TÜRKİYE KAMU-SEN İL TEMSİLCİSİ KAMİL ÜNAL: 1 MAYISTA MEMUR EK ZAM BEKLİYOR
“İlkemiz önce ülkemiz” parolasıyla, devletimizin birliği ve bütünlüğü; milletimizin kardeşlik, huzur ve mutluluğunu daim kılmak için “Türkiye sevdamız, ekmek için kavgamız” diyerek kamu görevlilerimizin hak ve menfaatlerinin korunması ve geliştirilmesi amacındayız. Başta memurlarımız olmak üzere bu ülkenin işçileri, işsizleri, emeklileri, yoksulları, kadınları ve gençleri için mücadele vermekteyiz. Türk milleti olarak barış içinde, özgürce yaşamak için, demokrasi için, ekmek için, daha güzel bir dünyada, insan onuruna yaraşır bir hayat için bu birlikteliği oluşturduk. En temel insani ve demokratik haklarımız için, sosyal adalet ve eşitlik için eylemler gerçekleştiriyoruz. Türkiye Kamu-Sen olarak mücadelemizin, Devletimizin kuruluş felsefesine uygun bir biçimde, muasır medeniyet seviyesine ulaşmak için olduğunu özellikle vurgulamak isteriz. Bizler, emeğin en yüce değer, ekmek kavgasının kutsal olduğuna inanır, alın terini akıtıp, evine ekmek götürme telaşında olan çalışanlarımızın, hak ettiği saygıyı görmesi ve emeğinin karşılığını alması için mücadele yürütürüz. Bu doğrultuda sesimizin daha gür çıkması, sorunlarımızın gündeme getirilmesi ve çözüm yollarının bulunması konusunda 1 Mayıs’ın bizler için taşıdığı anlam ve değer son derece büyüktür. Ülkenin toplam gelirinden herkesin adil miktarda pay alamaması gelir dağılımının bozulmasına, haksızlığa ve yersiz zenginleşmeye neden olmaktadır. Haksız kazanç ve yersiz zenginleşmenin sonucunda; açlık ve yoksulluk tehlikesiyle baş başa kalan ve çalıştığı halde geçimini sağlayamayan bir toplum ortaya çıkar. Hiçbirimiz çalıştığı, çabaladığı halde yoksul olmak istemeyiz. Kimsenin emeğinin heba olmasına göz yumamayız. Bu noktada ortak çıkarlarımızı korumak için bir araya gelerek, güç birliği yapmamız zorunlu hale gelir. Biz; sendikacılığı maaş pazarlığından çok, kamu çalışanlarının bütün haklarının korunup geliştirilmesi için daha geniş yelpazede mücadele etmenin bir aracı olarak görüyoruz. 1 Mayıs’ın emeğinden başka sermayesi olmayan çalışan, işsiz, yoksul, esnaf ve ev hanımlarının seslerini yükselttiği ve güç birliği yaptığı gün olması gerektiğine inanıyoruz. Ülkemizi gerginliğe sürükleyerek, memurun, işçinin, emeklinin sorunlarını hasıraltı etme, gündemi saptırma amacı güdenler, çalışanlara ve sendikacılığa en büyük darbeyi vurmaktadır. 1 Mayıs’ı devletle hesaplaşmaya çevirmek, çalışanların örgütlü mücadelesini
zayıflatarak, küresel saldırılar karşısında bizleri çaresiz bırakmak isteyenler bulunmaktadır. Gündemi çalışan sorunlarından saptırıp, bölücülüğün mihmandarlığını yapmaya soyunanlar vardır. Türkiye Kamu-Sen olarak 1 Mayıs’ın bölücülerin ve devletimizle hesaplaşma hayalinde olanların çirkin emellerine alet olmasına müsaade etmeyeceğiz. 1 Mayıs, bir hesaplaşma günü değil, çalışanların sorunlarının gündeme taşındığı ve çözümlerin arandığı gün olmalıdır. 1 Mayıs’ın, gerginliklerin yaşandığı bir gün olmaktan çıkarılıp, adına yakışır bir bayram havası içinde kutlanan, daha uzun bir zamana yayılan, tüm çalışanların sorunlarının gündeme taşındığı ve çözüme kavuşturulduğu bir süreç olmasını arzu etmekteyiz. Ancak bu şekilde 1 Mayıs tüm çalışanlar açısından daha anlamlı hale gelebilir, tüm sendikalar asgari müştereklerde, fikir birliği sağlayabilir. Bununla birlikte son yıllarda yaşanan ekonomik gelişmeler ve uygulanan istihdam politikaları çalışma hayatının mevcut sorunlarının giderek derinleşmesine neden olmaktadır. Güvencesiz ve esnek çalışma yaygınlaşmakta, yaklaşık her iki çalışandan biri, sosyal güvenceden ve sosyal korumadan faydalanamadan, kayıt dışı olarak istihdam edilmektedir. İş kazaları ve meslek hastalıkları her geçen gün artmakta, memur ve emekli maaşları hayat pahalılığına yenik düşmektedir. Her ne kadar sorunların çözümü için bir takım adımlar atılmış olsa da özellikle memurlarımız temel konularda kalıcı çözümler beklemektedir. Bilhassa pandemi ile birlikte bütün dünyada artan enflasyon gerçeğiyle yüz yüze kalmış bulunmaktayız. Memur ve emeklilerimizin maaşları, hayat pahalılığı karşısında sürekli erimekte, alım gücü düşmektedir. Uzun zamandan beri memur ve emeklilerimize hedeflenen enflasyon rakamlarına göre zam yapılmakta ama hedefler tutmadığı için yıl içinde memur maaşları enflasyon karşısında erimektedir. Dönem sonlarında ödenen enflasyon farklarıyla geriye dönük olarak telafi sağlanmakta bu da maaşların enflasyon karşısında sürekli erimesi sonucunu doğurmaktadır. En düşük dereceli memur maaşı asgari ücret düzeyine kadar gerilemiş, yoksulluk sınırı ortalama memur maaşının 3 katına ulaşmıştır. Bu gerçekler ışığında enflasyon farkının maaşlara aylık olarak yansıtılması ve kamu çalışanlarımıza seyyanen ek zam yapılarak kayıplarının karşılanması zorunlu hale gelmiştir. Yakın bir zamanda yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimleri nedeniyle siyasi partiler ve adaylar çeşitli toplum kesimleri için vaatlerde bulunmakta,
hükümetimiz toplumun geniş kesimlerine yönelik birtakım teşvik, iyileştirme ve zam kararları almaktadır. Bu süreçte gözardı edilen kesim, sayıları aileleriyle birlikte 25 milyonu bulan memur ve emeklilerimiz olmuştur. Asgari ücretli, işçi, çiftçi, dar ve sabit gelirli, esnaf, şirket sahibi ve iş dünyasına ilişkin müjdeler verilirken memurlarımız da ek zam müjdesi beklemektedir. “İnsan onuruna yaraşır iş” herkesin hakkıdır. İstihdamın korunması, geliştirilmesi ve işsizliğin önlenmesi, güvenli bir gelecek, huzurlu bir toplum oluşturulmasının olmazsa olmazıdır. Türkiye Kamu-Sen olarak 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Gününde insan onuruna yaraşır bir yaşam, adil bir gelir dağılımı, güvenceli bir çalışma hayatı istiyoruz. Esnek, güvencesiz, sözleşmeli personel istihdamına ve asıl işin taşeronlara yaptırılmasına karşıyız. Sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi, yüz binlerce çalışanımızın beklentilerinin karşılanması bakımından olumlu bir gelişme olarak Türkiye Kamu-Sen’in yıllardır dile getirdiği güvenceli istihdam konusunda ne denli haklı olduğunun yetkililerimiz nezdinde de kabul edilmesi anlamına gelmektedir. Ancak sözleşmeli personel istihdamına son verilmemiş olması, aynı yanlışta ısrar edilmesi, önümüzdeki dönemde de sorunların katlanarak gündeme geleceğini göstermektedir. Bu nedenle sözleşmeli ve güvencesiz istihdamın kamu personel rejiminden tamamen çıkarılması en doğru yaklaşım olacaktır. Bu çerçevede 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nde; 1. Memurlarımıza ek zam ve refah payı verilerek alım güçlerinin yükseltilmesi, 2. Enflasyon farkının, ortaya çıktığı ay itibarı ile ödenmesi, 3. Sözleşmeli ve güvencesiz çalışmanın bütünüyle kaldırılarak tüm kamu çalışanlarının güvenceli ve kadrolu biçimde istihdam edilmesi, 4. 1. Dereceye gelmiş bütün kamu personelinin ek gösterge rakamlarının 3600’e yükseltilmesi, 5. Memurlarımıza da dini bayramlarda ikramiye verilmesi, 6. Tüm ek ödemelerin emekliliğe sayılması ve emeklilikteki ayrımın kalkması, 7. Günün şartlarına uygun olarak sosyal yardımlar, ek ders, nöbet ücreti, fazla mesai gibi ödemelerin artırılması, kira, giyim, yemek yardımı gibi yeni sosyal yardım kalemlerinin oluşturulması, 8. Yardımcı hizmetler sınıfı personelinin genel idare hizmetleri sınıfına geçirilmesi,
9. Deprem bölgesinde görev yapan kamu çalışanlarının barınma ihtiyacı başta olmak üzere ekonomik, sosyal ve psikolojik olarak desteklenmesi, 10. Memur maaş sisteminin sadeleştirilerek tüm memurların yürüttüğü kamu hizmetinin gerektirdiği niteliklere uygun bir maaş almalarının sağlanması, 11. Kamuda mülakat uygulamasının bir an önce kaldırılarak liyakat ilkesinin tam anlamıyla hayata geçirilmesi, 12. 4/C’li iken 4/B’ye geçen kamu çalışanlarının eğitim durumlarına uygun kadrolara atamalarının yapılması, 13. Kamu çalışanlarına şiddetin son bulması için gerekli tedbirlerin alınması, 14. 4688 sayılı Kanunun revize edilerek toplu sözleşme sisteminin katılımcı ve sonuç alıcı bir hale gelmesi için imza ve itiraz yetkilerinin toplu sözleşmeye katılan tüm konfederasyon ve sendika temsilcileri lehine genişletilmesi, 15. 657 sayılı Kanunun revize edilerek günün şartlarına uygun hale getirilmesi, kamu görevlilerimizin yetkililerden acil olarak çözülmesini beklediği konuların başında gelmektedir. Herkesin; toplumun tüm bireylerinin insan onuruna yaraşır bir hayat sürmesi için çaba sarf etme, ülkemizde adaletin tesis edilmesi için yaşanan olumsuzlukları dile getirme ve daima daha güzeli arama zorunluluğu vardır. Bu davranış, bizim inancımızın da temel bir değeridir. İşçisiyle, memuruyla, işsizi ve emeklisiyle hep birlikte büyümesine katkıda bulunduğumuz milli gelirin adilce paylaşılması, sosyal devlet ilkesinin hayata geçirilmesi ancak hak mücadelesine omuz veren bireyler ve kurumların çoğalmasıyla mümkün olacaktır. Türkiye Kamu-Sen olarak biz, • Huzurlu ve insan onuruna yaraşır bir yaşam istiyoruz. • Yıllardır haksızlığa uğrayan memurlarımıza, itibarlarının iade edilmesini istiyoruz. • Esnek ve güvencesiz istihdam modellerinin kaldırılmasını, tüm kamu görevlilerinin kadrolu, aile birliğinin teminat altına alındığı güvenceli bir istihdam sisteminde tek çatı altına toplanmasını istiyor, Devletin memuruna sıfat olarak harfler ve rakamlar değil, sadece Devletin kadrolu memuru sıfatı yakışır diyoruz. • Enflasyon kadar zam çıkmazından kurtulmak istiyoruz.
• Nimette de külfette de adalet istiyoruz. Büyümeden pay istiyoruz. Adil bir gelir dağılımı istiyoruz. • Ailesinin insanca yaşamasına yetecek düzeyde ücret alan kamu çalışanı görmek istiyoruz. • Kamu görevlileri ile birlikte tüm çalışanların örgütlenme, toplu sözleşme ve grev haklarını özgürce kullanabildiği bir ülke istiyoruz. • Şeffaf ve adil bir yönetim istiyoruz. • Çalışma barışını sağlamış, yönetime katılma hakkı olan çalışanlar görmek istiyoruz. • Geleceğe güvenle bakan, birbirine saygılı, mutlu, müreffeh, muasır medeniyet seviyesinin de üzerine çıkmış bir toplum istiyoruz. Biliyoruz ki, birliğimizi ve beraberliğimizi yenecek hiçbir güç yoktur. Bizler birlik oldukça, hiçbir güç, bizleri yok sayamayacak, haklarımızı geriletemeyecektir. Hak aramak kutsal bir mücadeledir. Bizler bu mücadeleyi yalnızca bir alanda değil; her alanda, her platformda veriyoruz. Türkiye Kamu-Sen çatısı altında oluşan bu birlikteliğin verdiği güç ve mücadele azmimiz sürdükçe bizleri zayıflatmaya, kardeşi kardeşe kırdırmaya çalışanlar asla bu emellerine ulaşamayacaktır. Türkiye Kamu-Sen’in mücadele ruhu çalışanlarımızı mutlu, Türk milletini ve Türkiye Cumhuriyeti Devletini, bir ve bütün olarak ilelebet payidar kılacaktır. Çalışanlarımız emeğinin, alın terinin ve yüreğinin gücünün farkına vardığında yarınlar daha güzel olacaktır. Bu duygular içinde “Bir arada kardeşçe, daha çok çalışacağız, daha çok üreteceğiz, haklarımızı elde edebilmek için daha güçlü bir mücadele vereceğiz. Bu birliktelik, bizleri 21. yüzyılı Türk Asrı yapmak noktasındaki hedefimize ulaştıracaktır.” diyor; tüm çalışanlarımızın 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutluyoruz.
Bu anlamlı günü 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günümüzü kutlarken; pandemi, deprem,sel, yangın, terör saldırısı, trafik kazası gibi yaşanan her türlü olayda en önde olan, emek veren, hayatını ortaya koyan sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarımızın alın terinin karşılığının verilmesini istiyoruz.
Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar, “Kocasinan Belediyesi’nde her bir çalışanın sendikası; ‘Ahmet Çolakbayrakdar’dir” dedi.
Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla bir açıklama yaptı. “Kocasinan Belediyesi işçi dostu belediyedir” diye sözlerine başlayan Başkan Çolakbayrakdar; “Emek ve alın teriyle şehrimizin ve ülkemizin kalkınmasında büyük rol oynayan kardeşlerimizin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü tebrik ediyorum” diye konuştu.
“Kocasinan Belediyesi’nde her bir çalışanın sendikası; ‘Ahmet Çolakbayrakdar’dir” diyen Başkan Çolakbayrakdar, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ felsefesiyle, bizler yaratılmışların en şereflisi olan insana hizmet etmek için çalışıyoruz. Bunun sorumluluğu içerisinde hareket ediyoruz. Bu noktada gece ve gündüz, hafta sonu, bayram ve tatil demeden yaklaşık bin 500 çalışanımızla gayret ediyoruz. Çalıştırdıklarınızın haklarını ‘Alın terleri kurumadan verin’ diyen Peygamberin ümmeti olarak bu anlayışı hayatımıza rehber edindik. Özellikle işçimizi, çalışanımızı bu memlekete hizmet edenler olarak gördüğümüz için onların hak ve hukuklarını koruyoruz. Bu kapsamda Kocasinan Belediyesi, her zaman işçi dostu belediye olmuştur. İşçilerin taşerondan kadroya geçmeden önce Türkiye’de ilk toplu iş sözleşmesinde sendika haklarının farklarını ödeyen belediye, Kocasinan Belediyesi’dir. Başından beri mesai arkadaşlarımın hakkı ve hukukunu koruma noktasında, Kocasinan Belediyesi’nde her bir çalışanın sendikası; ‘Ahmet Çolakbayrakdar’dir. Huzur ikliminin hakim olduğu Kayseri’mizde bu zamana kadar çalışanlarımızın yüzlerinin hep gülmesini sağladık. Bundan sonra da onların haklarını korumaya devam ederek, refah seviyelerini yükseltip, daha rahat bir ortamda çalışmalarını sağlayacağız. Fedakârca çalışan arkadaşlarımız sayesinde Kocasinan Belediyesi, 7 gün 24 saat çalışıyor. Bir günümüzün diğer günümüzden biraz daha önde olabilmesi için özverili çalışan ve gayret eden kardeşlerime teşekkür ediyorum. Bu bir ekip ve takım çalışmasıdır. İnşallah her geçen gün daha iyisini ve daha güzellerini yapacağız”.
Başkan Çolakbayrakdar, sözlerini “Emek ve alın teriyle şehrimizin ve ülkemizin kalkınmasında önemli rol oynayan kardeşlerimizin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü tebrik ediyorum” diyerek noktaladı.
BAŞKAN BÜYÜKKILIÇ’TAN “1 MAYIS” MESAJI
Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla bir mesaj yayınlayarak, “Ülkemiz ve şehrimizin kalkınması için emek verip, alın teri dökerek gayret gösteren tüm işçilerimizin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü tebrik ediyorum” dedi.
Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla mesaj yayımladı. Başkan Büyükkılıç, mesajında, “İnsanların hayırlısı, insana hizmet edendir. O açıdan göğsümüzü gererek anlattığımız bu güzel şehri bu noktaya getiren siz işçi kardeşlerimizsiniz. Her birinizin alnından öpüyorum. İyi ki varsınız, sizlere minnettarız” dedi.
Ticaretin ve sanayinin merkezi Kayseri’de emek vermeye, bu şehrin hizmetkârı olmaya devam ettiklerini vurgulayan Büyükkılıç, mesajında şu ifadelere yer verdi:
“Mazlum insanların sesi olan Sayın Cumhurbaşkanımızın yol arkadaşları olarak, hep beraber Allah’ın izniyle bu şehre emek vermeye, hizmet etmeye devam ediyoruz. Türkiye genelinde 30 büyükşehir arasında 2 yıldır yatırım lideri olan Kayseri Büyükşehir’i yöneten belediyecilik anlayışı ile alın teri kurumadan haklarını veren belediyecilik anlayışı ile bütçesini yüzde yüz gerçekleştiren belediyecilik anlayışı ile çalışmaya devam edeceğiz.”
Başkan Büyükkılıç, tüm işçilerin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü tebrik ederek, “Bütün çalışanlarımızın şartlarını iyileştirme, hak ettikleri en iyi ücreti almalarını sağlama ve adil bir çalışma ortamı oluşturmayı sürdürüyoruz. Bu duygu ve düşüncelerle, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü vesilesiyle, her zaman yanımızda yer alan işçi kardeşlerime şükranlarımı sunuyor, her birini en kalbi duygularımla selamlıyor, işçilerimizin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutluyorum” şeklinde konuştu.
ÖZ İPLİK İŞ, HAK İŞ ve Bağlı Sendikalarla birlikte 1 Mayıs’ı Kahramanmaraş’ta kutlayacak
ÖZ İPLİK İŞ Genel Başkanı Rafi AY:
Emekçiler dayanışmayla felaketin etkilerini azaltacak
Öz İplik İş Sendikası Genel Başkanı Rafi AY; “Konfederasyonumuz HAK-İŞ ve bağlı sendikalarla birlikte, 1 Mayıs Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Gününü asrın felaketinin yaşandığı Kahramanmaraş’ta, çevre illerden gelen teşkilatımızla bir araya geleceğiz. 81 ilde okuyacağımız 1 Mayıs bildirisi ile sorunlarımızı ve taleplerimizi dile getireceğiz” dedi.
Öz İplik İş Sendikası Genel Başkanı Rafi AY; 1 Mayıs Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada şu değerlendirmelerde bulundu:
“Konfederasyonumuz HAK-İŞ’in kararı doğrultusunda, kardeş sendikalarımızla birlikte bu yıl farklı bir 1 Mayıs yaşayacağız. Emekçilerle, tüm yurttaşlarımızla birlikte dayanışma için asrın felaketinin yaşandığı deprem bölgesi Kahramanmaraş’ta olacağız. Kahramanmaraş merkezli depremde etkilenen illerde hayatını kaybeden üyelerimizi-vatandaşlarımızı anacağız, depremin sarsıcı etkisinden kurtulmaya çalışan üye ve vatandaşlarımızın yanında olacağız. Emekçiler, dayanışmayla felaketin etkilerini azaltacak. Acılarımızı paylaşıp küçülteceğiz, lokmamızı paylaşıp büyüteceğiz.
1 Mayıslar; biz emekçilerin coşkuyla kutladığımız ve çalışma hayatındaki sorunları dile getirdiğimiz, çözüm istediğimiz günlerdir. Salgın döneminde alanlarda olamadık. Bu yıl ise maalesef 6 Şubat depremlerinin acısı kalbimizdeyken meydanlara çıkıyoruz. Bu nedenle, 1 Mayıs’ta depremi yaşayan Kahramanmaraş’ta meydanda olacağız. Ayrıca 81 ilde meydanlara çıkacağız.
Öz İplik İş Sendikası olarak depremin ilk anlarından itibaren üyelerimizin, depremzedelerin yanında olduk. Her türlü ihtiyaçlarını karşılamak için elimizden geleni yaptık, yapmaya devam ediyoruz.
Deprem yaralarını sarmak için atılan her türlü adımı olumlu buluyoruz. Bölgede işi korumak için alınan kısa çalışma, nakdi ücret, sözleşme süre uzatma, sosyal güvenlik desteklerini olumlu karşılıyoruz.
Bu dönemde uzun süredir mücadelesini sürdürdüğümüz Emeklilikte Yaşa Takılanların haklarının büyük bir ölçüde karşılandığı düzenlemeyi de olumlu bulduğumuzu belirtiyoruz.
Buna karşılık, yüksek enflasyon, hayat pahalılığı, iş ve işçiyi koruyan düzenlemelerdeki aşınmalar, örgütlenme önündeki engellerle mücadele gündemimizdeki yerini korumaktadır.
Bunlara ilave olarak, işkolumuza dâhil sektörlerde ekonomik görünüm bozulmaktadır. Ekonomik kayıplara varan zor bir döneme girilmiştir. Emekçiler ne yüksek enflasyonun ne de sektörel zorlukların sorumlusudur. İşkolumuzun emekçileri her zaman olduğu gibi fedakârca çalışmış, dünyanın en becerikli işgücünden biridir. Üzerine düşeni yapmıştır. Bu sürecin mağduru yapılmaya kalkışılmasını asla kabul etmeyiz.
Biz Öz İplik İş Sendikası olarak; çalışma hayatına katkıları tartışılamayacak kadar önemli olan ve insan hayatına dokunan, emeği ve emekçiyi koruyan çalışmalarımızı önümüzdeki süreçte de arttırarak devam ettireceğiz
Biz istikrarlı bir ekonomik-sosyal yaşamın gereği olarak emekçilerin hakkının korumak için mücadele ediyoruz. İş barışının, verimliliğin, refahın yolunun örgütlü, toplu pazarlık düzeni oturmuş, sendikalı işyerlerinde olabileceği inancındayız. Yeni sendikacılık anlayışıyla İşkolumuzdaki tüm sendikasız işçilere ulaşmak ve üye yapmak bizim nihai hedefimizdir. Mutluluk, refah, iş barışı, daha iyi iş ve hakça bölüşüm için sektörümüzde bulunan tüm emekçileri Öz İplik İş’te örgütlenmeye davet ediyoruz.
Başta tekstil emekçileri olmak üzere Öz İplik İş Sendikası adına tüm çalışanların 1 Mayıs Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Gününü kutluyor, Kahramanmaraş merkezli depremlerde hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, hayata tutunan vatandaşlarımıza ise çok büyük geçmiş olsun dileklerimizi iletiyorum.”
MMO Kayseri Şube Başkanı Süleyman Varol’un mesajı
Dinimize göre çalışmak ibadettir. İnsanın kendisini yetiştirmek ve insanlığa yararlı olmak, ülkesinin gelişmesine katkıda bulunmak için harcadığı her türlü çaba, her türlü emek dinimizde çok önemlidir.
Alın teri ile geçimini temin eden, emeği ile milli gelire katkı sağlayan emekçi kardeşlerimizin “Emek ve Dayanışma Gününü” içtenlikle kutluyorum. Milletimizin en büyük gücü birlik ve beraberliğidir. Bu duygu ve düşüncelerle dayanışma, iyilik, birlik ve beraberlik içerisinde ülkemizde çalışan, emeğini ortaya koyan tüm işçilerin ve emekçilerin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutluyorum.
BAŞKAN PALANCIOĞLU 1 MAYIS İŞÇİ BAYRAMINI KUTLADI
Melikgazi Belediye Başkanı Dr. Mustafa Palancıoğlu, 1 Mayıs İşçi Bayramı Emek ve Dayanışma Günü’nü kutladı.
Alın teri ve emeğin simgesi olan 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü sebebiyle mesai arkadaşlarıma teşekkür ediyorum diyen Melikgazi Belediye Başkanı Dr. Mustafa Palancıoğlu, Melikgazi’nin başarısının arkasındaki sebebin, özveriyle çalışan mesai arkadaşları olduğunu söyleyerek, “Birlik, beraberlik ve dayanışmanın ne kadar anlamlı olduğunu hatırlatan bugün işçi ve emekçi kardeşlerimizin emeklerinin ve alın terinin ülkemiz, şehrimiz için ne kadar anlamlı olduğunu bize bir kez daha hatırlattı. Ben Melikgazi’de çalışan imardan temizliğe, zabıtadan asfalta tüm mesai arkadaşlarıma emekleri için teşekkür ediyorum. İşçi kardeşlerimizin haklarını her zaman iyileştirmeye çalışıyoruz. Emekçi kardeşlerimizin huzurla çalışması bizler için çok önemli. Bu duygu ve düşüncelerle başta mesai arkadaşlarım olmak üzere çalışan, üreten tüm işçi ve emekçi kardeşlerimizin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutluyorum sevgi ve saygıyla selamlıyorum” dedi.
BBP KAYSERİ MİLLETVEKİLİ ADAYI SATILMIŞ’IN 1 MAYIS MESAJI
Büyük Birlik Partisi Kayseri 1. Sıra Milletvekili Adayı Hakan Satılmış, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nün toplumsal barışa, huzura vesile olması temennisinde bulundu.
Büyük Birlik Partisi Kayseri 1. Sıra Milletvekili Adayı Hakan Satılmış, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü nedeniyle mesaj yayımladı. Kayseri Milletvekili Adayı Satılmış, mesajında: “Tüm gayretleriyle çalışarak, emek veren işçi ve memurlarımız başta olmak üzere tüm milletimizin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutluyorum. 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nün adından da ifade edildiği şekliyle toplumsal barışa, insanlar arasındaki iş birliği ve iş bölümüne dayalı sosyal dayanışmanın geliştirilmesine fırsat ve vesile olmasını diliyorum. Diğer yandan bizler, alın terinin önemini, kutsallığını bilen, bütün insanlığa örnek bir dayanışma kültürünü yüzyıllardır yaşatan büyük bir medeniyetin mirasçılarıyız. Bugün işçinin ve emekçinin alın terinin kutsal olduğunu bir kez daha hatırladığımız çok özel günlerden birisidir. 1 Mayıs bayramının ruhuna ve manasına uygun biçimde geçmesini diler, bayramın barış içinde yaşanacak daha güzel günlere vesile olması temennisiyle işçi ve emekçilerimizin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü tebrik ediyorum” dedi.
BAŞKAN KALIN’IN 1 MAYIS MESAJI
Milliyetçi Hareket Partisi Kadın, Aile, Çocuk ve Engelli Politikaları (KAÇEP)’den Sorumlu İl Başkanı Serap Şule Kalın, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü nedeniyle bir mesaj yayımlayarak, toplumsal barış ve huzura vesile olması temennisinde bulundu.
Milliyetçi Hareket Partisi Kadın, Aile, Çocuk ve Engelli Politikaları (KAÇEP)’den Sorumlu İl Başkanı Serap Şule Kalın, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü nedeniyle bir mesaj yayımladı. 1 Mayıs’ın iş birliğine dayalı sosyal dayanışmada ve toplumsal barışın sağlanmasında büyük rol oynadığını belirten Başkan Kalın; “Bizler, çalışanın hakkını alın teri kurumadan verme hassasiyetine haiz olan bir dinin ve kültürün mensubuyuz. Emeğiyle ülkemize katkı sağlayan ve Ahilik kültürü ile yetişen işçi kardeşlerimizin günü olarak addedilen 1 Mayıs, sosyal dayanışma, birliğin ve toplumsal barışın sağlanmasında büyük öneme sahiptir. Milliyetçi Hareket Partisi olarak, başarının gerçek sahipleri olan işçilerimizin haklarında yeni düzenlemelerle daha iyi koşul ve şartlarda çalışmalarını sağlamak için üzerimize düşeni her zaman yapacağımızdan hiç kimsenin şüphesinin olmamasını dilerim. Emeğiyle hayatını kazanan, alın teriyle geçimini temin eden milyonlarca çalışanımızla birlikte gururla idrak ettiğimiz 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kutlu olsun” dedi.