E-ticaretin büyümesi fiziksel mağazaları bitirecek
Ticaretin dijitale kayması e-ticarette rekor büyümelerle sonuçlanıyor. Orvada’nın kurucusu Pınar Mercanoğlu, yüzde 100’e yakın büyümenin gerçekleştiği e-ticarette tüketici arzının artmasıyla 10 yıl içinde fiziksel mağazaların yarısının kapanacağını söyledi.
Pandemi ile ivme kazanan e-ticaret, rekor seviyelerde seyrediyor. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ve VISA’nın kartlı harcamalar analizine göre, 2022 ilk çeyreği ile bir önceki yılın aynı dönemi kıyaslandığında e-ticaret yüzde 90, banka kartı harcamaları da yüzde 118 büyüdü.
10 yıl içinde şu anki fiziksel mağazaların yüzde 50’si kapanacaktır
Orvada’nın kurucusu Pınar Mercanoğlu, e-ticaret eğiliminin kalıcılığına işaret ederek, “Geçen yılın aynı dönemine kıyasla e-ticaretteki büyüme hızının yüzde 72’den yüzde 90’a çıktı. Verilere göre 2020 ve 2021 yılları kıyaslandığında ise kartlarla yapılan harcama tutarları, banka kartlarında yüzde 62, kredi kartlarında ise yüzde 47 büyüme gerçekleşti. Fiziksel mağazalardaki elle dokunup deneyerek alma güdüsü artık dijital dünyaya kaydı. Gerek fırsat ürünleri ve daha fazla çeşit seçeneği ile tüketiciler, online mağazalara yöneliyorlar. Pasta payı o kadar arttı ki Türkiye’de büyük marka diye tabir ettiğimiz sektör devleri satışlarını online mağazaya çevirdiler. 10 yıl içinde şu anki fiziksel mağazaların yüzde 50 oranında kapanacağını söyledi” dedi.
E-ticaretin yükselişi sürecek
Arzın her geçen yıl arttığı için talebi karşılamak için her geçen sene daha fazla markanın e-ticarete yöneldiğini belirten Mercanoğlu, “Bu fikir bize Orvada’nın kuruluş hikâyesini oluşturdu. Markamız daha bir yılını doldurmadan beklentimizin üzerinde büyüdü. Biz de büyümemizi müşterilerimize daha cazip indirimlerle kutluyoruz. Ayrıca altyapımıza yaptığımız yatırımla gerek yurt içi gerekse yurtdışı hedeflerimizi gerçekleştirerek sektörde dikkat çeken markalar arasına gireceğiz” ifadelerini kullandı.
Roche’un, İlaç ve Diagnostik bölümlerinin gerçekleştirdiği çalışmalarla 2022 yılının ilk 6 ayındaki grup satışları geçtiğimiz yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 5’lik artışla 32,3 milyar İsviçre Frangı düzeyinde gerçekleşti. Roche, İlaç Bölümü’nde yüzde 3 ve Diagnostik Bölümü’nde yüzde 11’lik büyüme kaydedildiği bilgisini paylaştı.
Dünyanın önde gelen biyoteknoloji şirketlerinden ve kişiye özel tanı ve tedavinin öncü firmalarından Roche, 2022 yılının ilk yarı dönemine ait finansal sonuçlarını açıkladı. Sağlık hizmetleri sektöründe gerçekleştirdiği faaliyetlerle önceki yıllarda elde ettiği finansal başarılarını 2022 yılının ilk yarısında da ortaya koyan Roche’un grup satışları yüzde 5 oranında artışla 32,3 milyar İsviçre Frangı seviyesinde gerçekleşti. Verilere göre, İlaç Bölümü piyasaya sürülen yeni tedavilere gösterilen yoğun talep ile birlikte yüzde 3 artış göstererek, yaklaşık 22,3 milyar İsviçre Frangına ulaştı. Diagnostik Bölümü’nün satışları ise yüzde 11 oranında artarak, 9,9 milyar İsviçre Frangı olarak gerçekleşti. “Yıl boyunca büyümeyi sürdürmeyi hedefliyoruz” 2022 yılı yarı dönem finansal sonuçlarını değerlendiren Roche Grup CEO’su Severin Schwan, “Tanı alanındaki temel faaliyetlerimize ve hemofili, kanser, nörolojik bozuklukları tedavi etmeye yönelik ilaçlarımıza yönelik devam eden güçlü talep ile yılın ilk yarısında başarılı sonuçlar elde ettik. Portföyümüzün yenilenmeye devam etmesi ile de beklendiği üzere etkisi azalan biyobenzerlere rağmen büyümeyi sürdürüyoruz. Mevcut değerlendirmelerimiz ışığında, bu yıl sonu için de beklentimiz benzer sonuçları elde etmek yönünde” ifadelerini kullandı. Roche, COVID-19 varyantları ile mücadeleye destek olmaya devam ediyor Pandemi süresince COVID-19 ve varyantları ile mücadeleye küresel çapta destek olan Roche, önümüzdeki süreçte COVID-19 tanı ve tedavi grubu satışlarının yaklaşık olarak 2 milyar İsviçre Frangı düzeyinde azalarak yaklaşık 5 milyar İsviçre Frangına düşeceğini; bu yıl biyobenzerlerden kaynaklanan satış kayıplarının ise yaklaşık 2,5 milyar İsviçre Frangı olmasını bekliyor. Beklenen bu değişimlere karşın grup satışlarının ise yüksek tek haneli aralıkta büyüyeceği öngörülüyor. Tedavi çözümlerine devam eden güçlü talep ile küresel büyüme devam ediyor Roche İlaç Bölümü’ne ait finansal veriler, önceki yılın ilk 6 ayına kıyasla yüzde 3’lük bir büyüme ile 22,3 milyar İsviçre Frangına ulaşırken; şirketin hemofili, multipl skleroz, kanser ve spinal musküler atrofi gibi hastalıklara yönelik tedavilere olan güçlü talep bu büyümede önemli bir paya sahip oldu. Tanı alanında tüm bölgeleri kapsayan ve devam eden güçlü büyüme Açıklanan yarı dönem finansal raporuna göre Roche Diagnostik Bölümü’nün büyümesi yüzde 11 oranında belirlenirken, satışları 9,9 milyar İsviçre Frangı düzeyine ulaştı. Bölümün temel iş alanında tüm bölgeleri kapsamak üzere yüzde 6 oranında güçlü bir büyüme kaydedilirken, Roche’un COVID-19 testleri, geçtiğimiz yılın ilk altı ayında 2,5 milyar İsviçre Frangı düzeyinde satış hacmi kaydederken bu yılın aynı döneminde 3,1 milyar İsviçre Frangı satış sağladı. Şirket, yılın üçüncü çeyreğinde COVID-19 testlerine olan talebin düşüş göstereceğini öngörüyor. 2022 yılı öngörüleri Roche’un 2022 yılının ikinci yarısında da satışlarının istikrarlı olarak düşük tek hanelerle büyümeye devam edeceği tahmin edilirken hisse başına temel kazancın, 2021 hisse geri alımının artan etkisi de dahil olmak üzere, düşük ila orta tek haneli aralıkta (sabit döviz kurlarında) büyümesi hedefleniyor. Şirket İsviçre Frangı cinsinden temettüsünü artırmayı da umuyor.TCL, sporun gücünü “Inspire Greatness” vizyonuyla bir araya getiriyor
FIBA Uluslararası Basketbol Federasyonu Küresel Ortağı Dünyanın önde gelen tüketici elektroniği markalarından TCL, Uluslararası Basketbol Federasyonu FIBA ile yaptığı iş birliği kapsamında, FIBA’nın en önemli Avrupa mücadelesi olan FIBA EuroBasket 2022’de oyunculara ve taraftarlara ilgi çekici ve unutulmaz deneyimler sunmaya ve yenilikler yapmaya devam ediyor. TCL, sporun gücünün oyuncularda, taraftarlarda ve daha geniş kitlelerde yarattığı birleştirici ruhu “Inspire Greatness” vizyonuyla bir araya getiriyor. TCL yenilikçi ve yaratıcı ürünleriyle kullanıcıları harekete geçmeye, yaratmaya ve kendilerini geliştirmeye teşvik eden bir vizyon takip ediyor. Bu iş birliği, şirketin erişilebilir ekosistem ürünleriyle hedeflediği kullanıcılara ilham verme tutkusunu da yansıtıyor. Dört yıllık iş birliği, ilk olarak 2018’de imzalanmış olup 31 Aralık 2023’e kadar sürecek küresel ortaklık anlaşmasını kapsıyor. Yeni ve genişletilmiş anlaşma, TCL’e FIBA’nın tüm müsabakalarında geçerli olmak üzere önemli ticari haklar sağlıyor. Kapsam dahilinde erkekler ve kadınlar Olimpiyat Eleme Turnuvaları, FIBA Kıta Kupaları, FIBA Gençler Dünya Kupaları, FIBA Kadınlar Basketbol Dünya Kupası 2022 ve FIBA’nın en önemli etkinliği olan 2023’teki FIBA Basketbol Dünya Kupası bulunuyor. Bu etkinlikler için sağlanan özel haklar içerisinde sahada birinci sınıf marka görünürlüğüne ek olarak “TCL Maçın Oyuncusu” adı altında yapılan karşılaşmanın en iyi oyuncusunu sunma rolü de yer alıyor. Bu haklar, TCL’in Avrupa ve dünyada böylesine önemli bir sportif organizasyonda üstlendiği rolü devam ettirmesini de sağlıyor.Lexus Tasarım Ödülleri’nde 2023 Başvuruları Başladı
Premium otomobil üreticisi Lexus, yeni yetenekleri destekleyerek tasarım yoluyla daha iyi yarınlar yaratmayı hedefleyen Lexus Tasarım Ödülleri için 2023 başvurularını almaya başladı.
İlk kez 2013 yılında başlatılan ödül; etkileyici kariyerlerin ortaya çıkması, keşfedilmesi ve desteklenmesi adına kısa zamanda global bir platform haline geldi. Uluslararası kapsamda gerçekleştirilen Lexus Tasarım Ödülleri, yaratıcı yeteneklere odaklanarak onların kendilerini göstermeleri adına bir fırsat sağlıyor.
Lexus, ödül için başvuruları 16 Ekim 2022 tarihine kadar kabul edecek ve yarışmanın sonunda dört kazanan belirlenecek. Bu dört kazanan ise endüstride dünyaca tanınmış isimler tarafından mentörlük alacak ve prototip tasarımlarını birlikte geliştirecekler.
Başvuru yapanlardan özgün eserlerini, “İhtiyaçları Önceden Bilmek,” ”Yenilikçilik” ve “Cazibe” olmak üzere Lexus markasının üç ana prensibiyle birleştirmesi bekleniyor. Tasarımların toplumlara yönelik küresel zorlukları öngörmesi, sürdürülebilir bir geleceğe ulaşmanın yaratıcı yollarını ortaya koyması ve herkesin mutluluğunu artırması hedefleniyor. Lexus, insanlık adına daha parlak bir geleceğin gelişini hızlandırmayı amaçlıyor ve tasarım yoluyla bunun uygulanabilir çözümlerini özgün bir biçimde aramaya devam ediyor.
Başvurular arasında uluslararası kabul görmüş tasarım uzmanlarından oluşan bir değerlendirme komitesi, değerlendirme kriterlerine göre başvurular arasından dört kazanan seçecek. Ardından kazananlar çeşitli tasarım disiplinlerinde önde gelen isimler tarafından yönlendirilecek. Her kazanana 3 milyon Japon Yeni’ne kadar çıkan bir araştırma ve geliştirme bütçesi sağlanacak. Ödül kazananları, prototip geliştirilmesinin yanı sıra kişisel yaratıcılığının geliştirmesi için de danışmanlık alacak.
2023’ün ilkbahar aylarında kazanan dört kişi, çalışmalarını jüri üyelerine ve mentörlere sunacak. Kazananlar, çalışmalarını sunduktan sonra jüri üyeleri ile bire bir çalışarak eşsiz bir fırsata sahip olacaklar ve kariyerleri için önemli tavsiyeler alacaklar. Mentörler ve jüri üyeleri ise önümüzdeki sonbahar aylarında açıklanacak.
NOOR TECHNOLOGIES UV-C STERİLİZASYONUNUN PATENTİNİ ALDI
Noor Technologies, sterilizasyon işlemleri için geliştirilen bir teknoloji olan ultraviyole (UV) ışık yayan LED’lerin geleceği üzerine çalışmalarına İtalya, Fransa ve Türkiye’de devam ediyor. Bilimsel çalışmalarını İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa ve dünyanın en iyi 3 tasarım üniversitesinden biri olan Polimi Design Milano iş birliğinde yürüten Noor Technologies, UV-C teknolojisinden yararlanarak ortamlardaki zararlı mikroorganizmaların ve kötü kokuların ortadan kaldırılması biliminin patentini aldı.
UV-C Lambaları En Etkili Sterilizasyon Yöntemlerinden Biri
Ultraviyole ışınlamanın (özellikle UV-C) en etkili antiviral stratejilerden biri olarak araştırmacıların dikkatini çekmesinin üzerine, UV-C radyasyonu yayan derin UV LED’lerin bakteriyel, viral ve protozoal patojenlerin yapılarını nötralize etmede etkili olduğu yapılan araştırmalar sonucunda kanıtlanmıştı. UV ışığının bakteriler, mantarlar, mayalar ve virüsler dahil olmak üzere çok çeşitli zararlı mikroorganizmaları yok edebildiği araştırmalar sonucunda ortaya çıkmıştı. Noor Technologies, uluslararası üniversitelerle iş birliği içerisinde yaptığı çalışmalarda, patojenleri inaktive etmek için çeşitli dalga boylarındaki UV-C LED sistemlerini inceleyerek olumlu sonuçlar elde etti. Bu çalışmalar, 255 nm, 265 nm, 269 nm, 275 nm, 280 nm’de veya nispeten dar bant genişliklerinde (toplam nominal genişlik, maksimumun yarısında, FWHM, 10-12 nm) yayılan antiseptik UV-C LED ışınımının etkinliğini gösterdi. Çalışmalar, özellikle 265nm ve 280nm dalga boylarında mükemmel sonuçlar elde etti. Noor Technologies, araştırma süreçlerinin ardından bu sistemin patentini almıştı.
Bakteriyel ve viral organizmaların genetik (nükleik asit) ve protein (amino asit) bölgelerini hedeflemek için kombine iki dalga boylu bir sistem kullanmanın önemi yapılan araştırmalar sonucunda belgelendirildi. Bu verilere dayanarak, 265nm ve 280nm’lik iki farklı dalga boyuna sahip bir UV-C ışık kaynağı ile birlikte kullanılmasının, antiseptik kapasitesini artırdığı ve şimdiye kadarki en etkili kombinasyon olduğu bilimsel veriler ile kanıtlandı ve bu bir Noor Technologies buluşu olarak kayıtlara geçti.
Sterilizasyonda UV LED’lerin kullanılmasının ana avantajlarından birinin, patojenlerin etkisizleştirilmesini optimize etmek için farklı dalga boylarını birleştirmenin mümkün olması olduğunu açıklayan Noor Technologies, ayrıca bu yöntemin daha düşük enerji tüketimi ve daha yüksek verimlilik sunduğunu belirtiyor. UV-C ışınları mikropların genetik materyalini (DNA/RNA) parçalayabiliyor. Ayrıca viral inaktivasyonu söz konusu olduğunda UV-C teknolojisi, daha geniş virüs inaktivasyonunu daha yönetilebilir maliyetler ve pratiklik gibi sayısız fayda ile birlikte sunuyor. Günümüzde UV-C ışığı su dezenfeksiyonu, gıda sterilizasyonu ve yüzey dekontaminasyonu gibi birçok farklı uygulamada da kullanılıyor.
Sterilizasyon ve Raporlama Tek Cihazda
Noor Technologies patentli bilimini kendi bünyesinde geliştirdiği mobil uygulama ile taçlandırarak, cihaz kullanıcılarına ortamdaki hava kalitesini ölçme ve raporlama fırsatı da sunuyor. Temelinde fotokatalitik filtreler bulunan UV-C sterilizasyon cihazları zararlı mikroorganizmaları nötralize ederek iç havanın kalitesini arttırıyor. Fotokatalitik filtre ile aynı zamanda ortamda bulunan kötü kokuları da yok eden cihazlar, desteklendiği ön, hepa, aktif karbon filtresi sayesinde toz ve alerjen maddelerin ortamdan temizlenmesini de sağlıyor. Cihaz kullanıcıları, Google Play ve IOS AppStore’dan kolaylıkla indirebileceği mobil uygulama tarafından aktarılan kolay grafikler sayesinde ortamın hava kalitesini takip edebiliyorlar. Evler, ofisler, okullar ve mağazalar gibi günlük aktivitelerin gerçekleştirildiği tüm kapalı mekanlarda kullanılmak üzere tasarlanan Noor teknolojileri, her alana ve her ihtiyaca yanıt verebilecek nitelikte üretiliyor.
BİLİŞİM ALANINDA ENFLASYONLA MÜCADELE HAMLESİ “ÇÖZÜM AMAÇLI YENİ POLİTİKALAR ÜRETTİK’’
Dünyada ve ülkemizde yaşanan yüksek enflasyon karşısında varlığını ve karlılığını korumak için kolları sıvayan şirketlerin sayısı her geçen gün artıyor. Türkiye’nin bilişim alanında öncü kurumlarından DOF Robotics’in CEO’su Bakit Baydaliev, enflasyon karşısında çözüm amaçlı ürettikleri yeni politikaları anlattı. Artan enflasyon oranları ile birlikte 1-2 ay olan tedarik süreçlerinin 8-9 aylık bir süreye uzadığını belirten Baydaliev, “Şirketin karlılığını koruyucu politikalar izlemeye çalışıyoruz Hem aktif hem pasif aksiyonlar ile karlılığımızı korumaya çalışıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Ticaret gerilimleri, Ukrayna-Rusya Savaşı ve yaşanan iklim kriziyle enflasyon rakamları pek çok ülkede yılların en yüksek seviyesine ulaştı. Artan enflasyon oranları nedeniyle şirketler mevcut karlılığını korumak ve mümkünse arttırmak adına birçok politikayı uygulamaya koymaya başladı.Tamamen yerli imkânlarla yazılımlarını ve tasarımlarını geliştirenDOF Robotics’in CEO’su Bakit Baydaliev, enflasyon karşısında attıkları adımlara değindi.
“1-2 AY OLAN TEDARİK SÜRECİMİZ 8-9 AYA UZADI”
“Fiyatların hızlı arttığı bir dönemde ürün ve malzeme alımlarını hızlandırmaya ve sabit fiyatlı uzun dönemli alım anlaşmaları sağlamaya çalışıyoruz’’ diyen Baydaliev, “Mevcut enflasyon ortamının yönetilmesi, özellikle ürün arzının ve TYZ sisteminin bozulmasıyla daha da karmaşık bir hale geldi. İleride oluşabilecek fiyat artışları sebebiyle 1-2 ay olan tedarik sürecimiz 8-9 aya kadar uzadı. Mevcut satış fiyatlarımızın revizyonu, distribütör yüzdelerinin ve indirim oranlarımızın gözden geçirilmesi, iyileştirebilecek maliyet kalemleri üzerinde çalışmalar ve toplu alımlarda indirimler gibi şirketin karlılığını koruyucu politikalar izlemeye çalışıyoruz’’ ifadelerini kullandı.
“TEDARİKÇİLER İLE ALIM FİYATLARIMIZI SABİTLEYEREK UZUN DÖNEMLİ TOPLU ALIM ANLAŞMALARI YAPMA POLİTİKALARI BELİRLEDİK”
Baydaliev, kur artışları, yaşanan belirsizlikler ve içinde bulunduğumuz enflasyonist ortamda şirketin karlılığını korumak ve mümkünse arttırmak adına yeni politikaları uygulamaya çalıştıklarını belirtti.
Uygulanan politikalarla ilgili ana maddeleri sıralayan Baydaliev, “Tedarikçiler ile alım fiyatlarımızı sabitleyerek uzun dönemli toplu alım anlaşmaları yapmak, maliyet düşürücü ve verimlilik arttırıcı kalemleri üzerinde iyileştirici çalışmalarda bulunmak, satış fiyatlarının, indirimlerin ve özel distribütör fiyatlarının gözden geçirilmesi gibi politikalar belirledik. Bu doğrultuda uzun vadede şirketimiz, çalışanlarımız ve iş ortaklarımız adına fayda sağlayıp sürdürülebilir bir sistem yaratmayı hedefliyoruz” şeklinde konuştu.
‘’HEM AKTİF HEM PASİF AKSİYONLAR İLE KARLILIĞIMIZI KORUMAYA ÇALIŞIYORUZ’’
‘’Uzun dönemli alım anlaşmaları ile sadece fiyatları sabitleyerek maliyetlerimizi kontrol edebilmek değil, aynı zamanda stoklu çalışmaya, ve bozulan TYZ’yi öngörülebilir kılmayı amaçlıyoruz. Böylece müşterilerimizin termin sürelerine maksimum düzeyde uymaya çalışıyoruz’’ diyen Baydaliev, “Aksi halde çip krizi ile beraber ortaya çıkan uzun terminler ticaretimizi son derecede olumsuz etkilemektedir. Buna ek toplu alımlar sürekli artan fiyatlarda indirimler sağlıyor, ve yine termini uzun ürünleri stoğumuzda tutmayı öngörüyoruz. Artan malzeme, enerji ve işçilik maliyetlerimizi daha yüksek fiyat, veya daha az indirim politikası ile telafi ediyoruz. Bu şekilde hem aktif hem pasif aksiyonlar ile karlılığımızı korumaya çalışıyoruz’’ diyerek sözlerini sonlandırdı.
Turizm geliri Nisan, Mayıs ve Haziran aylarından oluşan II. çeyrekte bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %190,2 artarak 8 milyar 717 milyon 103 bin dolar oldu. Turizm gelirinin (cep telefonu dolaşım ve marina hizmet harcamaları hariç) %83,8’i yabancı ziyaretçilerden, %16,2’si ise yurt dışında ikamet eden vatandaş ziyaretçilerden elde edildi.
Ziyaretçiler, seyahatlerini kişisel veya paket tur ile organize etmektedirler. Bu çeyrekte yapılan harcamaların 6 milyar 273 milyon 64 bin dolarını kişisel harcamalar, 2 milyar 444 milyon 39 bin dolarını ise paket tur harcamaları oluşturdu.
Bu çeyrekte tüm harcama türleri geçen yılın aynı çeyreğine göre arttı. Spor, eğitim, kültür harcaması %456,1 artarken, paket tur harcamaları (ülkemize kalan pay) %331,3 ve konaklama harcamaları %185,6 arttı.
Gecelik ortalama harcama 78 dolar oldu
Bu çeyrekte geceleme yapan yabancıların ortalama gecelik harcaması 81 dolar, yurt dışında ikamet eden vatandaşların ortalama gecelik harcaması ise 65 dolar oldu.
Ziyaretçi sayısı geçen yılın aynı çeyreğine göre %193,6 arttı
Ülkemizden çıkış yapan ziyaretçi sayısı 2022 yılı II. çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %193,6 artarak 11 milyon 939 bin 131 kişi oldu. Bunların %87’sini 10 milyon 382 bin 68 kişi ile yabancılar, %13’ünü ise 1 milyon 557 bin 63 kişi ile yurt dışında ikamet eden vatandaşlar oluşturdu.
Bu çeyrekte yabancı ziyaretçiler ülkemizi %70,4 ile en çok “gezi, eğlence, sportif ve kültürel faaliyetler” amacıyla ziyaret etti
İkinci sırada %14,8 ile “akraba ve arkadaş ziyareti”, üçüncü sırada ise ile %6,7 ile “alışveriş” yer aldı. Yurt dışı ikametli vatandaşlar ise ülkemize %57,9 ile en çok “akraba ve arkadaş ziyareti” amacıyla geldi.
Turizm gideri geçen yılın aynı çeyreğine göre %215,8 arttı
Yurt içinde ikamet edip başka ülkeleri ziyaret eden vatandaşlarımızın harcamalarından oluşan turizm gideri, geçen yılın aynı çeyreğine göre %215,8 artarak 1 milyar 57 milyon 787 bin dolar oldu. Bunun 1 milyar 11 milyon 504 bin dolarını kişisel, 46 milyon 283 bin dolarını ise paket tur harcamaları oluşturdu.
Yurt dışını ziyaret eden vatandaşlar 2021 yılı II. çeyreğine göre %321,6 arttı
Bu çeyrekte yurt dışını ziyaret eden vatandaş sayısı bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %321,6 artarak 1 milyon 666 bin 135 kişi oldu. Bunların kişi başı ortalama harcaması 635 dolar olarak gerçekleşti.
H-ÜFE (2017=100) 2022 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre %7,34, bir önceki yılın Aralık ayına göre %49,08, bir önceki yılın aynı ayına göre %91,27 ve on iki aylık ortalamalara göre %61,85 artış gösterdi.
Ulaştırma ve depolama hizmetleri yıllık %119,32 arttı
Bir önceki yılın aynı ayına göre, ulaştırma ve depolama hizmetlerinde %119,32, konaklama ve yiyecek hizmetlerinde %84,21, bilgi ve iletişim hizmetlerinde %49,88, gayrimenkul hizmetlerinde %144,11, mesleki, bilimsel ve teknik hizmetlerde %48,50, idari ve destek hizmetlerde %66,52 artış gerçekleşti.
Ulaştırma ve depolama hizmetleri aylık %9,11 arttı
Bir önceki aya göre, ulaştırma ve depolama hizmetlerinde %9,11, konaklama ve yiyecek hizmetlerinde %10,81, bilgi ve iletişim hizmetlerinde %3,69, gayrimenkul hizmetlerinde %10,02, mesleki, bilimsel ve teknik hizmetlerde %0,90, idari ve destek hizmetlerde %6,00 artış gerçekleşti.
Yıllık H-ÜFE’ye göre 19 alt sektör daha düşük, 8 alt sektör daha yüksek değişim gösterdi
H-ÜFE sektörlerinden bilimsel araştırma ve geliştirme hizmetleri %24,75, hukuk ve muhasebe hizmetleri %25,85, telekomünikasyon hizmetleri %29,24 ile endekslerin en az arttığı alt sektörler oldu. Buna karşılık gayrimenkul hizmetleri %144,11, su yolu taşımacılığı hizmetleri %138,54, hava yolu taşımacılığı hizmetleri %127,72 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.
Aylık H-ÜFE’ye göre 19 alt sektör daha düşük, 8 alt sektör daha yüksek değişim gösterdi
H-ÜFE sektörlerinden bilimsel araştırma ve geliştirme hizmetleri %7,58, istihdam hizmetleri %1,24, bina ve çevre düzenleme (peyzaj) hizmetleri %0,85 ile endekslerin en fazla azalış gösterdiği alt sektörler oldu. Buna karşılık konaklama hizmetleri %25,34, seyahat acentesi, tur operatörü, diğer rezervasyon hizmetleri ve ilgili hizmetler %21,17, hava yolu taşımacılığı hizmetleri %17,27 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.
Haziran ayında genel ticaret sistemine göre ihracat %18,7, ithalat %39,7 arttı
Ocak-Haziran döneminde ihracat %20,0, ithalat %40,6 arttı
Genel ticaret sistemine göre ihracat 2022 yılı Ocak-Haziran döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre %20,0 artarak 125 milyar 866 milyon dolar, ithalat %40,6 artarak 177 milyar 267 milyon dolar olarak gerçekleşti.
Haziran ayında enerji ürünleri ve altın hariç ihracat %15,7, ithalat %19,4 arttı
Enerji ürünleri ve parasal olmayan altın hariç ihracat, 2022 Haziran ayında %15,7 artarak 18 milyar 895 milyon dolardan, 21 milyar 856 milyon dolara yükseldi.
Haziran ayında enerji ürünleri ve parasal olmayan altın hariç ithalat %19,4 artarak 18 milyar 646 milyon dolardan, 22 milyar 272 milyon dolara yükseldi.
Enerji ürünleri ve parasal olmayan altın hariç dış ticaret açığı Haziran ayında 416 milyon dolar olarak gerçekleşti. Dış ticaret hacmi %17,5 artarak 44 milyar 128 milyon dolar olarak gerçekleşti. Söz konusu ayda enerji ve altın hariç ihracatın ithalatı karşılama oranı %98,1 oldu.
Dış ticaret açığı Haziran ayında %184,5 arttı
Haziran ayında dış ticaret açığı bir önceki yılın aynı ayına göre %184,5 artarak 2 milyar 871 milyon dolardan, 8 milyar 167 milyon dolara yükseldi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2021 Haziran ayında %87,3 iken, 2022 Haziran ayında %74,1’e geriledi.
Dış ticaret açığı Ocak-Haziran döneminde %142,7 arttı
Ocak-Haziran döneminde dış ticaret açığı %142,7 artarak 21 milyar 181 milyon dolardan, 51 milyar 400 milyon dolara yükseldi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2021 Ocak-Haziran döneminde %83,2 iken, 2022 yılının aynı döneminde %71,0’a geriledi.
Ekonomik faaliyetlere göre ihracatta, 2022 Haziran ayında imalat sanayinin payı %94,9, tarım, ormancılık ve balıkçılık sektörünün payı %2,9, madencilik ve taşocakçılığı sektörünün payı %1,7 oldu.
Ocak-Haziran döneminde ekonomik faaliyetlere göre ihracatta imalat sanayinin payı %94,6, tarım, ormancılık ve balıkçılık sektörünün payı %3,1, madencilik ve taşocakçılığı sektörünün payı %1,8 oldu.
Haziran ayında ara mallarının toplam ithalattaki payı %81,5 oldu
Geniş ekonomik gruplar sınıflamasına göre ithalatta, 2022 Haziran ayında ara mallarının payı %81,5, sermaye mallarının payı %10,1 ve tüketim mallarının payı %8,4 oldu.
İthalatta, 2022 Ocak-Haziran döneminde ara mallarının payı %82,1, sermaye mallarının payı %10,3 ve tüketim mallarının payı %7,5 oldu.
Haziran ayında en fazla ihracat yapılan ülke Almanya oldu
Haziran ayında ihracatta ilk sırayı Almanya aldı. Almanya’ya yapılan ihracat 1 milyar 875 milyon dolar olurken, bu ülkeyi sırasıyla; 1 milyar 555 milyon dolar ile ABD, 1 milyar 209 milyon dolar ile Birleşik Krallık, 1 milyar 206 milyon dolar ile Irak, 1 milyar 150 milyon dolar ile İtalya takip etti. İlk 5 ülkeye yapılan ihracat, toplam ihracatın %29,9’unu oluşturdu.
Ocak-Haziran döneminde ihracatta ilk sırayı Almanya aldı. Almanya’ya yapılan ihracat 10 milyar 642 milyon dolar olurken, bu ülkeyi sırasıyla; 8 milyar 658 milyon dolar ile ABD, 6 milyar 612 milyon dolar ile İtalya, 6 milyar 489 milyon dolar ile Birleşik Krallık ve 6 milyar 362 milyon dolar ile Irak takip etti. İlk 5 ülkeye yapılan ihracat, toplam ihracatın %30,8’ini oluşturdu.
İthalatta ilk sırayı Rusya Federasyonu aldı
İthalatta Rusya Federasyonu ilk sırayı aldı. Haziran ayında Rusya Federasyonu’ndan yapılan ithalat 5 milyar 92 milyon dolar olurken, bu ülkeyi sırasıyla; 3 milyar 666 milyon dolar ile Çin, 1 milyar 997 milyon dolar ile Almanya, 1 milyar 407 milyon dolar ile İtalya, 1 milyar 335 milyon dolar ile ABD izledi. İlk 5 ülkeden yapılan ithalat, toplam ithalatın %42,7’sini oluşturdu.
Ocak-Haziran döneminde ithalatta ilk sırayı Rusya Federasyonu aldı. Rusya Federasyonu’ndan yapılan ithalat 27 milyar 742 milyon dolar olurken, bu ülkeyi sırasıyla; 20 milyar 82 milyon dolar ile Çin, 11 milyar 499 milyon dolar ile Almanya, 7 milyar 583 milyon dolar ile ABD, 6 milyar 746 milyon dolar ile İtalya izledi. İlk 5 ülkeden yapılan ithalat, toplam ithalatın %41,5’ini oluşturdu.
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ihracat %5,5 arttı
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre; 2022 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre ihracat %5,5, ithalat %0,1 arttı. Takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ise; 2022 yılı Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre ihracat %19,0, ithalat %40,3 arttı.
Yüksek teknolojili ürünlerin imalat sanayi ihracatı içindeki payı %2,8 oldu
Teknoloji yoğunluğuna göre dış ticaret verileri, ISIC Rev.4 sınıflaması içinde yer alan imalat sanayi ürünlerini kapsamaktadır. Haziran ayında ISIC Rev.4’e göre imalat sanayi ürünlerinin toplam ihracattaki payı %94,9’dur. Yüksek teknoloji ürünlerinin imalat sanayi ürünleri ihracatı içindeki payı %2,8’dir. Ocak-Haziran döneminde ISIC Rev.4’e göre imalat sanayi ürünlerinin toplam ihracattaki payı %94,6’dır. Ocak-Haziran döneminde yüksek teknoloji ürünlerinin imalat sanayi ürünleri ihracatı içindeki payı %2,9’dur.
Haziran ayında imalat sanayi ürünlerinin toplam ithalattaki payı %72,2’dir. Yüksek teknoloji ürünlerinin imalat sanayi ürünleri ithalatı içindeki payı %8,5’tir. Ocak-Haziran döneminde imalat sanayi ürünlerinin toplam ithalattaki payı %69,3’tür. Ocak-Haziran döneminde yüksek teknoloji ürünlerinin imalat sanayi ürünleri ithalatı içindeki payı %9,5’tir.
Özel ticaret sistemine göre ihracat 2022 yılı Haziran ayında 21 milyar 762 milyon dolar oldu
Özel ticaret sistemine göre, 2022 yılı Haziran ayında, ihracat bir önceki yılın aynı ayına göre %15,9 artarak 21 milyar 762 milyon dolar, ithalat %33,3 artarak 29 milyar 178 milyon dolar olarak gerçekleşti.
Haziran ayında dış ticaret açığı %138,3 artarak 3 milyar 112 milyon dolardan, 7 milyar 417 milyon dolara yükseldi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2021 Haziran ayında %85,8 iken, 2022 Haziran ayında %74,6’ya geriledi.
İhracat 2022 yılı Ocak-Haziran döneminde 118 milyar 55 milyon dolar oldu
Özel ticaret sistemine göre ihracat, 2022 yılı Ocak-Haziran döneminde, bir önceki yılın aynı dönemine göre %18,7 artarak 118 milyar 55 milyon dolar, ithalat %38,7 artarak 168 milyar 137 milyon dolar olarak gerçekleşti.
Ocak-Haziran döneminde dış ticaret açığı %130,1 artarak 21 milyar 762 milyon dolardan, 50 milyar 82 milyon dolara yükseldi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2021 Ocak-Haziran döneminde %82,0 iken, 2022 yılının aynı döneminde %70,2’ye geriledi.
Akdeniz meyve sineği popülasyonunu kırmayı hedefliyoruz
Rekolte kaybını önlemek için Akdeniz Meyve Sineği ile mücadele devam ediyor. Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği’nin (EYMSİB) İzmir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile birlikte yürüttüğü İyi Tarım Uygulamaları Projesi kapsamında Menderes Tarım İlçe Müdürlüğü tarafından Gümüldür’de 44 çiftçiye EYMSİB tarafından temin edilen 2 bin 500 Akdeniz Meyve Sineği mücadele tuzağı dağıtıldı.
Menderes Tarım İlçe Müdürü Oktay Sezgin’in açılış konuşmaları sonrasında Menderes İlçe Tarım Müdürlüğü Ziraat Yüksek Mühendisi Belgin Doğan Aslan tarafından üreticilere bitki koruma ürünleri kullanımı konusunda eğitim gerçekleştirildi.
Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği İyi Tarım Uygulamalarının ilk günden beri tam destekçisi
Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, “Türkiye’deki tarım uygulamalarından, sürdürülebilir üretim yöntemlerini ve izlenebilirliği yaygınlaştırmak amacıyla gerçekleştirilen en büyük adımlardan olan İyi Tarım Uygulamalarının ilk günden beri tam destekçisi olduk. Küresel ekonomiyi iyi takip etmemiz ve ülkemizin de bu gelişmelere çiftçilerimizle beraber iyi adapte olmamız gerekiyor. Aynı zamanda 2022 yılı ve sonrası için hedefleri tutturabilmek için ihracat bacağı yanında, üretim bacağı da çok önemli. Öngörülerimizi ve olası senaryoları bölgemizin insanlarıyla, bu işe inanan insanlarla fikirler oluşturarak ilerletmeliyiz.” dedi.
Üreticilerimizin çevreye zarar vermeden, biyoteknik mücadeleyle tarımsal üretim gerçekleştirmesini hedefliyoruz
Uçak, “Bitki koruma ürünleri kullanımında gerekli hassasiyeti göstermediğimiz takdirde, en başta kendi soframız olmak üzere çevremiz, ailemiz, yakınlarımız ve insanlığı ciddi bir sorunla karşı karşıya bırakıyoruz. Tarımsal zararlılarla yapılan mücadelede çevreye zarar vermeden mücadele etmek çok önemli. Biz üreticilerimizin çevreye zarar vermeden, biyoteknik mücadele yapılarak, tarımsal üretim gerçekleştirmesini hedefliyoruz.” diye konuştu.
Tuzakları her yıl daha etkin kullanmamız gerekiyor
Hayrettin Uçak, iklim krizinin hem rekolte kaybına yol açtığını hem de zararlılarla mücadeleyi zorlaştırdığını bu yüzden Tarım ve Orman Bakanlığı, üretici, ihracatçının birlikte mücadele etmesi gerektiği görüşünde.
“Hem üründe hem de biyoteknik mücadelede üreticilerimize desteğimiz sonsuz. Gümüldür’de İyi Tarım Uygulamalarına geçen çiftçilerimiz tüm Türkiye’ye örnek teşkil ediyor. Çevre ve insan sağlığı bakımından en etkili ve en yaygın mücadele yöntemi olan biyoteknik mücadele tuzaklarını bütün üreticilerimiz asmaya başlamalı. Geçmiş yıllarda başarısını gördüğümüz tuzakları her yıl daha etkin kullanmamız gerekiyor. İhracatçılar olarak Türkiye’de üretilen 55 milyon tonluk taze meyve sebzenin katma değerine ulaşması için çaba gösteriyoruz. Bütün paydaşlarımızla işbirliğinde hem üretimin daha kaliteli olması adına hem de pestisit kalıntıları konusunda mücadelemize daha etkin ve hızlı bir şekilde devam edeceğiz.”
Gelecek 20 yılı planlayıp altın değerindeki ürünümüze sahip çıkmalıyız
Menderes Tarım İlçe Müdürü Oktay Sezgin, “İzmir’in 3’üncü büyük yüzölçümüne sahip ilçesiyiz. Gümüldür-Özdere-Ahmetbeyli hattı Türkiye’nin ekosistemini özetleyebilecek bir alan. Menderes ilçesinde tarımsal üretim deseni oldukça zengin. Akdeniz’e yaklaşık 45 km sahil bandı olan bölgemiz biyoçeşitlilikte ülkemizin diğer bölgelerine nazaran çok daha kıymetli. Bölgemizde mandalina ana ürün olarak yer alıyor. Burada yepyeni bir dönüşüm yapmak istiyoruz. Son 200 yılda dünyada nüfus 8 kat arttı. Gıda üretimi/tarımsal üretim ise 30 kat arttı. Gelecek 20 yılda dünya nüfusu 10 milyar olacak. Gelecek 20 yılı planlayıp arazilerimize, altın değerindeki bu ana ürünümüze sahip çıkmalıyız.” dedi.
100 bin ton üretim kapasitesini potansiyelimiz var
Sezgin, “Seferihisar-Selçuk-Menderes bölgelerindeki turunçgil üreticileriyle de bir araya gelmeliyiz. Bölgemizi kimyasal daha az kullanılan bir alan haline getirmeliyiz. Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliğimiz bu işin aktörlerinden. Üreticilerimizle ihracatçılarımızın istediği standartta ürün üretebiliriz. 65-70 bin ton-100 bin ton üretim kapasitesini bulabilecek mandalina potansiyelimiz var. 15 bin dekarlık alanda üretim yapıyoruz. Kadın üreticilerimiz Turuncu Eller Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’ni kurdu. Aile işletmelerimiz mandalinadan işlenebilecek katma değerli ürünler geliştiriyorlar. Aile işletmelerimize de kooperatiflerimize de sahip çıkmamız, destek vermemiz lazım. Önümüzdeki süreçte çok daha marka olacak ürünlerle sahada olacağız. Arazilerimizi betona kaptırmayalım iş birliği yapalım.” diye konuştu.
Üreticiye çağrı; Çiftçi kayıt sistemi, TARSİM, üretim proseslerinin kayıt altına alınması
Üreticilerin çiftçi kayıt sistemine kayıt olması gerektiğinin altını çizen Oktay Sezgin, olası tarımsal afetlere karşı zarar tespit çalışmaları için çiftçilerin girişimde bulunması gerektiğini söyledi.
“Ailelerimizle bir araya gelip tek parsel sistemine geçelim. Üreticilerimiz TARSİM kapsamına girmeli. Üretici ziyaretlerinde yıl boyu tarımsal faaliyet yürütüyoruz; hangi vakitte-hangi ilacı-hangi gübreyi attığımızı bütün üreticilerimiz kayıt altına almalı. Gümüldür Mandalinası coğrafi işaretimize sahip çıkalım. Menderes hayvancılıkta, örtü altı tarımda, ova tarımında çok güçlü. Kaçak yapıyla mücadelede Türkiye’de ilk sıralardayız. Kendi kaderimizi kendimiz belirleyeceğiz. Tarımı yeni bir dünyaya hazırlamamız gerekiyor.”
Biyoteknik mücadeleyi bölgede yaygınlaştırmak için EYMSİB ile işbirliği
12 Mayıs’ın Dünya Bitki Sağlığı günü olarak ilan edildiğini hatırlatan Sezgin, akabinde Gıda Kontrol Genel Müdürlüğü’nün 2022 yılını Bitki Sağlığı ve Faaliyetleri konusunda farkındalık, eğitim, çiftçi buluşmaları ve toplantılarıyla sürekli gündem oluşturmak ve farkındalık için direktifler verdiğini açıkladı.
“İklim krizi kritik bir boyutta. 5-10 sene sonra dünya nüfusu arttıkça bölgede şehirleşme yaygınlaştıkça tarım alanları daralabilir. Artık yeni bir tarım alanı açmamız mümkün değil. Bu yüzden elimizdekini korursak imkan ve zaman kazanacağız. Bu kontrolsüz gidişatta bitki koruma ürünleri gelişigüzel kullanılırsa geri dönüşü çok zor bir yola gireceğiz. Ancak bu durum farkındalık oluşturularak durabilir, geliştirebilir ve insanlık, doğa, gelecek için çok daha sağlıklı bir süreç yönetebiliriz. Bitki sağlığında kimyasal mücadelenin dışında biyoteknik mücadeleyi bölgede yaygınlaştırmak geliştirmek ve bu metodun bölgemiz için daha uygun olacağı kanaatiyle Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği ile iş birliği içerisindeyiz. Arazilerde sahalarda mühendisler, çiftçiler, iş insanları ve bölge halkı bunu beraber yapabiliriz. Etkin ve verimli mücadele metotlarını kullanmamız gerekiyor.”
44 üreticimizin 35’i bu yıl İyi Tarım Metotlarıyla bir sezon geçirecek
Oktay Sezgin, “15 bin dekar alanda mandalina tarımı yapıyoruz. Bu alanların içinde bin 200 dekardan fazla bir alanı temsil eden üreticimiz var. 44 üreticimizin 35’i bu yıl İyi Tarım Metotlarıyla bir sezon geçirmeyi vaat etti. İyi Tarım Uygulamaları; hasata kadar Tarım ve Orman Bakanlığı ve çeşitli kuruluşlar tarafından takip edilecek. Böylelikle bölgemizde kayıtlı bir tarım modeli geliştireceğiz. Hedefimiz; Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği’nin desteği Tarım ve Orman Bakanlığı’nın desteği ile bölgemizde İyi Tarım Metotlarını yaygınlaştırmak, biyolojik ve biyoteknik mücadele metotlarını çiftçimiz tarafından uygulanabilir hale getirmek. Gelecek sene topluluğumuzun sayısını artıracağız. Gümüldür Özdere Ahmetbeyli bölgemizde bu dönüşümü başlatalım. Sağlıklı üretim yapan üreticiler bu ülkenin geleceğini inşa edecek.” dedi.
Akdeniz meyve sineği popülasyonunu kırmayı hedefliyoruz
Mandalina üretiminde Akdeniz Meyve Sineği’nin bir tır ürünü mahvedebileceğinin altını çizen Sezgin, “Bir sineği kontrol altında tutamazsak bir yıllık emek boşa gider. Doğaya kısır böcek salımı yaparak Akdeniz Meyve Sineği popülasyonunu kırmayı hedefliyoruz. Bu çalışma Ortadoğu’da bir ilk. Başarı sağlandığı taktirde diğer bölgelere ve diğer ülkelere örnek olacak.” diyerek sözlerini noktaladı.
United Colors Of Benetton Yeni Kreatif Direktörü Andrea Incontri Oldu
United Colors of Benetton Kreatif Direktörlüğü görevini sonbahar kış sezonu ile birlikte Andrea Incontri yürütecek. Sanat ve mimari alanlarındaki başarılarını markaya yansıtacak olan Incontri’nin ilk koleksiyonu Eylül ayı itibarıyla mağazalarda yerini alıyor.
United Colors of Benetton’un 50 yılı aşkın moda ve kültür mirasının yeni kreatif direktörü Andrea Incontri oldu. İlk koleksiyonu, 2022-2023 Sonbahar Kış tasarımlarını, Eylül ayı itibarıyla mağazalarda sergileyen Incontri’nin yeni sezon için tasarladığı yaz tasarımları ise Milano Fashion Week kapsamında gösterilecek.
Sürdürülebilirlik alanında önemli çalışmaları bulunan Incontri sanat, mimari ve moda üçgeninin dünyadaki önemli temsilcileri arasında gösteriliyor. Kendi markasının yanı sıra kariyerinde Tod’s gibi dünya markalarının da kreatif direktörlüğünü bulunduran Incontri’nin, Benetton’un modayı toplumsal ve evrensel sorunları duyurmadaki amaç olarak kullanma yolculuğuna büyük katı sağlaması hedefleniyor.
Kadın, erkek ve çocuk koleksiyonlarının kreatif direktörlüğünü üstlenen Incontri’nin Benetton ailesine katılmasından dolayı büyük bir gurur duyduklarını ifade eden Benetton Grup CEO’su Massimo Renon ‘Modanın toplumsal rolünün yeniden tanımlanmasına büyük ihtiyaç duyduğumuz bu dönemde bizimle aynı amaçları taşıyan bir sanatçıyla yolumuza devam etmekten mutluluk duyuyoruz. Incontri’nin tutkusu ve heyecanıyla markamıza yeni bir enerji daha kazandırdık.’ dedi.
Benetton’un kendisi için bir moda şirketinden fazlası olduğunu ifade eden Incontri ‘Moda alanındaki tasarımlarının ötesinde hümanizmi değişken yönleriyle ele alan çok yönlü kültürel konulara değinen Benetton markasının yeni kreatif direktörü olmanın mutluluğu içindeyim. Evrene ve topluma değinen önemli projelere imza atmaya hazırlanıyoruz’ dedi.
United Colors of Benetton’un, Andrea Incontri tarafından hazırlanan tasarımları 2022 Eylül ayı itibarıyla mağazalarda ve benetton.com.tr adreslerinde yer alıyor.