurum olarak tanımlayan Işık, “Bağcılık Araştırma Enstitüsü 800 dönüm arazide AR-GE, Laboratuvar, üretim alanı ve eğitim çalışmalarıyla bağcılık sektörüne faydalı olmaya çalıştıklarını, ayrıca 1436 adet farklı üzüm çeşidi genetik kaynağıyla Türkiye’de örnek bir kurum olarak çalışmalarını sürdürüyor. Tarihi 1930 yılına dayanan Bağcılık Araştırma Enstitüsüyle ortak projeler yapmak istiyoruz. Bandırmasız (Thomson) ve Golden tipi ürünlerde yapacağımız çalışmalarla başarılı olabiliriz. İki taraf olarak birbirimize ihtiyacımız var. TÜBİTAK, URGE, TAGEM ve  Avrupa Birliği projeleri olabilir. Ülkemize vizyon koyacak bir proje olabilir” dedi.

 Celep; “Şarap üretimini artırabiliriz”

 Sultani çekirdeksiz üzümde Türkiye coğrafyasının sahip olduğu avantajın dünyada hiçbir yerde olmadığına işaret eden Türkiye İhracatçılar Meclisi Yönetim Kurulu Üyesi Birol Celep, Türkiye’de üzüm sektörünün çok yıllar devam edeceğinin altını çizdi. 

 Üzüm sektöründe ürün çeşitliliğine gitmenin gereğine değinen Celep, “Şarap endüstrisi büyüyen ve kilit bir sektör. Bu coğrafyanın vermiş olduğu zenginliği şarap endüstrisine nasıl çevrilir onu düşünmeliyiz. Ticaret Bakanlığı ve Tarım ve Orman Bakanlığını da dahil ederek sektörü şekillendirmeliyiz. Sözleşmeli tarım, havza bazlı üretim yapılabilmesi için bakanlıklar ve diğer paydaşlar olmalı. Doğru planlama yapılmalı. İklimlerin değişmesiyle üretim planlaması şekillendirilmeli. Manisa bölgesi için herkes elini taşın altına koymalı. Şarapçılıkta az su ile üretim yapılabilen birçok varyete var” şeklinde konuştu. 

 2022 yılında Kuru Üzüm Kurulu’nun üreticilerle üretim bölgelerinde yoğun toplantılar yaptığını, kuru üzüm kalitesinin artması için yoğun mesai harcadıklarını aktaran Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcısı Şemsettin Özgür, sezon sonunda yağan yağışların kaliteyi olumsuz etkilediğini, 2023/24 sezonunda kaliteyi artırmak için zirai ilaç bayileri, ilaç firmaları, üreticiler ve ihracatçılarla toplantılara devam edeceklerini dile getirdi.

Bilim sektöründe “Türkiye’nin En Mutlu İş Yeri” unvanının sahibi bu yıl da Pfizer “Mutlu İş Yeri, Mutlu Çalışan, Mutlu Toplum” sloganıyla hareket eden uluslararası sertifikasyon ve danışmanlık şirketi Happy Place to Work tarafından Nisan 2022-Nisan 2023 tarihleri arasında ikincisi gerçekleştirilen “Türkiye’nin En Mutlu İş Yerleri” araştırmasına farklı sektörlerden 329 şirket katıldı. Örneklem yöntemi kullanılarak yapılan ankete 74 bin 201 çalışanı temsilen 21 bin 422 çalışan katıldı. Araştırmaya göre pandemi sonrasında doğru yönetim modellerini hayata geçiren şirketler hem çalışan mutluluğu hem finansal sonuçlarını yükseltmeyi başardı. Geçtiğimiz yıl listede yer alan şirketlerden sadece 26’sı yerini koruyabilirken bu yıl sıralamaya 49 yeni şirket girdi. Pfizer Türkiye, bu yıl da “Bilim” sektöründe “Türkiye’nin En Mutlu İş Yeri” seçildi. Happy Place to Work’ün düzenlediği, çalışanların iş deneyimlerinin “başarı”, “gurur” ve “güven” boyutları ölçülen ve 12 sorudan oluşan Wellbeing Index Çalışan Deneyimi anketinden 70 ve üzeri puan alan 104 şirket, “Türkiye’nin En Mutlu İş Yerleri” listesine aday oldu. Aday şirketlerin insan yönetimi uygulamaları ise bağımsız bir bilim kurulu tarafından değerlendirildi. Liste puanı, anket sonuçları yüzde 50, insan yönetimi uygulamaları yüzde 50 oranında ağırlıklandırılarak hesaplandı ve sektörlerinde en yüksek puan alan 75 şirket Türkiye’nin En Mutlu İş Yerleri Listesi’ne girmeye hak kazandı. Pfizer Türkiye, listenin “Bilim” sektöründe bu yıl da “Türkiye’nin En Mutlu İş Yeri” oldu.Pfizer Türkiye Çalışan Deneyimi Direktörü Seda Tamur Oğralı bu başarıyla ilgili şunları söyledi: “Bilimi ve global kaynaklarımızı, insanlara yaşamlarını uzatan ve anlamlı biçimde iyileştiren tedaviler sunmak için kullanmaya devam ediyoruz. Sadece sektöre değil, tüm İK dünyasına örnek olacak projeler geliştirip uyguluyoruz. Keyifli ve esnek çalışma ortamını, yaşam için çalışmanın mutluluğunu ve fırsatlarla dolu bir kariyer yolunu önceliklendirirken; çeşitlilikle zengin, kapsayıcılıkla bütün anlayışımız doğrultusunda şirketimizde cinsiyet, jenerasyon ve engellilik çeşitliliği, cinsel yönelim, kapsayıcı kültür ve iş-yaşam entegrasyonunu benimsiyoruz. Esnek çalışma ve “Lider Okulu” konumlanmamızın yanı sıra cinsiyet ayrımı yapmadan tüm partnerlerin de özel sağlık sigortası kapsamına alınması gibi yenilikçi çalışmalara imza atan, bilim kazanacak anlayışıyla çalışan bir şirket olarak bilim sektöründe bu yıl da “Türkiye’nin En Mutlu İş Yeri” seçilmekten gurur duyuyoruz.”

Pfizer Türkiye Ülke Başkalığına yeni isim  2007 yılında Proje Yöneticisi olarak Pfizer ailesine katılan Metin Hullu, 1 Nisan itibariyle Pfizer Türkiye Ülke Başkanı oldu. Metin Hullu, daha önce İsrail Ülke Müdürü olarak görev yapmaktaydı.  Boğaziçi Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümünden mezun olan Metin Hullu, New York Columbia Üniversitesi’nde Endüstri Mühendisliği dalında yüksek lisansını tamamladı. Pfizer’deki 16 yılı aşkın kariyer yolculuğunda pazarlama, pazar erişim, strateji ve liderlik pozisyonlarında sorumluluklar üstlenen Metin Hullu, Şubat 2021’den bu yana İsrail Ülke Müdürü olarak görev yapmaktaydı.Metin Hullu, 2007-2012 yılları arasında Pfizer Türkiye’de pazarlama alanında farklı görevlerde çalışmasının ardından 2013 yılında Pazara Erişim Müdürü olarak atandı. Hullu, Mayıs 2014 – Aralık 2019 tarihleri arasında ise İnflamasyon ve İmmünoloji Kategori Liderliğini üstlendi. Aralık 2019 – Şubat 2021 tarihleri arasında Pfizer’in Global takımında Ticari Performans Liderliğinden sorumlu olan Metin Hullu, Şubat 2021’den bu yana Pfizer İsrail Ülke Müdürü görevini yürütüyordu.Yeni göreviyle beraber Gelişen Pazarlar Liderlik Takımı’na dahil olan Metin Hullu’nun yıllar içinde edindiği güçlü deneyimi ve liderlik yeteneğinin yanı sıra yenilikçi çözümler üretme becerisinin Türkiye organizasyonuna büyük katkı sağlaması bekleniyor. Metin Hullu, evli ve bir çocuk babasıdır. Pfizer Türkiye Ülke Başkanı Metin Hullu, yeni göreviyle ilgili şunları söyledi: “Pfizer, tüm dünyada karşılanmamış sağlık ihtiyaçlarına yönelik yenilikçi çözümler geliştiriyor ve bu amaçla bilim üretiyor. Pfizer Türkiye’nin varlık nedeni ise Türkiye’nin küresel bilim ve bilgi ekosistemiyle bağlantılarını güçlendirmek, Türkiye’nin bilimsel birikimini dünyaya açmak. Bu çerçevede 1957’den beri gerek üretim gerek AR-GE gerekse yenilikçi ilaçların ve aşıların hastalara ulaştırılmasının yanı sıra küresel bilgi birikiminin Türkiye’deki yerel temsilcisi olarak konumlanıyoruz. Pfizer’de “hastaların hayatını değiştiren çığır açan yenilikler” olarak tanımladığımız amacımız için işimizi azimle yapmaya devam ediyoruz.Çalışanlarına ve liderlerine yatırım yapan, aynı zamanda bir lider okulu niteliğindeki Pfizer ailesinin 16 yılı aşkın süredir bir üyesi olmanın, şimdi ise Türkiye Ülke Başkanı olmanın gururunu yaşıyorum.”

Avrupa’da 600 binin üzerinde kamyon şoförü açığı bulunuyor

 Karayolu taşımacılığı, lojistik sektöründe globaldeki liderliğini sürdürüyor. Ürünlerin bir noktadan bir noktaya transferinde, globalde karayolları hala baskın sektör olarak bulunmaya devam ediyor. Dünya ortalamasında yük taşımacılığının %70’i karayolları ile yapılıyor. Avrupa Birliği (AB) ortalaması %75 civarında. Bu oran ABD’de %70, İngiltere’de %60 olarak gerçekleşiyor. Türkiye’de ise taşımanın %90’ı karayollarıyla yapılıyor. Türkiye’yi, %87 ile Polonya, Romanya, Çekya ve %85 ile Hırvatistan takip ediyor. Karayolu taşımanın Avrupa’da en düşük olduğu ülke Hollanda ve karayolu taşımacılığı oranı %40’larda seyrediyor.

“Tırport’la 2022’ye Bakış” raporunda, Uluslararası Karayolu Birliği (IRU)’nun verilerine göre, 2021 itibariyle Avrupa ülkeleri ve ABD dahil dünyada hissedilir oranda nitelikli kamyon şoförü ihtiyacının bulunduğu ve açık pozisyonların artmaya devam ettiği belirtiliyor. Raporda, sadece Almanya, İspanya, Fransa, Romanya, Polonya ve Danimarka’da geçtiğimiz yıl şoför ihtiyacının 100 bini geçtiği ve tüm Avrupa’da 600 binin üzerinde şoför açığı olduğu değerlendiriliyor.

Avrupa ülkeleri nitelikli kamyon şoförlerini kazanmak için kolaylıklar sağlayacak

Avrupa ülkelerinin dil bilen nitelikli genç kamyon şoförlerini kazanmak için oturma izinleri başta olmak üzere birçok kolaylıklar sağladığını kaydeden Tırport Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Akın Arslan, şunları söyledi:

“Avrupa’nın birçok ülkesinde tecrübeli bir kamyon şoförü ortalama 3 bin Euro civarında net maaş alıyor. Özel taşıma alanında uzmanlığı olan şoförler arasında 5 bin Euro net maaş alanlar var. Eurostat İstatistikleri ve Uluslararası Karayolu Birliği (IRU) verilerine göz atıldığında, ülkeden ülkeye değişmekle birlikte şoförlerin niteliğine ve tecrübesine bağlı olarak, alt ve üst limitler arasında 2 bin Euro’ya varan farklar olabileceği görünüyor. Belçika, Almanya, Fransa gibi ülkelerde maaşı net 3 bin Euro civarında olan bir kamyon şoförünün, işverene maliyeti 6.000-6.500 Euro civarında gerçekleşiyor. Avrupa ülkeleri dil bilen nitelikli genç kamyon şoförlerini kazanmak için oturma izinleri başta olmak üzere birçok kolaylıklar sağlayacaklardır. Nitelikli kamyon şoförlüğü, önümüzdeki yıllarda bir mühendislik kadar iddialı bir meslek olmaya devam edecek ve dünyadan yoğun talep alacaktır. Özellikle, lojistik sektörünün Tırport ile uçtan uca dijitalleştiği, konvansiyonel lojistik firmalarının dijital forwarderlara dönüştüğü, uçtan uca izleme ve raporlamanın daha çok ön plana çıkacağı önümüzdeki yıllarda, teknolojiyle barışık, çevreye duyarlı ve eğitimli kamyon şoförlerini daha çok ve yaygın olarak görmeyi bekliyoruz.” diye konuştu.

Petrol Ofisi Grubu’ndan Net Sıfır Hedefi Türkiye’nin en büyük beş özel şirketi arasında yer alan Petrol Ofisi Grubu, 2030 yılına kadar emisyonlarını yüzde 42 azaltmayı ve 2050 yılında karbon net sıfır olmayı taahhüt etti.  Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi kapsamında Ulusal Katkı Beyanını uluslararası kamuoyu ile paylaşan Türkiye, sera gazı emisyonlarını 2030 yılına kadar yüzde 41 azaltmayı, 2053 yılına kadar ise net sıfır olmayı taahhüt ederken ülkemizin en büyük enerji altyapı grubu Petrol Ofisi de bu hedef doğrultusunda net sıfır stratejisi kapsamındaki çalışmalarına hız verdi. Bu çerçevede Petrol Ofisi Grubu, 2030 yılına kadar Kapsam 1 ve Kapsam 2 sera gazı emisyonlarını yüzde 42 oranında azaltmayı, 2050 yılına kadar ise net sıfır olmayı taahhüt etti.Karbonsuzlaşma yönündeki çalışmaların geleceğe yatırım bilincinin en önemli ön koşullarından biri olduğuna dikkat çeken Petrol Ofisi Grup CEO’su Mehmet Abbasoğlu “Enerji sektörü net sıfır hedefinin en kritik oyuncularından biri.  Petrol Ofisi Grubu olarak üzerimize düşen sorumluluğun farkındayız. 2050 yılı için taahhüt ettiğimiz net sıfır hedefi de sosyal yatırım felsefemizin doğal bir uzantısı. Attığımız her adımda çevresel, sosyal ve yönetişim koşulların, bir diğer deyişle ESG kriterlerini gözetiyor, mutlak surette çoklu paydaş etkileşim stratejisi ile yol alıyoruz. Öncelikli olarak sahip olduğumuz ve kontrol ettiğimiz kaynaklarla yol açtığımız direkt emisyonlarımız ve satın alımlarımız üzerinden sebep olduğumuz dolaylı emisyonlarımızı azaltmaya odaklandık. Bu çerçevede terminallerimiz, havacılık birimlerimiz, madeni yağ fabrikamız, merkez ofisimiz ve akaryakıt istasyonlarımızdaki çalışmalarımızı hızlandırdık.  Dış ticari ilişkiler noktasında ise üç ana kolda ilerleyen bir sistemle yol alıyoruz: Konvansiyonel, geçişsel ve sürdürülebilir enerji ürünleri dağılımında rotayı ibreyi geçişsel ve sürdürülebilir enerjiye yönelttik. Geçişsel enerjide LPG, LNG ve biodizel, sürdürülebilir enerjide ise hidrojen, güneş, elektrik ve sürdürülebilir havacılık yakıtı satış ve üretimini artırıyoruz.  Hedefimiz 2030 itibariyle 3 milyon ton petrol eşleniği geçişsel, 1,6 milyon ton petrol eşleniği de sürdürülebilir enerji ürünün üretim ve satışını gerçekleştirmek. Net sıfır hedefi yönünde attığımız tüm adımlar, sadece şirketimiz ve sektörümüzün için değil aynı zamanda ülkemizin 2053 yılına kadar net sıfır hedefine ulaşma yönündeki uzun vadeli hedefine doğru atılmış adımlardır. Faaliyet gösterdiğimiz sektörlere öncülük edecek, ülke ekonomisinin yarınlarına gerçek katma değerler sağlayacak yatırım ve iş birliklerimize hız kesmeden devam edeceğiz.”2017 yılından bu yana sürdürülebilirlik açısından önemli adımlar atan Petrol Ofisi Grubu’nun net sıfır karbon emisyonu stratejisi doğrultusunda attığı önemli adımlardan bazıları şu şekilde:Güneş panelleri kurarak karbon ayak izini azaltıyorAyrıca Petrol Ofisi, mülkiyetinde bulunan tüm istasyonlarında, madeni yağ fabrikasının çatısında, terminallerinin arazisinde güneş panelleri de kurarak karbon ayak izini azaltıyor. 2019 yılında Muğla Bodrum’da Paşalılar Petrol ile başlanan güneş enerjili istasyon projesi 13 istasyon ile sürüyor. Proje dahilindeki Petrol Ofisi istasyonları elektrik ihtiyaçlarının tamamına yakınının güneş enerjisinden karşılamanın yanı sıra ürettikleri fazla enerjiyi de şebekeye veriyor. s-POwer projesinde yer alan bu 13 istasyondaki sistem ile yılda  800 tonu aşkın karbon salınımının önüne geçiliyor.Havacılık sektörüne sürdürülebilirlik katkısını artırıyorTüm bu çalışmalarının yanı sıra Petrol Ofisi üyesi olduğu Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği’nin (IATA) “2050’ye Kadar Net Sıfır Karbon Emisyonu” kararı doğrultusunda sürdürülebilir havacılığı da destekliyor. Şirket, bu çerçevede 2022 yılının mart ayından bu yana lider havayolu şirketlerine sera gazı emisyonlarını yüzde 80’e kadar azaltan sürdürülebilir havacılık yakıtı Neste MY Sustainable Aviation FuelTM (SAF) ikmalini gerçekleştiriyor. Petrol Ofisi Grubu halen İzmir Adnan Menderes ve Ankara Esenboğa Havalimanlarından ikmal ettiği SAF hacmini 2023’te üç kat, 2024 yılında ise 10 kata kadar artırmayı hedefliyor. Yemeklik yağ ve hayvansal yağ atıkları gibi yüzde 100 yenilenebilir atık ve atık ham maddelerden üretilen SAF, uçak motorlarında veya yakıt altyapısında herhangi bir değişikliğe gerek olmadan kullanılabiliyor.Oluşabilecek sızıntılar çevreye ulaşmadan kontrol altına alınıyorPetrol Ofisi, “Yağlı Su – Yağmur Suyu Yönetim Prosedürü” ile hidrokarbon salınımının en aza indirilmesini ve yağlı suların kanallar ile toplanmasını sağlıyor. Böylelikle oluşabilecek sızıntıların çevreye ulaşmadan kontrol altına alınıp toplanması hedefleniyor. Bu hedef doğrultusunda altyapı gereksinimlerini tamamlayan Petrol Ofisi, tüm yağlı su sistemlerini sıyırıcılı ve hidrokarbon sensörlü bir API separatöre bağlıyor. Separatörde ayrılan yağ slop tankına gönderilirken yağlı su separatör çıkışı, atık su arıtma ünitelerine yönlendiriliyor. Tüm yağmur suyu çıkış çukurları, hidrokarbon sensörleri ve motorla çalışan valflerle donatılıyor. Yağ tespit edildiğinde çıkışlar kapatılıyor ve alarm veriliyor. Diğer yandan şirket, küresel sürdürülebilirlik kriterleri çerçevesinde IMO 2020 hazırlıklarını da erkenden tamamlayan Petrol Ofisi, Türkiye’deki ilk VLSFO ikmalini Ekim 2019’da yine ülkemizde ilk ve tek olan Denizcilik Yakıtları Kalite ve Miktar Güvence Sistemi ile birlikte gerçekleştirdi.Ödüllü Çevre Dostu Ambalaj ÜretimiTürkiye’nin net sıfır hedefine katkıda bulunmak amacıyla geliştirdiği ürünlerin çevre dostu olmasına da önem veren Petrol Ofisi’nin Active-3 teknolojili V/Max yakıtları, özel formülasyonları ile motoru temizliyor, koruyor, tasarruf sağlıyor ve tüm özellikleri paralelinde ekolojik ve ekonomik kazanımlar sağlıyor. Ayrıca Petrol Ofisi Teknoloji Merkezi’nde (POTEM) geliştirilen yeni motor yağı teknolojisi Adaptech, her koşula yüzde 100 uyum sağlayarak motoru korurken bu teknolojinin kullanıldığı Maxima ürünlerinin yeni ambalajı da yüzde 25 oranında plastik geri dönüşüm malzemelerden üretildi. Petrol Ofisi Maxima motor yağı ürünlerinde kullandığı bu yeni ambalajlar nedeniyle son olarak 8. İstanbul Karbon Zirvesi’nde, Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) tarafından “Düşük Karbon Kahramanı” olarak gösterildi.Şarj istasyonları ağını Türkiye geneline yayıyorPetrol Ofisi Grubu net sıfır hedefine ulaşmak için altyapı çalışmalarını sürdürürken elektrikli araçların en büyük sorunu olan şarj ve menzil sorununa çözüm getirmek amacıyla e-POwer şarj istasyonları ağını da genişletiyor. Tasarımından yapısına kadar tamamen özel, özgün bir marka olarak geliştirilen e-POwer’lar, şehir içlerinde sıkışıp kalmış elektrikli araçların, şehirlerarası yollara çıkabilmesine olanak tanıyor. Halen kurulum aşamasında 50 adet e-Power istasyonu bulunuyor.Petrol Ofisi Grubu, tüm bu çalışmaları neticesinde dünya genelinde binlerce şirketi değerlendiren kurumsal sürdürülebilirlik derecelendirme kuruluşu EcoVadis tarafından da gümüş madalya ile ödüllendirildi.

UİB’İN NİSAN İHRACATI 2.8 MİLYAR DOLAR

Türkiye’nin Genel Sekreterlik bazında en fazla ihracat yapan ikinci birliği olan Uludağ İhracatçı Birlikleri’nin (UİB) Nisan ayı ihracatı, 2 milyar 827 milyon 713 bin dolar olarak gerçekleşti.

UİB’in 2023 Nisan ayı ihracat rakamları açıklandı. Nisan ayındaki ihracatı 2.8 milyar dolar olan UİB’in, yılın ilk dört ayındaki ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 12’lik artışla 11 milyar 853 milyon 262 bin dolar oldu.

UİB Koordinatör Başkanı Baran Çelik, “Yılın ilk dört aylık döneminde yüzde 12’lik bir artışı yakalamış durumdayız. Birliklerimiz ve üyelerimizin de gayretli çalışmalarıyla yakaladığımız artın trendini devam ettirmek suretiyle, Cumhuriyetimizin 100’üncü yıl dönümünü kutlayacağımız 2023’ü ihracatta mümkün olan en iyi performansla tamamlayacağımıza inanıyorum” dedi.

OİB’in ihracatı Nisan ayında 2.3 milyar dolar

Nisan ayında 2 milyar 338 milyon 812 bin dolar ihracat gerçekleştiren Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği’nin (OİB), Ocak-Nisan dönemi ihracatı geçen yılın aynı dönemine yüzde 13.5’lik artışla 9 milyar 789 milyon 306 bin dolar oldu.

UTİB’in ihracatı Nisanda 102 milyon dolar oldu

Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB), Nisan ayında 102 milyon 442 bin dolar ihracata imza attı. UTİB’in Ocak-Nisan dönemdeki ihracatı ise 446 milyon 800 bin dolar olarak gerçekleşti.

UHKİB’ten Nisanda 83.6 milyon dolar ihracat

Nisan ayında, 83 milyon 591 bin dolar ihracata ulaşan Uludağ Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği’nin (UHKİB), yılın ilk dört ayındaki ihracatı ise 356 milyon 590 bin dolar seviyelerinde gerçekleşti.

UMSMİB’in ihracatı Nisan ayında 17 milyon dolar

Nisan ayında, 17 milyon dolar ihracat yapan Uludağ Meyve Sebze Mamulleri İhracatçıları Birliği (UMSMİB), Ocak-Nisan döneminde 69 milyon 784 bin dolar ihracat gerçekleştirmiş oldu.

UYMSİB’ten Nisanda 8.4 milyon dolarlık ihracat

Nisan ayında, 8 milyon 411 bin dolar ihracat gerçekleştiren Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (UYMSİB), yılın ilk dört ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 25.6’lık artışla 45 milyon 243 bin dolar seviyelerinde dış satışa imza attı.

Öte yandan, UİB üzerinden ihracat kaydı yapılan ve ‘diğer’ başlığı altında listelenen sektörlerin Nisan ayı ihracatı 277 milyon 450 bin dolar olarak açıklandı.

Align Technology, iTero Element Plus Serisini Türkiye’de kullanıma sundu  Yeni nesil tarayıcılar ve görüntüleme sistemlerinden oluşan iTero Element® Plus Serisi, ağız içi tarama deneyimini iyileştirmek, klinik verimliliğini artırmak ve daha fazla hastanın tedavi edilmesini sağlamak için tasarlanmış ileri teknoloji ve özelliklere sahip olmasıyla dikkat çekiyor.  İstanbul, Türkiye, 3 Mayıs 2023 – Align Technology Türkiye, bugün iTero Element® Plus Serisinin Türkiye’de satışa sunulduğunu duyurdu. Şirketin iTero Element tarayıcı ve görüntüleme sistemleri portföyünü genişleten bu seri, diş hekimliği pazarının daha geniş bir kesimine yönelik yeni çözümler içeriyor. Ödüllü iTero Element ailesinin başarısı üzerine inşa edilen yeni iTero Element Plus Serisi tarayıcılar ve görüntüleme sistemleri, doktorların güven duyduğu mevcut tüm ortodontik ve restoratif dijital yeteneklerin yanı sıra sorunsuz bir tarama deneyimi için daha hızlı işlem süresi ve gelişmiş görselleştirme yeteneklerini yeni, şık ve ergonomik tasarımlı bir pakette sunuyor.[1]  Hem tekerlekler üzerinde hareket ettirilebilir hem de mobil konfigürasyonlarda mevcut olan iTero Element Plus Serisi, daha fazla esneklik ve mobilite sağlıyor. Mobil konfigürasyon iTero Element Plus Serisinin gücünü, tekerlek üzerinde hareket ettirilebilen konfigürasyon ile aynı yüksek kaliteli görüntüleri sunan tıbbi sınıf, kompakt, taşınabilir bir mobil tarayıcı çözümü haline getiriyor. Pazara sundukları bu yeni çözüm hakkında konuşan Align Technology Türkiye Genel Müdürü Gökhan Aydınoğlu, “Ağız içi tarayıcılar ve dijital çalışma süreçleri de dâhil olmak üzere dijital ortodonti ve diş hekimliği alanındaki 25 yılı aşkın inovasyonumuzla Türkiye’deki doktorlara ve hastalarına en son teknolojileri sunmaya odaklanıyoruz. Türkiye’deki doktorların gelişen ihtiyaçlarını karşılamaya kararlıyız. iTero Element Plus Serisini, doktorların hastaları için en iyi klinik sonuçları sağlamalarına, kliniklerini büyütmelerine, dijital tarama ve görüntülemeyi dijital iş süreçlerinin temel bir parçası olarak kliniklerine kolayca entegre etmelerine yardımcı olmak için tasarladık. iTero Element Plus Serisini en yeni bilgi işlem gücü, özel bir yapay zekâ çipi ve yeni yapay zekâ tabanlı özelliklerin yanı sıra kolaylıkla güncellenebilecek şekilde tasarladık.” dedi. iTero Element Plus Serisi çözümler, restoratif ve ortodontik dijital iş süreçlerinde şu avantajları sunuyor:

Optimize edilmiş hasta deneyimi için daha net ve canlı görüntüler sunmak amacıyla daha yüksek parlaklık ve tam entegre 3D ağız içi kamera ile geliştirilmiş görselleştirme.[2]

Daha hızlı, sorunsuz tarama: Taramaların işlenmesi için yüzde 20 daha az bekleme süresi.[3]

Geleceğin yapay zekâ tabanlı özellikleri.

iTero Element 5D Plus görüntüleme sistemi, interproksimal çürüklerin tespit edilmesine yardımcı olan NIRI teknolojisini de içeriyor. iTero Element 5D Plus Lite görüntüleme sisteminde ise bir yazılım yükseltmesi ile kolaylıkla NIRI aktivasyonu yapılabiliyor.

Türk üzümü dünya sofralarına kalıntısız ulaşıyor

 Türkiye’nin yıllık ortalama 4 milyon tona ulaşan üzüm üretimini domine ederek birinci sırada yer alan Manisa kalıntısız üretiyor.

Manisa Valiliği, Manisa İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, Manisa Belediyesi ve Ege İhracatçı Birlikleri işbirliğinde Saruhanlı, Sarıgöl, Yunus Emre, Turgutlu ilçelerinde Bağ Alanlarında Salkım Güvesi Zararlısına Karşı Biyoteknik Mücadele Yönteminin Uygulanması Projesi kapsamında üreticilere 50 bin adet biyoteknik mücadele tuzağı dağıtıldı.

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, “Dünyada ve Türkiye’de yaş üzüm üretimi denildiğinde ilk akla gelen yer Manisa’dır. Dünyada üretiminde ve ihracatında ilk sıralarda olduğumuz üzümde kalite ve verime yönelik AR-GE faaliyetlerimizle, çiftçilerimizi bilgilendirerek pestisit kullanımının sonlandırılması ve kalıntısız üretim için uzun yıllardır paydaşlarımızla iş birliği içinde titizlikle çalışıyoruz. Hem ülkemiz piyasasında hem uluslararası arenada en değerli şekilde yer bulması ve bütün üreticilerimizin emeğinin karşılığını alması için çabalıyoruz. 2022 yılında Türkiye genelinde 224 bin tonluk sofralık üzüm ihracat ederek ülkemize 176 milyon dolarlık döviz kazandırdık. Çekirdeksiz kuru üzüm, taze üzüm, şarap, pekmez, asma yaprağı, şıra, üzüm suyu ile yaklaşık 750 milyon dolar döviz getirisi sağlayan tarım ürünleri arasında en çok ihraç edilen üzüm ve mamulleri ihracatımızı sürdürülebilirlik eksenli projelerle 1 milyar dolara yükseltmeyi hedefliyoruz.” dedi.

Manisa topraklarında en nitelikli ürünleri üretiliyor

Manisa İl Tarım ve Orman Müdürü Metin Öztürk, “Hem taze üzüm hem kuru üzümün merkezi Manisa’da daha nitelikli üretim ve dış pazarlara ihracatta istenilen standartları sağlamak için birçok proje gerçekleştiriyoruz. Bu projelerden en önemlilerinden biri pestisitleri azaltmak, biyoteknik mücadele yöntemlerini kullanmak. Manisa’nın bütün ilçelerinde 6 bin 245 dekarlık alanda 3 milyon TL’ye yakın bütçe ile bu projeyi gerçekleştiriyoruz. Birçok paydaşla çiftçimize proje ve kaynak üretmeye çalışıyoruz. Sahada sizlere her anlamda destek vermeye gayret ediyoruz. İlimiz, kimyasal mücadeleye alternatif olan Biyoteknik mücadelede Türkiye’de birinci sıradadır. Bu da Manisa topraklarında en nitelikli ürünlerin üretildiğinin net göstergesidir.” diye konuştu.

Biyoteknik mücadele tuzağı dağıtımına Ege İhracatçı Birlikleri bünyesindeki 7 Tarım Birliğini temsilen Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyeleri Vural Güleç, Tolga Selim Kağan ve Kenan Unat, Manisa İl Tarım ve Orman Müdürü Metin Öztürk, Sarıgöl Kaymakamı Ali Arıkan, Tarım İlçe Müdürleri ve çiftçiler katıldı.

E-Ticarete 65 Bin İşletme Daha Katıldı

Türkiye’nin ilk para iadeli alışveriş sitesi Avantajix.com’un Ticaret Bakanlığı verilerinden derlediği bilgilere göre, 2021 yılında 484 bin 347 olan e-ticaret yapan işletme sayısı 2022 yılında 64 bin 341 artarak, 548 bin 688 oldu.

İŞLETMELERİN ÜÇTE BİRİ İSTANBUL’DA

İstanbul tek başına e-ticaret işletmelerinin üçte birini barındırıyor.

E-ticaret işletmelerinin 198 bin 582’si İstanbul’da faaliyet gösteriyor. En fazla işletme bulunan 10 il arasında İstanbul’u 44 bin 616 işletme ile Ankara takip ediyor. İzmir’de 37 bin 272, Bursa’da 20 bin 43, Antalya’da 17 bin 738, Konya’da 12 bin 694, Kocaeli’nde 12 bin 241, Adana’da 10 bin 568, Kayseri’de 10 bin 99 e-ticaret işletmesi bulunuyor.

Bu işletmelerin 533 bin 19’u e-ticaret pazar yerinde satış yapmayı tercih ederken, 15 bin 651 işletme ise hem kendi internet sitesi hem de e-ticaret pazar yerinde satış yapıyor.

HERKES EN UYGUN FİYATLININ PEŞİNDE

Avantajix.com kurucu ortağı Güçlü Kayral, son dönemde fiyatların aşırı yükselmesiyle alışveriş alışkanlıklarının değişmeye başladığını belirterek, şunları söyledi:

“Artık uygun fiyatlı ürüne en kolay yoldan ulaşmak daha fazla önem kazandı. Bu isteği gerçekleştirmek dijital dünyada daha kolay. Karşılaştırma siteleri, fırsat siteleri, Avantajix.com gibi alışveriş yaptıkça para veren siteler, uygun fiyatlarla alışveriş için bir araç haline geldi. Alışveriş alışkanlığındaki bu değişim rakamlara da yansıdı. 2022 yılı itibarıyla Türkiye’de e-ticaret hacmi bir önceki yıla göre yüzde 109 artışla 800,7 milyar TL olarak gerçekleşti. E-ticaretin genel ticarete oranı yüzde 18,6 oldu. Artık, her 5 mal ve hizmet alışverişinin biri internet üzerinden yapılıyor.”

ENERJİ VERİMLİLİĞİ PROJELERİNDE DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

Vat Enerji Genel Müdür Yardımcısı Gökay Çomoğlu, enerji verimliliği projelerini hayata geçirirken odaklanılması gereken kriterleri anlattı.

Enerji verimliliği çalışmalarında dijitalleşme konusunun oldukça önemli olduğunu belirten Vat Enerji Genel Müdür Yardımcısı Gökay Çomoğlu; “2022 yılında büyük ölçekte 80 adet enerji etüdü gerçekleştirdik. Gittiğimiz tesislerde enerji kullanıcıları olarak nitelendirdiğimiz sistemlerin ölçülmediğiniz, kayıt tutulmadığı ve gerekli olan enstrümanların işletmede olmadığını gördük. Bu çok üzücü bir durum çünkü ölçemediğimiz hiçbir şeyi yönetemeyiz dediğimiz durum aslında bu. Endüstriyel tesislerde elektrik faturasını yükselten kalemler arasında; buhar sistemi, basınçlı hava ya da soğutma sistemi olabilir. Şayet tesis yıl içerisinde tükettiği elektrik miktarını, mevsimsel geçişler arasındaki farkları gözlemlemiyorsa ciddi bir kayıp yaşıyor demektir. Enerjinin izlenmesi bu açıdan oldukça önemlidir.” dedi.

ENERJİ GİDERLERİNİ ÖLÇMEK GEREKLİ

Bir fabrikanın enerji maliyetlerini artıran sistemler içerisinde buhar, basınçlı hava ya da soğutma gibi noktaların yer aldığını söyleyen Çomoğlu; “Fabrikaların bir metreküp havayı kaç kilovat harcayarak ürettiğini ya da bir ton buhar için ne kadar doğalgaz harcadığını uzun süreli data toplayarak ölçümlemesi gerekiyor. Şayet tüketimleri yıl bazındaki trendleri de baz alarak hesaplamıyorsa ciddi anlamda bir kayıp yaşıyor demektir. Bu açıdan enerji izleme sistemi oldukça önemlidir.” dedi.

365 GÜN ENERJİ ETÜDÜ

Vat Enerji Genel Müdürü Altuğ Karataş ile 4 yıl önce belirledikleri hedeflerini vurgulayan Çomoğlu; “365 gün enerji etüdünü gerçekleştirme hayaliyle yola çıktık ve bu zorlu enerji izleme sistemimizi geliştirdik. Yazılım şirketiyle ortaklık kurarak üst düzey yöneticilerin beklentilerini özümseyerek iyi bir yazılım geliştirdik. Şu anda Türkiye’de faaliyet gösteren 50’nin üzerinde büyük ölçekli işletme, bizim geliştirdiğimiz Observer yazılımı kullanıyor ve enerjilerini düzenli olarak izliyorlar, takip ediyor. Bu yazılım bir izleme sistemi değil aynı zamanda enerji yöneticisinin isteklerine cevap verebilen özel bir sistem. İçerisinde ISO50001 modülü, karbon emisyon ölçüm modülü gibi seçenekler bulunuyor. Raporlama, enerji yoğunluk haritası, spesifik enerji tüketimleri, trend analizleri gibi seçeneklerden birçok veriye ulaşım sağlanabiliyor. Bu izlemeyi tüm işletmelerin yapması gerekiyor.”dedi.

Toyota Türkiye’ye “En Mutlu İşyeri” Ödülü

 Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış A.Ş., Türkiye’nin En Mutlu İşyerlerini belirleyen Happy Place to Work’un yaptığı araştırmada “Happy Workplaces- Türkiye’nin En Mutlu İşyerleri Ödülü” nü almayı başardı. Şirket, aynı zamanda sektördeki en yüksek puanı olarak; “Sektörün En Mutlu İşyeri” seçildi. Bu saygın ödül, şirketin mutlu bir iş yeri kültürü geliştirmeye olan bağlılığını sergiliyor.

Türkiye’nin En Mutlu İşyerleri listesine giren Toyota, Happy Place to Work değerlendirmesiyle çalışan mutluluğuna ve refahına öncelik veren yüksek kaliteli işyeri kültürüyle dikkat çekti. Çalışanların mutluluklarına yönelik uygulamaları ile insan odaklı yaklaşımını bir kez daha kanıtlayan Toyota; çalışanları motive etme, işine bağlı ve enerjik olmasıyla oluşturulan şirket kültürüyle sektöre örnek olmaya devam ediyor.

Çalışanlarına “İnsana Saygı” ve “Sürekli Gelişim” değerlerini eşsiz bir deneyim ile yaşatmayı amaçlayan Toyota Türkiye, ilk günden itibaren çalışanlarını bir aile üyesi gibi hissettiren kültür ve uygulamaları, iş hayatlarında kendilerini geliştirecek programları ile fark yaratıyor.

Petrol Ofisi, Stevie Awards’ta 4 ödül kazandı Petrol Ofisi, dünyanın en prestijli ödülleri arasında yer alan Stevie Awards çatısı altında düzenlenen ve en seçkin İK çalışmalarının değerlendirildiği MENA Stevie Awards’ta 4 ödül birden aldı. Türkiye akaryakıt ve madeni yağlar sektörlerinin geleneksel lideri Petrol Ofisi, sektörüne öncü proje ve uygulamaları ile dünyanın prestijli platformlarından ödülleri toplamaya devam ediyor. Petrol Ofisi, son olarak dünyanın en prestijli ödülleri arasında yer alan Stevie Awards çatısı altında düzenlenen MENA Stevie Awards’ta; 1 altın, 1 gümüş ve 2 bronz ödülün sahibi oldu. Petrol Ofisi, COVID-19 sürecinde aldığı öncü ve hızlı aksiyonlar nedeniyle “Örnek İşveren” kategorisinde altın, pandemi döneminde sergilediği örnek yaklaşımlar nedeniyle “En Değerli Kurumsal Tepki” kategorisinde bronz ödüllerine layık görüldü. Şirket bu dönemde çalışan iletişimi, hijyen uygulamaları, çalışma ortamı düzenlemeleri, rutin test uygulamaları, sürdürülebilirlik, çalışanların refahını ön planda tutan uygulamalar ve bu süreçte hayata geçirdiği sosyal sorumluluk projeleri ile öncü yaklaşımlar sergileyerek gösterdiği özverili çalışmalar nedeniyle bu ödülleri almaya hak kazandı.   Petrol Ofisi’nin yönetim kadrosuna aday olabilecek potansiyeli yüksek gençlere yönelik 12 aylık bir program olan “Gelişim Potası Genç Yetenek Programı” ise “İnsan Kaynaklarında Yenilikçi Başarı” kategorisinde gümüş, “İnsan kaynakları Yönetimi ve Uygulamasında İnovasyon” kategorisinde ise bronz ödüllere layık görüldü. Petrol Ofisi bu program ile lisans yeni mezunu ya da yüksek lisans öğrencisi olan ancak henüz profesyonel iş deneyimi olmayan ve kariyerine yeni başlayan, potansiyeli yüksek gençlerin iş dünyasına katılımına destek oluyor. Petrol Ofisi kültürünün genç yetenekler tarafından öğrenilmesi, zenginleştirilmesi ve işveren markası algısının güçlendirilmesi amacıyla uçtan uca ölçülebilir bir yapıda tasarlanmış 12 aylık bu kapsamlı program sonunda genç yetenekler, çalışmalarına mevcut iş birimlerinde veya rotasyon ile farklı birimlerde uzman seviyesinde şirketin değer zincirinde yerlerini alıyor.   Aldıkları ödüller hakkında değerlendirmede bulunan Petrol Ofisi İK Direktörü (CHRO) Burcu Yüksel Kocagöz şunları söyledi: “Bugünden Yarına Hazır vizyonumuz doğrultusunda yaptığımız her işte toplumu ve çalışanlarımızı merkeze alan çalışmalar gerçekleştiriyor, projeler hayata geçiriyoruz. Tüm dünyada gündelik yaşamdan kurumsal yaşama mevcut düzeni kökten değiştiren pandemide dahi bu yaklaşımımızdan asla taviz vermedik. Dünyanın en önemli ödül organizasyonlarından biri olan Stevie Awards’ta bu dönemde attığımız adımların ve aldığımız aksiyonların örnek olarak gösterilmesi, insana değer veren yaklaşımımızın samimiyetinin de bir teyididir. Nitekim çalışanlarımız için her zaman daha iyisini yapma şevkimizin ardında da bu samimiyetimiz bulunuyor. Bu nedenle çalışma arkadaşlarımıza en iyi gelişim fırsatlarını sunmak, Türkiye’de gelişimin adı olan Petrol Ofisi’ni işveren olarak da aynı duygularla zihinlere kazımak en temel hedefimiz. Bu hedef doğrultusunda köklü bilgi birikimimiz ve deneyimimiz ışığında geleceğin liderlerini yetiştirmek amacıyla hayata geçirdiğimiz Gelişim Potası Genç Yetenek Programı’nın da bu organizasyonda iki ödül birden alması bizim için ayrı bir sevinç kaynağı oldu. Bu ödülleri almamızda emeği geçen tüm arkadaşlarıma teşekkür ederim. Genç, dinamik, farklı uzmanlıklara ve çeşitli yeteneklere sahip çalışma arkadaşlarımızla toplumumuz ve ülkemizin geleceği için parmakla işaret edilecek örnek çalışmalara imza atmaya kararlıkla devam edeceğiz.”

 Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) yıllık %52,11, aylık %0,81 arttı

Sanayinin dört sektörünün yıllık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında %63,87, imalatta %48,24, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında %50,27 ve su temininde %72,84 artış olarak gerçekleşti.

Ana sanayi gruplarının yıllık değişimleri; ara malında %41,11, dayanıklı tüketim malında %50,57, dayanıksız tüketim malında %72,13, enerjide %49,93 ve sermaye malında %51,46 artış olarak gerçekleşti.

Sanayinin dört ana sektöründen imalat endeksi aylık %2,54 arttı

Sanayinin dört sektörünün aylık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında %2,42 artış, imalatta %2,54 artış, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında %16,98 azalış ve su temininde %1,63 artış olarak gerçekleşti.
Ana sanayi gruplarının aylık değişimleri; ara malında %2,26 artış, dayanıklı tüketim malında %2,32 artış, dayanıksız tüketim malında %3,57 artış, enerjide %9,72 azalış ve sermaye malında %3,07 artış olarak gerçekleşti.

Yıllık Yİ-ÜFE’ye göre 16 alt sektör daha düşük, 13 alt sektör daha yüksek değişim gösterdi

Yıllık azalış gösteren tek alt sektör %1,03 ile kok ve rafine petrol ürünleri oldu. Buna karşılık diğer madencilik ve taş ocakçılığı ürünleri %116,52, içecekler %113,06, temel eczacılık ürünleri ve müstahzarları %93,61 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.

Aylık Yİ-ÜFE’ye göre 7 alt sektör daha düşük, 22 alt sektör daha yüksek değişim gösterdi

Aylık en yüksek azalış; %16,98 ile elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme, %5,37 ile tütün ürünleri, %3,46 ile ham petrol ve doğal gaz alt sektörlerinde gerçekleşti. Buna karşılık metal cevherleri %4,74, diğer madencilik ve taş ocakçılığı ürünleri %4,13, gıda ürünleri %4,08 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.
Tüketici Fiyat Endeksi, Nisan 2023 Tüketici fiyat endeksi (TÜFE) yıllık %43,68, aylık %2,39 oldu
TÜFE’deki (2003=100) değişim 2023 yılı Nisan ayında bir önceki aya göre %2,39, bir önceki yılın Aralık ayına göre %15,21, bir önceki yılın aynı ayına göre %43,68 ve on iki aylık ortalamalara göre %67,20 olarak gerçekleşti.
Bir önceki yılın aynı ayına göre en az artış gösteren ana grup %13,82 ile giyim ve ayakkabı oldu. Buna karşılık, bir önceki yılın aynı ayına göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise %66,62 ile sağlık oldu.
Ana harcama grupları itibarıyla 2023 yılı Nisan ayında bir önceki aya göre en az artış gösteren ana grup %-1,47 ile konut oldu. Buna karşılık, 2023 yılı Nisan ayında bir önceki aya göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise %5,93 ile haberleşme oldu (ana harcama gruplarına göre endeksler, ağırlıklar ve değişim oranları Ek Tablo-1’dedir).
Endekste kapsanan 143 temel başlıktan (Amaca Göre Bireysel Tüketim Sınıflaması-COICOP 5’li Düzey) 2023 yılı Nisan ayı itibarıyla, 24 temel başlığın endeksinde düşüş gerçekleşirken, 6 temel başlığın endeksinde değişim olmadı. 113 temel başlığın endeksinde ise artış gerçekleşti.
Özel kapsamlı TÜFE göstergesi (B) yıllık %48,02, aylık %2,74 oldu
İşlenmemiş gıda ürünleri, enerji, alkollü içkiler ve tütün ile altın hariç TÜFE’deki değişim, 2023 yılı Nisan ayında bir önceki aya göre %2,74, bir önceki yılın Aralık ayına göre %15,36, bir önceki yılın aynı ayına göre %48,02 ve on iki aylık ortalamalara göre %62,48 olarak gerçekleşti.

Hilti bir kez daha Türkiye’nin en mutlu iş yeri seçildi

İnşaat teknolojileri sektörünün yenilikçi temsilcisi Hilti Türkiye, geliştirdiği çözümlerle sektöre yön verirken çalışanı merkeze alan kurum kültürü ve yenilikçi insan kaynakları uygulamalarıyla da fark yaratmaya devam ediyor. Şirket, Happy Place to Work Danışmanlık tarafından yürütülen Türkiye’nin En Mutlu İş Yerleri Araştırması sonucunda, 3 yıldız alarak “Mükemmel Çalışan Deneyimi” ile “En Mutlu İş Yeri” unvanını koruyarak sektöründe bir kez daha birinci oldu.

Çalışan gelişimi ve mutluluğu üzerine kurgulanan çevik ve yenilikçi kültürüyle sektöründe öne çıkan Hilti Türkiye, işveren markası olarak çalışanlarından tam not almaya devam ediyor. Son olarak Happy Place to Work tarafından gerçekleştirilen araştırmada şirket, sektöründe birinci olarak önemli bir başarıya imza attı. Geçen sene olduğu gibi bu yılda çalışanlarının oylarıyla 3 yıldız alan Hilti Türkiye, “Mükemmel Çalışan Deneyimi” ile “En Mutlu İş Yeri” unvanını korumayı başardı.

Çalışan mutluluğunu temel alan İnsan Kaynakları kültürü bir kez daha ödül kazandırdı

Happy Place To Work Danışmanlık tarafından yapılan araştırma sonuçlarını değerlendiren Hilti Türkiye İnsan Kaynakları Direktörü Hande Altan; “Çalışma arkadaşlarımızın kendilerini serbestçe ifade edebildikleri güven kültürü ve iş birliğini destekleyici çalışma ortamımız ve yenilikçi İnsan Kaynakları uygularımızla tüm çalışma arkadaşlarımız için eşsiz bir deneyim yaratmayı hedefliyoruz. Kurum kültürümüzün temelinde değer veren, performans odaklı bir anlayış var. Bu kapsamda dürüstlük, cesaret, adanmışlık ve takım çalışması değerleri paralelinde çalışanlarımızın kariyer planlamasına büyük önem veriyoruz. İK süreçlerimizi en verimli şekilde sürdürmek için iletişim kanallarını hep açık tutuyor, çeşitli platformlarla çalışanlarımızın sesine kulak veriyoruz. Hiçbir ast-üst kaygısı taşımadan herkesin birbiriyle iletişim kurabileceği, açıkça fikirlerini dile getirebileceği ve geri bildirim verebileceği şekilde açık ofiste çalışıyoruz. Hilti Grup bünyesinde kadın çalışma arkadaşlarımızdan oluşan ve ülkemizde de genel müdürümüzün sponsorluğunda oluşturduğumuz “Kadınlar Komitesi” ile yerel ve uluslararası projeler hayata geçiriyor, “Hilti ile Kariyer Köprülerini İnşa Edin” mottosuyla duyurduğumuz mentörlük programıyla kariyerlerinin başındaki kadınların yanında yer alıyoruz. “Kadın Stajyer” programlarımızla ise kadın istihdamını artırmak için üniversite öğrencileriyle çalışıyoruz. Kadın iş gücünü artırmak için çalışmalarımızı hızlandırırken, erkek çalışanlarımızın da babalık izinlerini 5 iş gününden, 10 iş gününe çıkardık. Ödüllü Hilti Kültür Kampları, Storytel vb. gibi platformları kullanma imkânının yanı sıra yabancı dil gelişiminden kişisel gelişime kadar birçok konuda çalışanlarımıza farklı fırsatlar sunuyoruz” dedi.

Mutluluğun dalga dalga yayıldığını sözlerine ekleyen Altan; “Bir iş yerinin mutluluğunda asıl rolü çalışanlarımızın oynadığını biliyor, bu sayede her geçen gün daha da başarılı bir gelecek inşa edebileceğimize inanıyoruz. Bizim bu yolculukta rehber kabul ettiğimiz tek bir şey var o da iş yerindeki mutluluk, ailelerimize ve sosyal çevremize de yayılarak “daha iyi bir gelecek inşa etme” amacımıza hizmet ediyor. Biz de çalışanlarımızı merkeze alan kurum kültürümüz ve yenilikçi insan kaynakları uygulamalarımızla bu mutluluğu sürdürülebilir hale getirmek için çalışmayı sürdüreceğiz” diyerek açıklamasını tamamladı.

TEKNOFEST’TE ‘POYRAZ’ RÜZGARI

 Kahramankazan Mustafa Hakan Güvençler Fen Lisesi’nin Poyraz İHA takımı TEKNOFEST’te Türkiye üçüncüsü oldu.

 Kahramankazan Belediyesi’nin desteğiyle TEKNOFEST finallerinde yarışan genç mucitlerin oluşturduğu Mustafa Hakan Güvençler Fen Lisesi POYRAZ İHA takımı, TEKNOFEST 2023 Liseler arası İHA yarışmasında 2700 takım arasından üçüncü olarak önemli bir başarıya imza attı. Geleceğin en önemli çalışma alanlarından olacak sanayide dijital teknolojiler alanında aylardır yoğun bir çalışma gerçekleştiren öğrenci ve öğretmenler emeklerinin karşılığını alarak büyük bir sevinç yaşadı.

Kahramankazan Belediye Başkanı Serhat Oğuz, “Kahramankazan Belediyesi olarak yarınların teknolojisini tasarlayacak, üretecek ve yönetecek gençlerimizin daima yanındayız. Bizleri gururlandıran, onurlandıran genç mucitlerimizi tebrik ediyorum. Evlatlarımın gözlerinden öpüyorum” dedi.

Enerji Hesapları, 2021

Antalya’da düzenlenecek Mesut Yar ile ‘Burada Turizm Çok’ isimli panel ve www.tourismjournal.com.tr sitesinin” Yaza Merhaba Lansman Partisi” sektör temsilcilerini bir araya getirecek.

Türkiye ve dünyanın önde gelen turizm destinasyonlarından olan Antalya’dadüzenlenecek Mesut Yar ile ‘Burada Turizm Çok’ isimli panel vewww.tourismjournal.com.tr sitesinin “Yaza Merhaba LansmanPartisi” sektör temsilcilerini bir araya getirecek.

Sherwood Exclusive Kemer Otelde gerçekleşecek etkinliğin moderatörlüğünüünlü gazeteci ve televizyon programcısı Mesut Yar üstleniyor.

Turizm sektörünün enine boyuna tartışıldığı panel kapsamında, Antalya veTurizm, Resort Turizmi, Havacılık ve Turizm, Sağlık Turizmi, Gastronomi Turizmive Turizmde Dijital Dönüşüm konuları tartışılacak.

TURİZMCİLER KONUŞACAK

Turizm yatırımcıları, turizm profesyonelleri, ulusal ve yerel basıntemsilcileri, Influencer’lar, STK temsilcileri ve akademisyenlerin katılacağıpanelde, AKTOB Başkanı Kaan Kavaloğlu ve ATSO Başkanı Ali Bahar “Antalya veTurizm” konusunu Mesut Yar ile masaya yatıracak.

TÜRSAB Başkanı, Firuz Bağlıkaya ise Mesut Yar ile ‘Türkiye ve Turizm’ konulubir oturum gerçekleştirecek.

Antalya Aquarium Genel Müdürü İsmail Arık “Turizmin kente yayılması”konusunda bir sohbet ve sunum gerçekleştirecek. TÜRSAB ve ATSO SağlıkTurizmi İht.Bşk Hatice Öz, TÜGİAD Genel Başkan Yrd. Dr. Şebnem Akman Balta,Özel Uncalı Meydan Hast. YKB Dr. Cengiz Yılmaz ise son yıllarda popüleritesi artan“ Sağlık Turizmi” konusunda gelinen noktayı ve sektörün hedeflerini Mesut Yarile özel bir oturumda konuşacak.

Sherwood Resorts & Hotels YKB Hasan Ali Ceylan ve Gloria OtelleriYK.Üyesi/ATSO Bşk.Yrd. Fatih Kabadayı “Resort Turizmi” oturumunda Mesut Yar’ınsorularını yanıtlayacak. Fraport TAV Genel Müdür Deniz Varol “Havacılık veTurizm”, ABU Consultancy ve Sanitas Kurucu Abdurrrahman Balta “Sağlık Turizmi”,Rixos Sungate / Culinary Director Recep Yüksel “Gastronomi Turizmi” ve HomsGlobal A.Ş. Kurucu Ortak Gökhan Uçarkaya ise “Turizmde Dijital Dönüşüm”başlıklı sunumlarda Mesut Yar ile katılımcılara ayrıntılı bilgilerverecek.

ZENGİN BİR PROGRAM OLACAK

Etkinliğin devamında tourismjournal.com.tr haber sitesinin Yaza MerhabaLansman Partisinde tüm katılımcıların keyifli saatler yaşayacağı bir eğlenceprogramı olacak. Ünlü turizm gazetecisi Aşkın Koç’un genel yayın yönetmenliğinigerçekleştirdiği Tourism Journal haber sitesinin lansman partisinde, GökhanTemel ve Ömür Gedik sahne alacak.

TÜRKİYE’DE TURİZM HAREKETLERİNİ GÜNLÜK OLARAK İNGİLİZCE VE RUSÇAYAYINLIYORUZ

Tourism genel yayın yönetmeni Aşkın Koç gerçekleştirecekleri panel ve habersitesinin lansmanı konusunda heyecanlı olduğunu belirterek şunları söyledi:”Sitemizi bu yılın başında kurmamıza rağmen çok hızlı gelişme göstererekkendi alanında iyi bir erişime ulaştı. Dünya turizminde söz sahibi bir ülkeyiz.O nedenle biz hem ülkemizdeki turizm haberlerini sitemizde anlık olarakyayınlıyoruz hem de Türkiye’de turizm hareketlerini günlük olarak İngilizce veRusça olarak yayınlıyoruz. Bu da sektörde ciddi bir fark yarattı.Sitemizin içerisinde okurlarımızın reklamsız olarak haberleri rahat rahatokuyabileceği ama aynı zamanda turizm markalarının kendini en iyi şekildetanıtabileceği bambaşka bir platform açacağız. Bunu da önümüzdeki aylardaayrıca duyuracağız. Bugünlerde panelimiz için yoğun bir tempoda çalışıyoruz.Turizmci dostlarımız bizi her anlamda destekliyor, bu vesileyle tümdestekçilerimize teşekkür ederim.” dedi.

ETKİNLİKLER SHERWOOD EXCLUSIVE KEMER’DE GERÇEKLEŞECEK

Panel ve Tourism Journal Lansman Partisi 6 Mayıs 2023 Cumartesi günüSherwood Exclusive Kemer’de gerçekleşecek. Organizasyonun ana sponsoru olan veturizm sektöründe kişiselleştirilmiş turizmle öne çıkan Sherwood ExclusiveKemer, bu etkinlikle sezonu açmış olacak. Otelin bünyesinde geçtiğimiz yılhizmete giren Indigo Beach’te etkinliğin özel davetlilerinin biraraya geleceğikokteylde, Indigo Gusto konseptli lezzetler, fine dining menülerle yer alacak.Sherwood Exclusive Kemer’in Exclusive Şefi Zafer Tok misafirlerine o gün içinözel bir menü sunacak.

Savunma için üretilen TOUGHBOOK 40, Viasat şifreli SSD’ye sahipSavunma Sektörü ve Acil Durum Hizmetleri için ideal olan cihaz, artık daha da iyi. Panasonic bugün savunma sektörü için dünyanın önde gelen dayanıklı dizüstü bilgisayarının artık küresel iletişim şirketi Viasat Inc.’in (NASDAQ: VSAT) Eclypt® Core Şifreli Dahili SSD ile donatılabileceğini duyurdu ve Panasonic TOUGHBOOK 40’ı askeri, sınır kontrolü ve acil durum hizmetleri için yeteneklerinde en üst seviyeye taşıdı.  Mayıs 2023’te satışa sunulacak olan ve kendi kendini şifreleyen SSD’ye sahip TOUGHBOOK 40 dizüstü bilgisayar, Çok Gizli (Top Secret) bilgileri ve aşağıdaki tüm güvenlik seviyelerini güvence altına almak için Birleşik Krallık’ta kullanım için sertifikalandırıldı ve NATO ve diğer Avrupa ülkeleri tarafından kullanım için onaylandı. Panasonic Kurumsal Mobil Çözümler İş Bölümü Mühendislik, Ürün ve Mobilite Çözümleri Genel Müdürü Jon Tucker, konuyla ilgili şunları söyledi: “Bu cihaz, Viasat ile ortaklığımızı TOUGHBOOK serisinde en üst düzey güvenlik disklerini sunacak şekilde genişletmenin bir sonraki adımını temsil ediyor. “Avrupa ve ötesindeki mevcut jeopolitik gerilimlerle, bu tür son derece güvenli, sağlam ve modüler esnek cihazlara olan talep her geçen gün artıyor.” Panasonic Kurumsal Mobil Çözümler Türkiye Satış Müdürü Onur Cansu, “Viasat SSD’li TOUGHBOOK 40, Türkiye’nin askeri sektörüne de büyük faydalar sağlıyor çünkü Çok Gizli olarak sınıflandırılan verilerin yanı sıra altındaki tüm güvenlik seviyelerindeki verileri başarıyla saklayabiliyor. Aynı zamanda da Türkiye, NATO ve diğer Avrupa ülkelerinde kullanım için gerekli sertifikalara sahip” diyor. Üstün 14 inçlik sağlam dizüstü bilgisayar, yaya ve araçta operasyonel kullanımın yanı sıra araç teşhisi, bakımı ve eğitimi de dahil olmak üzere Savunma için tasarlanmıştır. Polis ve sınır kontrolü için cihaz, yönlendirme, plaka veya şüpheli tanımlama gibi operasyonel hizmetler için ideal bir kullanım sunuyor. Dayanıklı bilişimi başka bir seviyeye taşıyan modüler tasarım, mobil çalışanların 7 genişletme alanını donatarak farklı zorluklar için cihazı hızlı ve kolay bir şekilde değiştirmelerine olanak tanıyor. Güçlü, yeni ve tamamen siyah model, kritik operasyonları desteklemek için askeri sınıf güvenlik ve iletişim yetenekleriyle en zorlu koşullarda kullanılmak üzere üretiliyor. Windows 11 Güvenli Çekirdekli bilgisayar, Intel® Core i5-1145G7 vPro işlemci (opsiyonel Intel® Core™ i7 vPro® işlemci), 16 GB RAM (opsiyonel 64 GB’a kadar) ve standart olarak hızlı sürüm 512 GB NVMe OPAL SSD (opsiyonel 2 TB’a kadar) ile donatılmıştır. Artık VIASAT’ın hızlı serbest bırakma NATO onaylı (quick release NATO approved) kendinden şifrelemeli güvenli sürücülerin yanı sıra MIL konektörleri ve yerleştirme istasyonları ile kullanım için de onaylandı. İşlemler sırasında ışığı ve elektronik şanzımanları hemen kapatmak için tek dokunuşla Gizli Mod işlevine de sahip. Viasat UK Genel Müdürü Hisham Awad ise görüşlerini şu şekilde dile getiriyor: “Panasonic ile ortaklığımızı genişletmekten ve savunma sektöründeki kullanıcılara yeni nesil dayanıklı ve son derece güvenli cihazlar sunmak için Viasat şifrelemesini TOUGHBOOK 40’a entegre etmekten heyecan duyuyoruz. Viasat’ın İngiltere’de tasarlanan ve üretilen güvenli bekleyen veri (data-at-rest) teknolojisi Eclypt, gelişmiş kimlik doğrulama, tüm disk şifreleme ve veri depolamayı kurcalamaya karşı korumalı dahili veya taşınabilir bir donanımda birleştiriyor. Cihaz hırsızlığı, kaybı veya saldırısı durumunda, SSD kapatıldıktan sonra verilerin korunmasını ve güvenli olmasını sağlamaya yardımcı olur. Savunma sektöründeki kullanıcıların en hassas verilerini korumalarına yardımcı olmak için gelişmiş bekleyen veri çözümleri sunmaya devam etmeyi dört gözle bekliyoruz.”

Türk otomotiv sektörü uzaklara açıldı Tedarik sanayisinde büyümeye odaklandı

Türk otomotiv sektörü, Ticaret Bakanlığı’nın açıkladığı Uzak Ülkeler Stratejisi kapsamında yer alan 18 ülkeden biri olan Brezilya’yı radarına aldı. Program kapsamında stratejik bir yeri olan Brezilya’da 25-29 Nisan 2023’de düzenlenen “Automec Feira” fuarına Ticaret Bakanlığı koordinasyonuyla Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) tarafından milli katılım yapıldı. Fuara katılan 21 Türk firması 147 yabancı firma ile B2B görüşmeler gerçekleştirdi.

Brezilya’nın otomotiv ithalatı 16 milyar dolara yükseldi

Fuarı değerlendiren OİB Başkan Yardımcısı Orhan Sabuncu, dünyanın yükselen ekonomilerinden biri olan Brezilya’nın dünya çapında büyük otomobil pazarlarından birine ev sahipliği yaptığına dikkat çekti. 210 milyonu aşkın bir nüfusa sahip Brezilya’nın önemli bir potansiyele sahip olduğunu kaydeden Sabuncu, “Brezilya’nın 2022 yılı itibariyle toplam motorlu araç üretimi bir önceki yıla göre yüzde 5 artışla 2 milyon 369 bin 769 adet olarak gerçekleşti. Brezilya bu rakam ile dünyanın 8’inci büyük motorlu araç üreticisi konumunda. Brezilya’nın otomotiv ithalatı pandemi döneminde 10 milyar doların altına gerilerken, sonrasında toparlanarak 2022 yılında 16 milyar doların üzerine yükseldi. Ülkenin en fazla ithalat ettiği otomotiv grubu 7,5 milyar dolarla tedarik sanayi ürünleri. Bu ürünü 3,6 milyar dolar ile binek otomobiller 3,3 milyar dolar ile eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar izliyor” dedi.

Türkiye, Brezilya’nın tedarik ürünleri ithalatından yüzde 1,6’lık pay alıyor

Geçen yıl Türkiye’nin toplam ihracatının 1 milyar dolarının Brezilya’ya yapıldığını, Brezilya’dan ise 4,8 milyar dolarlık ithalat sağlandığını ifade eden Sabuncu, şu bilgileri verdi: “Brezilya’ya geçen yıl yaptığımız otomotiv ihracatımız ise 119 milyon dolar oldu. Son yıllarda Brezilya’ya yönelik otomotiv ihracatımızın tamamına yakını tedarik sanayi ürünlerinden oluştu. 2022 yılında bu ülkeye ana sanayi ihracatımız yaklaşık 700 bin dolar olurken, tedarik sanayi ihracatımız 118,3 milyon dolar olarak gerçekleşti. Brezilya, Güney Amerika’daki en büyük motorlu araçlar pazarı. Özellikle tedarik sanayi ihracatçılarımız açısından önemli bir alternatif pazar konumunda yer alıyor. Brezilya’nın geçen yıl tüm ürün grupları bazından en fazla ithal ettiği 5’inci ürün grubu tedarik sanayi ürünleri oldu. Bu ürün grubunda yaklaşık 7,5 milyar dolarlık alım yaptı. Biz ise Brezilya’ya yaptığımız ihracatla ülkenin bu ürün grubundaki ithalatından yaklaşık yüzde 1,6 pay almayı başardık. Amacımız gelişen ticaretimizle birlikte otomotiv sektörümüzün Brezilya’ya olan ihracatını artırmak ve Brezilya’nın ithalatında en çok tercih ettiği ülkelerin başında olmak.”

Rakamlarla Brezilya pazarı (2022 yılı)

Toplam ithalatı: 272,7 milyar dolar

Otomotiv ithalatı: 16,4 milyar dolar

Türkiye’nin Brezilya’ya otomotiv ihracatı: 119 milyon dolar

Brezilya’nın tedarik sanayi ürünleri ithalatı: 7,5 milyar dolar

Türkiye’nin Brezilya’ya tedarik sanayi ürünleri ihracatı: 118,3 milyon dolar

Türkiye’nin Brezilya’nın tedarik sanayi ürünleri ithalatından aldığı pay: Yüzde 1,58

Hareket Proje Taşımacılığı ve Yük Mühendisliği Taşımacılık Sektörünün Oscar Töreni Olarak Anılan ESTA Awards of Excellence Ödülünü Aldı!

Dünya çapında 65 yılı aşkın süredir faaliyet gösteren sektör lideri Hareket Proje Taşımacılığı ve Yük Mühendisliği; ağır yük ve proje taşımacılığı sektörünün en prestijli ödüllerinden olan Avrupa Karayolu Taşımacılığı ve Mobil Vinçler Birliği’nin ESTA Awards of Excellence Ödülleri’nde, Telescopic Cranes Lifting Capacity ≤ 120 Ton kategorisinde mükemmellik ödülüne layık görüldü. Hareket bu özel ödülü ikinci kez alarak ülkemize getiren tek Türk şirketi oldu.

Hareket’in tüm mühendislik, yük kaldırma, taşıma ve yerine koyma işlemlerini gerçekleştirdiği bu sıra dışı proje her gün binlerce İstanbullunun kullandığı Boğaziçi Üniversitesi/ Hisarüstü-Aşiyan Füniküler Hattı Projesine ait. Hareket ile, 2017 yılında inşaatı başlayan İstanbul Füniküler Hattı projesiyle Boğaziçi Üniversitesi/ Hisarüstü-Aşiyan Hattı’na ait her biri 23 ton ağırlığındaki 22 metre uzunluğundaki 2 adet vagonları dar bir şaft ile yer altına yerleştirildi. Hareket’in dar bir alana füniküler indirme işlemi için yaptığı mühendislik çalışmaları, detaylara verdiği önem ve 65 yılı aşkın operasyon tecrübesi projeyi başarıya ulaştırdı.

Telescopic Cranes Lifting Capacity ≤ 120 Ton kategorisinde ödül alan Hareket Proje Taşımacılığı ve Yük Mühendisliği CEO’su Abdullah Altunkum; “65 yıldır çeşitli alanlarda hizmet sunan ve sınır tanımayan bir şirket olarak; geçtiğimiz yıl Heavy Lift Awards ödülüne layık görülürken, bu yıl da bir Türk firması olarak Boğaziçi Üniversitesi/ Hisarüstü-Aşiyan Hattı projesiyle sektörün Oscar Töreni olarak bilinen ESTA Ödülleri’nde finale kalmanın ve bu kıymetli ödüle layık görülmenin gurur ve mutluluğunu yaşıyoruz. Faaliyetlerimize başladığımız ilk andan bugüne müşterilerimizin ihtiyaçlarını anlamak ve müşterilerimize çözümler sunmak Hareket için vazgeçilmez bir esastır. Bu ihtiyaçları karşılarken; günümüz teknolojilerini kullanarak ihtiyaçlara doğru mühendislik çözümleri üretebilmenin önem taşıdığının farkındayız. Ürettiğimiz çözümlerde üst düzey güvenlik anlayışımız, yüksek hizmet standardı ve inovatif yaklaşımlarımızla Türkiye’nin lider bir kurumu olarak; dünya çapında uzun yıllardır faaliyet gösterdiğimiz mühendislik çözümleriyle ağır kaldırma ve taşımacılık hizmetleri sunarak proje planlama, güzergâh etütleri, yük kaldırma mühendisliği, proje yönetimi ve kurulumu alanlarında sektörümüze değer katmaya, yönlendirmeye ve hizmetlerimizi genişleterek müşterilerimize güvenilir çözümler sunmaya devam edeceğiz.” diyerek projede emeği geçen başta satış, proje, vinç ve operasyon ekipleri olmak üzere Hareket ailesine ve ESTA Awards of Excellence’ın kıymetli jürisine teşekkürleriyle konuşmasını sonlandırdı.

 

Yazar - Davut Güleç

Gazeteci, televizyoncu, Uzman polis-adliye muhabiri, Spor yazarı, TEMA’cı, Kızılay’cı, Dağcı, Trekkingci, Alp disiplini kayak milli hakemi, Herkes İçin Spor Federasyonu Kayseri il temsilcisi, Erciyes Kar Kaplanları Spor Kulübü Basın sözcüsü, Kayseri Spor Adamları Derneği yönetim kurulu üyesi, Kent Güvenlik konseyi üyesi, Halkla İlişkiler Tanıtım, Adalet, Kamu Yönetimi mezunu ----- Davut Güleç Kimdir ? -----

İlginizi Çekebilir

Ekonomi-teknoloji, spor, eğitim, magazin-yaşam haberleri, TUİK verileri

Araştırma-Geliştirme Faaliyetleri Araştırması, 2023 Araştırma-Geliştirme (Ar-Ge) harcaması 2023 yılında 377 milyar 542 milyon TL’ye yükseldi …